Metrekareye en çok Michelin yıldızı düşen şehir

4 Ekim 2016

San Sebastian’dan bildiriyorum.
Küçücük şehrin tam 16 Michelin yıldızı var.
Bir uçak dolusu Türk, pazar günü itibarıyla şehre çıkarma yapmış durumda.
Gastronomika 2016 için.
Dünyanın en büyük gastronomi organizasyonlarından Gastronomika’yı İspanya Turizm Ofisi’nin davetlisi olarak izliyorum.
Bu yıl tam 12 bin 900 izleyici var şehirde.
5 kıtadan 40 şef bir araya geliyor ve deneyimlerini izleyicilerle paylaşıyor, bazen konuşarak, bazen sahnede canlı yemek pişirme şovlarıyla.

Yazının Devamı

Bu kış nerede, nasıl eğleneceğiz?

2 Ekim 2016

Nasıl turizmciler “Turist yok!” diye ağlıyorsa, sosyal hayat kuşları da “Nereye gitsek boş!” diye ağlıyordu kısa bir süre önceye kadar. Ne de olsa sosyal hayatın en önemli kuralı görmek ve görünmek. Bunu yaparken de biraz yeni insanlarla tanışmak, kaynaşmak, biraz da tanıdıklara yüzünü unutturmamak... Tabii bunlar yeni mekanlarda yeni yemekler ve yeni kokteyller eşliğinde olunca daha da iyi. Müziğe gelince, DJ’lerde imkanlar kısıtlı. Bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar isim var İstanbul gece hayatında. Dönüp dolaşıp en klasik haline gelmeyi başaran mekanda da, en yenide de aynı isimler karşımıza çıkıyor. Neyse ki yemek ve içki menüleri değişiyor. Tabii bir de öncelikler.

Kabare atağı

Son dönemlerde Gizli Kalsın ile saklı mekanlar furyası başlamıştı. Mitte’den Goya’ya birçok mekan Gizli Kalsın’ın izinden gitti, kendi mekanlarının içinde gizli saklı alanlar yarattı. Emirgan Group, Lucca’nın izinden giderek başlamıştı La Boom’a, şimdi ise İstanbul gece hayatına haftanın her gecesi canlı müzik olan Gizli Kalsın’ı kazandırarak izinden gidilen mekan olmayı başardı.

Şimdi bir yenilikle daha karşımıza çıkıyorlar: La Boucherie Kabare. Levent’teki La Boucherie adlı restoranlarını yazın

Yazının Devamı

Paris Moda Haftası’nda Çağlayan’dan giyilebilir teknolojili defile

1 Ekim 2016

Paris Moda Haftası denince akla ilk gelen teknoloji olmuyor aslında.
“Sadece teknolojiyle modada yeni bir şeyler yapabilirsiniz. Başka her şey daha önce yapıldı” diyor Hüseyin Çağlayan.



Rihanna’dan Lady Gaga’ya birçok yıldızı giydiren tasarımcı, 2000 yılında sonbahar-kış defilesinde sehpayı eteğe çevirdiği koleksiyonuyla moda tarihinde kendine yer edindi. 2005’te Venedik Bienali’nde ‘Olmayan Varolma’ adlı video çalışmasında Tilda Swinton’ı oynattığında Türkiye’den kimse daha Tilda Swinton’ı tanımıyordu bile. Defilelerinde, koleksiyonlarında hep değişen formlarla dikkat çekti. Paris Moda Haftası’ndaki önceki defilesinde podyumda trençkotlarla yürüyen mankenler bir anda tazyikli bir duşla ıslandı, trençkotlar eriyip yok oldu, üstlerindeki ise 3D aplikeli, işlemeli elbiselere dönüştü.
İşte bu an sosyal medyada paylaşma rekorları kırdı. Dün ise yine şaşırttı, ‘front row’da oturanları.

Yazının Devamı

Şimdi bu mekân konuşuluyor

29 Eylül 2016

Londra’dan transfer Japon restoranı Zuma’nın Ortaköy’deki nefis Boğaz manzaralı deniz üstü yerinden İstinye Park’a taşınacağını duyduğumuzda hepimiz aynı tepkiyi verdik: Ne gerek var?

Zuma, aynı dönemde İstanbul’da açılan, aynı ligdeki Çin restoranı Hakkasan’ın Kanyon’da ayakta kalamamasından nasıl ders almaz?

Geceleri giyinip kuşanıp bir AVM’ye kaç kişi yemeğe gider?

Üstelik de gittiğiniz yer ayaküstü değil de bir kat merdiven ya da asansörle çıkılan ve sevilen Borsa Restaurant’ın eski yeriyse.

Doğuş Grubu’na ait D.ream, Zuma’nın yerine de İtalyan restoranı Il Riccio’yu ya da Peru restoranı Coya’yı getirecek söylentileri başladı aynı zamanda.

Daha sonra Balıkçı Sait’in bile düşünüldüğü konuşuldu.

Zuma’yı Boğaz’da adım başı benzeri olan Sait için yerinden etmediklerini umalım demiştim o zaman.

Yeni marka: Capricorn

Yazının Devamı

Hollywood’un Kezban Hatemi’si

27 Eylül 2016

Biz onu Angelina Jolie’nin Brad Pitt’e açtığı davanın boşanma avukatı olarak tanıdık.

Oysa Angelina Jolie, Billy Bob Thurnton’dan da aynı avukatla ayrılmıştı.

Laura Wasser, daha önce Kim Kardashian’ı Kris Humphries’den, Johnny Depp’i Amber Heard’den, Khloe Kardashian’ı Lamar Odom’dan, Scarlett Johansson’ı Ryan Reynolds’dan, Britney Spears’ı Kevin Federline’dan, Gwen Stefani’yi Gavin Rossdale’den, Megan Fox’u Brian Austin Green’den, Ashton Kutcher’ı Demi Moore’dan, Charlie Sheen’i Denise Richards’dan, Heidi Klum’u Seal’dan, Spike Jonze’u Sofia Coppola’dan, Maria Shriver’ı Arnold Schwarzenegger’den boşamasıyla da biliniyor.

Liste daha uzayıp gidiyor, şu anda Angelina Jolie’yi olduğu gibi Jennifer Garner’ı da boşanma davasında temsil ediyor. Kendisi, Amerika’nın en korkulan avukatlarından Dennis Wasser’in kızı, annesi de avukat.

Adının baş harflerini bile İngilizce hukuk anlamına gelen LAW olarak koymuşlar, ikinci ismi olan Allison’ı babası bu nedenle eklemiş.

Ailenizi mahvetmeden boşanmanın sırrı

Boşanma avukatı olma niyeti olmadığını söylüyor Wasser, kendisi boşanana kadar. İki ayrı evlilikten iki çocuğu var, “O yüzden ilişki konusunda kimseye akıl verecek durumum yok, benim uzmanlığım

Yazının Devamı

Bowie koleksiyonunun bilinmeyenleri

25 Eylül 2016

Los Angeles’ta neredeyse Angelina Jolie ve Brad Pitt’in boşanma davası kadar ses getiren bir sergi var, ‘Bowie Collector’. David Bowie’nin koleksiyonu, çağdaş sanat eserlerinden tasarım mobilyalara uzanıyor.

Malum, David Bowie sadece bir rock star değildi, gerçek bir ikondu aynı zamanda. Sadece müziğiyle, tarzıyla değil, sahne dekorlarını bile kendi çizecek ve 1973’ten beri her şeyini arşivleyecek kadar çalışkan / titizdi. 1983’te Yeni Zelanda’da verdiği konsere 80 bin kişilik izleyici çekerek Guinness Rekorlar Kitabı’na girmeyi başardı. 1999’da ‘Hours’ ile ilk tamamı indirilebilen albümü yapacak kadar öncüydü. Boşuna Londra’nın önemli müzesi Victoria & Albert, ‘David Bowie Is’ retrospektifi yapmadı.

Şimdiye kadar gezdiğim en etkileyici sergilerden biriydi, 50 yıllık popüler kültürün özetiydi. David Bowie, bu sergiyle yeni bir rekor daha kırdı. V&A, tarihinde ilk kez bir serginin ön satışında tam 50 bin adet bilet sattı. Peki ama sergide neler vardı?

Videolar, enstalasyonlar, el yazısı şarkı sözleri, mektuplar, Londra’dan Berlin’e taşınışı, Berlin günleri, filmlerinden parçalar, yapmaya çalışıp yapamadıkları, çizimleri, aldığı notlar, hayran mektupları, Burroughs’dan Peter Pan’e,

Yazının Devamı

Herkesi kandıran yazarın hikâyesi

24 Eylül 2016

Bir kitap yazıyor, hayatı değişiyor.
Madonna ona Kabala kitaplarını yolluyor, “Beni iyileştirdi, seni de iyileştirecek” notuyla.
Winona Ryder onun için “Benim en büyük ilham kaynağım” diyor.
Bono, U2 konserlerinde ona en önden yer ayırıyor, konser sonrası kuliste onu ve arkadaşlarını ağırlıyor.
Shirley Manson şarkılarını onunla birlikte yazıyor.
Roman yazarı Dennis Cooper onu yere göğe sığdıramıyor.
Efsane yönetmen Gus Van Sant ‘Elephant’ filmini ona adıyor, bu sayede Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye kazanan bir filmin yapımcısı ve senaristi oluyor.

Yazının Devamı

Bravo Taner Ceylan!

22 Eylül 2016

Eserleri biliniyordu, ama adının hafızalara kazınması 2008’de Sotheby’s’in ilk kez yaptığı çağdaş Türk sanatı müzayedesiyle oldu.

Müzayedenin kataloğunun kapağında, Taner Ceylan imzalı yüzü kanlar içinde bir boksör resmi vardı, eserin adı ‘Spiritual’dı.

Hiperrealist akımın en çarpıcı örneklerindendi, Ceylan’a göre diğer eserleri gibi “Duygusal realist”ti.

Sonra bu eserin Ömer Koç koleksiyonuna katıldığını, Londra’daki evinde sergilendiğini Financial Times’ta okuduk.

Ceylan’ın ‘1881’ adlı eserinin Marc Quinn gibi bir sanatçının koleksiyonuna katıldığını da...

Sotheby’s’in çağdaş Türk sanatı müzayedelerinde eserleri en yüksek fiyatlara satılan sanatçı oldu Taner Ceylan.

Murat Pilevneli’nin kurduğu Galerist’in Art Basel’e katıldığı en pırıltılı zamanlarında Basel’de başlayan uluslararası yolculuğu daha sonra uluslararası bir galeriyle, Paul Kasmin’le devam etti, halen devam ediyor.

‘Bana olan ilgi bugün öyle, yarın başka türlü’

Yazının Devamı