İşadamı Halis Toprak’ın, namıdiğer “Halis Ağa”nın, kendisinden yarım asır sonra dünyaya gelen ve kanunlar önünde reşit olmayan bir kız çocuğunu nikâhına geçirmesi, kızlarını hukuk yoluyla ekonomik mücadeleye itti. Toprak’ın üçüncü evliliğine mahkemeye başvurarak itiraz eden ve vasi tayini isteyen 7 kızının başlattığı hukuk davasının küçük yaşta kızların evlenmesini engelleyecek bir yasal düzenlemenin yolunu açacağını umut ediyorum: Bu bir!
Alacakların tahsili mücadelesi veren TMSF ile “aile içi mağdurlar” ittifakının doğabileceği yeni bir hukuk süreci başlıyor: Bu iki.
Toprak’ın evlendiği kız çocuğunun doğum tarihi ortada: 13 Ağustos 1992. Yani Halis Toprak’ın dediği gibi, yeni eşi 18 yaşından gün almadı; 10 gün sonra 17 yaşını dolduruyor: Bu da üç!
Abla Aysel Duruk hep önde
Toprak’ın, Sarıkamış’taki otelinde çalışan personelinin lise öğrencisi kızıyla evlenmesinin arkasındaki gelişmeleri biraz aralayalım:
Toprak, çocuklarıyla ilk kez bu olayda karşı
Merkezi Viyana’da bulunan Nabucco Gas Pipeline şirketinin İdari Direktörü Reinhard Mitschek, bu yılın başında İstanbul’da yaptığı bilgilendirme toplantısında, o sırada tam da içini dolduramadığım şu cümleyi sarf etmişti:
“Nabucco’nun yatırımları gerçekleşmezse, üretim ve boru hattı yatırımları İran ve Rusya’ya geçer.”
Nabucco’nun zamanla yarıştığını söylemek için, bundan 7 ay önceye gitmeye de gerek yok. Azerbaycan’ın Şahdeniz-2 sahasından çıkaracağı doğalgaz herkesin iştahını artırıyor. Rusya’nın tam da bugünlerde Azerbaycan’la yıllık 500 milyon metreküplük bir gaz anlaşması yapması güç gösterisi olarak algılanıyor.
Masanın şeref konuğu Türkiye bile henüz tabağının dolmasını bekliyor!
Azerbaycan gazını en kısa zamanda Batı’ya ulaştırmak üzere en somut adım, 14 Temmuz’da suyun öteki yanında, Sofya’da atıldı. 2007 yılında Yunanistan-Türkiye arasında devreye giren ITGI doğalgaz boru hattının, İtalya’ya uzanmasını hedefleyen ITGI doğalgaz projesine Bulgaristan da katıldı.
Nabucco doğalgaz boru hattı, etrafındaki hatlardan beslenen küresel bir doğalgaz zinciri olmayı hedefliyor.
Bu ana damar, Avusturya’da Baumgerten, Rusya’da Novorossisk, Türkiye’de ise Ceyhan limanına ulaşacak.
Size günün değil, 2014’ten sonraki yılların senaryosundan söz ettiğimin farkındayım.
Yürüyen bir proje
Nabucco, Türkiye’siz olamayacak bir proje. 8 milyar euro’luk Nabucco projesine 250 milyon euro hibe veren AB, yeni enerji oyununu 3G formülü üzerine oturtuyor: güvenli kaynak, güvenli güzergâh, güvenli fiyat!
Nabucco bugünkü haliyle bile yürüyen bir proje. Nabucco’nun çıkış noktası olarak kabul edilen Bakü-Tiflis-Erzurum boru hattı faaliyette. Mısır’dan gelecek Arap hattı projesi masada duruyor. Üçüncü olasılık ise Yunanistan-Türkiye (İtalya’ya uzanacak) ITGI doğalgaz boru hattı.
Rusya Başbakanı Vladimir Putin’in 6 Ağustos’ta Ankara’ya gelirken çantasında Güney Akım ve Nabucco’dan daha büyük bir paket çıkabilir?Nükleer
İşadamı Asım Kocabıyık, kendine ait bir karış toprağı bulunmayan Afyonkarahisar’daki köyüne 2.3 milyon lira yatırım yaptı.
Asım Kocabıyık, kurucuları arasında olduğu TEMA Vakfı ile birlikte, 6 yaşına kadar yaşadığı memleketi Afyonkarahisar, Tazlar köyünde, son 12 yılda 2.3 milyon TL’lik yatırımla başlattığı, “Erozyon Önleme Amaçlı Kırsal Kalkınma Projesi”nin meyvelerini ikram etti! Henüz cevizler olgunlaşmamış, ama kirazlar bol boldu.
Büyük müteahhitler denince, yıllık iş hacmi 1 milyar dolar ve üzeri olanlar anlaşılır ki, bunların sayısının da sektörün ilk 23 firmasıyla sınırlı olduğunu söyleyebiliriz. Çoğunluğunun ofisleri Ankara’dadır ve bir elleri yatırımcı bakanlıklarda, diğer elleri de Maliye Bakanlığı’ndadır. Oysa inşaat sektörü üçlü sacayağı üzerine oturur.
Müteahhitler bu sacayağının yalnızca birini oluşturur. İkinci ayak müşavirlik firmaları, üçüncü ayak ise inşaat malzemesi sanayicileridir.
Bu girişi şunun için yapıyorum: Bayındırlık ve İskân Bakanı Mustafa Demir, sektörü bir araya getirecek organizasyonlara “aracılık” etmeye başladı.
Geçen günlerde Demir, İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Genel Sekreteri Selda Başbuğoğlu ile Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Genel Sekreteri Haluk Büyükbaş’ın buluşmasını sağlayarak, “sektörel işbirliğinin” temellerinin atılmasının yolunu açtı.
Önümüzdeki günlerde de inşaat sektörünün üç temel
Artvinliler Hizmet Vakfı Başkanı Recai Delibaşoğlu, cumartesi günü Çorlu Seymen köyündeki çiftliğinde 50’nci yemeğini verdi.
Bedrettin Dalan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde danışmanlığını yürüten Delibaşoğlu, “4 eğilimi bir araya getiren ANAP“ çizgisinden kopmuyor!
Delibaşoğlu, eski bakanlardan Lütfullah Kayalar’ın yanı sıra AKP Beşiktaş Belediye Başkan adayı Sibel Çarmıklı ve AKP Çankaya Belediye Başkan adayı Bülent Akarcalı gibi eski mesai arkadaşlarını da davet etmişti.
200 kadar konuk arasında, Artvin AKP Milletvekili Ertekin Çolak, eski CHP Milletvekili Yüksel Çengel, işadamları Ali İhsan Akıskalıoğlu, Mustafa Kefeli, Nejat Güllü, İbrahim Nalbant, Nezih Erdem ile Artvin, İstanbul ve Çorlu’dan yerel yöneticiler dikkatimi çekti.
Yemekte, Artvinlilerden, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve Gürcistan’ın Ankara Büyükelçisi Grigol Mgloblishvili, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, işadamları Ahmet Çalık, İmam Altınbaş, Nihat
Türkiye’nin 2009 yılının ilk çeyreğinde, 1945 yılından bu yana en büyük küçülmeyi yaşadığının açıklanması iş dünyasında neyi ifade eder? Tüketici piyasalarında etkin, büyük bir holdingin yöneticisiyle konuşuyorum; “Biz zaten bu süreci yaşıyoruz” diyor.
Asıl sorunun krizin nasıl aşılacağı konusu olduğu ifade ediliyor. Bugünü dünden farklı kılan belki de şu cümle: “İş dünyasının büyük projelerine hükümetin ilgisi arttı.”
Teknolojik altyapı gelişmeli
Ekonomik krizle ilgili yapılan kapsamlı değerlendirmelerden birisini de, geçen günlerde Avrasya İş Konseyleri’nin düzenlediği toplantıya konuk konuşmacı olarak katılan eski Kırgızistan Cumhurbaşkanı ve akademisyen Dr. Askar Akayev dile getirmişti.
İktisatçılar tarafından “Kondratyev dalgaları” adı verilen döngüleri vurgulayan Akayev’in “Türkiye, nanoteknoloji ve biyoteknoloji gibi alanlarda teknolojik-bilimsel altyapısını geliştirmesi durumunda, 2040 yılında dünyanın ilk 15 ekonomisi arasına girebilir. Aksi
AKP Grup Başkanvekili ve Kayseri Sanayi Odası’ndan Meclis’e giren Mustafa Elitaş ile yasama dönemine bakmaya çalışıyoruz.
Boğaz’daki esintinin tersine, siyasette havanın boğucu olduğu bir gün.
Elitaş, AKP’nin ilk kez “taban ve tavan” vurgusuyla tanıştığı olaylı İstanbul İl Başkanlığı Kongresi’ne katılmış; askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasının önünü açan gece yarısı önergesiyle ilgili düzenledikleri basın toplantısından geliyor.
Elitaş ile iş dünyasında tartışma yaratan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) yasası, kredi kartları ve istihdamı düzenleyen yasaları konuşmak istiyordum ki, gündem “gece yarısı önergesi”ne kilitlendi!
CHP ile uzlaşma
Baştan şunu söyleyeyim. Elitaş’a “Bu kadar önemli bir önergeyi Meclis’e getirmeden önce kamuoyunda uzlaşı arayışına gitmediz?” sorusunu yönelttim, aldığım yanıt bu yazının da özeti sayılabilir: