Aynı dava, ayrı yargılama

31 Temmuz 2018

13 Aralık 2017 ve 10 Ocak 2018 tarihli Milliyet gazetelerinde yayımlanmış olan yazıların okunduğu ve bu yazının da onların devamı niteliğinde olduğu hatırlatmasının yanı sıra işte bu bilinç ve öngörüyle Türkiye’miz veya diğer devletler aleyhine verilmiş olan kararların ayrımını yapmadan, idari yargının görev alanında olan veya kısaca idari dava niteliğine haiz olan davalarla ilgili AİHM’nin yargılamasında ayrıntılar üzerinde durulduğunu bir kez daha vurgulamakta fayda görmekteyiz.

Odaklanılmasını önerdiğimiz ayrıntılar adeta “iki resim arasındaki fark”ı göstermektedir.

Bu yazıyı ve hazırlamakta olduğum kitap çalışmamı kaleme almama sebep AİHM kararlarından biri olan, İlbeyi Kemaloğlu ve Meriye Kemaloğlu/Türkiye dosyası (19986/06) ile ilgili olarak, iki resim arasındaki farkları aktardığımızda, konu çok daha iyi anlaşılacaktır.

İki farklı bakış

Yaşam hakkıyla ilgili uyuşmazlıkta, devletin pozitif yükümlülüğü ve yöneticilerin ihmali tartışılmıştır.

Okulun erken kapatılmasıyla ilgili olarak belediye araç şoförünü veya yetkilisini telefonla aramayı ihmal eden kamu görevlilerinin davranışı iki farklı bakışla yargılanmıştır.

22 Ocak 2004 tarihinde, şiddetli kar fırtınası nedeniyle,

Yazının Devamı

İletişimde yeni trend sağlık ve iyi yaşam

22 Temmuz 2018

Markaların artık tüketicilerin iyi yaşam ve sağlık talebini karşılayan bir iletişim stratejisine sahip olmaları gerekiyor. Bir kişisel hijyen markası olan LifeBuoy bir market zinciri ile anlaşıyor ve market arabalarının elle tutulan barlarına üzerinde kendi markası olan bir dezenfektan modülü ekliyor. Elle tutulan bara da “Market arabaları 1 milyonun üzerinde mikroba ev sahipliği yapar. Dezenfektanı sağa sola kaydırarak mikropların yüzde 99’unu yok edebilirsiniz” yazıyor. Böylece alışverişe gelen müşteriler market aracını kullanmaya başlamadan önce ellerinin değeceği bölümü dezenfekte edebiliyor.

Bu ufak çalışma sayesinde günde 10 bin tüketiciye değme şansı bulan markanın satışları da yüzde 53 oranında artış gösteriyor. Aslında tüketicilerin sağlığına dokunmak sadece sağlık alanında hizmet veren şirketlerin görevi değil. Günümüzde, hangi kategoriden olursa olsun tüm markalar, tüketicilerin hayatlarını bütünsel bir şekilde iyileştirme isteklerine, hizmet ve ürünleriyle somut fayda yaratarak karşılık verme zorunluluğu ile karşı karşıyalar. Küresel ekonominin en heyecan verici alanlarından biri olan sağlık ve iyi yaşam hareketi (health and wellness), tüm dünyada yaygınlaşarak büyümeye

Yazının Devamı

Türk Deniz Kuvvetleri Strateji Belgesi

9 Temmuz 2018

Ülkelerin belirli konularda temenni, niyet ve hedeflerini açıkça ortaya koydukları strateji belgeleri, söz konusu hususlarla ilgili olarak ülke vizyonunu, bakış açısını ve ciddiyetini ortaya koymaktadır. Kimi zaman bölgesel, kimi zaman küresel çerçevedeki perspektiflerin sunulduğu bu tip belgelerin satır aralarında, politik ve askeri birçok konu başlığı ve kısmi ayrıntılar ortaya çıkartılabilir. Deniz alanlarının kullanımı ve korunmasına yönelik bir kısım ülkelerin yayınladığı Deniz Strateji Belgeleri de bahse konu dokümanlar arasında yer alır. Bu kapsamda; açık kaynaklarda, Milli Güvenlik Siyaseti Belgesi çerçevesinde hazırlandığı belirtilen Türk Deniz Kuvvetleri’nin Çanakkale şehitlerimize ithaf ederek 2015 yılında yayınladığı ‘Türk Deniz Kuvvetleri Stratejisi’ isimli belgesinde, ülkemizin deniz alaka ve menfaatlerinin korunması yönünde, önümüzdeki 15-20 yıl içerisinde atılacak adımların neler olduğu ve nasıl bir kuvvet yapısının düşünüldüğü yönündeki, kurumun öngörü ve niyetlerini bulabilirsiniz.

Söz konusu strateji belgesinde, en özet şekliyle, Türk Deniz Kuvvetleri’nin dünya donanmaları arasında ‘Orta Ölçekli Küresel Güç Aktarım Yeteneğine Sahip Deniz Kuvveti’ kategorisine

Yazının Devamı

NE ZAMAN?

8 Temmuz 2018

"Ne zaman?" toplumda her çağda, her ortamda, her yaşta en sık sorulan sorudur. Anne çocuğuna “Ne zaman?” ders çalışacaksın, çocuk annesine “Ne zaman?” sokağa çıkacağım diye sorar. Okuldan öğrenciler öğretmenlere “Ne zaman?” yazılı yapacaksınız ya da notları vereceksiniz diye endişelerini dile getirir. Çalışan iş verenine “Ne zaman?” zam yapacaksınız diye, iş veren çalışanına “Ne zaman?” çalışacaksın der. Yaşlı emeklilik zamanını, emekli aylığını bilmek ister. Zamanla ilgili sorular sürüp gider.

Seçim sonunda beklentisi olanlar “Ne zaman?” iş bulacağım, “Ne zaman?” askerlik görevini yapacağım, “Ne zaman?” ekonomik durumum düzelecek diye yakınmasını açıklar. Zaman beklentisi olan ya da bu beklentiye çözüm arayanlar için bu kavram değerli, önemli bir etkendir.

Mitolojiye göre zaman tanrısı Kronos babasını ortadan kaldırıp onun yerini almış; bütün dünyaya egemen olmuş. Tanru Zeus, Kronos’a baş kaldırmış, zamanın belli bir yerde belli sınırlar içinde insanın yararına kullanılmasını sağlamıştır. Bu durum zamanın ölçülmesi kavramını doğurmuştur.

Zorlama nedeni olur

Seneca, zamanın sonsuz olduğunu ancak ondan çok az yararlandığımı söylemiştir. Zamanı iyi kullanamayan birey ve toplum zaman

Yazının Devamı

Dünyamızda hayvanlar da insanlar kadar hak sahibidir

4 Temmuz 2018

Genel olarak son yıllarda, özel olarak da son günlerde kedi, köpek ve at gibi evcil hayvanlara karşı kamuoyunda haklı tepkilere ve nefrete sebep olan kötü muameleler ve işkenceler yapılıyor. Söz konusu hayvanlardan bazıları gaddarca öldürülüyor. Bunlar ara sıra ortaya çıkan münferit olaylar olarak kalmıyor; sık sık tekrarlanıyor. Hayvan severlerin ve hayvan hakları savunucularının uzun yıllar süren ısrarlı çabaları sonucu çıkarılmış olan “hayvanlara kötü muameleyi ve işkenceyi önleyen yasal düzenlemelerin” etkili ve ibret olucu bir şekilde uygulanmaması, bu alanda bir teamül oluşmaması sebebiyle hayvanlara kötü muamele ve işkence bir türlü son bulmuyor. Kamuoyu tepkisi sebebiyle gözaltına alınan veya tutuklanan hayvan düşmanı fail ve canilerin hemen hepsi uygulamadaki bu zaaf yüzünden bir müddet sonra salıveriliyor.

Dünya tüm canlıların

Biliyoruz ki dünyamız sadece insanlar için değil tüm canlılar için hazırlanmış bir mekândır. Hayvanların da bu mekânda insanlar gibi doğma, büyüme ve yaşama hakkı bulunmaktadır. Yaratıcı Kudret doğadaki hayranlık uyandıran muazzam dengeyi sadece insanlar için değil hayvanları ve bitkileri de kapsayan bütün canlılar için kurmuştur. Dünyadaki bütün

Yazının Devamı

Niçin Aile ve Çocuk Bakanlığı kurulmalı?

2 Temmuz 2018

Türkiye, nüfusunun yüzde 82’si kasaba, şehir ve büyükşehirlerde yaşayan çok hareketli demografik yapıya sahip bir ülke. Nüfusun yüzde 28.3’ünü 0-17 yaş aralığındaki çocuklar oluşturmaktadır. Toplam doğurganlık hızı 2.07, ortalama hane halkı büyüklüğü 3.4 ve 22.676.186 hane halkı yapısı ile hızlı değişim ve dönüşümünü sürdürmektedir. Bu değişim/dönüşümle birlikte bir taraftan hareketli olduğu kadar diğer taraftan yorgun bir toplum görüntüsü içindedir.

Türkiye ayrıca çok yönlü modernleşme kuşatması sonucu üretilmiş değerleri tüketen aile yapısına doğru evrilmektedir. Bu yönüyle kültür ve medeniyet değerlerinin zayıfladığı ve kültürel yoğunluğun azaldığı bir ülke görüntüsü içindedir. 1980 sonrası sosyal yapıdaki çözülmenin ailenin tüm bireylerini etkilediği ve aileyi sorunlarını çözemez duruma getirdiği hususu ise ortak kabullerden biri durumuna gelmiştir.

Temel politika ve strateji eksikliği nedeniyle, sarmala dönüşen sosyal sorunlar çözülemediği gibi, her bir sorun alanı birbiriyle ilişkili yeni sarmallara dönüşmektedir. Cumhuriyet Dönemi’nden bu yana ve özellikle son 15 yılda başta engellilerle ilgili olmak üzere, sosyal haklar konusunda çok önemli yasal düzenlemeler yapıldığı ve

Yazının Devamı

Çarpıcı tekil doğrular kahredici çoğul yanlışlar

28 Haziran 2018

Bilimsel düşünüş merakla, kuşkuyla başlar ve sürer. Descartes çıkaramamış bir toplumda aşağıda yansıtılan kimi yanlışların yapılması doğaldır diyemeyiz. Çünkü bunları yapanlar, rastgele insanlar değildir. Okur yazar, bilgisinden kuşkulanması gereken insanlardır.

Bu açıdan durum üzücüdür ve uyarıcıdır; öğretim dizgemizi gözden geçirmemizi zorlamaktadır.

Birinci örnek şudur: Siyasetçiler, yazarlar, sık sık “Rahmetli İsmet İnönü’nün dediği gibi” diye başlar ve “Bir memlekette namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça o memlekette kurtuluş yoktur” diyerek sözlerini bitirirler.

Ne yazık ki, düşünmeden benimsenen bu söz, seçkinlerin gözünde bile bir özdeyiştir. Çok çarpıcı ve etkileyici olduğundan da sık sık yinelenir durur.

Oysa hukukun üstünlüğü ilkesini yaşama geçiren bir düzende yolsuzluklarla savaşma görevi savcının, yansız yargınındır; asla kişilerin değil. Suçlarla savaşımda kişilerin yardımına gereksinen bir devlet ise, egemen değil, yetersiz bir devlettir; devlet olamamış bir yapıdır.

İnönü gibi yaşamı boyunca kurallara uymuş deneyimli bir devlet insanının ağzından bu sözler elbette çıkamazdı, çıkmamıştır da.

Olayın aslı şudur: Basında devrim karşıtı acımasız eleştiriler, kara

Yazının Devamı

Geleceğin amfisi için teknoloji şimdiden hazır

24 Haziran 2018

Sektör olarak, eğitimin geleceğine ve teknolojinin nasıl öğrenme deneyimini daha da iyileştirmek için bir kolaylaştırıcı olarak kullanılabileceğine bakmaya o kadar çok zaman harcıyoruz ki, halihazırda ne kadar mesafe kat ettiğimizi unutmak kolay olabiliyor.

Günümüzün öğretim tarzları artık tek boyutlu değil, daha ziyade öğrencilerin sadece birlikte çalışmasına imkân vermekle kalmayıp, aynı zamanda gündemi ve devam eden tartışmaya şekil vermelerine de imkân sağlayan, çekici ve interaktif bir deneyim sağlıyor. Sunumları şeffaf sayfalara yazıp, tepegöz yardımıyla grupla paylaştığımız günlerden bu yana çok mesafe kat ettik.

Aktif öğrenmeye olanak sağlamak

Modern teknoloji çözümleri, öğrencilerin halihazırda akıllı telefon ve tabletler gibi cihazlarını sadece yalnız olduklarında değil, sınıfta da kullanmalarına imkân vererek, öğrenme deneyimi kapsamında doğrudan iş birliği çözümleri ile bağlantı kurmalarına imkân veriyor. Bu, küçük ekipler halinde bir araya gelen öğrencilerin iş birliğine dayalı bir görevi yapmasına, proje içeriklerini görüntüleyip tartışmasına ve ortak kararlar vermesine imkân sağlıyor.

Bu teknolojinin en iyi yönünü ise, halen gelişiyor olması oluşturuyor ve ileriyi

Yazının Devamı