Her yeni yılın ilk ayında genellikle yeni kararlar alınır, başlangıçlar yapılır. Peki, bu ocak ayında hem kendiniz hem de gezegenimiz için “Veganuary” akımını denemeye ne dersiniz?
Veganuary, ocak ayı boyunca sizi vegan olmaya davet ediyor. Bu terim, “vegan” ile “january” (ocak) sözcüklerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş ve daha fazla kişinin vegan beslenmesini teşvik etmek için düzenlenen kampanyanın adı olmuş. Kayıtlar 2014 yılında 3 bin 300 kişiyle sınırlıyken bu rakam 2020 yılında 400 bine ulaşmış durumda. 2021 yılında ise 209 ülke ve bölgeden 582 bin kişi bu kampanyaya kaydolmuş. Anket sonuçlarına göre, katılımcılarının yüzde 49’u enerji seviyelerinde artış olduğunu ve yüzde 46’sı ruh hallerinde iyileşme gözlemlediğini söylüyor. Sağlık ve çevre bilincinin artması, hayvan refahı konusunda farkındalık ile bu yıl oranlarda daha fazla artış olacağını tahmin ediyorum.
Veganizmde beslenme söz konusu olduğunda hayvanlardan tamamen veya kısmi olarak elde edilen ürünlerin tüketimi reddediliyor. Fakat veganlık yalnızca bir
Bir yılı daha iyisiyle kötüsüyle, mutluluklarıyla, telaşlarıyla geride bıraktık. 2022 yılı hedefleriniz arasında neler yer alıyor? Bunlardan bazılarının sağlıklı beslenmek ve bağışıklığınızı güçlendirmek olduğunu umuyorum. Bedeninizi ve ruhunuzu hafifletmek de hedeflerinizden biri ise harekete geçmenin tam zamanı. Öyle ki 2 yıldır bize eşlik eden pandemi süreci bizlere sağlığın çok önemli olduğunu ve her an değişebileceğini çok iyi öğretti.
1. Bağışıklığınızı güçlendirmek
Nutrients dergisinde yayımlanan ve salgın döneminde internet üzerinden aramaları değerlendiren bir araştırmaya göre, bağışıklık aratılan ilk terimler arasında.
Peki, bağışıklığınızı nasıl güçlendirebilirsiniz? Elbette bağışıklığı güçlendiren tek bir diyet olmadığını hatırlatmakta fayda var. Meyveler, sebzeler, kuru baklagiller, tam tahıllar, yağlı tohumlar gibi lif, vitamin ve mineral açısından zengin bir beslenme düzeni bağışıklık sisteminize destek olacaktır. C vitamini, çinko ve selenyum, D vitamini gibi vitamin mineraller bağışıklık sisteminizi güçlendirmeye
Kovid-19’un fiziksel ve zihinsel sağlık üzerindeki etkisi nedeniyle “ilaç besin” olarak da adlandırılan fonksiyonel yiyeceklere ilgi artıyor. Bu yıl tezgâhlarda fermente gıdaları daha sık görmeye hazırlıklı olun
Yeni yılın ilk gününü geride bıraktık. Dilerim 2022, hepimizin daha sağlıklı beslendiği ve daha iyi hissettiği bir yıl olur. Pandemi hayatımızı etkileyince, pek çok kişinin sağlık ve iyilik hallerine daha fazla odaklanması sonucu yemek ve sağlık kültürü yeniden şekillendi. Pandemi sona erdiğinde bile, çoğu bireyde yeme alışkanlıklarının sağlığı nasıl etkilediğine dair farkındalık olacak diye düşünüyorum. Bu yıl da geçtiğimiz yıl gibi sağlık yine ön planda olacak. Konu gıda ve beslenme olduğunda yeni yılda bizi neler beklediğini merak ediyor olabilirsiniz. Ben de bu yazımda 2022 yılında gıda, sağlık ve beslenme endüstrisinde bizi bekleyen değişikliklerden bahsetmek istiyorum.
Bağışıklık için
Kovid-19’un birçok insanın fiziksel ve zihinsel sağlığı üzerindeki etkisi nedeniyle “ilaç besin” olarak da adlandırılan
2022 yılına merhaba dememize sayılı günler kaldı. Yeni yıl size önce sağlık sonra huzur, bereket, şans ve mutluluk getirsin. Her yeni yıl başlangıcı, daha iyi bir yaşam için kararlar almayı beraberinde getirir. Yeni yıla yeni hedeflerle başlanır. Diyet ve kilo verme isteği de genellikle bu hedeflerin başında gelir.
Peki ya yılbaşı sofrasında diyet olur mu? Yılbaşı gecesi diyet yapın, kendinizi sınırlayın demeyeceğim, korkmayın. Ama masanızı daha keyifli ve sağlıklı hale getirmek yeni yıl için güzel bir başlangıç olabilir. Böyle özel günlerde sofralarınızı hafifletmeye yardımcı birkaç öneriden bahsetmek istiyorum.
Hafif başlangıçlar yapın
Yemek öncesi salata ve zeytinyağlılar veya ızgara sebzeyle başlangıç yapılabilirsiniz. Aynı zamanda yemeğe çorbayla başlamanızda fayda var. Yemeğe çorba ile başlamak ana yemekte daha kontrollü olmanıza ve daha az kalori almanıza fayda sağlamış olur. Eğer geceyi evde geçirecekseniz, masanızda sınırsız tüketebileceğiniz salatalık, biber, marul yaprağı, çiğ karnabahar, kabak ve kereviz sapı gibi sebzeler olsun. Yanına yağsız yoğurt
2022’de hedeflerimiz arasına geleceği beslemeyi alalım; çünkü toprak hasta, hava hasta, su hasta, yani gezegen hasta. Sürdürülebilir Yaşam Günlüğü “geleceği besle” temasıyla hem birey hem de gezegen sağlığına dikkat çekiyor
2022’nin gelmesine sayılı günler kaldı. Yılın bu zamanları genellikle geçen yılın değerlendirilmesi yapılır, yeni gelen yıl için planlar ve hedefler belirlenir. Peki, bu yıl yeni yıl hedeflerinizde neler var? Bu yıl hayatınızda neyi daha çok istiyorsunuz veya hayatınızda neyi değiştirmek istiyorsunuz? Her gelen yılın bir öncekinden daha güzel, sağlıklı ve mutlu gelebilmesi için kendimizi önemsediğimiz kadar gezegeni de önemsememiz gerektiğini hatırlayın. Hadi gelin bu sene hedeflerinizin arasına geleceği beslemeyi de alın.
Benim için yaklaşık 16 senedir aralık ayı farklı bir heyecana da sebep oluyor: İyi Yaşam Günlüğü. Fakat biliyorsunuz ki uzun zamandır “toprak hasta, hava hasta, su hasta yani gezegen hasta” diyorum. Gezegeni iyileştirmeden bizlerin de iyi olamayacağını belirtiyorum. Doğal
Gün içinde kaç porsiyon yoğurt tüketiyorsunuz? Yeterli ve dengeli bir diyetin parçası olan yoğurdun sağlığa faydalarını eminim hepiniz çok defa duymuşsunuzdur. Protein içeriğinin yanı sıra kalsiyum, kalsiyum, fosfor ve B2 vitaminlerini de içeriyor. Fakat yoğurdun faydaları bunlarla sınırlı değil. Kanser riskini azalttığını, abdominal obezite ve vücut yağının azalmasına katkı sağladığını gösteren çalışmalar da var. Bütün bunların yanı sıra kalp sağlığını da koruyor.
Yapılan çalışmalar yüksek yoğurt tüketiminin, hipertansif bireylerde daha düşük kardiyovasküler hastalık riskiyle ilişkili olduğunu gösteriyor. Bu konuda okuduğum yeni bir çalışmayı sizinle paylaşmak istedim.
Güney Avustralya Üniversitesi tarafından yapılan bu yeni araştırmaya göre, ister sabah kahvaltınıza granolanızın üzerine bir parça, ister hareket halindeyken basit bir atıştırmalık olarak, günlük bir porsiyon yoğurt yüksek tansiyonu olan insanlar için iyi bir seçenek olabilir.
Maine Üniversitesi ile ortaklaşa yürütülen
Kış aylarında yaza göre iştahınızda artış hissediyor musunuz? Önünüze gelen tabaklarla doymadığınız veya çok daha sık acıktığınızı hissettiğiniz oluyorsa korkmayın, yalnız değilsiniz. Bu açlık veya iştah artışı hissinin altında birkaç neden yatıyor olabilir. Öncelikle detaylı bir kan tahliliyle bu durumun bir sağlık sorunundan veya vitamin mineral yetersizliğinden kaynaklanmadığından emin olmalısınız. Eğer altta yatan herhangi bir fizyolojik sorun yoksa kış aylarındaki iştah artışına sebep olabilecek diğer maddeleri gözden geçirelim. İtiraf edelim kışın su içmeyi unutuyoruz. Tüketilen suyun azalması, açlık ve susuzluğun birbirine karışmasına ve besin alımının artmasına sebep oluyor olabiliyor, dikkat! Bunun yanı sıra havanın erken kararması, evde geçirilen sürenin artması özellikle akşamları daha çok yeme isteğine sebep oluyor olabilir. Ara öğünde yapılan yanlış seçimler, özellikle şeker içeriği yüksek olanlar, hızlıca acıkmanıza ve gün içinde daha fazla şekerli besin tüketme isteğinize sebep olabilir. Bir diğer tarafta da kış
Times Meydanı’nda dostluk ve samimiyetle buluşup kahvelerimizi içerken dileklerimiz hep aynıydı. 500 yıllık Türk kahvesi kültürünü anlatmak için üzerimize düşeni yapmaya devam edelim.
Türk halkı olarak kahveyi sevdiğimiz bir gerçek. Atalarımızdan miras Türk kahvemiz bile var, üstelik bir kahvenin 40 yıl hatırı da var... UNESCO tarafından 2013 yılında “Somut Olmayan Kültürel Miras” olarak kabul edilen “Türk Kahvesi Kültürü ve Geleneği”ni, her yönüyle daha çok anlatmamız gerektiğini düşünüyorum. Geçen pazar, 5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü idi. Ben de bu özel gün kapsamında New York’taydım. 5 Aralık Dünya Türk Kahvesi Günü’nde, kentin Times Meydanı’nda, “Anadolu’nun Türk Kahvesi Öyküleri” (The Innovation: Turkish Coffee Tales of Anatolia) adlı belgeselin lansmanı yapıldı. Belgesel önce Amerika sonra tüm dünyayı dolaşacak.
Türk kahvesi kültürü ve tanıtımına kendini adamış sevgili