Meriç Köyatası

9-12 Mayıs tarihlerinde Haliç’te Golden Horn Boat Fest düzenleniyor. Sezonun hemen öncesi tekne satın almak isteyenler için önemli fırsatlar sunan fuarda, ilk elde 100, ikinci elde de 60 tekne denizde sergilenecek

Uzun yıllardır dile getirilen Haliç’te Boat Show düzenleme hayali nihayet gerçekleşiyor. Golden Horn Boat Fest, NTSR Fuarcılık tarafından 9-12 Mayıs tarihleri arasında düzenleniyor. Geçtiğimiz yıllarda, sezon öncesi ikinci el tekne fuarı konseptinde Pendik’te deniz severleri bir araya getiren Boat Fest, bu yıl gelen talep üzerine hem ikinci el hem de yeni teknelere ev sahipliği yapacak. Boat Fest’te, 60’ı ikinci el olmak üzere toplam 160 tekne deniz üzerinde sergilenecek. Ayrıca kara alanında, tekne ekipman ve aksesuarları için de stantlar yer alacak.

50 bin ziyaretçi bekleniyor
Deniz üzerinde yapılan fuarların en önemli avantajlarından biri de, alıcıların, beğendikleri tekneleri su üzerinde test edebilmeleri...
Golden Horn Boat Fest için, Haliç Kongre Merkezi’nde teknelerin bağlanabilmesi için bir milyon dolarlık yatırımla özel iskele ve pontonlar yapıldı. Haliç Boat Fest’in en güzel özelliklerinden biri de, fuarı teknesi ile ziyaret etmek isteyenler

Yabancıların bildiği ama yerli mavi yolculuk tutkunlarının pek farkına varmadığı Fethiye-Kaş-Kekova rotası, şimdiden bu sezonun en çok konuşulacak ve tercih edilecek rotası olmaya aday. Bu rota için ben de önerilerimi paylaşıyorum

Yazıp yazmamakta da çok tereddüt ettim. Bir taraftan bakir koyların başkaları tarafından keşfedilmeyip bize kalması kıskançlığı, diğer taraftan da içimdeki gazeteciliğin kışkırtması sonucu, Fethiye-Kaş rotasını yazmaya karar verdim. Öyle ya, geçtiğimiz yıllarda herkes tarafından konuşulan, yazılan çizilen Hisarönü, Selimiye, Orhaniye, Bozburun gibi yerler pek bilinmezdi. Hisarönü’nün o güzelim koyları, kıyılarımızı iyi bilen az sayıda, yerli ve yabancı denizciye hizmet verirdi. Bizler de bu bölgeyi pek yazmaz, sakinliğin tadını çıkarırdık. Buraları yazılıp çizilmeye başlayınca, bu kez “Bari hatalı bilgiler çıkmasın” diyerek bölgenin denizden rotalarını ve nelere dikkat edilmesi, nerelerin ziyaret edilmesi gerektiğini yazmaya başladık.
Türkiye’nin sahip olduğu dört ana mavi yol rotasının dördü de cennet gibidir. Bunlardan biri Bodrum çıkışlı Gökova rotasıdır. Diğeri Bodrum veya Marmaris çıkışlı Hisarönü rotasıdır. Bir diğeri, Marmaris, Fethiye

Mega ahşap yatlarıyla adından söz ettiren Su Marine’in ortağı Tanju Kalaycıoğlu “Türk yatçılar özel imalat yerine iki katı fiyata fabrikasyon tekne alıyorlar. El dokuması yerine makine halısı almak gibi” diyor

Su Marine ve Tanju Kalaycıoğlu imzalı çok sayıda tekne arasında klasik motor yatlar ve süper yelkenlilerin yanı sıra İstanbul Boğazı’nda çok sayıda işadamının ulaşımda kullandığı lobster türü tekneler de bulunuyor.

İnşaa edilen mega yatların iç konforu tamamen tekne sahibinin isteğine göre yapılıyor. “İşadamları fabrika kurmak için CEO’larını gönderir. Tekne yaptırırken, bu kez CEO’lar değil, eşleri, çocukları ve iç mimarları ile birlikte Türkiye’ye gelir.”

Mega yat inşasında Türkiye’nin, dünyanın en büyük ilk üç ya da dört üreticisinden biri olduğu söylenir. Gerçekten birçok tersanemiz çok uygun fiyatlarla çok kaliteli süper yat üretiyor. Süper yat üretiminin yanı sıra, yat tasarımcılarımız da, mega yat piyasasında değerli

Mübariz Mansimov tarafından satın alınan Yalıkavak’taki Palmarina Bodrum, bu kış giriştiği yatırımlarla Avrupa, belki de dünya jet sosyetesine ve A plus yatçılara hizmet veren en iyi marinalardan biri olmaya aday

Yalıkavak’taki Palmarina Bodrum, geçtiğimiz yıl eğlence adası ile hayli sükse toplamıştı.Bu yıl yeni yapılan yatırımlarla dünya jet sosyetesini ağırlamaya hazırlanıyor.

Şimdiden söylüyorum. Bu yaz Bodrum, dünya jet sosyetesinin göz bebeği olacak. Dünyanın en pahalı yatları, dolar milyarderleri Yalıkavak Palmarina’ya gelecek. “Senin sosyete ile işin yok. Sen mütevazı bir yelkenci, kendi halinde bir denizcisin, nereden bu kadar emin oluyorsun?” diye soracak olursanız, cevabım şudur: Monaco’dan Cannes’e kadar Cote D’Azure’de hemen hemen tüm marinaları gördüm. O camianın içinden olan Azeri işadamı Mübariz Mansimov’un Yalıkavak’taki marina inşaatını da gördüm.
Bu kanıya vardım.
Azeri işadamı Mübariz Mansimov tarafından satın alındıktan sonra Bodrum Yalıkavak’taki marinanın çehresinde çok hızlı değişiklikler yaşanmaya başladı. Marinanın hem her türlü hava şartlarına karşı güvenlik standardı artırıldı, hem de mega yatla ve jet sosyeteye göre yeniden inşa

Kechi Sailing şirketi, hayali define haritalarıyla kurumsal denizcilik ve yelken eğitimi düzenliyor. İnsan kaynakları yönetimlerinin yelken eğitimleri ile sağladıkları verimlilikartışı korsan definelerinin çok üstünde katkı sağlıyor

Kechi Sailing Yatçılık Eğitim Merkezi, 1998 yılında donanmadan ayrılan bir ekip tarafından kuruldu. Kurumlara yelken eğitimi sunuyor. İstanbul’un yanı sıra Bodrum’da eğitim veriyor. 25 kişilik kadro ile çalışıyor. Kechi Sailing Yelken Okulu’nu öne çıkaran özelliği ise diğer eğitim birimlerinde olan denizcilik tecrübesine ek olarak, bünyesinde şirket yönetimi, şirket içi eğitimler, insan kaynakları yönetimi gibi konularda uzman denizcilerin bulunması.
Kechi Sailing’in kurucusu İbrahim Duman Deniz Harp Okulu’ndan mezun oldu. Daha sonra İşletme Yönetimi konusunda yüksek lisans, İnsan Kaynakları Performans Yönetimi konusunda da doktora yaptı. 30 yılı aşkın denizcilik ve yatçılık birikimi ile yöneticilik birikimlerini Kechi Sailing’de bir araya getirdi. Kechi Yelken Okulu’nun diğer yöneticisi Süleyman
Er, Deniz Harp Okulunu bitirdi.
Denizcilik, stratejik ve operasyonel planlama, yönetim organizasyonu konularında uzmanlaştı.
Kechi Sailing’in

Yelkene ilgi giderek artıyor. Bireylerin yanı sıra şirketler de ekip çalışmasını desteklemek için çalışanlarının yelken eğitimine önem vermeye başladı. Lemon Sailing School’un kurucuları Serhat Altay ve Tolga Yağlı yelken eğitimini anlatıyor

Takım oluşturup yelken yaptırmak, şirket çalışanları arasındaki dayanışmayı ve zor anlarda karar verme sürecini olumlu etkiliyor. Yukarıda gördüğünüz gibi bir kaos anında doğru karar alan kadro, şirket bir krizle karşılaştığı anda da çok verimli işler yapabiliyor.

Yelken öyle bir spor ve hobi ki 7-8 yaşlarında da öğrenilip yapılabiliyor, emekli olduktan sonra da... Son zamanlarda özellikle orta ve üst kademe görevlerden emekliye ayrılmış kişiler denizcilik ve yelken kurslarına yoğun ilgi gösteriyor. Diğer taraftan kurumlardan da yelken öğrenmeye ciddi talep başladı.
Şirketlerin yelkene olan ilgileri üç farklı noktada olabiliyor. Yelken yarışlarına sponsorluk, takım ruhunu geliştirmek için çalışanlara yelken eğitimi ve yelken yarış takımları kurulması...
Ülkemizde yelken ve denizcilik eğitimi veren çok sayıda kişi ve şirket bulunuyor. Ancak işi yelken eğitiminin yanı sıra, kurumsal bazda takım ruhu eğitimi ve yarış ekibi

Gökova, Ören Beldesi’nde büyük bir ihtiyacı karşılayacak marina inşaatı başladı. Marinanın hemen 7 mil karşısında, dünyanın en güzel koyları arasında kabul edilen Gökova koyları bulunduğundan buraya “cennetin kapısı” demek hiç de abartılı olmaz

İlk etapta 250 tekne kapasiteli olacak Gökova Ören Marina, 2014 yılı baharında tamamlanacak. 800 metrelik dış rıhtımına mega yatlar bağlanabilecek.

Büyük teknolojik atılımlar meydana gelmeden, beton canavarı gemi azıya almamışken, 1965-1968 yılları arasında yelkenli teknesi ile dünyayı dolaşan ünlü denizcimiz Sadun Boro, Gökova için şöyle bir tanımlama yapar: “Tanrı dünyayı yaratmış, Gökova’yı nakşetmiş. Cenneti tasvir için kullarına bahşetmiş...”
Bakir bir dönemde, dünyanın tüm güzelliklerini görmüş biri cennet tanımlaması için yeryüzünde Gökova’yı örnek gösteriyorsa, saygı duymak gerekir.
Gökova sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en güzel mavi yol parkurlarının arasında ilk sıralarda yer alır. Bu tanımlama sadece bizim denizciler tarafından değil, birçok dünya gezgini denizci tarafından da yapılır. Belgeselleriyle ve çevreciliği ile tanınan ünlü denizbilimci Kaptan Jacques Yves Cousteau da aynı kanıdadır.

Uzun süredir Kaş’a gitmiyorum. İki yıl önce açılan Kaş Marina, bu güzel Akdeniz Kasabası’nın havasını değiştirmiş. En güzel parkurlardan biri olan Kekova ve Kaleköy de yat turizminden hak ettiği payı alacak

Setur Makyol ortaklığında işletilen Kaş Marina, 427 yat kapasiteli. Yeni açıldığı için bağlama fiyatları diğerlerine kıyasla avantajlı. Sosyal tesisleri, plajı ve yüzme havuzu bulunuyor.160 teknelik çekek sahasında her türlü teknik hizmet mümkün.

Yat turizminin en güzel parkurlarından biri olan Kekova Üçağızlar biraz gözden ıraktır. Genellikle Finike ya da Fethiye çıkışlı yabancı charter firmaları kullanır, Türk yatçılar pek uğramaz. İki yıl önce açılan Kaş Marina ile bu bölgede de yat turizmi giderek hareketlenmeye başlıyor. Kaş Marina’yı ilk kez geçtiğimiz hafta ziyaret ettim. Kaş ve çevresini hem denizciler için hem de karadan dolaşmak isteyenler için aktarmak istiyorum.
Makyol tarafından inşa edilen Kaş Marina, hem mülkiyet hem de yönetim olarak Setur ve Makyol ortak girişimi. Marina’nın müdürlüğünü Antalya, Finike ve Kalamış marinalarından tanıdığımız Tuncay Özses yürütüyor. Hem 19 yıllık marinacılık tecrübesi, hem de yelkenci olması marina