Gökdelen spekülatörleri

3 Eylül 2010

İZMİR’İN iki büyük beklentisi kuşkusuz; Gökdelenler Bölgesi olarak tanımlanan Alsancak Limanı arkasından başlayıp Bayraklı-Turan’ı içine alan bölge ile İnciraltı’nın planlanması.
Bu iki alan doğru planlanırsa, İzmir’in geleceğini şekillendirebilecek.
Tabii plansızlığa bu kadar alışmışken, İzmir’in planlı büyümesi kolay olmuyor.
Gökdelenler Bölgesi’nde henüz somut gelişme yok.
Defalarca yaşanan hukiki kesintilerin ardından şimdi yasal pürüz kalmamış görünüyor. 1/5000’lik planlar Büyükşehir Meclisi’nden geçti, Büyükşehir son onay için ilçelerin 1/1000’lik planları yapmasını bekliyor.
* * *
Ama bu kez de bölgede arsa spekülatörleri artmaya başladı. Sanırsınız ki bizim Manhattan; Alaybey’den başlıyor, Bornova’nın yarısını içine alıyor, doğu tarafında Kahramanlar’a kadar gidiyor.

Yazının Devamı

Referandumun kilidi gençler olacak

1 Eylül 2010

ABD’deki tarihi başkanlık seçiminde, ilk kez sandık başına giden seçmenlerin yüzde 72’si Obama’ya oy vermişti. Amerika’da bile seçimlerin seyrini gençler değiştirmişti.
Türkiye’de ise gençler artık siyasette zor hatırlanıyor.
“Gençler ne düşünüyor, referandumdan beklentileri neler” neredeyse kimse sormuyor.
Oysa onlar, 18 -25 yaş grubu seçmen kitlesi oylarıyla “kilit” olabilecek bir sayıya sahip.
Ama herşeyden önce önemli olan ne düşündükleri, ne bekledikleri...
* * *
Geçen gün Youth Media Research ile Marketing Türkiye’nin yaptığı Referandum Anketi elime ulaştı.

Yazının Devamı

Erberk: İşkadını olmayı şöhrete tercih ederim

29 Ağustos 2010

Belki de siyaset o kadar gerdi ki, bu pazar günü güzel bir konu istedim. İçten istemişim sanırım, Tanrı duymuş olmalı. Hem farklı bir alanda girişimcilik öyküsü olarak konu güzel, hem de bizzat konunun öznesi güzel.
Denk geldi 1983 Türkiye güzeli Neşe Erberk’le buluştuk. Unvanı eski ama kendisi hala çok güzel ve zarif.
Şöhret, podyum, renkli dünyalar gerilerde kalmış onun için. Zaten hiç düşünmüyor, istemiyor.
Şimdi aklı fikri Türkiye’de ilk kez başlattığı girişiminin başarılı olmasında. Kolay değil yaklaşık sekiz yılda Türkiye genelinde, adını verdiği 18 yetenek geliştirme merkezine ulaştı.
Kurduğu sistemi yaygınlaştırmak için gece yarılarına kadar çalıştığını ve kimsenin onunla tatile gitmek istemediğini anlatıyor gülümseyerek.
Üzerinde durduğu konu, çocuklarda yeteneklerin 0-3, en fazla beş yaşa kadar keşfedilmesi ve yedi yaşa kadar da yetenek eğitiminde belli bir aşamaya gelinmesi yönünde. “Üçüz yetiştirmek zor değil mi dediklerinde gülümsüyorum. İnanın kendimi bin 500 çocuğun annesi olarak görüyorum” diyen Erberk, işkadını olmanın öyküsüyle birlikte Türkiye’de okul öncesi eğitim sistemine yönelik önerilerini paylaştı.
* * *

Yazının Devamı

Pamukta Kuvayi Milliye ruhu

27 Ağustos 2010

DOĞRUSU konuşmaya ilk başladığında dikkat çekiciydi.
Hatta konuşma devam ettikçe uslubu, sıcak hatta nostaljik gelmeye başladı.
‘Artık böyle sözünü dişten budaktan sakınmayan konuşmaları dinlemeyeli ne kadar çok oldu’ diye düşündüm.
Dakikalar ilerledikçe ses tonu “Vatan ya da silistre, haydi arkadaşlar gazamız mübarek olsun” a doğru ilerlerken, aileleriyle birlikte yüzbini aşkın üreticinin hakkını savunduğunu düşünerek gülümsedim.
Kolay değil, Ege’de pamuk üreticisinnin yüzünü güldürmek için, gırtlağı aşmış borçlarla boğuşmayı göze alarak bir yıl önce göreve gelmişti Tariş Pamuk Birliği Başkanı Beliğ Azbazdar.
Gelirken de tavrını net ortaya koymuştu. “Kimseyi dinlemem, her türlü haksızlığın üzerine giderim. Bugüne kadar üreticinin hakkını kim yediyse kuruşun hesabını soracağım.”
* * *

Yazının Devamı

Bir müjde... Bir geri adım

25 Ağustos 2010

ULAŞTIRMA Bakanı Binali Yıldırım az sonra konuşma yapacak, önce kısa bir film izlemeye başladık.
Herhalde bakanlığın son çalışmaları, icraatleri gösterilecektir diye düşünüyorum.
Film başlıyor, söz yok, birbiri ardına fotoğraf kareleri düşüyorekrana... Bakan kurdele keserken, Bakan temele harç koyarken; Bakan yaşlılarla, Bakan çocuklarla.
Orası neresi, neyin temeli, neyin açılışı belli değil. Arada bir arkadaki afişlerden ipucu bulmaya çalışırken, yeni görüntü geliyor. Bakan uçaktan el sallıyor. Bakan yaşlılarla.
Yaklaşık 10 dakika geçiyor nihayet, cevval biri duruma el koyuyor, film kesiliyor.
Tabii ister istemez düşünüyorsunuz; Bakan Yıldırım göründüğü kadar “mütevazı, işine gücüne bakan” bir bakan değil galiba.
Filme bakılırsa ülkeye yeni bir lider geliyor. Belki de Bakan’a yaranmaya çalışan bir işgüzarın fikriydi bu film, kimbilir ?

Yazının Devamı

İthalat artışını içim acıyarak izliyorum

22 Ağustos 2010

Hava çok sıcak. Barometreler 41 dereceyi gösteriyor. Bu sıcakta Manisa’da iki fabrika arasında dolanıyoruz. Fabrikada işçiler kaynak ve ismini bilemediğim birçok ağır makinayı kullanarak şaft, kardan mili, direksiyon mili gibi kısaca otomotiv yan sanayi ürünlerini üretiyor.
Bir anda şöyle bir durup bakıyorum...
Biz, hepimiz; işçisinden patronuna, üretim şefine ve hatta gazetecisine kadar mutlu.
Şimdi insanlar deniz kenarında sere serpe tatil yaparken, bizler Allah’ın sıcağında, üretimin başında keyifle konuşabiliyoruz.
İşçiler de gayet keyifli, hangi parçanın ne olduğunu anlatıyorlar bana. Hani ‘çok teknik bu bilgiye gerek yok’ bile diyemiyorum.
Üretmenin büyüsü böyle birşey...
İşçilerin keyfi işlerin iyi gitmesinden, müdürlerinki ise birkaç ay sonra açılacak Rusya yatırımı heyecanından kaynaklanıyor.

Yazının Devamı

Referandum neyi değiştirecek ?

20 Ağustos 2010

Aslında bu referandum meselesinde çok da kasmamamız lazım.
Başbakan Erdoğan’ın söylediğine göre, zaten bu anayasa değişikliğini, hele genel seçimlerden sonra AKP daha güç kazanınca, yeniden ve köklü olarak değiştirmek için yapıyoruz.
Yani Başbakanımız da aslında diyor ki; “değişiklik bu haliyle benim de içime sinmiyor.”
“Evet ya işte bu!” diyesi geliyor insanın.
1982 Anayasası değişmeli mi;
Eveeet, peki bu şekilde mi değişmeli. Hayırrrr
Çünkü bu değişiklik; göstermelik.

Yazının Devamı

Teknoloji bölgesi “avan proje”ye takıldı

18 Ağustos 2010

YATIRIMLARIN azaldığı, sanayinin kendi içinde sessizliğe büründüğü günler yaşıyoruz.
Bugünlerde Ege ve İzmir adına ise en gerçekçi umut ve yeni soluk; iki büyük yatırımda görünüyor.
Petkim Rafineri yatırımı ile Urla Yüksekteknoloji Enstitüsü’nde kurulacak olan Teknoloji Bölgesi yatırımı.
Petkim, yeni sahipleri Azerileri bile şaşırtacak kadar uzun süre sonunda ruhsata kavuştu ve rafineri inşaatı başlıyor. Bölgedeki yatırımın 5 milyar doları bulması bekleniyor.
Ege için büyük şans.
Diğer şans ise henüz kapıda.
Urla’da Yüksek Teknoloji Bölgesi Enstitüsü arazisinde kurulması planlanan Teknopark’a yönelik çalışmalarda son aşamaya gelindi.

Yazının Devamı