KADINLARIN HAYALİ GERÇEK OLUYOR!

17 Şubat 2016

O kadar çok hayalimiz var ki, yazının başlığını görünce “Acaba hangisi?” dediniz muhtemelen! Valla çoğumuzun hayal listesinde ilk sıralarda olduğu konusunda netim! Hemen söyleyeyim; vereceğim haber yalnız kadınları değil, erkekleri de ilgilendiriyor.

Kilo vermek için hepimiz zaman zaman, bazılarımız devamlı diyetteyiz. Diyetle işi çözemeyenler, yağ aldırma veya mide küçültme operasyonlarını tercih edebiliyor. Eğer kilolar bütün vücutta değil de, bazı bölgelerde toplanmışsa diyet veya mide küçültme de bölgesel sorunları çözmüyor.

Bu durumda artık üzülmek yok dostlar! coolsculpting - soğuk lipoliz yöntemiyle, ‘tek seansta, ameliyatsız ve ağrısız olarak’ canımızı sıkan fazlalıklardan kurtulabiliriz! Geçtiğimiz yıl en çok tercih edilen ve Harvard Medical School’un geliştirdiği bir yöntem olan soğuk lipolizde yağ hücrelerinin metabolizma tarafından vücuttan atılması sağlanıyor, üstelik iyileşme süreci de yok, yürüyüp gidiyorsun yani!

Ben de kendimi bildim bileli karın bölgemle savaştığım için ve diyetle spora biraz ara verince göbeğim hemen lop lop olup beni çileden çıkardığından, dünya çapında üne sahip bir estetik otoritesi olan Prof. Dr. Nazım Çerkeş’in kliniği Cosmed’de bu yöntemin

Yazının Devamı

‘SURVIVOR’ GÜNDEMİMİZ BAŞLADI!

10 Şubat 2016

Her sezon olduğu gibi yine sabırsızlıkla beklediğim ‘Survivor’ tarihi bir reyting rekoruyla açılışını yaptı. Her yeni ‘Survivor’ başladığında olduğu gibi, ‘hayat boyu bir kez yaşanabilecek bu dev maceraya katılma isteğim’ tavan yaptı!
Hepimizin en çok merak ettiği ve izlemek için heyecanlandığı yarışmacı şüphesiz Yılmaz Morgül’dü kaç zamandır. Morgül, siyah çerçeveli gözlükleri, kırmızı bandanası, kasketi ve bilekliği, baştan aşağı kırmızı kıyafetleriyle; üstlendiği takımı kenetleme, motivasyon yükseltme ve herkesin doğru davranmasını sağlama misyonuyla beklediğimiz gibi takımın yıldızı olarak karşımızda!

Morgül’ün Recep İvedik tarzı!
Şahan Gökbakar’ın, Morgül’ün ‘Survivor’ tarzının ‘Recep İvedik’e benzediğini gösteren Instagram paylaşımına çok güldüm. Allah’tan bu benzerlik, ‘Recep İvedik’ çakması karakterler yaratan bazı oyuncularınki gibi rahatsız edici ve kötü değil, aksine sevimli!
Yarışmalara gelince vallahi Morgül’ün daha ilk yarışmasında; bir şey olur mu, nefesi kesilir mi falan diye korktum ben. Rakipleri arasında fiziği çok güçlü erkekler var ve vücut dinamizmi gerektiren yarışmalarda kazanması çok zor. Acaba şu anda ona saygıda kusur etmeyen takım arkadaşları,

Yazının Devamı

KORKU EVİ KOMEDİSİ!

6 Şubat 2016

Arkadaşlarla buluşunca, yapacak değişik, eğlenceli, yeni bir şeyler hiç olmadığını fark ediyoruz, hele de kışın. Sinemaya git, alışveriş merkezinde dolaş, bir mekanda otur çay kahve iç, hep aynı monoton şeyler!

İşte bundandır ki son dönemde sayıları hızla artan korku ve kaçış temaları üzerine kurulan evler çok iş yapıyor. Geçen gün arkadaşlarımla ‘Ne yapsak’ diye düşünürken, en bilindik korku evlerinden birine rezervasyon yaptırdık. Ben de mazoşist miyim neyim bilmem, böyle korkutucu şeyleri çocukluğumdan beri pek severim.

Korkmaya son derece motive olmuş bir şekilde heyecan ve adrenalin patlaması halinde korku evine girişimi yaptım! İçerisi karanlık, fenerlerle önünü görüyorsun... Fonda ürkütücü müzikler, korku filmlerinin vazgeçilmezi çocuk sesleri falan... Acayip gaza geldim ama dakikalar geçtikçe o gaz içimde patladı! Zira olay sağa sola yerleştirilen, çocukların bile korkmayacağı birkaç palyaço ve çirkin surattan ibaretti.

Bitse de gitsek!

Bir odadan diğerine geçerken çözmemiz gereken şifrelerde zorlandıkça hoparlörden bize ipucu veren korkunç ses de bir süre sonra ‘Son seans bitse de gitsek’ moduna girmiş olacak ki, normal ses tonuna dönüp bizle resmen muhabbete

Yazının Devamı

BİR ‘GAZOZ’ DA BANA!

3 Şubat 2016

Cem Yılmaz’ın Cibar Kemal adında bir gazoz satıcısını canlandırdığı ‘İftarlık Gazoz’ filmini ben çok sevdim. Elbette zevkler değişir, hele de aynı filmi beğenenler kadar beğenmeyenler de çıkar ama bu filmin sevilmek için çok özelliği var.

1970’li yılların başında geçen ve o yılların Dev-Sol gibi siyasi örgütlerinden de söz edilen ‘İftarlık Gazoz’; bir Ege kasabasında halkın dini yaşamları dahil olmak üzere günlük hayatını ‘gazoz satıcısı Kemal ve çocuk çırağı Adem’ üzerinden anlatan bir film...

Cami ve imam sahnelerine, imamların kasabalarda-köylerde insanlar üzerindeki etkisine (hâlâ böyle olabilir ama) fazlaca yer verilmiş... Adem bile “Din, yetişkin olmayanların oruç tutmasını emretmiyor” denmesine rağmen o baskıyı hissediyor ve oruç tutma konusunda kimseyi dinlemiyor.

Tüm ekibin son derece doğal oyunculuğu, o yılların ve kasabanın olanca gerçekçiliğiyle yansıtılması etkileyici.

Yılmaz ve Parlar’ın başarısı...

Cem Yılmaz komedi ve dram unsurlarının karıştırıldığı filmde her ikisinde de her zamanki gibi aynı başarıyı gösteriyor. Daha önce de film, dizi ve reklamlarda rol almış olan Berat Efe Parlar da, Yılmaz da, yardımcı rollerdeki oyuncular da ödüllük oyunculuk sergilemişler.

Yükse

Yazının Devamı

ÖYLE BİR SEVGİ SELİ Kİ...

30 Ocak 2016

Büyük kaybımız Mustafa V. Koç’un 7’nci gün duasının çıkışında sohbet ettiğim Divan Otel görevlisi; taziye için otele bir haftada 30 bin kişinin giriş yaptığını söyledi. Bu sayının içinde “Onu hiç tanımıyorum ama çok seviyorum” diye üzüntüyle oraya koşan, halktan onbinlerce kişi var.

Öyle bir sevgi seli ki, dünyada çok az kişiye nasip olur...

Herkesin kalın paltolarının içinde titrediği karlı gündeki cenaze törenine giden çıplak ayaklı, terlikli iki genç vardı ya... Hani “Sokakta kaldığımız zamanlar bize para verirdi, halimizden anlardı, çok yardımseverdi, vefat ettiğini duyunca çok üzüldük” diyen ve ona karşı son görevlerini yapmak isteyen...

Gözlerimi yaşartan bu hikaye neden bu kadar çok sevildiğinin sadece bir örneği... Gözünün gördüğü, elinin uzandığı herkese yardıma koşan, ihtiyaç içindeki hiç kimseyi görmezden gelmeyen sevecenlik ve tevazu dolu gönlüyle bu dünyadan giderken; milyonlarca kişi yas tutuyoruz Mustafa V. Koç’un ardından...

Türkiye’ye olan büyük katkılarının yanında, yüce gönlüyle de sonsuza kadar iz bıraktı bu ülkede.

Nurlar içinde yatsın...

TECAVÜZÜN BAHANESİ Mİ OLUR?

Yazının Devamı

MÜKEMMEL İLİŞKİNİN BÜYÜK DÜŞMANI!

27 Ocak 2016

Sosyal medya fenomenlerinden Zodyaklı (Zodi) mükemmel ilişkinin en büyük düşmanını Siberalem sitesi için kaleme almış, gülmekten gözümden yaş geldi! Yaptığı tespitler o kadar doğru ki, kendimi birebir buldum yorumlarında, bir bakın size de tanıdık gelecek!

Zodyaklı’nın; “Uzun zamandır hayal bile edemediğiniz kadar güzel bir ilişki yaşıyorsunuz. Aşk sözcükleri havada uçuşurken, her şey tam da istediğiniz gibi giderken, içinize anlamsız bir sıkıntı basıyor. Kıskanıyorsunuz, kızıyorsunuz, artık eskisi kadar güvenmiyorsunuz, soğuyorsunuz, ilgi bekliyorsunuz ama o sizi artık istemiyor... Belki o sadece çok yoğun çalışıyor ya da siz keyifsiz bir dönemden geçiyorsunuz” cümlelerini okurken içimden “Aah aynı ben” deyip durdum!

Ortada bir problem kırıntısı bile yokken huzursuzlanmak, sorunsuz ilişkiye kendi elimle çomak sokmak tam benim kalemim! Rahat batması dedikleri bu işte. Ama asıl suçlu ben ve benim gibiler değilmiş, Zodyaklı araştırmaları sonucu gerçeğe ulaşmış!

“Böyle bir süreç yaşıyorsanız sorumlusu entropi, siz mükemmeli isteseniz de o sizi kaosa sürükleyecektir” diyor. Her sistemin bozulma yönünde eğilim gösterdiğini anlatan bu bilimsel kelimeyi nasıl da cuk oturtmuş! Zodyaklı: “Dur

Yazının Devamı

KEŞKE BİZİ TEMSİL ETSEYDİ...

23 Ocak 2016

En son Altın Kelebek Ödül Töreni’nde yaptığı Avrupai sahne şovları harika şarkıları, etkileyici sesi ve karizmasıyla bizlere yabancı bir ödül töreni izliyormuşuz hissini yaşatmış ve hepimizi kendine hayran bırakmıştı Serhat Hacıpaşalıoğlu...

Yaptığı şarkılarla Avrupa müzik listelerinde bir numaraya kadar yükselen başarılı sanatçımızın, bu sene Eurovision’a katılarak bize bir gurur daha yaşatacak olması heyecan verici...

Ama aynı zamanda içim cız etmiyor da değil, çünkü onun gibi sahnede devleşen, Avrupa’da büyük başarılar kazanan çok özel bir Türk sanatçının, başka bir ülke adına değil de Türkiye adına yarışmaya katılmasını çok isterdim.

Zaten 2013’ten beri Eurovision’a katılmıyor olmamız başlı başına üzücü bir durum; ne heyecandır, ne keyiftir o yarışmayı izlemek... Bütün millet televizyonun karşısına kurulduğumuz, hevesle yarışmayı izlediğimiz, sanatçılarımızın kazandığı başarılarla keyiflendiğimiz günleri 2017’de tekrar yaşamaya başlayacakmışız, inşallah! Keşke bu sene katılsaydık ve Serhat Hacıpaşalıoğlu kendi ülkesi adına yarışsaydı.

Yine de San Marino’nun Avrupalı yıldız arayışı içindeyken bir Türk sanatçıya teklif götürmesi bu sene de Eurovision’da

Yazının Devamı

‘TUVANAM’ YİNE ESTİ

20 Ocak 2016

Geçtiğimiz cumartesi günü Fashionist’16 Fuarı’nda Tuvana Büyükçınar fırtınası vardı! Moda dünyamızın her daim en çok parlayan yıldızlarından, her yaptığı işe ayrı bayıldığım Büyükçınar ‘Bir Yaz Gecesi Rüyası’ defilesiyle yine efsaneydi.

Büyükçınar’ın zevki defile için özel olarak hazırlanan dev şamdanlar ve ışıl ışıl mumlarla süslenmiş kokteyl alanından başlıyordu. Defilenin sunumu ve dekoru da etkileyiciliğiyle yine onun farkını yansıtıyordu.

Koleksiyona gelince, ‘Tuvanam’ markasının daha adını görünce bile heyecanlanan sıkı bir takipçisi olarak, her zamanki gibi her bir tasarımı hayranlıktan ağzım beş karış açık izledim.

Romantizm etkisinin hissedildiği, sade renklerin yoğun el işçiliğiyle birleştiği, Büyükçınar’ın sıra dışı ve kendine has çizgisinin her ayrıntıda karşımıza çıktığı defile tam anlamıyla büyüleyiciydi.

Defiledeki tasarımların tümüne birden sahip olmak imkansız olduğundan, bir anlamda bana aklımı da oynattırmadı değil! Gerçi ben her ‘Tuvanam’ defilesinde aynı hissi yaşadığım için artık alıştım!

KELİMELER KİFAYETSİZ!

Hani bazı şeyler karşısında adeta dili tutulur insanın, şoktan yorum dahi yapamayacak hale gelir, beyni donar adeta, kelimeler anlamını yitirir! İşte

Yazının Devamı