Gillette Venus ve Braun'dan #yenipürüzsüzlük

Vücut tüyleri. Herkeste vardır ancak, çok az insan bu konuda konuşmak ister. Vücut tüylerinizi almak – veya almamak – verilecek en kişisel güzellik kararlarından biridir, ancak bu konu doğru tavsiyeye ulaşmadaki en zor alanlardan biridir. Gillette Venus ve Braun durumu tersine çevirmek ve kadınların tüy alma tercihlerine, bu konuda ne düşündüklerine ve kendilerini en çok neyin etkilediğine ışık tutmak istiyor. Bugün, 2018 yılında vücut tüylerine ilişkin eğilimleri ve bunların nasıl değiştiğini ve neyin #yenipürüzsüzlük yarattığını inceleyen çok uluslu bir anketin* sonuçlarını açıkladılar.

Ünlüleri veya sosyal medyayı unutun: kadınlar tüy alma konusunda en yakınlarından ilham alıyor.

Evrensel olarak, kadınların tüy alma tercihlerini en çok etkileyenlerin en yakınları olduğu görülüyor. Kadınların %30’u vücut tüylerinin nasıl giderileceği konusundaki görüşlerini en çok partnerlerinin etkilediğini belirtirken bunu yakın arayla arkadaşlar (%28) ve aile (%25) izliyor. Kadınların sadece %14’ü sosyal medyanın görüşlerini etkilediğini belirtirken, ünlüler %5 ile çok daha aşağılarda yer alıyor.

İlişkiler ve vücut tüylerinin giderilmesi: kadınların neredeyse yarısı partnerlerinin vücut tüylerini almasını bekliyor

Kadınlar vücut tüylerini alma tercihlerinde partnerlerinin önemli etkiye sahip olduğunu vurgularken, çoğunluğunun vücut tüylerinde değişiklik yapmasını isteyen bir partneri hiçbir zaman olmamış. Geriye kalanlar içerisinde her 5 kadından 1’i partnerinin vücut tüylerinde değişiklik yapmasını

Kadınlar vücut tüyleri konusunda hala fikir ayrılığı yaşıyor

10 kadından yaklaşık 4’ü vücut tüylerinin dişiliklerini tanımlamadığını kabul ediyor ve 10 kadından 1’i vücut tüylerine sahip olmanın havalı olduğunu düşünüyor. Buna rağmen, kadınlar vücut tüylerini (%54) göstermekten çatlaklar (%32), yara izleri (%10) veya doğum izlerine (%4) kıyasla daha çok rahatsızlık duyduklarını söylüyor.

Ve yine aksine, vücut tüyleri belirgin bir kadının resmi gösterildiğinde, 10 kadından 4’ünün bu konuda olumlu hissetmesi (%43), kadınların vücut tüylerini teşhir eden diğer kadınları takdir ederken kendilerininkini gösterme konusunda daha rahatsız hissettiklerini ortaya koyuyor. Vücut tüyleri nedeniyle başkaları tarafından yargılandığını hissettiğini söyleyen 18-24 arası kadınlar (%26), 45-54 yaş arası kadınların (%13) neredeyse iki katını oluşturuyor.

Cildin ne kadar pürüzsüz hissedildiği nasıl göründüğünden daha önemli

En çok tercih edilen yöntem tıraş bıçağı olsa da kadınlar birden fazla yönteme başvuruyor

Vücut tüyleri söz konusu olduğunda “herkese uyan” tek bir çözüm olmadığı artık her zamankinden daha aşikar. Kadınlar vücut tüylerini almak konusunda tercih yaparken kesinlikle birden fazla yönteme başvuruyorlar – istedikleri sonucu elde etmek için vücudun farklı alanlarında ortalama 2,5 tüy alma yöntemi kullanıyorlar.

Kişisel tercih baskıya galip geliyor: kadınlar bunu kendileri için yapıyor

Kadınları vücut tüylerini almaya yönlendiren sebeplere bakıldığında, soruları yanıtlayan kadınların %52’si vücut tüylerini alma konusunda biraz baskı hissettiğini belirtti. En büyük baskı toplumun genelinden geliyor: 5 kadından 1’i vücut tüylerini almaları için toplumsal baskı hissettiğini söylemekle birlikte, 10 kadından 4’ü dış baskı hissetmelerine rağmen, tüyleri alma kararının kendi tercihleri olduğunu

istediğini ve bu isteğe uyduğunu söylerken, %6’sı kendilerinden değişiklik istendiğini ancak bu isteği göz ardı ettiklerini belirtti. Partnerleri tarafından vücut tüylerinde değişiklik yapması istenen kadınların sayısı yaşla birlikte nispeten azalıyor – 18-24 yaş arası her 4 kadından 1’inden vücut tüylerinde değişiklik yapması istenirken 45-54 yaş arası 5 kadından sadece 1’i kendilerinden böyle bir istekte bulunulduğunu belirtti.

Ancak kadınlara kendi partnerleri sorulduğunda sonuçlar farklı bir hikaye anlatıyor, çünkü kadınların %49’u partnerlerinden vücut tüylerini almalarını beklediklerini söylüyor – bu durum ilginç bir çifte standardı ortaya koyuyor.

Kadınların çoğu (%72) vücut tüylerini almayı tercih ettiklerini çünkü pürüzsüz bir cilt hissini sevdiklerini söylerken, %59’u temizlik ve hijyen nedeniyle vücut tüylerini giderdiklerini ve neredeyse yarısı bunun kendilerine olan güvenlerini artırdığını belirtiyor. Kadınların sadece üçte biri tüyleri almanın kıyafetlerinin içinde daha iyi hissettirdiğini söylüyor.

En cazip güzellik görevi olmayabilir fakat kadınlar gene de bundan hoşlanıyor

Araştırma 10 kadından 8’i tarafından kullanılan tıraş bıçağının evrensel olarak en popüler tüy alma yöntemi olduğunu belirtiyor.

Kadınların %40’ı tarafından kullanılan epilasyon, %39’u tarafından kullanılan ağda ve %29’u tarafından kullanılan tüy dökücü kremin izlediğini ortaya koydu. Bu sonuçlar, tüy alma rutinlerini istedikleri zaman istedikleri yerde ayarlama rahatlığı vermesi nedeniyle kadınların evde tüy almayı tercih ettiğini gösteriyor.

Araştırmada vücut bölgesine göre en fazla hangi yöntemlerin kullanıldığı da incelenmiş ve aşağıdaki sonuçlar ortaya çıkmıştır:

• Kadınlar genellikle bacaklarını (%64), kol altlarını (%71) ve bikini hattını (%65) tıraş ediyor.
• Bacaklardaki tüylerin alınması söz konusu olduğunda tıraşın yanı sıra 4 kadından 1’i epilasyonu seçerken, ağdayı tercih eden kadınların oranı da aynıdır.

Buna ilaveten, kadınların %48’i yalnızca kendileri için vücut tüylerini aldıklarını veya giderdiklerini belirtiyor. Kadınların yarısı vücut tüylerini alma konusunda baskı hissettiklerini söylese de, diğer kişilerin görüşlerini veya toplumsal beklentileri dikkate almasalardı aynı miktarda tüyü gene de alıp almayacakları sorulduğunda, kadınların %84’ü alacağını söylemiştir – bu durum kadınların dış etkilerden etkilendikleri halde, 2018 yılında büyük bir çoğunluğun kendi vücut bakım kararlarını kişisel tercihlerine göre ve kesinlikle kendilerini neyin en iyi hissettirdiğini birinci sıraya koyarak aldıklarını kanıtlamaktadır.

Partner baskısına karşı toplum: nerede yaşadığınız fark yaratıyor

Son beş yılda vücut tüylerini alma tercihleri nasıl değişti?

Son beş yılda kadın güzelliğinin tasvirinde büyük değişiklikler yaşansa da, kadınların yarısı için bu durum bakım rutinlerine yaklaşımlarında pek etkili olmuş gibi görünmüyor.
Kadınların %49’u bugün aldıkları vücut tüyünün beş yıl öncesiyle aynı miktarda olduğunu söylüyor. Aldıkları vücut tüyü miktarını değiştirdiğini söyleyenler arasında her 5 kadından 1’i şimdi daha az tüy alırken %31’i bugün daha çok tüy almaktadır. Bu durum vücut tüyleri ana akım medyada daha görünür hale gelmiş olsa da, bu kültürel değişime rağmen kadınların kendi vücut tüylerini alma tercihlerinin hala güçlü olduğunu ortaya koyuyor.

Kadınların yarısından fazlası vücutlarındaki tüyleri alma daha kapsamlı bir güzellik rutinine dahil ederek kendilerini şımartma fırsatıyla birleştirdiklerini söylemektedir. Kadınların üçte biri vücut bakım rutinlerini iyileştirici, yarısı ise tatmin edici bulduğunu belirtmektedir. Genç kadınlar aynı anda bir kaç iş birden yapmaya eğilimli olup tüy alma rutinlerini en sevdikleri TV programı, müzik veya internet yayınlarını takip ederken gerçekleştirmektedir– 18-24 yaş arası kadınların %31’i, 45-54 yaş arası kadınların ise %20’si bu durumun kendileri için geçerli olduğunu belirtmiştir.

Gillette Venus ve Braun #yenipürüzsüzlüğü kutluyor

Bu araştırma kadınların vücut tüyleri ve bunların nasıl giderileceği konusunda ne hissettiğinin sürekli değiştiğini ve her zamankinden daha çok karar almaları gerektiğini göstermektedir. Gillette Venus ve Braun almayı tercih edenler bunun için genellikle tıraş bıçağı kullanmaktadır.

• Kadınların çoğu sadece kolun ön kısmındaki tüyleri bırakmaktadır, fakat
• Tıraş bıçağının ardından, kadınlar bikini hattı için çoğunlukla ağda (%19) tercih etmekte ve bunu tüy dökücü krem (%15) ve epilasyon (%13) takip etmektedir.
• En popüler dördüncü seçenek olan tüy dökücü krem, genellikle bikini hattı (%15) ve kol altları (%12) için kullanılmaktadır.

Tıraşta doğru bilinen yanlışlar neler?

• Gillette Venus tıraşta doğru bilinen yanlışları araştırarak istenmeyen tüylerden hızlı, pratik ve acısız bir şekilde kurtulmanın mümkün olduğunu kanıtladı. İşte doğru bilinen yanlışlar:
• Tıraş edilen tüyler daha koyu, kalın ve sert uzar!
• Asla! Tüylerinin uzama şekli tamamen genetik yapına ve hormonlarına bağlıdır. Yalnızca tüyler yeniden uzamaya başladığında daha kalın çıkıyorlarmış gibi görünür.
• Tıraş olmak cildimin kurumasına ve pul pul olmasına sebep olur.
• Tam tersi! Tıraş olmak, cildinin üst kısmındaki ölü deriyi uzaklaştırarak, cildinin pürüzsüz ve güzel görünmesine yardımcı olur.
• Ağda yapmak batıklara yol açmaz.
• Ağda, tüylerin uzama süresini uzatsa da daha fazla batığın oluşmasına neden olur. Tüylerinden kurtulma yöntemin ister tıraş ister ağda olsun, tüylerini almaya ölü derilerinden arınmış ve temiz bir cilt ile başlamak batıklardan korunmanın en iyi yolu.
• Tıraş olmak cildi ağda kadar pürüzsüz yapmaz.
• Hayır! Çok bıçaklı bir tıraş bıçağı ile yakın tıraş sağlayabilir ve ipeksi pürüzsüzlüğün tadını çıkarabilirsin!
• Pürüzsüz bir tene sahip olmak için güzellik salonuna gitmeliyim.
• Tüylerden kurtulmak için birçok seçeneğin var. Fakat tıraş olmak, cildin yumuşak ve güzel kalmasına yardımcı olmak için hızlı ve kolay bir yoldur. Ayrıca, ucuz ve rahattır; evindeki konforu bırakmana gerek kalmaz.

Kadınların en çok baskı hissetmesinin muhtemel olduğu yerlerde bazı bölgesel farklar gözlemlenmiştir. En çok Fransız kadınlar tüylerin alınması konusunda partnerlerinden baskı hissettiğini söylerken (4 kadından 1’i bu beyana katılmaktadır) bu oran %12 olan uluslararası ortalamanın iki katıdır.

Fransız ve Amerikan kadınları ayrıca vücut tüylerini alma sebebi olarak toplumsal baskıyı göstermektedir: sırasıyla kadınların %32’si ve %31’i bu beyana katılmakta olup, bu oran %22 olan uluslararası ortalamanın üzerindedir. Rus kadınları dış etkilere karşı en az duyarlı grup olup, dörtte üçü (%74) tüylerini yalnızca kendisi için aldığını veya giderdiğini söylemektedir.

Kadınların vücut tüylerini nasıl ve nerede aldıklarıyla ilgili olarak, kadınlar günümüzde beş yıl öncesine kıyasla daha fazla epilasyon (%33’e karşılık %25) ve ağda (beş yıl önceki %26 oranına kıyasla günümüzde %32) kullanma eğilimi göstermektedir.

Işık bazlı tüy alma yöntemlerini kullanan kadınların sayısı 2013’de %7 iken bugün %16’ya yükselmiştir.