Lüks kumanya satıp Michelin turuna çıkıyor

23 Şubat 2015

Hem cemiyet hayatına ev partileri organize eden hem de paket yemek işi yapan girişimci Ebru Erberdi 60’a yakın üç yıldızlı Michelin restoran gezdi. Dünyanın dört bir yanından derlediği tarifleri mönülerine koydu

Ebru Erberdi, başarılı genç bir iş kadını. İstanbul’un kalburüstü kesiminin ev davetlerinde, patronların masalarındaki yemek paketlerinde hep onun imzası var. Sağlıklı beslenmek isteyen de ona gidiyor, kilo vermek isteyen de. Ağır spor yapanlar, diyabet hastalığı olanlar, hamileler, glutensiz beslenmek isteyenler için özel yiyecek listeleri var. Elit çevrenin özellikle yurtdışı seyahatlerinde tavsiyeleriyle lezzet bulduğu bir gurme o.
İşinden kazandığını ayda en az iki kez gittiği yurtdışı seyahatlerde keşfe çıktığı michelin yıldızlı restoranlarda kimi zaman da şehirlerin ücra köşelerindeki yöresel lezzet restoranlarında harcıyor. Biraz maliyetli bir hobi değil mi sorumu, “Ben bir gurmeyim ve lüks yemek işi yapıyorum.
Bu seyahatleri damak eğitimimi daha da geliştirmek ve bunu da müşterilerimle paylaşmak için yapıyorum. Kılık kıyafete, çantaya, ayakkabıya değil eğitimime harcıyorum” diyor.
Erberdi’nin bugüne kadar en az 3 michelin yıldızlı 60 restorana

Yazının Devamı

‘New Yorker’ların kahve falı fallanmış!

19 Şubat 2015

Türk kahvesine üç vakte kadar New York’a bir yol görünüyor... New York’ta açılan simit dükkanlarının menülerine çoktan giren kahve, bu kez sergisiyle ‘yeni dünyadaki’ kültür camiasının ruhuna hitap edecek. Önceki gün kahve sergisi için gittiğimiz Sultanahmet Meydanı beyaz gelinliğini giymiş gibiydi. Ayasofya, Sultanahmet, ağaçlar her yer karlar içindeydi. Dünyaca ünlü soprano Emma Chaplin, konser için geldiği Sultanahmet Four Seasons Otel’de gözlerini karlar altındaki tarihi yarımadadan alamadı. Türk Kahvesi Kültürü ve Araştırmaları Derneği, kahveyi dünyada tanıtmak için ciddi çalışmalar yürütüyor.

Has ahırlar bölümünde
Derneğin çabaları ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteği ile Türk Kahve kültürü ve geleneği 2013 yılında UNESCO’nun “Somut Olmayan Kültürel Miras” listesine girdi. Dün de Topkapı Sarayı Müzesi Müdürlüğü, Türk Kahvesi Kültürü ve Araştırmaları Derneği işbirliği ile, Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, “Bir Taşım Keyif: Türk Kahvesinin 500 Yıllık Öyküsü” sergisi açıldı. 800 eserden oluşan sergi, kahvenin Osmanlı kültürü içindeki özgün yerini gözler önüne seriyor.

Kahve-lokum

Yazının Devamı

Bankalarımız yerli sanata ‘yabancılaştı’

16 Şubat 2015

Ressam Muzaffer Akyol’un Asmalımescit’deki müzeevine girerken Müzeyyen Senar’ın sesi yankılanıyordu binada: Benzemez Kimse Sana... Evin her odasında Akyol’un hayatında izler bırakmış kişilerin portreleri var. Ve de 50 yıllık sanat birikiminden eserler. Zemin katta annesi Nuriye Hanım, girişte Mustafa Kemal, üst katlarda sırasıyla Can Yücel, Nâzım Hikmet, Cemal Süreya ve Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun portreleri asılı. Can Yücel’in portresinin altında ‘Erotik Patlıcan’ ‘Rakı balık Ayvalık’ eserleri asılı. Birlikte Cemal Süreyya’nın odasını gezerken çalan alaturka müziğe Akyol’un kızı Gaye Su Akyol’un nağmeleri karışıyor.
Rock’ı makamlı söylediği, Türk sanat müziği ile buluşturduğu nağmeler. Gaye Su Akyol, ‘Develerle yaşıyorum’ uzunçalarıyla, müzik sektöründe hızlı bir çıkış yakaladı. Sektöre yeni bir açılım getirdi. Konserlerine bilet bulunamıyor adeta. Ancak evde gördüğüm eserleri, resmi de bırakmaması gerektiğini söylüyor.
Zaten babası da, Gaye’nin bir an önce renklerle tekrar buluşmasını bekliyor. Konser için İzmir’de bulunan Gaye’nin cep telefonu üzerinden dahil olduğu söyleşimizde söz dönüp dolaşıp özgünlüğe geliyor. Bedri Rahmi’nin tabiriyle, ‘Sarmısak yersen, sarmısak

Yazının Devamı

Starbucks’a kafa tutan Türk

15 Şubat 2015

Türk girişimci Attila Doğudan’ın sıfırdan kurduğu, yaptığı atılımlarla milyarlık şirketler ligine çıkardığı “DO&CO” şimdi de uluslararası zincir haline gelecek büyük bir işin peşinde.
250 milyar dolarlık piyasa değerine sahip İsviçreli Nestle ile ortaklığa giden DO&CO, önce Avrupa’nın ünlü caddelerinde ardından da tüm dünyada kahve dükkanları açarak, dev bir zincir kurmaya hazırlanıyor. Nestle’nin popüler kahve markası Nespresso ile ortak bir şirket için imzalar atıldı. Kurulan yeni şirkette Nestle ile DO&CO, yüzde 50’şer hisseye sahip.
Bu girişim, işin içinde Nestle olunca bir anda yatırımcılar, analistler ve uluslararası medyanın dikkatini çekti. Hatta Nestle’nin Starbucks’la başa baş rekabete hazırlandığı, yapılacak olan yatırımla İsviçrelilerin ABD’li devin kahve işinde oturduğu tahtı sallamak için harekete geçtiği ifade ediliyor.

İsim belli: Nespresso Cafe
İlk şube, Doğudan’ın adeta ikinci memleketi olan ve yatırımlarını yönlendirdiği merkez üssü Viyana’da iki ay içinde açılıyor. 2015 yılı bitmeden Londra şubesi devreye girecek. Dün telefonda görüştüğüm DO&CO Holding CEO’su Attila Doğudan’a tam da bunu soruyorum: Yollarınız nasıl kesişti?

Yazının Devamı

En lüks ayakkabıcı ‘fetişist’ çıkmaz mı

12 Şubat 2015

Geçen hafta Floransa’da Avrupa’nın en büyük ayak fetişistinin izini sürdüm! Kim mi? Salvatore Ferragamo... Dünyanın gelmiş geçmiş en güzel kadınlarına el yapımı ayakkabılar üretmiş... Marilyn Monroe, Greta Garbo, Audrey Hepburn, Sophia Loren gibi efsanevi yıldızların önünde diz çökerek ayakkabılarını denetmiş.
Efsanevi yıldızların ahşaptan yapılmış ayak kalıplarını da bir güzel arşivlemiş. Porta Al Prato bölgesindeki Salvatore Ferragamo Müzesi’nden içeri adım attığınızda, duvarda ahşaptan yapılmış yüzlerce ayakkabı kalıbı sizi karşılıyor. Yaklaşınca... Aman Allahım... Karşınızdakilerin yıldızların ahşap ayak kalıpları olduğunu anlıyorsunuz. Salvatore Ferragamo’nun da tarihteki en büyük ayak fetişisti olduğunu...

Lüks ikonu...
Bütün ünlülerin kalıplarını biriktirmiş fabrikasının duvarına asmış, sonrasında bunlar müzeye taşınmış. Kalıp demek hafif kalıyor, ayak heykelleri karşınızdakiler adeta. Dönemin yıldızlarına tasarlanan ayakkabıların kalıplarına bakarken, insan tuhaf hissediyor. Ferragamo, “Lüks tarihe kalıbını basmış adeta” diyor. Sanatçıların ayaklarını da sonsuzlaştırmış böylece. Bu sanatçılar varoluşları, fiziksel vücutları ile kendileri adeta bir sanat eseri.

Yazının Devamı

Koç’un simitçisi ekmeğini New Jersey’den çıkaracak

2 Şubat 2015

ABD’de simit üretip satarak 4 milyon dolar ciroya ulaşan Burak Atay, New Jersey’de 4 milyon dolarlık bir ekmek fabrikası kuruyor. Rahmi Koç’un maddi destek verdiği ve fikirleriyle beslediği Atay başta pide olmak üzere geleneksel Türk ekmeklerini Amerikan restoranlarına ve sofralarına taşıyacak

Uzun yıllar Divan Pastaneleri’nde yöneticilik, son 3 yıldan beri de simit işi yapan Burak Atay, şimdi de Amerikan evlerine Türk ekmeği ile giriyor. Standart ekmeğin yanı sıra pide gibi geleneksel Türk ekmeklerini marketlere verecek, Amerikan sofralarına ulaştıracak.
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Temel Atay’ın oğlu olan Burak Atay, Divan’daki kariyerinin ardından Amerika’da girişimci olmaya karar verince elinden ilk olarak Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç tutmuştu. Koç, simit işine verdiği maddi desteğin yanı sıra ürün fikirleriyle de Burak Atay’ın ufkunu açıyor.

Manhattan’da çok sevildi

Kendi damak zevki olan ‘simit cips’i önerdi mesela. Simit cips şu anda Manhattan’da sandviç kadar talep gören bir ürün haline geldi. Nedir bu simit cips derseniz...

Yazının Devamı

AB’nin karşısına

29 Ocak 2015

Avrupa’nın çeşitli özellikleriyle öne çıkan pek çok şehri var ama kalbi nerede atıyor derseniz, Strazbourg’da... Çünkü 450 milyon kişiden oluşan devasa bir nüfusu temsil eden Avrupa Parlamentosu’nun binası burada. AB Parlamento binası AVM’yi anımsatan çirkin bir yapı olsa da bütün haşmetiyle, Strazbourg’un orta yerinde siyasi bir güç olarak durur.
Parlamento binasının hemen önünden de bir kanal geçer. Kanalın diğer kıyısında ise AB’nin ikinci hizmet binası ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi yer alır. Konumlamayı neden bu kadar detaylı yazıyorum. Türkiye Strazbourg’daki misyon binalarını AB Parlamentosu’nun karşısına yerleştiriyor da ondan!
İnşaatı geçen pazartesi başlayan yeni konsolosluk ve Avrupa Konseyi daimi temsilcilik misyon binalarımız konum olarak, Avrupa Parlamento binasını karşısına alıyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de 100 metre uzaklıkta. Çok güzel bir parkın ve kanalın yanındaki bu coğrafi konumlamanın simgesel anlamı açık.

Çinlilerle savaştık!
Konumlama adeta 56 yıldır bizi kapıda bekleten AB’ye nazire yapmanın mimarisi. Bu fiziksel yakınlıktan sonra AB’nin, ‘evde yokuz’ deme şansı kalmayacak. AB Parlamentosu’nda toplantılara ara verilip fuaye

Yazının Devamı

14 EURO’YA UCUZ ODA PAHALIYA PATLAYACAK

26 Ocak 2015

Farkında mısınız son yıllarda seyahat eden insan sayısının ne kadar arttığının. Dil bilmeyen, Türkiye’yi doğru düzgün gezmemiş insanlar çoluk çocuk yurtdışında. Çok değil bundan 10 yıl önce ders kitaplarında gördüğümüz Michelangelo’nun muhteşem Davut’un Heykeli’ni Floransa’da, Leonardo Da Vinci’nin Monalisa tablosunu Paris’e gidip görenler diye sorulsa herhalde hiç azımsanmayacak bir çoğunluk el kaldırır. Artık sohbetlerde enteresan bir seyahatinizi, yediğiniz bir yemeği, gördüğünüz bir mekanı anlatmıyorsanız demode muamelesi yapıyorlar size.
Bu güzel trendin müsebbibi seyahat acentaları. Antalya, Bodrum, Kapadokya, Barcelona, Küba, Los Angeles... Her yere tur koyuyorlar. En hafifinden insanlar Yenibosna’dan, Taksim’den bu turların otobüsleriyle 99 euro gibi fiyatlarla hafta sonlarında Abant’a gider gibi Yunanistan’a gidiyor. Selanik, Kavala geziyor, Atatürk’ün evini görüp dönüyor.

Emekliler sürekli arıyor
Sadece yurtdışı değil tabii. Başta Kapadokya, Antalya, Safranbolu Amasra, Eskişehir Odunpazarı, Batı Karadeniz, GAP, Doğu Anadolu, Karadeniz, Ege Akdeniz turları olmak üzere yurtiçi tatil de onlardan sorulur oldu. Kültür turları da. Eskiden yılda bir, bilemediniz iki

Yazının Devamı