Glutensiz ürünlerin 2014 yılı için 9 milyar doları temsil etmekte olduğu düşünülüyor. Aslında öncelikle ‘gluten nedir’ ve ‘glütensiz ürün nasıl olur’ anlamak gerekiyor.
Glutensiz ürünler, özellikle rafine edilerek glutenden ayrılmış yiyecekler, tam buğday, arpa, çavdar gibi tam tahıllılardan gelen yararları sağlamaz. Hatta lif, demir, çinko, folik asit, niyasin, tiamin, riboflavin, kalsiyum, B 12 vitamini ve fosfor gibi öğelerin eksikliğini yaratabilirler.
Gluten nedir?
Gluten arpa, çavdar ve buğday gibi tahıllar içinde bulunan doğal bir protein türüdür ve aslında tahılın önemli ve faydalı kısmıdır. Elastik yapısıyla hamurlara dayanaklılık veren gluten proteinidir. Ekmeğe yapısını kazandıran da glutendir.
Sağlıklı bireyin gluteni kesmesine gerek yoktur. Ancak, çölyak hastalığına yakalanmış kişi gluteni kesmek zorundadır.
Çölyak nedir?
Çölyak ciddi bir hastalıktır ve tedavisi ömür boyu sürer. ‘Glutene hassasiyet’ değildir. Çölyak, ince bağırsağın glutene karşı yaşam boyu süren ve kronikleşen alerjisi, hassasiyetidir.
Hastalar glutenli yiyecek tükettiklerinde bağırsak mukozasındaki alerji nedeniyle villus çıkıntıları ve kıvrımları tahrip
Çocuğun beslenme tipinin gelişmesinde bakıcı, aile büyüklerinin alışkanlıkları, anne ve baba arasındaki iletişim, kardeş gibi pek çok faktör rol oynuyor. Mutfakta zaman geçirmek, alışverişe birlikte çıkmak, sofrada ailece yemek yeme alışkanlığı ve evdeki bireylerin egzersiz yapması çocuk tarafından gözlemleniyor.
Çocuk okula gitmeye başladığındaysa arkadaşlarının beslenme alışkanlıklarından etkilenebiliyor.
Bu nedenle okul menülerinin seçiminde ailelerin etkin rol alması, menü komitesinde diyetisyen olması önem taşıyor.
Kahvaltı seçenekleri
Anne ve baba okul döneminde beslenme konusunda daha dikkatli olmak zorunda çünkü yemek seçimleri özellikle de kahvaltı başarıyı etkiliyor. Araştırmalara göre, kahvaltı yapan çocukların ders notları daha iyi.
Kahvaltı sofrasına özen gösterin, mümkünse aynı saatte uyanıp hep birlikte kahvaltı edin. Her gün aynı şeyleri yememek için çeşitlilik yaratmaya çalışın:
En sevdiğim meyvelerden birisi ama maalesef yüksek kalori ve glisemik indeks sebebiyle kontrollü olmakta fayda var. Bazı yöreler için ‘bardacık’ olduğunu mesleğimin ilerleyen yıllarında öğrendim ve benim gibi seveni çok olan bu güzelim meyve sınırlı zamanda taze olarak yenildiği için ben mutlaka menülerimde yer vermeye çalışıyorum.
İncir, dut ailesinin bir üyesi olan Ficus ağacının (Ficus carica), üzerinde büyür. 2005 yılı FAO verilerine göre; dünyada 1 milyon 57 bin ton incir üretilmiş olup, incirin dünyadaki en büyük üreticisi 280 bin tonla Türkiye’dir. Ülkemizde ise en çok Ege bölgesinde özellikle de Aydın’da yetiştirilir.
Kuru incire yıl boyu ulaşabilmemize rağmen eşsiz doku ve tada sahip olan taze inciri yemek için mevsimini beklememiz gerekiyor. Ağustos ve eylül aylarının vazgeçilmez meyvesi incirin sağlık yararları da göz ardı edilemeyecek kadar etkileyici. Bir orta boy incir yaklaşık 40 - 50 kalori içerir. Bununla beraber diyet lifi, mineral, vitamin, pigment ve antioksidan içeriğiyle sağlık için yararlar sağlar.
Kan basıncını dengeler
İncir, kan basıncının dengelenmesini sağlayan potasyum mineralinden zengindir. Düzenli sebze meyve tüketmeyen, işlenmiş ve sodyum içeriği
Yağlı karaciğer hastalığının tek sorumlusu yağlar mı? Eğer ‘yağlı şeyler yersem damarlarımda ve organlarımda yağlanma olur o yüzden yağ yememeliyim’ gibi basit bir düşünceniz varsa yanılıyorsunuz. Vücudumuz düşündüğümüz kadar basit bir yapıya sahip değil.
Karaciğerimizin normal yağ içeriği yaklaşık yüzde 10’dur. Bu oranın daha fazla olmasıyla karaciğer yağlanması oluşmuş olur. Amerikalı bireylerin yaklaşık 3’te 1’inde, ülkemizdeyse 4’de 1’inde görülen bu hastalık ilerlerse karaciğer iltihabı, siroz ve karaciğer kanserine bile yol açabilir.
Son çalışmalar aşırı yağlı ve şekerli hazır yemek tüketiminin obezite ve karaciğer yağlanmasında artışa sebep olduğunu söylüyor. İstisnalar dışında yağlı karaciğer hastalığı temelde obeziteyle başlar. Obez bireyler arasında bazılarının karaciğerindeki aşırı yağlanma çökelti olarak kalır ve bu da yağlı karaciğer hastalığına yol açar, hatta siroza ve ölüme kadar gidebilir.
Kanıtlara bakalım
Yapılan bir çalışmada hastalara damardan glukoz çözeltisi verildiğinde karaciğer enzimlerinde artış olduğu daha sonra karaciğer biyopsisi yapıldığındaysa karaciğer yağlanması olduğu bildiriliyor. Araştırmacılar daha sonra damardan beslenmeye yağları da ilave
Hamur işlerinin vazgeçilmez süs malzemesi çörek otunun faydaları anlatmakla bitmez. Başta Türkiye olmak üzere, bütün ülkelerde bitkisel tedavi amacıyla kullanılır. Bu faydalı bitki Afrika’nın kuzeyinde, Hindistan’da, Avrupa’da, Amerika’da ve ülkemizde yetişir. Karbonhidrat, bitkisel yağ ve protein bakımından çok zengin olduğu için birçok derde devadır dersek yalan olmaz.
Çörek otunu sadece hastalandığınız zaman değil, iyi hissettiğinizde de koruyucu olarak tüketebilirsiniz. Bazı çalışmalara göre, çörek otu tüketimi başta bağışıklık sistemi olmak üzere solunum yolları, kanserler, diyabet, romatizma ve mide hastalıklarına karşı koruyucu etki gösteriyor. Ayrıca depresyon ve anksiyete gibi rahatsızlıkları önleyebileceği bildiriliyor.
Tip 2 Diyabet: Araştırmalar, günlük 2 gram çörek otu tüketiminin insülin direncinde azalma, açlık kan şekerinde denge sağladığını gösteriyor. Ayrıca pankreastaki diyabetten sorumlu beta hücrelerinin de çalışmasını olumlu yönde etkiliyor.
Epilepsi: Medical Science Monitor’da yayımlanan bir çalışmada, geleneksel tedaviye direnen çocukların nöbet sıklığının azalmasında çörek otunun etkili olduğu saptandı. Çörek otunun anti - konvülsif (istek dışı
Yazın salatalarda ve cacıklarda bol bol kullandığımız hatta ıspanak gibi yemeğini yaptığımız semizotu, hem düşük kalorili hem de besleyici olmasıyla sofralarımızdaki yerini sağlamlaştırıyor. Tabii ki börek yapılan halini de unutmuş değilim; ben semizotuna her türlü aşığım.
Semizotu, kökeni Orta Doğu ve Hindistan olmakla beraber, Avrupa ve Asya’nın birçok bölgesinde yaygın olarak yetiştirilebilen bir sebzedir. Otsu yapraklı bu sebze Portulacaceae ailesine aittir ve bilimsel adı ‘Portulacaoleracea’ olarak bilinir. Bu isimleri okuduktan sonra bir daha hatırlayamayacağınıza eminim...
Annem, semizotu için “Arsız” der, yani her yerde çok kolay yetişir. Bunu akılda tutmak daha kolay. Böyle olması benim çok hoşuma gider çünkü memlekete gidince en sevdiğim yemeklerden birisi, bahçeden semizotu toplayıp bol domates, salatalık ve taze sarımsakla salata yapmak.
Omega 3 zengini
Semizotunun iyi bir omega 3 kaynağı olduğunu çoğunuzun duyduğunuzu tahmin edebiliyorum. Taze yaprakları diğer yeşil yapraklı sebzelere oranla daha yüksek oranda omega 3 yağ asidi içerir. Hayvansal kaynaklı ürün tüketmeyen vejetaryenlar ve yaz aylarında taze balık tüketimi azalanlar için iyi bir
‘Dışarıda yemek’ deyince korkmayın, işte size sağlıklı yemek için altı farklı öneri...
Kilo vermeye, korumaya ya da sağlıklı beslenmeye çalışırken dışarıda yenen yemekler sizi korkutuyor mu? Her defasında arkadaşlarınızdan ya da çevrenizdekilerden “Amaaan boşver, bugün de sağlıklı beslenme”, “Yine mi diyettesin” gibi cümleleri duymaktan sıkıldığınızı ve sabrınızın taştığını tahmin edebiliyorum.
Sizin sağlıklı yemek anlayışınız, iyi niyetli ve takdire değer olabilir. Ama yemekle ilgili arkadaşlıklarınızdan ya da ilerideki sosyal etkinliklerden fedakârlık yapmak istemiyorsanız bazı ipuçlarına ihtiyacınız olabilir. Sipariş verirken değişiklikler yapmak yerine sizlere fazla kalorilerden ve aşırı yemekten kaçınabileceğiniz altı farklı taktikten bahsetmek istedim.
1. Kararınızı önceden verin
Çalışmalar etrafımızdaki kişilerin yemek seçimlerinden etkilendiğimizi gösteriyor. Yanınızdaki insanlar burger ve patates kızartmalarını tercih ederken, sizin sağlıklı bir seçim yapmanız zorlaşabilir. Bu noktada yapılabilecek en güzel hamle, ne yiyeceğinize daha önce karar vermektir.
Daha önce yeme tecrübenizin olduğu bir yerde işiniz çok daha kolay. İlk kez gideceğiniz bir yerse önceden araştırabilir,
Probiyotik, ‘hayat için’ anlamına gelen bir kelime ve yararlı bakterileri içeren diyet destekçisi. Doğduğumuzda ve bebekken bağırsaklarımız sağlıklıdır, özellikle anne sütü bunun en iyi ilacı. Ancak yıllar içinde geçirilen enfeksiyon hastalıkları, kullanılan antibiyotikler, kötü beslenme alışkanlıkları, alkol ve stres gibi durumlar, vücudumuzdaki yararlı bakterilere zarar verir.
Bağırsaklarda yer alan kötü ve iyi bakteriler sürekli yarış halinde.
Probiyotiklerin sağlığa yararlarıysa sadece bağırsaklarla sınırlı değil. Kolesterolün azaltılması, cilt ve ağız sağlığı hatta kilo kontrolüne bile fayda olumlu etkileri var.
Sosyal anksiyeteyi azaltıyor
‘Psikiyatri Araştırma’ dergisinde yayımlanan yeni bir çalışmaya göre, bu ‘dost’ bakteriler sosyal anksiyetenin azaltılmasına da yardım ediyor.
Çalışma, William and Mary Koleji psikoloji sınıfına kayıtlı, çoğunluğu kız öğrencilerden oluşan 700’den fazla kişiyle yapıldı.
Katılımcılar yoğurt ve lahana turşusu gibi fermente ürün tüketimlerinin sorulduğu bir form doldurdu. Ayrıca sosyal anksiyete, kaygı, öfke ve depresyon gibi kişilik özelliklerini sorgulayan ek bir anket de uygulandı.
Araştırmanın sonunda