Nihat Ali Özcan

Nihat Ali Özcan

naozcan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

IŞİD’in Erbil’e ilerleyişi ABD Özel Kuvvetleri ve havadan müdahale ile şimdilik durduruldu. Harekâtın faturası her zamanki gibi masum sivillere çıktı. Binlercesi hayatını kaybederken, yüz binlercesi de evlerini terk ederek belirsiz bir geleceğe sürüklendiler.
Bundan sonra neler olacağı merak konusu. Çok sayıda değişken ve aktörün bulunduğu bölgemizde geleceğe dair kesin öngörüde bulunmanın zor olduğunu biliyoruz. Yine de IŞİD’in son saldırılarının hangi taşları yerinden oynattığına bakmak faydalı olabilir.

Yerinden oynayan taşlar
İlk olarak IŞİD, Irak ordusundaki çürümüşlüğü gözler önüne serdi. “Mezhep ordusuna” dönüşmesine ramak kaldığını gösterdi. Bunun çıktısı Irak’ın bölünmeye hazır ve sonu belirsiz bir geleceğe sürüklenmenin eşiğinde olduğudur.
İkincisi, Kürtler toprak hayallerini kolayca gerçekleştirdiler. Etki alanlarını genişletirken, Saddam dönemi sorunlarının IŞİD versiyonu ile uğraşmaya başladılar.
Üçüncüsü, IŞİD, ABD ve İngiliz ordusunu Irak’a dönmeye icbar etti. Dönüş farklı bir kompozisyonla oldu. Havadan destek ve Özel Kuvvetler ile gerçekleşti.
Dördüncüsü, IŞİD’in yayılışı İran’ı ve batılı güçleri telaşlandırdı birbirine yaklaştırdı. “Yeni ittifak”, Bağdat’ta hükümet krizini çözecek ciddi adımlar attı. Siyasi gidişi “şimdilik” yoluna koydu. Orta vadede amaç, IŞİD’e karşı mücadele edecek bir otorite tesis etmek. Ancak Bağdat’ta ki yeni hükümetin bunu ne kadar sürede ve ne kadar başarabileceği akıllardaki en büyük soru.
Beşincisi; IŞİD operasyonları, ABD ve İngiltere’ye Bağdat yönetimi ile Kürtleri askeri işbirliğine zorlama fırsatı verdi. Ortak düşman, işbirliğini geliştirirken, mezhepçi yaklaşım sonlandırabilir.
Altıncısı, Barzani’nin yardım olarak aldığı silahlar ileriki zamanlar da bağımsızlık fikrini güçlendirebilir.

Yedincisi, Barzani, PKK’nin IŞİD’e karşı geliştirdiği taktik işbirliği, PKK’ye meşruiyet sağladı.
Sekizincisi, mülteci meselesi dünyanın dikkatini bu bölgeye çekti. Görüntüler batılı politikacıları harekete geçirmek için uygun ortam sağladı.
İngiliz aksanı ile konuşan IŞİD militanı ABD’li gazeteciyi hunharca öldürdü. Cinayette medyayı stratejik araç olarak kullanması Obama’nın sert tepkisine neden oldu. Bir bakıma da ABD kamuoyu yeni hamleler için hazır hale geldi.

Savaş nasıl kazanılacak?
Batı, IŞİD ile mücadelenin Irak sınırları içinde kazanılamayacağını biliyor. Artık, Sykes-Picot haritası da böyle bir hareketi sınırlayamaz. Bu tabloda ABD ve müttefiklerinin Kürtleri IŞİD’e karsilahlandırmalarının geçici ve palyatif bir tedbir olduğu açık. Eğer Obama zamana oynamıyorsa, yeni planında mutlaka ve öncelikle Suriye’nin olması gerektiğini biliyor.

Faydalanıcılar listesi
Ortaya çıkan kaosun dört faydalanıcısı olduğu kesin. İsrail, İran, Kürtler ve Esad. Orta Doğu’da hava IŞİD efsaneleri ile değişirken, ABD’li gazetecinin katledilmesi, batının gözünde Esad’ı yeniden tedavüle sokmanın iyi bir fikir olduğu algısını kolaylaştırıyor. Esad, batılı değerlere itiraz etmediği gibi, batı kamuoyunu ikna edebilecek görünüme de sahip. Tıraşlı, parlak yüzlü, kravatlı ve üstelik eşi de“tipik” bir batılı gibi görünüyor. Bu hali ile batılı siyasetçilere politikalarını değiştirmeye ve kamuoylarını ikna etmeye yetecek kadar basit ve ikna edici kanıtlar sunuyor.
Anlaşılan IŞİD, hızla, Esad’ın cankurtaran, bazılarının da canını sıkan katalizör haline geliyor.