ATA SPORUMUZ GOLF!

15 Mayıs 2012

‘Seçkinlerin sporu’ diye bellediğimiz golf, Antalya’da hayata iki adım geriden başlayan 80 çocuk için ‘yeni bir hayatın’ anahtarı olacak

Hafta sonunu Antalya Belek’te, İstanbul Golf Kulübü’nün de kapanmasının ardından kalan tek golf kulübümüz National Golf Club’da turnuva izleyerek geçirdim. Bu süreçte olmadık yerlerde yürümeye kalkıp beynelminel golfçü profildeki insandan azar işittim, kuş sesi harici çıt sesinin dahi yasak olduğu yerde gitti telefonum çaldı; lakin hiçbiri golf sporunu anlama yönündeki çabamdan beni geri döndüremedi.

Tek duyulan, dozunda alkış sesiydi
“Bu dünyaya ille de bir kenarından dahil olacağım” diye tutturdum, tek aklıma gelen kendime kulübün mağazasından hasır şapka (geçen hafta Rahmi Koç’un açılışta taktığından) ve de polo yaka tişört almak oldu. İsveçli, Amerikalı, Hollandalı milletten golf tutkunlarının kulübün terasında çıt çıkarmadan, çipil tenlerini ıstakoza çeviren güneşe rağmen saatlerce turnuva izlemelerini ‘gözlemledim’. Yeme-içme servisinin de sunulduğu bu ortam, benim gibi turistler (!) için de sessizliği ve müziksizliğiyle idealdi.
National Golf Club’ı dolduran türlü milletten golf severler, heyecanla ‘Turkish Airlines

Yazının Devamı

Kuzguncuk, yeniden...

10 Mayıs 2012




Can Yücel’in ve heykeltıraş Kuzgun Acar’ın memleketi... Alışveriş merkezlerine direnen çarşısıyla, bakır cezvede Türk kahvesinin ikram edildiği kahveleriyle; Kuzguncuk



Yazının Devamı

ANNELER GÜNÜ KUTLANMASIN!

8 Mayıs 2012

Anneler Günü yaklaştıkça firmaların pazarlamada gösterdikleri maharet(!), üstüne ünlü model Christy Turlington’ın işaret ettikleri, insanı bu kutlu(!) günü yok sayma noktasına getiriyor

Dünyanın sahiden en güzel kadınlarından biri olduğuna inandığım bir isim; model Christy Turlington. Yanına Debra Messing, Jennifer Connely gibi Hollywood’un esaslı kadın oyuncularını alıp ‘Her Anne Önemli’ adlı bir vakıf kurmuş. İki çocuk annesi Turlington, her yıl 358 bin kadının hamilelik ve doğumda oluşan komplikasyonlardan dolayı hayatını kaybettiğini hatırlatıyor. Bu konuyla ilgili dikkat çekmek için de Anneler Günü’nün kutlanmaması gibi radikal bir öneri getiriyorlar. Bu listeye annesini kaybetmişlerin, hiç tanımamışların kutlu(!) gün yaklaştıkça hissettiklerini de eklerseniz hiç de empati kurulmayacak bir çıkış değil Turlington’ınki... Ayrıca işin ticari boyutunun vardığı sevimsiz nokta, tüm bu iç yakan gerçeklerin de ötesinde insanda bir tiksinme yaratabiliyor. Anneler Günü’yle ilgili gelen bültenlere bakıyorum. USB kablosunu dahi “Teknolojisever anneler için...” deyip pazarlamaya kalkmışlar. Sözün bittiği yer dedikleri tam da bu olsa gerek.

“İlla kutlayacağım” diyorsanız
Doğum

Yazının Devamı

Yaşasın bağımsız girişimciler!

3 Mayıs 2012

Kahveyi, ‘en keyifli bağımlılığı’ olarak tanımlayanların mutlaka bilmesi, gitmesi gereken bir adres ‘Kronotrop’

Büyük kahve zincirlerinin daimi müşterisiyim; mesela Nişantaşı Cafe Nero’da ofisim olduğunu iddia ettiğim bir masa dahi var. Lakin bu durum, öncelikli maksadı ‘lezzetli kahve sunmak’ olan, şehrin yeni sırlarından birine sempati duymama engel değil. ‘Kronotrop’, Ankara’dan iki yıl önce gelen Çağatay Gülabioğlu’nun Beyoğlu’ndaki Yeni Çarşı Caddesi (Hani Galatasaray Lisesi’nin yanından inen cadde) üzerinde açtığı minik kahve dükkanı. Oturacak iki taburesi var. Adı bir paragraf süren; Amerika’nın Afrika’nın türlü köşesinden gelme, adını duyduğunuz-duymadığınız türlü kahve çeşidi sunuyor. Kahvenizin hazırlanmasını sabırla beklemeniz gerek; zira her seferinde taze çekiliyor. Kahve çekirdeğinin kalitesi, tazeliği, bir de ‘Nuova Simonella’ gibi ödüllü bir kahve makinasının yarattığı fark, sundukları her çeşitte kendini hissettiriyor. Bu arada kahvelerin yanında ikram ettikleri, Ankara’daki bir aktarından elinden çıkma zencefilli lokumları da pas geçmemenizi öneririm.

Kulağınıza küpe

* “Eve harcanan paranın her kuruşu helal” diyenlerden misiniz? O halde bu ülkenin

Yazının Devamı

RÜYA ALIŞVERiŞiM

1 Mayıs 2012

Kimi kadınlar keyifsiz olduklarında alışveriş yaptıklarını hayal eder. Ben o anlarda kendimi Luxuria’daki kristallerin arasında buluyorum.

Ne Chanel ne Dior. İstanbul’da girip de her ürünü tek tek incelediğim, mağazanın sahibinin olağanüstü zevkine hayran olup çıktığım tek adres; Luxuria. Zeynep Madra, sofra sanatı konusunda bu memleketin gördüğü en dehşetli göze sahip insanlardan biri. Mağazasında St. Louis, La Table Hermes, Riedel ve Puiforcat Michael Aram gibi dünyaca ünlü markaların ürünleri bulunuyor. Düğün, nişan, ev hediyesine bakanların da, lükse damardan girip kişiye özel armalı ve logolu sofra takımları yaptıracaklar için de seçenekleri var. Şimdi Luxuria’nın adı bambaşka bir şıklıkla daha birlikte anılıyor. L’objet markasının Osmanlı desenlerinden esinlenerek hazırladığı ‘Fortuny’ koleksiyonunun Avrupa’daki ilk tanıtımı, Luxuria’da gerçekleşiyormuş. İlk olarak Amerika’da Bergdorf Goodman’da tanıtımı yapılan koleksiyon, İstanbul’un ardından Londra’ya geçecek ve orada daha önce Lady Diana’nın düğün listesini yapmış olan (!) Thomas Goode’da tanıtılacakmış. Fortuny, meraklıları için efsanevi bir marka. 1907’de kurulmuş. Halen Fortuny’nin orijinal fabrikasındaki

Yazının Devamı

Bu gece en cool semt Karaköy olacak

26 Nisan 2012

Son zamanların en havalı sergi açılışı, bu akşam İstanbul 74’te gerçek-leşecek. Sergiye davetli olmayanlar kapağı Lokanta Maya, Karaköy Lokantası ya da Bej’e atıp bu renkli kalabalığın tadını çıkarabilir


Annesinin sınırları aşan ününün rüzgarını arkasına alan Vladimir Restoin Roitfeld (solda), genç yaşına rağmen dünyaca ünlü isimlerin sergilerine imza atmayı başarıyor.

Geçen gün Fransız Vogue’un editöründen bahsettim, bugün sıra oğlunda... Kendisi şu an itibarıyla Karaköy’de, akşama İstanbul
74’le ortaklaşa açacakları sergi için çalışıyor olmalı! İstanbul 74, Demet Müftüoğlu Eşeli&Alphan Eşeli’nin çağdaş sanatla ilgili yerli ve uluslararası projelere yer verdikleri platformun ve galerinin adı. Annesinin sınırları aşan ününün rüzgarını arkasına alan Vladimir Restoin Roitfeld, genç yaşına rağmen dünyaca ünlü isimlerin sergilerine imza atmayı başarıyor. İstanbul 74 işbirliğiyle gerçekleştirdiği serginin yıldızı, Parisli ünlü sanatçı Nicolas Pol... Açılışa parlak sayfalı yabancı dergilerde fotoğraflarına takılıp kaldığımız; “Bizim magazin sayfaları niye bunlara benzemiyor?” diye sorgulamamıza yol açan türlü şık, hoş, ünlü yabancı davetli ve cool İstanbullular katılacak.

Yazının Devamı

iKSV TASARIM RADARIMDA

24 Nisan 2012




İKSV’nin 40’ıncı yaşı kutlamalarına Şişhane’deki tasarım mağazaları da katıldı. Mağaza yenilenen yüzü ve doğum gününe özel koleksiyonuyla ziyareti hak ediyor



Yazının Devamı

Tek Kubbe’de ‘Derin Tutku’

19 Nisan 2012




Tophane-i Amire Tek Kubbe’de sergilenen Ayşegül Dinçkök’ün su altı fotoğrafları sergisi, biz izleyenleri yanıbaşımızda; denizin karanlık sularında nasıl da başka alemin sürüp gittiğini göstermesiyle ‘derin’den etkiledi


Ayşegül Dinçkök, Türkiye’nin önde gelen ailelerinden birine mensup... Benzer statüdeki, tek işleri magazin sayfalarını ‘renklendirmek’ten öteye geçmeyen insanların aksine, birey olarak farklılık yaratacak uğraşlara hayatında hep yer vermiş biri...Uzun süredir ilgilendiği fotoğrafçılığı, son iki yıldır bir ileri basamağa taşımış Dinçkök... Dünyanın keşfedilmemiş sualtı cennetlerini fotoğraflıyor, bize denizin dibinde başka bir hayatın süregittiğini bu mucizevi karelerle kanıtlıyor. Kendisinin çalışmaları, ‘resort’ tatilinde şıklık olsun diye yapılmış, Bali masajının yanına sıkıştırılmış şipşak dalmaların fotoğrafları değil. Hep birlikte suyun dibinde ne eşsiz bir dünya olduğunu fotoğraflardan gözlemleyip şaşırıyoruz. Minicik deniz atının olduğu bir kare var mesela; doğa fotoğrafından öte, bir çağdaş sanat eseri gibi... Tek Kubbe de sergi için azami verimli olacak biçimde tasarlanmış. Mavi plakalarla kaplanan camlar, sergiyi gezerken sizi reel

Yazının Devamı