26.10.2024 - 02:08 | Son Güncellenme:
milliyet.com.tr
İsrail İran'a yönelik "Pişmanlık Günleri" adını verdiği misillemesi saldırısını başlattı. İran medyasında yer alan habere göre; Tahran ve Kerec'de en az 19 patlama meydana geldi. Gelişmeleri anbean aktarıyoruz.
Canlı aktarıyoruz
İran Dışişleri Bakanı Abbas Erakçi, İsrail'in İran'a saldırısına ABD'nin de katıldığını ifade etti.
Erakçi, devlet televizyonunda yaptığı konuşmada, İsrail'in ülkesine saldırısında ABD'nin rolünü değerlendirdi.
"Amerikalıların bu saldırıya katılımı bizim tarafımızdan tamamen açıktır, en azından Siyonist hava kuvvetlerine hava koridoru açmışlardır." diyen Erakçi, "Ayrıca önceden gönderdikleri savunma teçhizatının da bu operasyona katılması değerlendirilmekte ve bizce ABD'nin Siyonist rejimin suçlarına ve bölgede gerginlik yaratmaya katkısı oldukça açıktır." ifadelerini kullandı.
ABD'nin İsrail'in her türlü saldırısının sorumlusu olduğunu söyleyen Erakçi, "Görünen o ki ABD olmadan İsrail'in bölgede hiçbir gücünün olmadığı, sadece İran'a yönelik eylemleri değil, Gazze'de Lübnan'da ve diğer ülkelerde gerçekleştirdiği tüm saldırılarda bu gerçek tamamen kanıtlanmış oldu." dedi.
ABD'yi "İsrail'in suç ortağı" olarak nitelendiren Erakçi, "Bu saldırılar, hiçbir uluslararası forum ve çevrede Siyonist rejime karşı en ufak bir açıklama yapılmasına bile izin vermeyen ABD'nin siyasi desteğiyle yapılıyor." diye konuştu.
İranlı Bakan, İsrail'in ülkesine saldırısı sonrasında Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'e bir mektup yazarak, BM Güvenlik Konseyi'nin acil toplanması çağrısında bulunduğunu aktardı.
Filistin resmi haber ajansı WAFA'da yer alan habere göre, İsrail ordusuna ait savaş uçakları, gece saatlerinde, Meşru Beyt Lahya kentinde sığınmacı bir ailenin kaldığı evi bombaladı.
Saldırıda 10 kişinin hayatını kaybettiği, çok sayıda kişinin yaralandığı ve kayıpların olduğu ifade edildi.
Öte yandan görgü tanıklarından alınan bilgiye göre, İsrail ordusu, Gazze'nin orta kesimlerindeki Nusayrat Mülteci Kampı'nın kuzeybatısındaki bölgelere topçu saldırısı düzenledi.
Tanıklar ayrıca İsrail güçlerinin, güneyde yer alan Refah kentinin batısındaki bazı noktalara da top mermisi ateşlediğini ifade etti.
Hizbullah, İsrail'in kuzeyindeki 20'den fazla yerleşim yerinin haritasını ve isimlerini içeren video ile bir açıklama yayınladı.
Açıklamada, "videoda adı geçen yerleşim yerlerinin sakinlerine" seslenilerek "Bu bölgeleri derhal tahliye etmeniz rica olunur. Yerleşimleriniz, Lübnan'a saldıran düşman askeri kuvvetleri için bir konuşlanma yeri haline geldi. Dolayısıyla İslami Direniş'in de hava ve füze gücü için meşru askeri hedef haline geldiler." ifadelerine yer verildi.
İsrail ordusunun, Gazze Şeridi'nin kuzeyindeki Beyt Lahiya'da düzenlediği saldırıda en az 35 Filistinlinin öldüğü belirtildi. Filistin haber ajansı WAFA'ya göre, İsrail ordusu, Beyt Lahiya'daki Batı Kavşağı yakınlarında 5 eve saldırı düzenledi.
Saldırılarda aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu en az 35 Filistinli hayatını kaybetti, onlarcası yaralandı. İsrail'in, sağlık ekiplerini hedef alması ve hastaneleri hizmet dışı bırakması nedeniyle Filistinliler ölü ve yaralıları civardaki evlere taşımak zorunda kaldı.
Öte yandan Hamas'tan yapılan açıklamada, İsrail'in, Beyt Lahiya'da işlediği vahşi katliamın, modern çağın tanık olduğu en çirkin soykırım ve zorla yerinden edilme biçimlerinden biri olduğu ifade edildi. Uluslararası toplum ve kurumlarının, cani ABD iradesine teslim olması ve işgal ordusunun Gazze'nin kuzeyindeki halkı evlerini terk etmeye zorlaması karşısında sessiz kalması nedeniyle yüzbinlerce kişinin maruz kaldığı bu soykırımdan sorumlu olduğu kaydedildi.
ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, İsrai’in İran’a düzenlediği saldırıya ilişkin, “Bölgede gerilimin azaltılması konusunda da son derece kararlıyız ve bu bizim odak noktamız olacak. Elbette İsrail'in kendini savunma hakkını desteklemeyi sürdürüyoruz” dedi.
ABD Başkanı Joe Biden, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının "son" olmasını umduğunu belirtti.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), filolarında yer alan F-15 ve F-16 savaş uçaklarının İran’a gerçekleştirilen saldırıya katılmak üzere havalandığı anlara ait görüntüleri paylaştı.
İsrail’in dün gece İran’a gerçekleştirdiği saldırının yankıları sürüyor. İsrail'in İran'ın Tahran, Huzistan ve İlam eyaletlerindeki askeri tesislere düzenlediği saldırılar birçok ülke tarafından kınanırken, İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), saldırı öncesine ait olduğunu iddia ettiği bazı görüntü ve fotoğraflar paylaştı. Yayınlanan görüntüde, IDF filolarında yer alan F-15 ve F-16 savaş uçaklarının İran’a düzenlenen saldırıya katılmak üzere havalandığı anlar yer aldı.
“Aralarında savaş uçakları, yakıt ikmal uçakları ve casus uçakların da bulunduğu onlarca İsrail Hava Kuvvetleri uçağı İsrail'den yaklaşık bin 600 kilometre uzaklıktaki saldırılara katıldı" denilen açıklamada, uçakların saldırının ardından İsrail'e geri döndüğü belirtildi.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, İsrail'in yoğun saldırıları altında bulunan Gazze'nin kuzeyindeki durumu "felaket" olarak niteledi.
İsrail güçleri, tarihi bir alana gitmek isteyen Filistin topraklarını gasbeden İsraillilere koruma sağlamak amacıyla Batı Şeria'nın El Halil kentine baskın düzenledi. İsrail askerleri, El Halil kentinin Eski Şehir bölgesinde güvenlik önlemi aldı.
Lübnan'daki Hizbullah, İsrail'in kuzeyindeki Mişar istihbarat üssü ve Tel Nof hava üssü ile Lübnan'ın güneyinde sınır bölgesindeki Ras Nakura'da toplu halde bulunan İsrail ordu güçlerini füzeler ve insansız hava araçlarıyla (İHA) hedef aldıklarını duyurdu.
Hizbullah'tan art arda yapılan açıklamalarda, konuya ilişkin bilgi verildi. Açıklamada, Tel Aviv'in güneyindeki Tel Nof ava üssüne kamikaze İHA filosuyla hava saldırısı düzenlendiği ve hedeflerin isabetli bir şekilde vurulduğu belirtildi. İsrail'in kuzeyinde yer alan Safed'deki Mişar üssünün füzelerle hedef alındığı kaydedilen açıklamada, konuya ilişkin detaylı bilgi verilmedi.
İran hükümeti, İsrail'in askeri tesislerine yönelik saldırısının hem ölçeğini ve hem de etki alanını küçümsedi. AFP başta olmak üzere uluslararası pek çok haber ajansı saldırı fotoğraflarının aksine Tahran'da günlük hayatın her zamanki gibi sürdüğüne dair fotoğraflar geçti. İran, İsrail'in Demirkubbe olarak bilinen roket ve hava saldırılarına karşı oluşturduğu gelişmiş hava savunma sistemiyle de dalga geçti.
Guardian'ın haberine göre İran siyasi eliti kararını verirken, çatışan siyasi, diplomatik ve askeri baskıları tartmak zorunda kalacak. Ancak hükümetin ilk tonu, derhal misilleme çağrıları yerine hava savunmalarının performansına yönelik "vatansever bir gurur" oldu. Hatta bazı yetkililer hava savunmalarının İsrail'in Demir Kubbesi'nden daha iyi olduğunu iddia etti.
Arap yarımadasından birçok ülke, İsrail'in İran'a yönelik saldırılarını, bölgesel tırmanışın daha da artmasına ilişkin endişelerin bir işareti olarak kınama mesajları yayınladı.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) dışişleri bakanlığı, İsrail'in adını anmadan, devam eden tırmanışın "derin endişe kaynağı" olduğunu ifade etti.
Bölgesel bir güç merkezi ve İran'ın tarihi bir düşmanı olan Suudi Arabistan da İsrail'den bahsetmedi ancak İran'ın "askeri hedef alınmasını" "egemenliğinin ihlali" ve uluslararası hukuka aykırılık olarak kınadı.
Katar ve Kuveyt, İsrail saldırılarını ayrı ayrı kınadı ve Mısır, bölgesel tırmanışa ilişkin endişe ifade duyduklarını belirtti.
CNN International, dünyanın en büyük petrol üreticilerinden ikisi olarak vurguladığı Suudi Arabistan ve BAE gibi ABD müttefiki Körfez Arap devletlerinin son yıllarda ekonomik büyümeye öncelik vermek için dış politikalarını çatışmadan uzaklaştırdığını belirtti. Haberde, bu durumun İran ile ilişkileri onardığına vurgu yapıldı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, X hesabından yaptığı İsrail'in İran'a saldırısıyla ilgili açıklamasında "Soykırımcı Netanyahu şebekesinin komşumuz İran’a yönelik saldırısını şiddetle kınıyoruz" ifadelerini kullandı. "Gazze’de soykırıma devam eden, Lübnan’a ve BM Barış gücüne saldıran Netanyahu katliam şebekesi, bölge ve dünya barışı için bir tehdittir" diyen Çelik şöyle konuştu:
"Devletlerin egemenliğini, uluslararası hukuku, kurum ve kuruluşları hiçe sayan bu şebekenin durdurulması insanlık adına bir gerekliliktir."
Çelik ayrıca bölgeye itidal çağrısı yaparak, "Bölgemizi ateş çemberine çeviren Netanyahu şebekesine karşı uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırıyoruz" dedi.
İran Dışişleri Bakanlığı, İsrail'in saldırısına ilişkin yazılı açıklama yayımladı. Saldırının kınandığı belirtilen açıklamada, İsrail'in İran'daki "askeri tesislere yönelik saldırgan eyleminin" uluslararası hukuka aykırı olduğu belirtildi.
Açıklamada, "İran'ın yetkili makamları tarafından defalarca vurgulandığı gibi İran, kendisini yabancı saldırı eylemlerine karşı Birleşmiş Milletler (BM) Şartı'nın 51'inci maddesinde yer aldığı üzere meşru müdafaa hakkına dayanarak savunma hakkına sahip ve yetkili görmektedir" ifadelerine yer verildi.
Saldırıyı kınayan ülkelere teşekkür edilen açıklamada, İran'ın, halkının güvenliği ve hayati çıkarlarını korumak için tüm imkanlarını kullanacağı vurgulandı.
"ABD ve bazı Batılı ülkelerin desteğiyle Gazze'de soykırım suçu işleyen ve Lübnan'da saldırganlığını sürdüren İsrail'in bölgedeki güvensizlik ve gerilimin kaynağı" olduğu belirtildi.
Bakanlık ayrıca, BM Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi ve 1949 Cenevre Sözleşmeleri'ne üye tüm ülkeleri, uluslararası hukuku ve BM Şartı'nı ağır şekilde ihlal eden İsrail'e karşı acil ve ortak eylemde bulunmaya çağırdı.