Ersun Yanal'dan Beklenen

29 Kasım 2019

Ersun Yanal’ın teknik direktörlük kariyerindeki en büyük başarısı 2013-14 sezonunda Fenerbahçe’nin başında yaşadığı şampiyonluktur. Bu şampiyonluk elbette dönemi itibarıyla Fenerbahçe taraftarının gönüllerindeki yeri ayrıdır.

Hiç kuşku yok ki şampiyonluğun kazanılmasında takımın teknik direktörü olarak Ersun Yanal’ın ismi de Fenerbahçe taraftarı için farklı anlamlar içermektedir.

Meseleyi tek kişi üzerinden okumak özellikle o dönemi tam olarak takip etmemiş kalabalıklar açısından bugün yapılacak değerlendirmelerde eksik kalmaktadır.

Zaman hızla akıp gidiyor; ifade ettiğimiz tarihin üzerinden 6 yıl geçti.

Bugün 18 yaşındaki bir taraftar o zaman 12 yaşındaydı.

“Ben, her şeyi biliyorum” diyen en tutkulu taraftar için bile Fenerbahçe siyasetini takip etmek kolay değildir.

Ersun Yanal’ın Fenerbahçe’ye kazandırdığı şampiyonluk bir yana onun gönderiliş şeklidir Fenerbahçe’deki o dönem hafızalarda bırakan iz, gönüllerde açan yara…

Zaten geçmiş yıllarda mağduriyet yaşadığına inanılan kişilerin son dönemde teker teker kaybettikleri pozisyonlara gelmesi de bunun bir ifadesi oluyor.

Yazının Devamı

Kazanamayan Teknik Adam

25 Kasım 2019

Eylül ayında Fenerbahçe’nin pozisyon üreten takım olma sürecini olumlu bir gelişme olarak değerlendirmiş; kaçan gol fırsatlarının değil, o fırsatların oluşmasının önemi üzerine değerlendirmelerde bulunmuştum.

O köprünün altından çok su aktı; hani aynı suda iki defa yıkanılmazmış ya Fenerbahçe de Eylül ayındaki o futbolunu da bir daha tekrar edemedi. Zaten sonraki dönemde de özellikle Ersun Yanal’ın kadro seçimi ve oynattığı futbolla ilgili eleştirilerim de bu yönde oldu.

Takip edenler bilirler çok uzunca süredir futbolu oyuncu merkezinde değerlendirmiyorum.
Bunun için önceki sezonlarda Mehmet Topal-Souza tandemini başkaları kadar sorun yapmadım.

Yazının Devamı

Basketbol “Ana” Sporumuzdur!

21 Kasım 2019

Türkiye’nin yeni vizyonu spor kulüplerinin futbol kulüplerine dönüştürülmesi hareketidir.

Beşiktaş bir futbol kulübü olarak kurulmadı, bu nedenle de kuruluşu 1903 olmasına karşın o futbol şubesine ait bir tarih değildir.

Galatasaray ve Fenerbahçe futbol kulübü olarak kuruldular. Bir süre öyle devam ettiler.

Onları bir spor kulübü haline getiren güç neydi?

Yazının Devamı

Kazanan Fenerbahçe

9 Kasım 2019

Günümüz futbolunda iki önemli unsur var.

Kadro istikrarı
Oyun planı

Çok yetenekli, kaliteli bir oyuncu grubunuz olabilir ancak siz onun içinden doğru takımı kuramazsınız veya oyuncular formsuz ya da motivasyonu düşük olabilir. Büyük sıkıntıdır.

Yazının Devamı

Neden Bu Sonuç?

7 Kasım 2019

Galatasaray’ın Real Madrid’ten 6 gol yemesi bugün geldiğimiz nokta itibarıyla sadece Galatasaray’ın sorunu değildir; ancak bizi bugünlere taşıyan kilometre taşlarının arasında Galatasaray’ın ve Fatih Terim’in sorumluluğu en öndedir.

İçinde bulunduğumuz durum içler acısıdır.

Fatih Terim maç sonunda bir açıklama yapıyor.
“Uzun zamandır içeriye ve dışarıya bir takım mesajlar veriyorum; ama esas mesele söyleyemediklerim.”

Yazının Devamı

Fenerbahçe’nin En Büyük Eksiği

4 Kasım 2019

Ligin belki de en isabetsiz orta yapan takımlarından biri Fenerbahçe, dünkü maçta tam 35 defa denemede bulundu ve bunların on tanesini takım arkadaşıyla buluşturdu. Ancak kaçı etkili oldu denirse cevabını söylemek çok zor.

Vitor Pereira’ya çok iyi bir takım teslim edilmişti; o da 3. Bölgeye kadar harikalar yaratan, Nani ve Diego ile orta alanda etkili olan ancak bir oyun planı olmayan bir futbol oynattı.

Dört sene sonra çok zor şartlarda yönetimin büyük transfer başarısıyla yine çok iyi bir ekip bir araya getirilmiş oldu.

Herbiri belki de bugün Türkiye’nin en iyi futbolcuları diyebileceğimiz bir kadro bu.

Yazının Devamı

Gösterişli Bir Galibiyet

26 Ekim 2019

Bir süredir Fenerbahçe’nin bu kadar çeşitli tipte goller attığı bir karşılaşma izlememiştik. Burada kuşkusuz en önemli etken takımın bu çeşitliliği gösteren futbolculardan kurulu oluşudur.

Bu takımı kendi haline bıraksan bile bir şeyler üretebilecek potansiyeli olduğunu görebiliyoruz ki gerçekten önemli bir farktır.

Fenerbahçe gol atmayı seven, arzulayan, gole susamış bir takım görüntüsü de veriyor.

Gollerin sonrasında ailece sevinen takım olgusu ise Fenerbahçe’nin en çok ihtiyacı duyduğu şey olduğu da bir gerçek.

Düne kadar Ligin en az gol yiyen ekiplerinden Konyaspor’un açık oyununun farklı galibiyete ortam hazırladığının altını çizmek gerekiyor.

Konyaspor çok da iyi yapabildiği şekilde kapanarak oynamayı deneseydi bu büyük alanlar, boşluklar dahası şut çekme opsiyonları olur muydu bu sorunun cevabını ilerleyen haftalarda görebileceğiz.

Ancak Gustavo’nunki hariç, diğerlerinin futbolcu becerisin yanı sıra bir kaç pasta pozisyon hazırlamaya dönüştürülmesinin o boş alanlar yaratmada kısmen de olsa etki yarattığını da belirtmeliyiz.

Gustavo kendi ekmeğini neredeyse aslanın ağzından alır gibi söktü çekti ve golünü de attı.

Yazının Devamı

En Kritik “Travmatik” 3 Puan!

21 Ekim 2019

Fenerbahçe’nin travmatik Denizli deplasmanından üç puan ile dönmesi ligin bu bölümü için çok kritikti. Olası her türlü puan kaybı sorun yaratacak psikolojik etkenlerin de devreye girmesini sağlayacaktı.

Büyük takımlar ya da kadrosu daha iyi olanlar bir şekilde kazanmanın yolunu buluyor olmalıdır. Futbolda belirleyici olan en temel gerçeklik budur.

Kaybederken ve kazanırken ne yaptığı ve oynadığı da gelecekteki projeksiyonu belirler.

Mesela Fenerbahçe’nin Antalyaspor’a kaybetmemesi gerekiyordu. Kaybederken iyi sinyaller vermesi bir detaydır; ama oyun adına olumlu bir tablo ortaya koymadan sonuçlanıyorsa ister istemez Denizlispor deplasmanı kafalarda soru işaretleriyle dolu başlaması normal oluyor.

Yazının Devamı