İlk on dakika dışında bu kadar kötü oynarsan, bitime yarım saat kala hakem faciasına bir kurban verirsen, bir eksikle bu bir puan iyidir...
Bu bir puan iyidir de, Fenerbahçe’nin kötü futbolu, hakem faciasının gölgesinde kalmasın...
Hakem demişken, ondan başlayalım...
Hüseyin Göçek, yardımcısı Kemal Yılmaz’ın uyarısıyla Cristian‘a öyle bir kırmızı kart gösterdi ki, Fenerbahçe‘ye “kumpas“ kursan ancak bu kadarını yaparsın...
Fenerbahçe, iyi oynar, kötü oynar...
Ama bırakın her takım kendi kaderini belirlesin, hakemler değil... Son iki deplasman, ikisinde de hakem faciaları...
Fenerbahçe şimdi feryat ederse, ki edecektir, haksız mı?
Nasıl oluyor da hakemlerin eli, bu kadar alın terinin içinde olabiliyor, inanılır gibi değil...
Fenerbahce için, bir eksikle, üstelik mağlupken, bir puanı kurtarmak elbette iyi...
Ama Fenerbahçe kötü oynuyor, çok kötü oynuyor...
Futbolcuların ayaklarında sanki tonlarca ağırlık var...
Eski maçlarda rakibe bir karış boş alan bırakmazlardı... Şimdi her tarafı yayla gibi açık bırakıyorlar... Adam kovalamıyorlar...
Elazığspor ilk on dakikadaki mutlak Fenerbahçe ataklarını atlattıktan sonra kendine geldi ve maça hakim oldu...
Deniz, Serdar Gürler, Onur çok iyi işler yaptılar...
Savunmada Sow, orta alanda Bilica da öyle... Ama bir fazla oynarken ve 1-0 öndeyken, bu maçı kazanamıyorsan, büyük fırsat kaçırdın demektir...
Fenerbahçe‘nin de şartlar bu kadar aleyhine dönmüşken, beraberliği kurtarması başarı sayılabilir...
Ama şurası var...
Fenerbahçe haklı olarak hakem diye feryat ederken, son haftalardaki kötü futbolunu asla gözardı etmesin...