Her bayram “Nerede o eski bayramlar?” muhabbeti yapmak adet oldu. Gerçekte bayramlar aynı da, yaşam şartları değişti.
Türkiye’nin imkânları gelişiyor. Türk insanının imkânları artıyor. İnsanlar geçmiş yaşamı unutuyor. Sahip olduklarını küçümsüyor.
Ekonomideki büyümeyi yetersiz buluyoruz ama, ekonomimiz her yıl az da olsa büyüyor. Büyüme ülkede genel olarak gelir artışına imkan veriyor.
Hane halkının geliri artıyor.
Yıllar önce, karayolu, havayolu ulaşım imkânları sınırlı idi. İnsanlar doğdukları yöre dışına zor çıkarlardı. Büyük aileler birlikte yaşardı. Düşük gelir nedeniyle insanlar sadece bayramda alışveriş yapabilirdi.
Yaşam değişti
Giysiler işte bu nedenle bayramlık giysi olarak adlandırılırdı. Evlerin perdesi, halısı, koltuğu kanepesi bayramlarda yenilenirdi.
Beş yıldır Irak ve Suriye’den gelen sığınmacılara yardım etmeye çalışıyoruz. Türkiye’deki sığınmacı sayısı 2 milyonu aştı. Hükümetin açıklamalarına göre sığınmacılara kendi imkanlarımıza yaptığımız harcamalar 8 milyar dolara yaklaştı. Bugüne kadar olan bitene ilgisiz kalan Avrupa, tüm Avrupa ülkelerindeki sığınmacı sayısı 120 bini bulunca sığınmacı sorununun ne olduğunu anlamaya başladı.
Toplanıyorlar, toplanıyorlar 120 bin sığınmacıyı Avrupa ülkeleri arasında nasıl dağıtacaklarını tartışıyorlar. Tüm AB ülkelerinin derdi 120 bin sığınmacı. Düşünün, biz gelen 2 milyon sığınmacıya bakıyoruz. Besliyoruz, yaşatıyoruz.
‘Bize yollamayın’ desteği
Sığınmacı krizi gündemiyle toplanan AB Liderler Zirvesi’nden Türkiye’ye yardım kararı çıktı. Olağanüstü zirvede liderler, (kendi ifadeleri ile) 1.8 milyon Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’ye 1 milyar euro verilmesi konusunda anlaştı.
Avrupa Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker da, sığınmacı krizinin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 5 Ekim’de Brüksel’e yapacağı resmi ziyaret sırasında AB liderleri ile akşam yemeğinde görüşüleceğini söyledi. AB’ye daha önceleri Afrika ülkelerinden sığınmacı geliyordu. Suriyeli sayısı artarken
Bayram dönemlerinde ‘hayvancılık’ ve ‘ticaret’ sektöründe hareket yaşanır. Günümüzde bayramlık giyim eşyası ve ikramlık alımı alışkanlığında bir gevşeme var. Artık canlılık ‘turizmde’ yaşanır oldu
Bugün bayram. Kurban Bayramı ekonomiye hareket getirir. Öncelikle hayvancılık sektörüne ardından da ticaret sektörüne “bereket” getirir.
Kurbanlık hayvan talebi, tüm hayvancılık sektörü için ve de özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki hayvan yetiştiricileri için büyük önem taşır. Hayvan yetiştiricileri bütün yıl Kurban Bayramı’nı bekler. Kurban Bayramı’nda iyi satış yapabilme ümidiyle yaşar.
Günümüzde “bayramlık” giyim eşyası alımı alışkanlığında gevşeme var. Eskiden bayramlar ailelerin, giyim eşyası alımı için bir vesile teşkil ederdi. Hatta evlerin mobilyaları, perdeleri bile yenilenecek ise bayram öncesi yenilenirdi. Bayram süresince misafirlere ikram için alımlar yapılırdı. Eski yoğunlukta alışveriş olmasa da bu alışkanlık devam ediyor.
Ama eskiden olmayan bir ekonomik hareket ortaya çıktı:
“Bayramlar turizm sektöründe canlanmaya neden oluyor. Ulaştırma kesimi, oteller, seyahat acenteleri bayram dönemlerinde “iş yapıyor”.
Fiyatlar çok uçmadı
Bayramın ilk 3 günü boy
Yarın kurban bayramı başlıyor. Çok kişi kurban kesecek. Kurban kesmenin usulü adabı var. Öncelikle kurbanın gösterişten uzak kesilmesi gerekir.
Müslümanla-rın kitabı Kuran-ı Kerim’deki Hac Suresi’nin 37’nci ayetinde, “Bu hayvanların ne etleri ve ne de kanları Allah’a ulaşacaktır. Allah’a ulaşacak olan ancak sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir. Size doğru yolu gösterdiğinden, Allah’ı yüceltmeniz için onları sizin buyruğunuza vermiştir. Ey Muhammed, iyilik yapanlara müjde et” ifadesi yer alır.
Kuran’da bunlar dışında “kurban” ve “Kurban Bayramı” ile ilgili başkaca buyruk yoktur.
Bunlar dışındaki düzenlemeler “hadis”lere dayanır.
Kurban kesmenin, her ev için bir sünnet olduğuna dair delil, Mihnef Suleym’in rivayet ettiği; “Peygamber ile birlikte duruyorduk. Onun şöyle dediğini işittim: Ey insanlar... Her aile halkına her sene bir kurban düşer...” ifadesi yer alır.
Varlığı olmayan kesmez
Hadislere dayalı olarak oluşan ve gelişen İslam şartlarına göre kurban, mukim olan ve belli bir varlığa sahip olan her erkek ve kadın Müslüman’a vaciptir.
Bugünlerde piyasanın çok hareketli olması gerekir.
Okullar açılıyor. Okulların açılma günleri her ülkede olduğu gibi bizim ülkemizde de piyasaya hareket getirir. Öğrencilerin, öğretmenlerin harcamaları önemli büyüklükte iş yaratır.
Kurban Bayramı sadece büyükbaş ve küçükbaş talebini artırmakla kalmaz. Bayramlık ihtiyaçlar için yapılan harcamalar piyasaya para akımına yol açar.
Anadolu’da, tarım sektöründen ekmek yiyenler, harman sonu denilen bu aylarda borçlarını öderler. Kalan parayı harcarlar. Paraları kalmamış ise yeniden borçlanırlar.
Bu aylar sünnet ve düğün aylarıdır.
Kış dönemine giriyoruz. Kışlık giysiler, kışlık ihtiyaçlar bu aylarda satın alınır.
Açık anlatımla, bütün bunların piyasada canlılık, hareket getirmesi beklenir.
Neşemiz kaçtı
THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, “Bizim İstanbul Atatürk Havalimanı’nın trafiği New York’taki JFK Havalimanı’nın-kinden daha yoğun hale geldi” dediğinde inanamadım. JFK ile Atatürk Havalimanı’nın trafik rakamlarını buldum.
n 2014’te JFK Havalimanı’na 422 bin uçak inmiş kalkmış. Bizim Atatürk Havalimanı’na inip kalkan uçak sayısı 439 bin. n JFK Havalimanı’nda 53.2 milyon yolcu uçuş yapmış. Bizim Atatürk Havalimanı’nda 2014 yılında 56.6 milyon yolcuya hizmet verilmiş. n JFK’nın yıllık kargo trafiği 1.3 milyon ton. Atatürk Havalimanı’nın 1.6 milyon ton. n Atatürk Havalimanı uçuş pisti uzunluğu toplam 5.3 mil, konaklama pisti 14.9 mil. JFK Havalimanı uçuş pisti 9 mil, konaklama pisti 25 mil.
Atatürk Havalimanı’nı en fazla kullanan havayolu şirketi THY. THY uçaklarının rötar yapmaması, özellikle transit yolcu konusundaki geçişlerin engellenmemesi için, Üçüncü Havalimanı’nı beklerken, Atatürk Havalimanı’nın uçuş ve uçak konaklama pistlerinin mutlaka ve hemen genişletilmesi gerekiyor. Bu iş Devlet Hava Meydanları İşletmesi’nin işi ama gecikme THY’nin marka değerini azaltıyor. Genişleme için yapılacak istimlaklere harcanacak paranın çok büyük kısmı transit uçuşlardaki büyüme
Sığır, koyun, kuzu, tavuk gibi hayvanlar kesildiğinde ortaya çıkan ve insan gıdası olarak bir değer taşımayan atıklar özel tesislerde işlenerek hayvan yemi haline getiriliyor.
Bu işi yapan özel tesislere “rendering” tesisi deniliyor. Rendering tesislerinde kesim artığı etler, kemikler, kan, kemik unu, kan unu ve hayvansal yağa dönüştürülüyor. Bu tür yemler protein kaynağı olarak hem değerli hem de ithal yem hammaddelerine göre daha ucuz.
Rendering tesislerinin bir başka özelliği var. Hayvansal atıkların toplanmasını sağlıyorlar.
Proteini yüksek yem
Memeli hayvanların ve kanatlı hayvanların kesimi esnasında açığa çıkan taze artıklar rendering tesislerinde yüksek ısıda pişiriliyor, preslenerek yağları alınıyor. Kurutuluyor. Öğütülüyor. Böylece protein ve besi değeri zengin yem elde ediliyor.
Rendering tesislerinde yılda 300 bin ton yem üretiliyor. Bu ölçüde yemin karşılığı olan soyanın ithalat gereğinin 240 milyon dolar olduğu belirtiliyor.
İngiltere’de 1990 yılının başında büyükbaş hayvanlarda “süngerimsi beyin hastalığı” (BSE) görüldü. Büyükbaş hayvan atıklarının yem haline getirilmesi halinde bu hastalığın, yemi yiyen hayvanların etini tüketen insanlara geçmesinden korkuldu. 1994 yıl
Şu günlerde iyimser olmaya ihtiyacımız var. Olan biteni soğukkanlılıkla değerlendirmeye ihtiyacımız var. Bunlar doğru. Ama bu ülkenin ekonomisi iyi gitmezse, çarklar iyi işlemezse, iyimserlik, soğukkanlılık işe yaramaz.
Felaket tellallığı yapmadan, ekonomiyi olumsuz etkileyen gelişmeleri görmeye, bunlara çözüm aramaya, ekonomide olumsuz gelişmeleri engelleyecek tedbirleri almaya mecburuz.
- Terör ekonomiyi olumsuz etkiliyor. Terör devam ederken ekonominin çarklarının normal işlemesi imkânsız.
- Seçim sonucu ortaya çıkan çalkantı devam ediyor. Yenilenecek seçimlerin sonuçlarının belirsizliği huzursuzluğu artırıyor.
- Küresel piyasalardaki rüzgârlar sonucu dolar fiyatı yükseldi. Bizde ülke riski dolar fiyatına ek yük getiriyor. Dolar fiyatının yükselmesi, ülkede fiyat, maliyet dengelerinin değişmesine yol açıyor. Alt gelir grubunu olumsuz etkiliyor.
- İhracat geliri azaldı. Daha önce portföy yatırımı için ülkeye getirilen dövizler, dışarıya çıkarılıyor. Cari açık küçüldü ama ancak bankaların dışarıdan borç para bulmaları sayesinde açık kapatılabiliyor.
Bu olumsuz gelişmeleri önleyecek politikaların belirlenmesine ve uygulanmasına ihtiyaç var.