BÜTÜN YOLLAR FENER'E ÇIKIYOR

26 Mart 2014

Fenerbahçe, Gaziantepspor galibiyetiyle o araladığı kapıdan içeri girdi. Artık zor çıkarırlar. Ligde puan kayıpları olacaktır. Ama bu puan kayıpları Beşiktaş, Galatasaray için de geçerli. Hadi Fenerbahçe’nin 10-11 puanlık kredisi var. Zorlanırsa kullanır. Beşiktaş’ın, Galatasaray’ın böyle bir kredisi yok. Şu saatten sonra bütün yollar Fenerbahçe’nin şampiyonluğuna çıkıyor

Süper Lig’de herkesin beklediği yol ayrımı yaşandı. “Fenerbahçe mi yoksa Galatasaray mı kaybeder?” beklentisinde pes eden Cim Bom oldu. Üstelik öyle bir lastik patlattı ki, ikincilik de Beşiktaş’a geçti. “Dimyata pirince giderken, evdeki bulgurdan olmak” da bu olsa gerek.
Sözü uzatmadan ustamız Şansal Büyüka’dan Fenerbahçe’nin bir analizini alalım. Malum lider ya, öncelik sarı-lacivertte...
-Lider zorlu Gaziantep deplasmanını üç golle geçerken, şampiyonluk yarışında yeniden büyük bir avantaj elde etti. Beşiktaş’a 10, Galatasaray’a 11 puan fark atan Fenerbahçe’ye artık şampiyon gözüyle bakabilir miyiz?
*Fenerbahçe’nin bu saatten sonra şampiyonluğu kaybetmesi için kendi ayağına sıkması lazım. Çünkü rakiplerinin Fenerbahçe’yi durdurma şansı yok. Fenerbahçe’yi ancak Fenerbahçe durdurur. Eee, bunu da

Yazının Devamı

Ummadığın taş, baş yarar...

23 Mart 2014

Galatasaray, gol olup yağdığı, sular seller gibi rakibi önüne kattığı maçların aksine, durgun, temposuz, pozisyonsuz bir başlangıç yaptı... Yani şaşırtıcı bir başlangıç...
Üstelik rakip, Aslantepe’de yarım düzine gol yiyenlerin aksine, mucize için yola çıkan, sakattan, cezalıdan yarım takımla oynamak zorunda kalan Kayserispor’du...
Öyle ki, Galatasaray Burak ile ilk pozisyonunu bulduğunda, ilk yarının da yarısı olmuştu... Yani 22. dakika. Dönüp eski Aslantepe maçlarına bir baktım, 22. dakikada Galatasaray maçı ve sonucu çoktan almıştı...
Chelsea yorgunluğu deseniz, aradan günler geçti, ne yorgunluğu... Üstelik takımın yarısı farklı... Moral bozukluğu deseniz, nerede kaldı o zaman tecrübe, kariyer, profesyonellik...
Drogba oynadığında, özellikle son maçlarında genellikle ve haklı olarak “formsuz“ diye eleştiriliyordu... Baktık, “Drogba olmuyor“ diyenler, Drogba‘sız da fazla birşeyin değişmediğini gördüler...
Galatasaraylı için bu maçın en önemli özelliği hiç kuşkusuz Melo‘nun sarı kartla cezalı duruma düşmüş olması... Yani Fenerbahçe maçında oynamayı sağlama almış olması... Sanırım bu sarı karta üzülen Galatasaraylı olmamıştır... Ama ikinci yarıdaki Biseswar

Yazının Devamı

FENERBAHÇE KAPIYI ARALADI

19 Mart 2014

Fenerbahçe 10 puan öne geçmişken ‘şampi’ başlıkları atılırken bile, bana göre şimdiki kadar avantaj yakalamamıştı. Ancak bitime dokuz hafta kala kapıyı araladı. Araladığı kapı bundan sonra, ters ve sert bir rüzgarla yüzüne kapanır mı? Açıkçası bu saatten sonra buna fazla ihtimal vermiyorum

Süper Lig’in bitimine dokuz hafta kaldı, lider Fenerbahçe arayı yine açtı, en yakın rakibi Galatasaray ile puan farkını sekize çıkardı.
Lideri kovalayan Cim-Bom, Karabükspor deplasmanında yine hayal kırıklığı yaratırken, Beşiktaş ise Aslan’ı yakalama adına eline geçirdiği fırsatı Rize’de kaçırdı.
Evet, zorlu kulvarda, yarış tüm hızıyla devam ediyor, biz de usta gazeteci ağabeyimiz Şansal Büyüka ile hız kesmiyoruz.
Fenerbahçe’nin 8 puanlık farkı, şampiyonluk yarışında belirleyici olur mu, ya da lider, yine ‘sürpriz’ puanlar kaybeder mi? Fenerbahçe’ye şampiyon gözüyle bakabilir miyiz, yoksa çok mu erken?
* “Fenerbahçe 10 puan öne geçmişken ‘şampi’ başlıkları atılırken bile, bana göre şimdiki kadar avantaj yakalamamıştı. Ancak bitime dokuz hafta kala Fenerbahçe kapıyı araladı. İçerideki şampiyonluk kupasını görüyor. Araladığı kapı bundan sonra, ters ve sert bir rüzgarla yüzüne kapanır

Yazının Devamı

Büyük kredi

17 Mart 2014

Fenerbahçe için hiç kuşkusuz, oyunun değil, sonucun çok önemli olduğu bir karşılaşmaydı... Nitekim Fenerbahçe kazandı ve en yakın rakibi ile puan farkını 8’e çıkardı... Bu şu anlama geliyor; Fenerbahçe kalan 9 maçının dördünü berabere bitirebilir... Bir başka hesapla kalan maçlarda iki yenilgi, bir beraberlik bile Fenerbahçe’yi şampiyon yapar. Kaldı ki, rakiplerinin de kaybetmeden Fenerbahçe‘yi kovalaması gerekiyor... Bundan sonrası ne olur bilinmez ama, ortada çok net bir durum var; O da Fenerbahçe’nin şampiyonluk yolunda büyük kredi sağladığı...
Aslında Erciyes “baskın basanındır“ misali inanılmaz bir başlangıç yaptı... Daha dakika dolmadan golü bulabilirdi... Edinho şutunda Volkan‘ın müthiş refleksi, sonraki dakikalarda Mehmet Topal’ın çok kritik müdahaleleri Fenerbahçe’yi yenik duruma düşmekten kurtardı...
Gökhan, Caner olağanüstü mücadele ile rakibi durdurmaya çalışırken, Alper eski iyi görüntüsünün gerisinde kaldı... Erciyes kenarları Cenk Ahmet, Yasin gibi çok hızlı oyuncularla kontrol edince, Fenerbahçe pozisyon bulmakta zorlandı...
İkinci yarının başlangıcında akıllarda kalan, hiç kuşkusuz bir Mangane kafasında Volkan‘ın olağanüstü uzanışla tehlikeyi

Yazının Devamı

ÖFKE BİZİ TESLİM ALDI

5 Mart 2014

BİLAL MEŞE SORDU ŞANSAL BÜYÜKA CEVAPLADI

Lig; öfke, gerilim ve baskı çemberinin içinde oynanıyor. Türkiye’nin fren yapması lazım. Şu an futbol yorumunu bile işine gelmiyorsa çok ciddi bir eleştiriye, tepkiye, öfkeye çevirebiliyorsun. Fenerbahçe’nin ilk penaltısına eski hakemlerin yarısı penaltı, yarısı değil dedi. Bunu söylemeleri kusur olduysa her şey gözden geçirilmeli

Usta gazeteci Şansal Büyüka, Süper Lig’de son viraja girilirken yaşanan öfke patlamasına dikkat çekti. Hakemlerin yanı sıra artık yorumcuların bile ağır eleştirilere hedef olduğunun altını çizen Büyüka son 10 yılda inanılmaz bir hoyratlık yaşandığını vurguladı. Bu hafta, ‘Dobra Dobra’nın ana konusu da futbolumuza ciddi zararlar veren ve bir türlü önü alınamayan “öfke” oluşturdu...
* Türkiye’nin bu ligde öfkeye fren yapması lazım. Lig; öfke, gerilim ve baskı çemberinin içinde oynanıyor. Eskiden yorum değil, hakaret ediliyor diye tepki gösterilirdi. Şu an futbol yorumunu bile senin işine gelmiyorsa çok ciddi bir eleştiriye, tepkiye, öfkeye çevirebiliyorsun. Fenerbahçe’nin ilk penaltısına eski hakemlerin yarısı penaltı, yarısı değil dedi. Bunu söylemeleri kusur olduysa her şey gözden geçirilmeli. İnsanlar bu

Yazının Devamı

Kısmetini tepen takım

1 Mart 2014

Beşiktaş, Şampiyonlar ligi için ne kadar büyük bir avantaja sahip olduğunun farkında değil herhalde...
Fenerbahçe’nin Avrupa’ya gitmeyeceği bir sezonda Şampiyonlar Ligi demek, itibar demek, marka demek, onmilyonlarca euro demek... Beşiktaş delikli kuruşun hesabını yapıp harcarken, sadece puanları değil, onmilyonlarca euroyu da kaçırıyor, haberi yok...
Beşiktaşlı oyunculara sormak lazım; kardeşim, son 15 dakikada bu kadar baskı kurabiliyorsan, gücünün, kuvvetinin, aklının, mantığının daha diri, daha taze kaldığı koca bir 75 dakikada neredesin?
Hadi, 75 dakikanın tamamında baskı yapmak, tempo yapmak kolay değil, ama bir yarım saat bu tempoyu yapsan, bu baskıyı kursan, eksiğine rağmen sonucu alacaksın...
Buna rağmen bitime otuz saniye kala, Uğur Boral, bir metreden topu içeri atabilse, buna rağmen kazanacaksın, yola devam edeceksin...
Aslında Gökhan Töre olmayınca, Oğuzhan kulübede oturunca, Olcay ile Almeida eski maçlarını aratınca, Beşiktaş’ın yaratıcılığı da, futbolunun cilası da kaybolup gitti...
Jones derseniz; bizde “made in U.S.A” her zaman önemli ve değerli bulunmuştur. Ama sahadaki Jones, Amerika’dan gelen, ancak henüz ambalajı açılmadığı için pek de

Yazının Devamı

Bir hata, bir maçı götürdü

27 Şubat 2014

Chelsea, İngiltere Ligi’nin lideri olarak İstanbul’a gelmiş olsa bile asla bir Real Madrid değil, Barcelona değil, hele Bayern Münih hiç değil...
Chelsea, yenilmeyecek, bileği bükülemeyecek bir takım değil...
Sorun Chelsea değil... Sorun biziz, kendimiziz...
Daha 10. dakikada Eboue marifetiyle hücuma çıkarken, kaptırdığımız toptan bir gol yedik, koca bir ilk yarıda bu golün moral bozukluğu altında ezildik.
Yazık değil mi? Yazık değil mi bu kadar umuda, yazık değil mi koca bir ilk yarıya?
İlk yarı demişken, Mancini’nin kendi hatasına 30 dakikadan fazla dayanamadığını ve Hajrovic’i oyundan alıp Yekta’yı sokarak, hiç olmazsa sonraki dakikalarda orta alanı dengelediğini söylemeliyiz.
Bir de; madem ara transferde on milyonlarca euro harcıyorsun, bu kadar futbolcu alıp “gençliğe yatırım” yapıyorsun, o zaman hiç olmazsa bunların ikisi-üçü Chelsea karşısında oynayabilecek kıvamda olsa... Rakibi zora soksa, sonucu sağlama almaya katkı sağlasa...

Yazının Devamı

Bu futbola, bu hakeme, bu kadar...

25 Şubat 2014

İlk on dakika dışında bu kadar kötü oynarsan, bitime yarım saat kala hakem faciasına bir kurban verirsen, bir eksikle bu bir puan iyidir...
Bu bir puan iyidir de, Fenerbahçe’nin kötü futbolu, hakem faciasının gölgesinde kalmasın...
Hakem demişken, ondan başlayalım...
Hüseyin Göçek, yardımcısı Kemal Yılmaz’ın uyarısıyla Cristian‘a öyle bir kırmızı kart gösterdi ki, Fenerbahçe‘ye “kumpas“ kursan ancak bu kadarını yaparsın...
Fenerbahçe, iyi oynar, kötü oynar...
Ama bırakın her takım kendi kaderini belirlesin, hakemler değil... Son iki deplasman, ikisinde de hakem faciaları...
Fenerbahçe şimdi feryat ederse, ki edecektir, haksız mı?

Yazının Devamı