DUDAKLARDA HEP AYNI SÖZLER...

16 Mart 2016

Birkaç ay içerisinde üçüncü kez memleketimizi ‘yine’ kalbinden vurdular. Pırıl pırıl gençlerimizin çoğunlukta olduğu onlarca canımızı yitirdik ‘yine’... Dudaklarımızdan aynı sözler döküldü ‘yine’... “Yeter, teröre lanet olsun, Ankara için dua edin” demekten, acımızla ilgili paylaşımlar yapmaktan ve kahrolmaktan başka bir şey gelmiyor elimizden ‘yine’...

“Alışmayacağız” diyoruz ama pazar akşamı ben ve yanımdaki arkadaşlarım saldırıyı duyunca üzüntüden sessizliğe gömülmekle birlikte içim yanarak söylüyorum ki şaşırmadık, artık şaşırmıyoruz terör haberi duyunca. Ankara’daki bir arkadaşım olay yerine yakın bir mesafede yemek yediklerini ve patlamayla birlikte şiddetle sarsıldıklarını anlattı. “Gençlerle doluydu orası” dedi sesi titreyerek, “Herkes pazar gezmesindeydi.”

Güzel bir pazar gününün akşamı evine dönmek için otobüs beklerken, belki kafasında gelecek planları yaparken bir anda yok olup gitti insanlarımız. Bir yanda gidenlere üzülürken, diğer yanda hepimizde aynı korku ve endişe... Herkes birbirine “Aman kalabalık yerlerde dolaşma, oraya buraya gitme” uyarıları yapıyor... Çünkü bu kabusun hangimizi, nerede yakalayacağı hiç
belli değil.

Yazının Devamı

GEL DE POZİTİF DÜŞÜN!

12 Mart 2016

İstanbul’da yaşamak gün geçtikçe zorlaşıyor. Günün neredeyse her saati öyle bir trafik var ki, o trafiğin içine düştükçe “Yok artık bu kadarı gerçek olamaz” hissine kapılıyorum, mahşer gibi tövbe yarabbim! Hani olumlu düşünmenin hayatımızı güzelleştireceği inancı var ya, o trafiğe saplanan hiç kimsede pozitif düşünceden eser kalması mümkün değil!
Trafik yoğunluğunun çilesi yetmezmiş gibi bir de dikkatsiz veya kompleksli sürücülerle uğraşıyorsun. Bazıları var ki, karşısındaki sürücü ne kadar zor durumda olursa olsun asla yol vermez, kaza yapmaya razıdır ama o yolu vermemeyi gurur meselesi yapar! İşte bunlarda ciddi kompleks problemi olduğuna inanıyorum!

Bir de dikkatsizlikte zirve yapanlar var. Mesela dün köprü trafiğinde kilitlenmiş bir halde arabada oturuyorum, aniden şiddetli bir çarpma darbesiyle savruldum. Allah’tan kemerim takılıydı, aman “Yakın mesafeye gidiyorum ya da nasıl olsa trafik sıkışık boşuna darlanmayayım” diye kemer takmamazlık etmeyin. Ne zaman, ne olacağı belli değil.
Önce halüsinasyon görüyorum falan sandım! Çünkü böyle bir trafikte, öyle hızlı bir çarpma olacak gibi değil! Bulunduğum şeride girmeye çalışan sürücü fren yerine kesin gaza bastı, onun

Yazının Devamı

LONDRA İÇİN BÜYÜK CESARET!

9 Mart 2016

Bir fragmanda Gerard Butler ve Morgan Freeman isimlerini yan yana görmek bile o filmi kaçırmamak için yeterli bana göre... Her ne kadar “aşık olmayan kadın bulamayacağınız aktörler” familyasından Gerard Butler, “Gay değilim ama heteroseksüel de değilim. Ne olduğumu bilmiyorum” diyerek hayranlarına şok yaşatmış olsa da kaçmaz. Aksiyon ve gerilim filmlerinde James Bond’lar bile yarışamaz kendisiyle.
Aynı serinin birincisi ‘Kod Adı
Olympus’ filminde teröristler Beyaz Saray’da ABD Başkanı’nı öldürmeye çalışıyor, patlayan bombalardan Beyaz Saray harabeye dönüyor, buna rağmen gizli servis ajanı - koruması Mike Banning
(Gerard Butler) Başkan’ı ve ailesini
kurtarmayı başarıyordu.
‘Kod Adı Londra’da işi bir adım öteye götürüp benim rüya şehrim Londra’yı
harabeye çevirmişler. Köprülerden

Yazının Devamı

AİLE DİKKATİ YETMEZ!

5 Mart 2016

Liseli genç kızın fotoğrafına bakıyorum, mavi gözleri, upuzun sarı saçlarıyla nasıl güzel görünüyor. Bu güzel kız, içtiği zayıflama çayı sonrası hayatını kaybediyor. Uzmanlar bas bas “İnternetteki zayıflama çayları ve hapları ölümcül olabilir, asla kullanmayın!” diye bağırıyorlar.
Öte yandan, internet üzerinden satılan bu tip ürünlerin reklamları neredeyse her açtığımız sayfada karşımıza çıkıyor. Öyle ballandıra ballandıra anlatıyorlar ki, bir de üstüne izinsiz olarak “Şu şu ünlüler de bununla zayıfladı” dediler mi tamam! Bazen benim bile “Acaba işe yarıyor mudur?” diye aklımdan geçirdiğim olmuyor değil, varın siz zahmetsizce kilo vermek isteyen ergen yaştaki gençleri düşünün. Madem bu zararlı ürünler dünyada yasaklanıyor, bizim internetimizin her köşesinde satış yapmalarına neden izin veriliyor?
“Aileler dikkatli olsun” diyerek geçilemez. Çocuğu gizledikten sonra, en dikkatli
anne babanın bile haberi olmayabilir.
Bu ürünlerin siteleri acil olarak kapatılmalı, satışı yasaklanmalı ve büyük cezalar getirilmeli. İşte görüyoruz, bu işin hafife alınır yanı yok!

ALKIŞLAR PAHALI TAKILARA GELSİN!

Magazin gazeteciliğinin başarılı isimleri Gülşen Yüksel ve Müge Dağıstanlı, Kanal D’de

Yazının Devamı

ABDULLAH İNAL VAKASI!

2 Mart 2016

Malum müzik dünyasına her gün değil, neredeyse her saat başı yeni isimler dahil oluyor artık! Bu kadar kalabalığın arasından anında sıyrılan, fazlasıyla etkileyici bir vakayla karşı karşıyayız son günlerde!
Abdullah İnal...
Balmain, Louis Vuitton gibi önemli markaların modelliğini yapan Abdullah İnal’ın yolu, Gülşen’le kesişmiş birkaç yıl önce. ‘Kardan Adam’ klibinde oynadığında tanışmışlar. Gülşen, İnal’ın yazdığı sözleri görüp çok beğenmiş ve onu devam etmesi için desteklemeye başlamış ki, Gülşen gibi efsane şarkıların yaratıcısı çok özel bir sanatçının etkilenmesi İnal’ın farkını en baştan ortaya koyuyor.
Çıkış şarkısı ‘Dünya’ dinler dinlemez ağzıma takıldı. Abdullah İnal; yazdığı sözlerle, yaptığı müzikle, sesiyle, fiziğiyle, cool ve seksi hali tavrıyla, A’dan Z’ye her şeyiyle insanı bir anda etkisi altına alıyor. Eksiği yok, fazlası çok! Grammy ödüllü sanatçı Maxwell bile, İnal’ın şarkısını “Son zamanlarda beni en çok heyecanlandıran proje” sözleriyle paylaştı sosyal medyada...
Yeni yıldız adayımız, Ozan Çolakoğlu prodüktörlüğünde, Gülşen’in eşlik ettiği şarkısı ve klibiyle son derece Avrupai,
dikkat çekici, kaliteli ve iddialı bir başlangıç yaptı. Türkiye’yi

Yazının Devamı

KARAKÖY GÜZELLERİ!

27 Şubat 2016

Günden güne daha da popülerleşen Karaköy mekanlarına gittim geçen hafta sonu... Ben çok keyif aldım, “Hafta sonu nereye gitsek?” diye düşünenlere tavsiyemdir...

Muazzam’ın kahvaltısı...

Karaköy’ün açıldığı günden beri en sevilen mekanlarından biri ‘Muazzam’, o kadar çok duyuyorum ki adını... Kahvaltısı ve gece sokağa taşan eğlencesiyle meşhur. Ben henüz neşeli gecelerinden birine katılamadım ama geçen hafta sonu kahvaltıya gittim.
Kahvaltı günün en sevdiğim öğünü olduğu için zor beğenirim açıkçası... Muazzam’ın kahvaltısı ise aynen mekanın adı gibiydi! Bir köşeyi birbirinden lezzetli gözlemelerin yapımı için hazırlamışlar, gözünüzün önünde hazırlanıp sıcak sıcak tabağınıza geliyor. Özel peynir çeşitlerinden, ev yapımı reçellere (özellikle acı biber reçeli efsane), yumurtalara kadar her şey çok lezzetliydi. Üstelik öyle sıcak ve sevimli bir ortamı var ki kendinizi evinizde gibi hissediyorsunuz.

En çok konuşulan mekan Cano...

Yazının Devamı

BEYAZ’IN RENGİ DEĞİŞMEZ...

24 Şubat 2016

Beyazıt Öztürk’ün programlarında siyasetle ilgili konuşmamaya özen gösterdiğini biliyoruz. Bir canlı yayın programda yıllarca editörlük yaptığım için iyi bildiğim bir şey daha var ki; en deneyimli sunucu, programcı, gazeteci bile canlı yayında bazen kontrolü istemeyerek elinden kaçırabilir.

Geçenlerde Okan Bayülgen’in programında da genç bir kadın aniden soyunuverdi. Bayülgen de Beyazıt Öztürk gibi yılların deneyimine sahip bir televizyoncu olmasına rağmen bir anda olup biten bu ani soyunmaya engel olamadı. Olamazdı da. Yapabileceği ya “Programı kesin” demekti ya da kadını bir köşeye çekerek bir ceket falan giymesini sağlamaktı, o ikinciyi seçti.

Beyaz Show’da ‘dava konusu konuşma’yı yapan kadının, ne kastettiğini, devlete karşı bir söyleminin olup olmadığını; aynen Beyaz gibi ben veya diğer izleyicilerin de anlaması imkansızdı doğrusu. Kadın “öğretmen olduğunu” söylüyor, “Çocuklar ölmesin, insanlar acı çekmesin, kayıtsız kalmayın” diyor… Bir eğlence programı esnasında izleyici dahil herkesin aniden suçluluk duygusuna kapılması, şok yaşaması için bu kadarı bile yeterli.

Beyazıt Öztürk’ün yerinde kim olursa olsun o kısacık sürede ve canlı yayında aynı tepkiyi, benzer bir cevabı

Yazının Devamı

EROL EVGİN’İN ARŞİVLİK PLAĞI

20 Şubat 2016

Türk Pop Müziğinin yaşayan efsanesi Erol Evgin... Yerleri hiç dolmayacak olan unutulmaz sanatçılarımız Çiğdem Talu ve Melih Kibar... Ve onların ortak çalışmasından doğarak, nesiller boyu hayatlarımıza, aşklarımıza damga vuran şarkılar... İşte o efsane şarkılar kırk yaşında şimdi.

40. yıl anısına ilk yayınlandıkları gibi plak formatında, orijinal kayıtlarıyla karşımızdalar. ‘İşte Öyle Bir Şey’, ‘Sevdan Olmasa’, ‘Söyle Canım’, ‘Bir de Bana Sor’, ‘Hep Böyle Kal’ ve daha sayamadığım kıymetli şarkıların bulunduğu plak müziseverlerin arşivinde mutlaka bulunmalı.

Benim ‘İşte Öyle Bir Şey/ Melih Kibar - Çiğdem Talu Şarkıları (1976-1980)’ plağım çalışma masamın baş köşesinde duruyor. Şimdilik her baktığımda nostalji yaşamakla yetiniyorum. Uzun zamandır aklımda olan pikap alma isteğimi en kısa zamanda gerçekleştirip, plağı dinlemek için sabırsızlanıyorum.

YENİ MEKAN BİR HARİKA!

Ortaköy’deki adresinden İstinye Park’a taşınan Zuma’nın yeni mekanı tam anlamıyla enfes olmuş. Eski yerindeyken bana biraz kasvetli ve karanlık geliyordu. Yeni yerin ise ferahlığı, sade ama bir o kadar etkileyici ve sıcak ortamı çok keyifli, insan çıkmak istemiyor... Teras kısmında, ortasında boylu boyunca ateş

Yazının Devamı