Euro Bölgesi’nde imalat sanayinde devam eden zayıflık, hizmetler sektörüne de yansımaya başlıyor. Eylül ayı öncü verilerine göre; imalat sanayi PMI endeksi 45.6 ile son 83 ayın en düşüğüne gerilerken, hizmetler sektörü de 52.0 ile son 8 ayın en düşüğünde. Bileşik endeks ise, buna paralel 50.4 ile son 75 ayın en düşüğüne geriledi.
Gerilemede mal ve hizmet talebinde görülen son 6 yılın en hızlı düşüşü etkili olurken; ticaret savaşları, Brexit gibi devam eden jeopolitik riskler ile hem yerel bazda hem de global çapta talep ve büyüme beklentilerine ilişkin artan endişeler, beklentilerin de olumsuz seyrine neden oluyor.
Özel sektörün yurt dışından sağladığı toplam kredi borcu (uzun+kısa) temmuzda aylık 2.7 milyar dolar azalarak 211.5 milyar dolara geriledi. 2018 Şubat ayında 247 milyar dolar ile en yüksek seviyesine ulaşan borç, o tarihten bu yana azalış eğiliminde. 24 milyar dolarla, en çok bankaların borç azalttığı görülüyor.
Özel sektörün yurt dışından sağladığı kredi borcu, Akbank’tan alınan aşağıdaki tabloda, milyar dolar cinsinden yer alıyor:
Sektörel bazda borç
Bankacılık sektörünün temmuz itibarıyla toplam borcu 87 milyar dolar. Sektör, Şubat 2018’den bu yana toplam 24.2 milyar dolar borç azalttı. Bankacılık sektörü uzun vadeli borçlarını 19.5 milyar dolar azalttı ve 78.7 milyar dolara düşürdü. Bankaların kısa vadeli borçları ise 4.7 milyar dolar azaldı ve 8.3 milyar dolara geriledi.
Reel sektör ise ilgili dönemde toplam borcunu 5.7 milyar dolar azalttı ve toplam borcu 108.4 milyar dolara geriledi. Reel sektörün kısa vadeli borcu ise, aynı dönemde 1.2 milyar dolar azalarak 3.2 milyar dolar oldu.
Özel
2019 başından bu yana azalış eğiliminde olan konut satışları, ağustosta, ipotekli konut satışlarında görülen artışın etkisiyle pozitife döndü. Toplam satışlar yıllık %5 artarak, 110 bin adede yükseldi. İpotekli konut satışları ise, mutlak olarak 21 bin adet artarak 34 bine ulaştı. Konut kredileri faiz oranlarındaki düşüş, satışları destekliyor. Akbank kaynaklı aşağıdaki grafik, konut kredisi faiz oranları (% akım, 4 haftalık ortalama) ile konut kredilerindeki yıllık % değişimi gösteriyor:
Verilerin detayı
Konut piyasası verilerinin detayına bakıldığında; Temmuz 2018’den bu yana düşüş gösteren ipotekli konut satışlarının, ağustosta arttığını görüyoruz. Satışlar, Ocak-Ağustos döneminde ise %47 azalışla 130 bin adet olarak gerçekleşti. İpotekli konut satışları dışındaki diğer konut satışlarında ise, ağustosta %17 azalış görüldü.
Konut kredisi faiz oranları 4 haftalık ortalamalara göre, eylülün ilk haftasında; %13’ler seviyesine geriledi. 2019 başında %28’ler seviyesinde idi. Konut kredilerinde yıllık azalış da %8’lere gerilemiş durumda. Haftalık bazda
Fethiye’de ve komşu bölgelerde artık denize girilemiyor. Şehir ve tatil köylerinde arıtma var. Ama kimyasal atıklar kontrol edilemiyor. Sebze ve meyve bahçelerini korumak ve beslemek amaçlı kullanılan kimyasal atıklar derelere karışarak denize ulaşıyor. Deniz bu yüzden garip bir örtüyle kaplanıyor. Fethiye Belediye Başkanı işi takip ettiklerini, sorunun kendilerini aştığını, sağlığa zararlı bir durum olmadığını söyledi.
Ancak, durum böyle değil. Fethiye’deki bir tatil köyünde denize girdim ve dönüşte akciğerlerimle bir kist oluştu. Ayrıca, sürekli öksürük nedeniye antibiyotik kullandım. Neyse ki şimdi iyiyim.
Yalnız deniz değil
İnsanlar, belirli atmosferik koşullarda uçakların arkasından çıkan ve çabucak kaybolan yoğunlaşma izlerini görmeye alışıklar. Bunlar, kimyasal püskürtme izleri ve aslında, kayboluyor gibi görünse de, kaybolmuyor. Yavaş yavaş yayıldıkça masmavi gökyüzü bulutlu ve puslu hale geliyor. Sonunda o kimyasallar, yeryüzünde, insanların, hayvanların, su kaynaklarının, ağaçların,
Yeni hızlı iletişim sistemi olan “5G”nin lansmanı küresel çapta, 20 ülkedeki 35 operatör tarafından yapıldı. Buna ek olarak, 33 ülke de “5G” spekturumu ayarladı. Biz de, yakında “4.5G”den “5G”ye geçeceğiz. Ülkemizdeki telefon operatörleri, “5G”ye hazır olduklarını söylüyorlar. Huawei’nin öngörüsüne göre, “5G” gelecekte devasa bir pazar alanı ve yatırım fırsatı yaratacak. 2035’te “5G” dünya genelinde 12,3 Trilyon ABD Doları ekonomik çıktı üretecek ve iletişim gelirlerinin %80’i “5G”ye bağlanacak.
5G frekansı...
“5G” frekans menzilinin kısa olması ve “5G” devriminin, ultra yüksek mikro dalga frekansları oluşturması nedeniyle, halk sağlığı üzerinde test edilmemiş etkileri olacak. Ayrıca, David Icke’nin “Everything You Need to Know But Have Never Been Told (Size Hiç Söylenmemiş Ama Bilmeniz Gereken Her Şey)” kitabında iddia ettiği gibi, “5G”nin çok sayıda kulelerin yerleştirilmesi suretiyle
Çin-ABD geriliminin veya Ortadoğu’daki çatışmaların boyutunun Üçüncü Dünya Savaşı’nı çıkaracağı konusunda spekülasyon yapılıyor. Oysa, halen bir dünya savaşına neden olacak boyutta bir ekonomik sıkışma yok. Yeni bir dünya savaşında 2 milyara çıkabilecek sayıda kişinin hayatını kaybedeceği düşünüldüğünde, bunun başlatılması ve sürdürülmesinin kolay olmadığı anlaşılıyor.
Yıllık 30 milyon kişinin ölümüne neden olan bir açlık ve fakirlik dalgası ortaya çıkmadığı sürece, yeni bir dünya savaşının şartlarının oluşmayacağını söyleyebiliriz. Bu şartların oluşması için büyük şirketlerin sömürü düzenlerini daha da artırması, işsizliğin çok artması, gelir dağılımının iyice bozulması ve de dünya elitlerinin bir savaşa hazır olması gerekiyor.
Bazı şartlar hazır
Birleşmiş Milletler açıklamalarına göre dünyada 783 milyon kişi temiz içme suyuna ulaşamıyor. Bu sayı, toplam dünya nüfusunun %11’ine tekabül ediyor. Geçtiğimiz dönemde,
ABD ile Sovyetler Birliği arasındaki “soğuk savaş”, İkinci Dünya Savaşı’nda başladı ve Sovyetler Birliği’nin çözülmesine kadar yaklaşık 40 yıl sürdü. Kapitalist ve Komünist ideolojinin çatıştığı bu dönemde, savaşlar, ülkeleri kendi tarafına çekme adına yapıldı; savaşlarda milyonlarca insan hayatını kaybetti. İnsanlık tarihinin en büyük silahlanmasının yaşandığı bu dönemde, gerçek kazanç sahipleri silah satıcıları oldu.
Aşağıda, bu dönemde yapılan büyük savaşları ölü sayısı sıralamasıyla gösteriyorum:
11 milyon ölü
Bu savaşlar, ABD ve Sovyetler Birliği’nin karşılıklı sağladığı silahlarla, ABD ve Sovyetler Birliği topraklarının dışında yapıldı ve genelde ülkelerin hükümetleri ile solcular arasında gerçekleşti. Yukarıda, ülkelerdeki sağcı ve solcuların karşılıklı toplam kayıpları yer alıyor. Bunlardan sadece Endonezya’da, kayıpların neredeyse tümü solculara aitti.
Üstelik, Endonezya hariç bu ülkelerin hiçbiri petrol, maden, tahıl v.s. gibi önemli hammaddeleri
Dünkü yazımda, “Yeni Dünya Düzeni”nin yalnız ticaret serbestisini değil, yatırım serbestisini de öngördüğünden bahsetmiştim. “Kapitalist Sistem” serbest ticaret, demokrasi ve insan haklarının bir arada yürütülmesi prensibini taşır. Ancak, “Yeni Dünya Düzeni”, elitlerin daha fazla söz sahibi olabileceği bir demokrasiyi ve insan haklarının korunmasıyla birlikte, bireylerin tam özgürlüğü fikrinden vazgeçilmesi prensiplerini esas alıyor.
Sadece kaydi para
“THE EAN-13” Barkod Sistemi, dünyanın 85 ülkesinde kullanılmaya başladı. 7 hattan oluşan bu barkod sistemi, kişilerin bileklerine işleniyor ve bu sayede kredi kartı dahi kullanmaksızın alışveriş yapılabiliyor. Barkod kişilerin vatandaşlık numaralarını, her türlü geçmişini, risk durumunu da içinde barındırıyor. Bu barkodun altına bir bilgisayar çipi yerleştirilmesiyle çok yakın bir gelecekte insanların sağlık durumu da kontrol edilebilecek. Böylelikle insanların özeline, gizli bilgilerine ve güvenlik durumlarına rahatlıkla