“Biz Avrupa’yı değil, onlar bizi izleyecek”

Mübariz Mansimov tarafından satın alınan Yalıkavak’taki Palmarina Bodrum, bu kış giriştiği yatırımlarla Avrupa, belki de dünya jet sosyetesine ve A plus yatçılara hizmet veren en iyi marinalardan biri olmaya aday

Yalıkavak’taki Palmarina Bodrum, geçtiğimiz yıl eğlence adası ile hayli sükse toplamıştı.
Bu yıl yeni yapılan yatırımlarla dünya jet sosyetesini ağırlamaya hazırlanıyor.

Şimdiden söylüyorum. Bu yaz Bodrum, dünya jet sosyetesinin göz bebeği olacak. Dünyanın en pahalı yatları, dolar milyarderleri Yalıkavak Palmarina’ya gelecek. “Senin sosyete ile işin yok. Sen mütevazı bir yelkenci, kendi halinde bir denizcisin, nereden bu kadar emin oluyorsun?” diye soracak olursanız, cevabım şudur: Monaco’dan Cannes’e kadar Cote D’Azure’de hemen hemen tüm marinaları gördüm. O camianın içinden olan Azeri işadamı Mübariz Mansimov’un Yalıkavak’taki marina inşaatını da gördüm.
Bu kanıya vardım.
Azeri işadamı Mübariz Mansimov tarafından satın alındıktan sonra Bodrum Yalıkavak’taki marinanın çehresinde çok hızlı değişiklikler yaşanmaya başladı. Marinanın hem her türlü hava şartlarına karşı güvenlik standardı artırıldı, hem de mega yatla ve jet sosyeteye göre yeniden inşa edildi.
Marinanın Genel Direktörü Levent Baktır, çok eskiden tanıdığım uzak yol kaptanı. Geçtiğimiz yıl marinada çok hızlı bir şekilde köklü değişiklikler yapmış, marinanın batı ucunda Oldcity
adını verdikleri harika bir eğlence adası inşa etmişti.
İki ay kadar önce marinayı ziyaret ettim. Tüm kara alanı yıkılmıştı. Denizde ise mendirek uzatılıyordu. Sevgili Levent “Mayıs başında bitireceğim” dedi. Geçenlerde bir daha
gittim ki, ne göreyim... Levent patronundan aldığı destekle marinayı, söz verdiği gibi
mayısta bitirmek üzere...
Sözü, Avrupa’nın bizi örnek alacağı bir marina yapan Levent Baktır’a bırakıyorum:
“Bu proje, Akdeniz havzasındaki sektör dinamiklerini ciddi şekilde etkileyecek olan gerçekten çok büyük bir yenilenme projesi. Palmarina, politikası ve söylemi ile yeni jenerasyon marinacılığın sembolüdür.”

336 yatlık bağlama kapasitesi 710’a çıktı
Marinanın konseptindeki bu değişikliğin yanı sıra, tekne sahipleri, neler yapıldığını da merak eder. Öncelikle, sabit mendirek
150 metre uzatıldı, onun da önüne 150 metre yüzer mendirek konuldu ve her türlü hava şartlarına karşı marina çok daha güvenli hale getirildi. Palmarina’da deniz alanındaki kapasite de artırıldı.
336 olan denizde bağlama kapasitesi 710’a çıktı. 710 bağlama kapasitesinin içinde 40 metre ve üzeri 69 mega yat için yer ayrıldı.
75 metre ile 150 metre arası giga yatlar için de 26 adet bağlama yeri hazırlandı. Tam donanımlı kara çekek sahasında ise maksimum
45 metre boya kadar 150 tekneye teknik servis hizmeti de verebilecek.
Geçtiğimiz yıl, mega yatların bağlandığı, Palmarina “Oldcity” adlı eğlence adasında; 700 metrekarelik yüzme havuzu ile Billionaire Beach, eğlencesi ile ünlü Billionaire Club, İtalyan lezzetleri ile Cipriani, Billionaire Couture, Balıkçı Sait, Arjantin mutfağının temsilcisi Tango ve mücevher markası Gilan yer almıştı. Yenileme projesi, Türkiye’nin ödüllü mimarlarından Emre Arolat tarafından yapılan marinanın kara alanında, eğlence adasının yanı sıra 17 dönüm
yeşil ve ağaçlandırılmış peyzaj alanı, 63 bölümlük AVM’de, mağazalar, yiyecek içecek bölümleri, kafeler, servis ofisleri ve sanat galerisi bulunacak.
Bir rivayete göre, Simi Adası’nda, özellikle üst gelir grubundaki Türk yatçıların çok rağbet ettiği Manos’un da Palmarina’da bir şube açması söz konusu. Manos’un Palmarina’da mekan açması Sait’le rekabeti artırır ama bu rekabette bana göre Sait’in kıymeti ve kalitesi daha iyi anlaşılır...
Marina’da, gümrüklü alan ve Duty Free Shop da yer alacak. Haziranın ayının ikinci yarısından itibaren de Santorini, Mikonos gibi Yunan adalarına feribot seferlerinin konulması da gündemde...

Palmarina Genel Direktörü Levent Baktır, aynı zamanda uzak yol kaptanı...

KAPTANIN MUTFAĞINDAN

Palmalife’ta levrek ızgara...

Yalıkavak Palmarina’da üst seviyede lezzet durakları var. Cipriani, Balıkçı Sait, Arjantin mutfağının temsilcisi Tango gibi... Geçtiğimiz yıl, marinanın bünyesinde yer alan
50 metrelik mega yelkenli yat Palmalife’ta iki gün geçirmiş ve bu güzel teknenin mutfak şefi Kadir Tuna’dan harika yemekler tatmıştım. Onun levrek ızgarasının tarifini vermek isterim. İşte bu lezzetin sırrı aşağıda:
Bu yöntem bütün beyaz etli balıklarda, hindi ve tavukta da kullanılır. İri boy levrek (1.5-2 kilo arası) fileto edilir. 2 kiloluk deniz levreği için bir yemek kaşığı ince kıyılmış taze fesleğen, 3 dal dereotu, deniz tuzu, değirmen karabiber, sızma zeytinyağından oluşan terbiye hazırlanır. Fileto balıkların derisiz kısmı zeytinyağına gelecek şekilde bu sosa yatırılır, iki saat kadar dinlendirilir (Eğer tavuk ızgara yapacaksanız, bu sosa taze kekik ve biberiye de eklenir
ve bekleme süresi 6 saat olur).
Balıklar ızgarada, içi kurutulmadan kıvamında pişirilir.