Kimisi ona hayal kırıklığı olarak kimisi de Samet Aybaba'nın şans vermediği bir garip Brezilyalı olarak baktı.
Geçtiğimiz yarım sezonda biraz da sakatlığına bağlı olarak kendini fazla gösteremedi.
Gerçi sakatlıktan çıktıktan sonra önünde kendisini ispatlayabilmesi için çok fazla maç vardı ama Aybaba'nın kafasındaki sisteme bir türlü uymamıştı.
Yazımızın kahramanı hiç şüphesiz Dentinho...
Son idmanda yapılan taktik maçının da kahramanı oldu.
Tanju ile Veli'ye neler yaptığını kelimelerle anlatamam..
Bacak araları ile bel kırmalarını gören Slaven Bilic onu uzun süre alkışladı.
Alkışlanmayacak gibi değildi gerçekten...
Attığı çalımlar yüzünden, Bilic Tanju'yu çıkararak karşısına Holosko'yu dikti.
Aslında geçtiğimiz sezon da Dentinho antrenmanlarda böyleydi ama bu yetenekler bir türlü sahaya yansıtılmadı.
Yeni sezonda en çok merak ettiğim Bilic'in başında olduğu bir takımda bakalım Dentinho neler yapacak.
Lucescu'nun referans verdiği bir oyuncuda mutlaka bir şeyler vardır diye düşünüyor insan.
Taktik maçında dikkatimi çeken bir başka isim ise Olcay Şahan oldu.
Samet Aybaba'nın torpillisi falan değil kendisi...
Bildiğiniz futbolcu...
Top ayağındayken oyunun temposu yükseliyor.
Attığı gol ise futbol pastasının üzerindeki krema gibi oldu.
Günün gol atan bir başka ismi olan Hugo Almeida da, yerinde durmayan oyuncular arasındaydı.
Çapraz koşular ve yaptığı presler idmanı seyreden Fikret Orman'ı da bir hayli mest etti.
Gelelim Manuel Fernandes'e, yani Almeida'nın attığı golün asistini yapan adama.
Tamam futbol takım oyundur ama Almeida, Fernandes'e yaptığı asist için bir yemek ısmarlamalı.
Öyle dürüm veya hamburger falan değil, mevsimi gelince İstanbul'da lüfer yedirmesi lazım.
Taraftarın “reis" dediği Fernandes işte böyle birisi.
Geçen senenin bir başka kıyıda köşede unutulmuş ismi olan Escude de, antrenmanda dikkat çeken isimlerin arasındaydı.
La Liga'ya yılllarını vermiş Fransız kramponun bu başarılı performansı beni hiç şaşırtmıyor.
Beni şaşırtan tek şey, geçen sene Escude gibi bir isimden, Beşiktaş neden bu kadar az verim alabildi.
Yeni yabancı sisteminde Beşiktaş'ta hiç umulmadık isimler yeni sezonda tribünde oturabilir söylemedi demeyin.
Her ne kadar taktik antrenmanındaki maçta oynamasa da futbolcular kadar sahanın göbeğinde duran Slaven Bilic, olay yerine ilk giden gazeteciler gibiydi.
Maçı kenardan değil futbolcuların arasından takip etti...
Kimi zaman topun olduğu bölgeye kimi zaman ise topun olmadığı alanlara baktı.
Mavi gözleri “herkes yerinde mi?" diye tarıyordu sahayı.
Zaman zaman oyunu durdurarak topu eline alıp yapılan hataları, söz konusu pozisyon sıcaklığını korurken anlatması önemli bir ayrıntı.
Maçın en güzel anlarına gelecek olursak, Bilic kesinlikle ofsayt bayrağı kalkmasına rağmen oyunu durdurtmuyor.
Gol olursa ofsayt olduğunu söylüyor ama onun için önemli olan ofsayt dahi olsa futbolcularının gelişen bu pozisyonları devam ettirebilmesi.
Ne de olsa adı üstünde bu bir antrenman maçı.
Kampta geçen 6 güne bakarak geçen seneye göre değerlendirme yapmak çok kolay değil ama idman sonunda Ersan Gülüm'ün söyledikleri kesinlikle dikkate değer.
Yeni sezonda yeni bir sayfa açmak isteyen Ersan Gülüm bizlere “geçen seneye göre antrenmanlarda biraz farklılık var değil mi?" diye kinayeli şekilde soru sormasının nedenini çok iyi anladık.
Buradan Samet Aybaba'ya sallayacak değiliz.
Onun da bu takıma çok katkıları oldu.
Bu bir bayrak yarışı bana göre..
Eminim ki bazı şeyler için kimi zaman Bilic ona teşekkür de edecektir ama insan sormadan da edemiyor...
Dentinho'yu yanlış mı tanıdık?