Obama’nın stratejisi tamam da IŞİD ne yapacak?

16 Eylül 2014

Obama, IŞİD stratejisinin genel çerçevesini açıkladı. Politikacılar, medya ve askeri uzmanlar çeşitli görüşler ileri sürdüler. Eksikliklere, zayıf noktalara dikkat çekerek eleştiriler getirdiler. Önerilerde bulundular.
Açıklama sadece Irak ve Suriye’de değil, diplomatik, askeri, medya ve istihbarat alanlarında da hareketlenmeye neden oldu. Herkes bundan sonra olacakları merak ediyor. Gelişmeleri analiz etmek için ittifakın stratejilerinin yanı sıra IŞİD’in karşı strateji ve taktiklerini de mercek altına almakla mümkün. Bu bağlamda IŞİD’in strateji ve taktiklerini biçimlendiren bazı faktörlere bakmak faydalı olabilir.
Stratejinin zaman boyutu
Siyasi ve askeri karar alıcılar mücadelenin uzun süreceğini biliyorlar. Çünkü bu onların değil, IŞİD’in bilinçli bir seçimi. Fakat Batı kamuoyu geleneksel olarak “hızlı bir zafer” beklentisi içindedir. IŞİD, bu beklentinin ötelenmesi halinde siyasilere baskı olacağını, içeride ve dışarıda ittifakların çatlayacağını da biliyor. Ayrıca iş uzadıkça maliyet ve harcamalar artacak, vergi mükellefleri mutsuz olacaklardır.
“Küresel tecrübe” ve karşı strateji
IŞİD’in stratejisini şekillendiren faktörlerden biri de küresel çapta,

Yazının Devamı

Obama’nın IŞİD stratejisi üzerine notlar

12 Eylül 2014

ABD liderliğinde kurulacak koalisyon, El Kaide saldırısından 13 yıl sonra yeni bir operasyon için yola çıkıyor. Obama’nın IŞİD’le mücadele stratejisinin satır aralarında katılımcıların görevlerini bulmak mümkün. Bazıları parasıyla, bazıları hava kuvvetleriyle, bazıları eğitim, bazıları coğrafyası, bazıları da dualarıyla katkı sunacak.

Stratejinin parçaları
Kabaca strateji iki ana bölümden oluşuyor. Sahada yapılacak işler; havadan müdahale ve karada yerel unsurların kapasite inşası. Dışarıda, IŞİD’in mali kaynaklarının kurutulması ve insani yardımlar.

Zaman boyutu
Obama, mücadelenin uzun zaman alacağını belirtti. Haklı, çünkü zayıf taraf, mücadeleyi bilerek zamana yayar ve baş etmek iktidarların ömründen uzun olur.

Yazının Devamı

Ne yapmalı?

9 Eylül 2014

Obama, nihayet, IŞİD ile ilgili politik hedefini ilan edebildi. Açıklamalardan stratejinin ana hatlarının da belirginleştiğini anlıyoruz.
Strateji; siyasi olarak çevrelemeyi, askeri operasyonla zayıflatmayı, coğrafi olarak küçültmeyi ve sonunda yenmeyi hedefliyor. Plan, kâğıt üzerinde “fena” görünmüyor!

İşi kim yapacak?
Sahada işleri yapacak olanlar pek tekin görünmüyor. İstihbarat ağırlıklı hava operasyonları sürerken, kara operasyonlarının Kürtlere, Şii ağırlıklı Irak ordusuna ve Suriye’de ki “ılımlı” muhaliflere ihale edileceği anlaşılıyor. Geniş coğrafya, savaşın karakteri, sorunlu emir komuta yapısı ve farklı siyasi amaçlar geleceği muğlaklaştırıyor.

Teoriden pratiğe

Yazının Devamı

IŞİD karşıtı koalisyon ve Türkiye’nin ilave zorlukları

5 Eylül 2014

IŞİD’in ABD’li gazetecileri hunharca öldürmesi “tipik” bir terör eylemi. Her hamle detaylı ve profesyonelce planlanmış. Terörün bir “drama” yaratma işi olduğunu ispat için sahnelenen bir hadiseye tanıklık ediyoruz.

Propaganda savaşı
IŞİD, kurbanını seçerken hedef kitleleri nasıl etkileyebileceğinin ince ve detaylı hesabını yapmış görünüyor. Kurbanlar ABD vatandaşı gazetecilerden seçilmiş. Böyle olunca da medyanın ilgisi garanti oluyor. Öte yandan, kurbanları öldürme biçimi “vahşet” noktasında ve korkuları derinleştiriyor. Böylece IŞİD kendisinden “korku” ile söz ettiriyor. Üstelik ABD gibi küresel bir aktörü tahrik edecek ve sinirlendirecek mesajlar yolluyor.
Videolarını yayınlaması Obama’yı harekete geçmek için zorlamaya devam ediyor. Bu bağlamda Galler’deki NATO zirvesinde öncelikli konular arasına IŞİD de var. Anlaşılan güçlü ve geniş bir koalisyon için mutabakat sağlanmaya çalışılacak.

Türkiye ve koalisyon

Yazının Devamı

IŞİD’e askeri müdahale ve cevap bekleyen sorular

2 Eylül 2014

İngiltere’de yapılacak NATO toplantısı ve artan diplomatik ziyaretlerin gündeminde IŞİD’in de olacağı bir sır değil.
Politika-cıların ve askerlerin cevabını aradıkları soru şu: Asimetrik karakterde, uzatılmış politik-askeri strateji izleyen, gerilla savaşı yürüten, sivil halkın içinde yaşayan IŞİD’le kim, nasıl başa çıkabilir?
Başta ABD olmak üzere birçok başkentin, IŞİD gündeme gelince, eski defterleri karıştırarak, böylesi durumlarda neler yapıyorduk, diye baktıklarına emin olabilirsiniz.

Teori ve uygulama
Aslında her şey kitaplarında yazıyor. IŞİD’le mücadele için yapılacaklar belli. Öncelikle güvenliğin olmadığı yerde hiçbir siyasi, ekonomik ve insani proje yürütülemez. Bu nedenle de yeterli sayı ve kapasitede bir ordu bulmak gerekli.
Kitaba göre, ordunun ilk işi, köyleri kasabaları IŞİD’in elinden almalı ve buraları elde tutmalı. Aksi takdirde, siz giderseniz, o hemen geri gelecektir. Son olarak, halkı yeniden örgütleyip, meşru bir otorite inşa etmeli. Geniş bir külliyattan söz ediyoruz ve formül de bu kadar “basit”.

Yazının Devamı

IŞİD’e müdahale ve Türkiye (2)

29 Ağustos 2014

IŞİD’i önce sınırlamak ve ardından etkisiz hale getirmek amacıyla siyasi hedef belirleme, koalisyon kurma, strateji oluşturma ve askeri güç toparlama süreci devam ediyor.
Bunun anlamı; sınırımızın öte yakasında, karmaşık ilişkiler ağına sahip bir aktöre karşı, uzun yıllar sürecek asimetrik bir mücadeleye tanıklık edeceğiz demektir. Herkes için sabrın, siyasi aklın, askeri yeteneklerin ve liderliğin sergileneceği ilginç bir tecrübe olacak.
Bütün bu gelişmeler, Türkiye’nin de bir dizi soruya cevap bulmasını gerektirecek. Politik, güvenlik, insani ve ekonomik yönleriyle.

Politik boyut
ABD ve müttefiklerinin IŞİD’e geniş bir alanda ve derinleşerek odaklanması, yeni ve önemli gelişmelerin habercisidir. Özellikle müdahalenin Suriye’yi içine alma ihtimali soruna yeni bir boyut katarken, bölgedeki siyasi ve güvenlik tablosunu da derinden etkileyecektir.
Bu bağlamda müdahale, sadece IŞİD’in geleceğini değil, birinci halkada, Irak ve Suriye’nin geleceğini de etkileyecektir.

Yazının Devamı

IŞİD’e müdahale ve Türkiye (1)

26 Ağustos 2014

Her askeri müdahale politik bir amaç için yapılır. Bu bağlamda IŞİD’e müdahaleye başlayan, aynı zamanda da geniş ve güçlü bir koalisyon oluşturma arayışındaki ABD’nin nihai hedefi de IŞİD’i elimine etmek. Nitekim askeri ve siyasi mahfillerde muhayyel koalisyonu nihai hedefe götürecek stratejiler üzerinde tartışmalar sürüyor.
Bu yazı müdahaleyi yapan taraf ya da tarafların politik amaçları ve stratejilerinden çok gelişmelerin Türkiye’ye etkilerine odaklanacak.
IŞİD gibi sınır aşan etkiye sahip, devlet dışı aktörlerin yaratacağı etkinin boyutlarını tam olarak kestirmek mümkün olamayabilir. Nitekim müdahale edenlerin kimliği, müdahale edilen sorunun karakteri, coğrafi konum ve müdahalenin niteliği doğrudan rolü olmayan aktörleri de etkiliyor. Bu çerçevede Türkiye, ister koalisyonun parçası olsun isterse olmasın, müdahalenin bazı çıktıları ile baş etmek zorunda kalacaktır.

Koalisyon kurulurken bazı soru işaretleri
IŞİD’e karşı, tarihin en ilginç koalisyonlarından birisinin kuruluşuna tanıklık ediyoruz. İran, Suriye, İsrail, İngiltere, Fransa, Almanya, Kürtler ve kerhen Suudi Arabistan ile ABD’nin aynı safta yer aldığı zoraki bir koalisyondan söz

Yazının Devamı

Esad’ın can simidi: IŞİD

22 Ağustos 2014

IŞİD’in Erbil’e ilerleyişi ABD Özel Kuvvetleri ve havadan müdahale ile şimdilik durduruldu. Harekâtın faturası her zamanki gibi masum sivillere çıktı. Binlercesi hayatını kaybederken, yüz binlercesi de evlerini terk ederek belirsiz bir geleceğe sürüklendiler.
Bundan sonra neler olacağı merak konusu. Çok sayıda değişken ve aktörün bulunduğu bölgemizde geleceğe dair kesin öngörüde bulunmanın zor olduğunu biliyoruz. Yine de IŞİD’in son saldırılarının hangi taşları yerinden oynattığına bakmak faydalı olabilir.

Yerinden oynayan taşlar
İlk olarak IŞİD, Irak ordusundaki çürümüşlüğü gözler önüne serdi. “Mezhep ordusuna” dönüşmesine ramak kaldığını gösterdi. Bunun çıktısı Irak’ın bölünmeye hazır ve sonu belirsiz bir geleceğe sürüklenmenin eşiğinde olduğudur.
İkincisi, Kürtler toprak hayallerini kolayca gerçekleştirdiler. Etki alanlarını genişletirken, Saddam dönemi sorunlarının IŞİD versiyonu ile uğraşmaya başladılar.
Üçüncüsü, IŞİD, ABD ve İngiliz ordusunu Irak’a dönmeye icbar etti. Dönüş farklı bir kompozisyonla oldu. Havadan destek ve Özel Kuvvetler ile gerçekleşti.

Yazının Devamı