06.12.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
Aslıhan Altay Karataş - Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “100. yılın bütçesi yatırım, üretim, istihdam, ihracat ve büyüme odaklı bir yapıdadır. 2022 yılının genelinde Türkiye ekonomisinin yüzde 5 civarında güçlü ve dengeli bir büyüme sergilemesi beklenmektedir. TÜFE yıllık artış oranının yıl sonunda OVP hedeflerimizle uyumlu olarak yüzde 65 civarında gerçekleşeceği, takip eden aylarda yıllık enflasyonun peyder pey gerileyeceği öngörülmektedir” dedi. TBMM Genel Kurulu’nda 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ve 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi’nin müzakereleri, Fuat Oktay’ın yürütme adına yaptığı bütçe sunuş konuşmasıyla başladı. Küresel ekonomi ve Türkiye ekonomisinde görünüm, temel icraatlar, dış risklere karşı alınan tedbirler ile Orta Vadeli Program’daki (OVP) temel politikalar ve bütçe öngörüleri konu başlıklarına ilişkin bilgiler de veren Oktay, özetle şunları söyledi:
YERLİ GAZ İÇİN GÜN SAYIYORUZ: Batı Karadeniz’de 2 bin 200 metre derinliği ve 170 kilometre uzunluğuyla dünyanın en derin ve en uzun deniz tabanı iletim sistemini inşa ediyoruz. Tesisin deniz tarafındaki iletim hatlarını bitirdik, test ve devreye alma işlemlerine başladık. BOTAŞ boru hattıyla Karadeniz’in 170 kilometre açığından gelecek yerli gazımızı gelecek yılın ilk çeyreğinde ulusal doğal gaz iletim sistemine vermek için gün sayıyoruz.
TOGG İLK ÇEYREKTE: Ekonomiyi büyütüp refahı tabana yaymayı amaçlayan politikalarla kişi başına düşen milli geliri tekrar 10 bin doların üzerine çıkartıyoruz. Türkiye ekonomisi salgın öncesi döneme göre 3 milyon 400 binin üzerinde ilave istihdam sağlamıştır. Tasarım ve özellikleriyle tüm dünyada büyük ses getiren elektrikli otomobilimiz veya akıllı cihazımız TOGG’un ilk aracı üretim bandından indirildi. Sayın Kılıçdaroğlu yakından takip ediyor zaten, kendilerini bekliyoruz. TOGG’u 2023’ün ilk çeyreğinin sonunda yollarda görmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Üretim kampüsü ise tam kapasiteye ulaştığında her yıl 175 bin araç üretilmesi, 4 bin 300 kişiye doğrudan, 20 bin kişiye dolaylı istihdam sağlanması hedeflenmektedir.
TÜM ZAMANLARIN REKORU: Bitkisel üretimimizin 2022 yılında tüm zamanların rekorunu kırarak 127,6 milyon tona ulaşmasını bekliyoruz. Turizmde yılsonu itibarıyla toplam ziyaretçi sayısında 50 milyonun üzerine çıkacağımızı öngörüyoruz. Kur Korumalı Mevduat ve Katılma Hesabı (KKM) şüphesiz öngörülebilirliği önemli ölçüde artırarak finansal istikrarımızı güçlendirmiştir. KKM ile birlikte devreye aldığımız destekleyici enstrümanlar sayesinde döviz kurlarındaki dalgalanma en aza indirilmiş, döviz tevdiat hesaplarının toplam mevduatlardaki payı önemli ölçüde gerilemiş ve TL mevduatların ortalama vadesi uzamıştır. 2023’te Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında toplam beş adet kefalet paketinin yürürlükte olacağı öngörülmekte olup işletmelerimizin finansmana erişimini kolaylaştırmak için sistemini aktif şekilde kullanmayı sürdüreceğiz.
İHRACAT KREDİSİNDE ARTIŞ: İmalat sanayi ve toptan-perakende ticaret sektörlerini önceliklendirdiğimiz selektif kredi yaklaşımımız sonucunda, 2022 yılında gerçekleşen 1,8 trilyon liralık ticari kredi artışının yüzde 35’i imalat sanayinden, yüzde 19’u ise toptan-perakende ticaret sektörlerinden kaynaklanmıştır. Türler itibarıyla bakıldığında ise ihracat, işletme ve yatırım kredileri ticari kredilerdeki artışın en önemli belirleyicisi olmuştur. Özellikle ihracat kredileri yıl sonuna göre yüzde 98’lik artışla ticari kredilerin genel büyümesinin oldukça üzerinde performans göstermiştir. 2021 yılının ilk 10 ayında 8 milyar lira artan yatırım kredilerinin 2022 yılının ilk 10 ayında yaklaşık 74 milyar lira artış kaydettiğini görüyoruz. Ayrıca, 2021 yılında 3 milyar lira artış kaydeden TL ihracat kredilerinin 2022 yılının ilk 10 ayında 346 milyar lira seviyesinde güçlü bir şekilde arttığını gözlemlemekteyiz.
TEK HANELİ ENFLASYON: 2023 yılında hedeflediğimiz büyüme artışı ile satın alma gücü paritesine göre kişi başına gelirimizi OVP dönemi sonunda yaklaşık 44 bin dolar düzeyine çıkarmayı amaçlıyoruz. Liralaşma stratejisi çerçevesinde hanehalkı ve firma bilançolarında Türk Lirası payının artarak para ikamesinin ortadan kalkması, fiyatlama davranışlarının normalleşmesi ve güçlü kurumsal yapıyla birlikte enflasyon beklentileri iyileşecek, dönem sonunda enflasyon oranı tek hanelere düşürülecektir. 2022 yılında AB tanımlı genel yönetim borç stokunun GSYH’ye oranının bir önceki yıla göre 5,1 puan azalarak yüzde 36,7 olmasını ve 2025 yılında yüzde 32,1’e gerilemesini hedeflemekteyiz.
BÜTÇE AÇIĞI 659 MİLYAR: 2023 yılı bütçemizde bütçe giderleri 4 trilyon 469,6 milyar lira, bütçe gelirleri 3 trilyon 810,1 milyar lira, bütçe açığı 659,4 milyar lira olarak öngörülmüştür. 2022 yılına göre (ek bütçe dahil) 2023 yılı bütçe ödenekleri yüzde 57,9 artmaktadır. 2023 yılında merkezi yönetim bütçe gelirlerinin 2022 yılı gerçekleşme tahminine göre yüzde 42,6 artışla 3 trilyon 810 milyar liraya, vergi gelirlerinin ise yüzde 41 artarak, yaklaşık 3 trilyon 200 milyar liraya ulaşacağı öngörülmektedir. 2023 yılında gelir vergisinden 495 milyar lira, kurumlar vergisinden 619,1 milyar lira, ÖTV’den 510,6 milyar lira, KDV’den 1 trilyon 135 milyar lira, harçlardan 105,2 milyar lira bekliyoruz.
1.1 trilyon refah katkısı
2023 yılı bütçesinde 2022’ye göre mazot desteğini yüzde 282, gübre desteğini yüzde 140 oranında artırıyoruz. Mazot desteği için 12 milyar lira ve gübre desteği için 4,9 milyar lira olmak üzere toplam 16,9 milyar lira ödenek öngörüyoruz. Reel sektör destekleri için bütçemizden 145,4 milyar lira kaynak ayırıyoruz, en büyük payı ise sosyal güvenlik işveren prim desteklerine veriyoruz. Bu çerçevede, 2023 yılında sosyal güvenlik kurumuna ödenmesi gereken 68,1 milyar lira tutarındaki işveren primini bütçemizden karşılıyoruz. Sosyal harcamalar için ayırdığımız kaynak miktarını 258,4 milyar liraya çıkardık. Ayrıca sosyal devlet ilkesi gereği toplum kesimlerine 2023’te sağlayacağımız refah katkısı yaklaşık 1 trilyon 140 milyar liraya ulaşmaktadır. Bu tutar bütçenin yaklaşık yüzde 25,6’sına tekabül etmektedir. Doğalgaz ve elektrik sübvansiyonları için 530 milyar, asgari ücretin vergi dışı tutulmasıyla 300 milyar, yaşlı, engelli, emekli, dul ve yetimler gibi toplum kesimlerini korumak amacıyla yapılan vergi indirimleri kapsamında 51 milyar lira kaynak sağlanması öngörülmektedir.