Kemal Bey’e “Açık mektup”

21 Eylül 2010

REFERANDUM bitti ama, tartışması “tam gaz” sürüyor.
“Hayır” cephesinde CHP ve MHP kendini sorgularken, “Evet” cephesinde de Ak Parti’nin ve Başbakan Erdoğan’ın, önümüzdeki dönemde “Ne, ya da neler yapacağı” konuşuluyor.
Siyaset bilimcileri, 12 Eylül’de sandıktan çıkan yüzde 43’lük “Hayır”ı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun, CHP’ye yüzde 9-11 oranında bir ivme kazandırdığının göstergesi olarak görüyorlar.
CHP ise, böyle bir çıkışın “keyfini” yaşamayı ve geleceğe ait program ve projelerle “gündem” yaratacağına, yine parti içi çekişmelerle boğuşuyor.
Önümüzdeki genel seçimlerde bu partiden beklentisi olanlar için CHP’deki bu manzara, herkes bilmeli ki tam bir “hayal kırıklığı...”
Peki CHP neler yapmalı?
İzmir’den dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na “iadeli taahhütlü” “kişiye özel” bir “açık mektup” gönderildi.

Yazının Devamı

Siz erkekler hep aynısınız...

19 Eylül 2010

BAŞTAN uyarıyorum!...
İsterseniz bugün benim köşemi okumayın.
Çünkü: “Kadınlar ve Erkekler” konulu bu yazı, güzel pazar sabahınızı mahvedebilir.
Evde hır çıkmasına neden olabilir.
Belki de en başta benim başım yanacak.
Olsun.
Cesaret köşe yazarının yüreğidir.

Yazının Devamı

Bir dünya gösterisi...

18 Eylül 2010

İZMİR’de bugün bir “Dünya Kupası” yarışması daha var.
12 Dev Adam’ın, ülkemize yaşattığı “gururu” inşallah bugün Karşıyaka’daki “WDC 2010 Dünya Kupası Türkiye, Profesyonel Latin Dansları Yarışması”nda da tekrarlayalım istiyorum.
Karşıyaka Belediyesi, son iki yıldır, İzmir’i dünyaya tanıtacak bir organizasyon gerçekleştiriyor.
Ya farkında değiliz ya da “Aman canım bu da diğerleri gibi bir festival işte...” zihniyetinden kaynaklanan vurdumduymazlıkla, oralı bile olmuyoruz.
Oysa Karşıyaka Belediyesi Dünya çapında bir yarışma yapıyor.
Çünkü, Karşıyaka Festivali kapsamında düzenlenen bu resmi Dünya Kupası Türkiye Latin Dansları Yarışması’na tam 15 ülkenin en iyi dansçıları katılacak.
Çok keyifli, zevkli, heyecanlı ve muhteşem bir gösteri olacağı şimdiden belli.

Yazının Devamı

Crowne Plaza ve yaşgünü

17 Eylül 2010

ZAMAN ne kadar da çabuk, adeta “göz açıp kapayıncaya” kadar geçiyor.
Tam yedi yıl olmuş...
İzmir Körfezi’ne denizden girişte, yani İnciraltı’nda kentin simgesi haline gelen Crowne Plaza’nın açılışından buyana demek ki bu kadar yıl geçmiş.
Sanki daha dün gibi...
Hüseyin Özdilek, Bursa’dan gelip, İnciraltı’ndaki bu yeri aldığında kıyamet kopmuştu.
“Buraya nasıl olur da yüksek katlı beş yıldızlı bir otel ve alışveriş merkezi yapılırmış?” diye az mı tartıştık, az mı mahkemelerin kapılarını aşındırdık.
Tıpkı bugün, çarpık yapılaşmaktan kurtarılmak istenen İnciraltı planları ile Alsancak-Turan arasındaki yeni kent merkezinde olduğu gibi.

Yazının Devamı

İstifa etmemeli...

16 Eylül 2010

CHP İzmir’de, yüzde 67.3 oranındaki “Hayır”ı “Başarı mı, değil mi?” diye...
Ak Parti de, kampanya sürecinde “Yüzde 50 evet çıkmazsa istifa ederim” dedi diye İl Başkanı Ömür Kabak’ın istifa edip etmeyeceğini tartışıyor.
Ömür Kabak, baskı ve söylemlerden çok bunalmış olmalı ki, yarın cebinde istifa mektubuyla Ankara’ya gidecek.
Kabak’ın yerinde olsam, asla istifa etmem.
Parti içindeki bir avuç muhalife ne “kulak” asarım ne de “pabuç” bırakırım.
Direnirim...
İstifaya zorlama gerekçelerini anlatmalarını isterim.

Yazının Devamı

Başarıdaki başarısızlık...

15 Eylül 2010

EVİRMEYE, çevirmeye, orasından burasından çekiştirmeye, bağırıp-çağırmaya hiç gerek yok.
İzmir’de “Hayır” oyları yüzde 70’i bulmadıysa, en büyük neden MHP tabanındaki “Evet” kaymasıdır.
Yanlış da bulmuyorum...
Kınanacak bir taraf da görmüyorum.
MHP’deki bu kaymanın nedenini, siyaset bilimciler çok net ve açık biçimde ifade ediyorlar.
“Bu parti içinde, aşırı muhafazakâr ve milliyetçi bir kesim var ki, başlarını kesseniz, hem Alevi hem de Kürt kökenli olan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile biraraya getirmeniz mümkün değildir.
Hiç bir koşulda ona destek vermeyi kabul ettiremezsiniz.

Yazının Devamı

Narlıdere’de rekor

14 Eylül 2010

İZMİR, Türkiye’nin en çok “Hayır” diyen metropolü oldu ama, yüzde 70 hedefini tutturamadı, yüzde 63.67’de kaldı.
“Evet” oyları ise yüzde 36.33 olarak gerçekleşti.
Neden sorusunun yanıtı, bugünkü manşetimizde...
İzmir’de 600 bine yakın seçmen, referandumda tercihini yapmaya gitmedi.
Gidemedi diyemiyorum, gitmedi.
Neden gitmedi, niçin gitmedi, bunu bilmiyorum ama gitmedi.
Ya, 600 bine yakın seçmene “Hayır” anlatılamadı, yeterince çalışma yapılamadı, bu nedenle de bu seçmenler “Evet” dememek için oy kullanmaya gitmediler.

Yazının Devamı

Kararsızlar için

11 Eylül 2010

12 EYLÜL’e 24 saat kala konuştuğum her on kişiden altısının görüşü şu:
“İki-üç puan farkla Evet çıkacak!...”
İnanarak yapılmış bir değerlendirme değil bu... Sadece ve sadece iletişimin manevi bir zaferi, o kadar...
Bu ülkede Başbakan’ın mitinglerini aynı anda 5-6 televizyon canlı olarak verirse...
Neredeyse tüm kanallarda sabahtan akşama TRT başta olmak üzere ağırlıklı tek taraflı yayın yapılırsa, her gün “Evet”i yüzde 50’lerin üzerinde gösteren anketler pırasa kağıdı gibi uçuşursa, kişilerin etkilenmemesi mümkün mü?
Ama, insan niçin insandır?
Düşünebilme ve değerlendirme yapabildiği için değil mi?

Yazının Devamı