Bilic'i korkutan gelişme!

18 Eylül 2013

Son yılların lige en iyi başlayan Beşiktaş'ını seyrediyoruz şu günlerde...

Taraflısı-tarafsızı, herkes sempatiyle bakıyor Bilic'in sosyalist takımına.

Sayfalar dolusu övgüler, ekranlardaki aferinler-bravolar ve Olimpiyat Stadı'nda kırılan seyirci rekorları...

Hepsini bir araya topladığında karşınıza 100. Yıl'ın Beşiktaş'ı çıkıyor.

Yazının Devamı

Peki Önder Özen yıpranıyor mu?

23 Ağustos 2013

Bir gazeteci olarak Beşiktaş'ta basının karşısına sadece Önder Özen geçsin isterim...
Kelimeleri özenle seçiyor, her biriyle manşetlik cümleler kuruyor.
Daha geçenlerde insanlarla iletişim konusunda "suratsız" olduğunu söyledi ki bu benzetme benim çok hoşuma gitti.
Sakın yanlış anlamayın, hoşuma gitmesinin sebebi, konuşmalarını film replikleri gibi kurgulayan insanların bu mizahi yönlerine olan sempatimdendir.
Fakat ben kendisinin iletişim konusunda suratsız olduğuna inanmıyorum... Tarzı bizim yıllardır gördüğümüz yönetici profilinin dışında bir tarz. Bence bütün sorun buradan kaynaklanıyor olabilir.
Kendisinin Tanrı parcacığı olmadığını söyleyen Özen ilk basın toplantısında verdiği cevapta çok haklı bir tespitde bulunuyor...
Mükemmel değil...

Yazının Devamı

“Kendini göster Mami"

9 Temmuz 2013

Eğer önümüzdeki iki sene içerisinde zayıf olan defansif yönünü geliştirirse Türkiye'nin önde gelen ön liberolarından biri olur.
Abartmıyorum...
Tahminimce Bilic de böyle düşünüyor.
Öyle olmasaydı Muhammed'e “Göster kendini Mami" diye bağırmazdı herhalde.
Hadi tezimizi biraz daha güçlendirelim.
Hırvat teknik adam Mami'yi kimin yerinde oynatıyor biliyor musunuz?
Yeni alınacak olan yabancı ön liberonun yerinde oynatıyor.

Yazının Devamı

Milenko Rak

8 Temmuz 2013

Berlin'de bir kuzenim var kimisinin dayısı, kimisin amcası, kimisinin de babası yaşında.
Hani derler ya “futbol eşimden önce gelir" diye...
İşte tam öyle birisi...
Sanırsın ki annesi ona hamileyken Dünya Kupası seyretmiş.
Oynadığı yerel takım sezon sonunda jübilesi gelenlere özel bir tişört hazırlarmış...
Geçtiğimiz sezon onun için de böylesine anlamlı bir hediye hazırlanmış...
Herkes teşekkür beklerken o “benim niye haberim yok" demiş.

Yazının Devamı

Dentinho'yu yanlış mı tanıdık?

7 Temmuz 2013

Kimisi ona hayal kırıklığı olarak kimisi de Samet Aybaba'nın şans vermediği bir garip Brezilyalı olarak baktı.

Geçtiğimiz yarım sezonda biraz da sakatlığına bağlı olarak kendini fazla gösteremedi.

Gerçi sakatlıktan çıktıktan sonra önünde kendisini ispatlayabilmesi için çok fazla maç vardı ama Aybaba'nın kafasındaki sisteme bir türlü uymamıştı.

Yazımızın kahramanı hiç şüphesiz Dentinho...

Son idmanda yapılan taktik maçının da kahramanı oldu.

Tanju ile Veli'ye neler yaptığını kelimelerle anlatamam..

Bacak araları ile bel kırmalarını gören Slaven Bilic onu uzun süre alkışladı.

Alkışlanmayacak gibi değildi gerçekten...

Yazının Devamı

Yazıhaneye gel Sivok!

6 Temmuz 2013

İyi başlıklardır yazıları sonuna kadar okutan...

Hele bir de yazı yazdığınız sırada bahçedeki masanızda sıcak bir kahve varsa, sadece iyi başlık bulmakla kalmaz, kelimelerle köşe kapmaca bile oynarsınız.

Bu arada kaldığım seramik atölyesi görünümlü ilginç pansiyonun yan tarafındaki, yerel şarkıların çalındığı festivalden uçup gelen müzik notaları, bizi yiyip bitiren sivrisinekleri unutturuyor.

Akşamki antrenmanın ardından, kamptaki beşinci günü değerlendirirken, bulunduğumuz coğrafik, kültürel ve iklimsel atmosfer, yazarın yazdığı satırlara işte böylesine pas hataları yaptırıyor.

Ana konumuz olan futbola böylesine bir ortamda insan binbir güçlükle dönüyor ama dönmek zorundayız.

Hepinizin bildiği gibi önceki gün Bilic ile Almeida gözümüzün önünde otelde baş başa bir görüşme yaptı. Önder Özen, Veli Kavlak ve Cenk Gönen'in basın toplantısı için orada bulunduğumuzdan dolayı nezaketen bu görüşmenin fotoğrafını çekmedik ama ben size o fotoğrafı anlatayım.

Bir ağabeyin kardeşine “Söyle bakayım seni döven çocuk kim" dercesine bir kare vardı gözümüzün önünde.

Ya da bir babanın oğluna nasihat verdiği anı getirin aklınıza...

Yazının Devamı

Oğuzhan resitali!

4 Temmuz 2013

Beşiktaş'ın Almanya'daki kampında ilk üç günü geride bıraktık...
Fernandes ve Almeida'nın katılımıyla artık gözlerimiz kampa gelecek olan yeni futbolcuların üzerinde.
Ömer Şişmanoğlu, Sezer Öztürk, Pedro Franco ve Tolga Zengin, Almanya'ya gidecek olan trenin ilk yolcuları arasında.
Herkes yeni transferlerin performansını merak ediyor ama Almanya'nın Bad Saarow bölgesindeki kampta yer alan futbolcular da, sergiledikleri performansla bir hayli dikkat çekiyorlar.
Örneğin herkesin transferine ne gereği vardı dediği Sinan Kurumuş, bizleri gerçekten çok şaşırttırıyor.
Acaba antrenman mı yoksa maç futbolcusu mu? diye kafalarda soru işaretleri yaratıyor.
Tüm bu soru işaretlerine ise taktik idmanlarında attığı kafa golleri neden oluyor.

Yazının Devamı

Tam bir genç futbolcu uzmanı

3 Temmuz 2013

Tıpkı Schuster'in geldiği gibi geldi...

Gülerek, ve sıcak kanlı davranarak...

Yönetici Ahmet Kavalcı kendisini “Tebrik ederim, Hırvatistan AB'ye girdi" dediğinde gülen gözlerle “Hiç iyi olmadı" şeklinde yanit verip hepimize kahkahalar attırarak kampın startını verdi.

Haksız da değil, Yunanistan'ın başına gelenleri biliyoruz.

Şartlar inşallah Sarı Fare'nin ayrılışı gibi onu Türkiye'den kızgın ve üzgün göndermez.

Her ne kadar kilometrelerce uzaklardan gelen Türk basınına idmanları sadece 15 dakika açsa da, bizler o kamptaki çiğ tanesinin kokusunu bile, Türkiye'de bekleyen taraftarlara bir şekilde anlatacağız.

Scharmutzelsee, duvarın 70 km doğu tarafında kalan küçük bir köy. Berlin Duvarı yıkılmadan önce Rus askerlerinin kontrolü altında olan bu bölgenin, bir gün Beşiktaş'a ev sahipliği yapacağı kimsenin aklına gelmezdi herhalde.

Seramik atölyesinin üstünü küçük bir otele çevirerek Milliyet ekibine kiralayan Jan da, herhalde çocukluğunda iki Türk ile futbol sohbeti yapacağını hiç tahmin etmezdi.

Yazının Devamı