Soru: Bağ-Kur’luyum. Küçük bir dükkânım var. SGK’dan yazı geldi. 4 bin 500 TL borç çıkarmışlar. Kendi sigorta primimi, yanımda çalışan sigortalımdan düşük ödediğim için bu borç çıkarılmış. Ne yapmalıyım?
CEVAP: Esnaf, sanatkâr, ticaretle uğraşanlara SGK’nın çıkardığı prim ve cezalar, çalıştırdıkları sigortalılara ödedikleri ücretlerden kaynaklanıyor. Bağ-Kur’lu esnafın, yanında çalıştırdığı sigortalı (4-a) için SGK’ya bildirdiği tutar, kendi priminden fazlaysa sorun çıkıyor. SGK esnafa, “İşçin için SGK’ya bildirdiğin prime esas kazanç, kendi Bağ-Kur priminden fazla olamaz” diyor ve aradaki prim farkını, primlerin gecikme cezası ve gecikme zammını Bağ-Kur’lu işverenden istiyor.
Sosyal Güvenlik Reformu, Bağ-Kur sisteminde önemli değişiklikler getirdi. En önemli değişiklik esnaf, sanatkâr, ticaretle uğraşanlar için basamak sisteminin kaldırılmasıydı. Ekim 2008 öncesinde, Bağ-Kur’lu vatandaş 24 basamaklı sistemde, bulunduğu basamak üzerinden primlerini ödüyordu. Uygulama, Ekim 2008’dan sonra kalktı ve yeni dönemde, Bağ-Kur’luların primleri ücret/kazanç beyanına göre ödenmeye başlandı. Bağ-Kur’lulara asgari ücret ile asgari ücretin 6.5 katı arasında değişen, kendi
Geçen hafta Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı istihdam ve teşvik paketi özellikle işsizliğin yeniden yükselme eğiliminde olduğu bu dönemde Türkiye ekonomisi açısından olumlu sonuçlar doğurabilir. Özellikle yeni yatırımlar açısından 1. ve 2. bölgede de sigorta primleri işveren hissesinin 2 yıl boyunca devlet tarafından karşılanacak olması da önemli. Ayrıca işbaşı eğitim programı kapsamında eğitim alan işsizlerin istihdam edilecekleri sektöre göre 3.5 veya 4 yıl süreyle yine işveren tarafından prim ödenmeden istihdam edilecek olması da işverenlerin yüzünü güldürecektir.
Toplum yararına
Bakanlar Kurulu kararıyla, işsizlik sigortası fonundaki paranın “işgücünün istihdam edilebilirliğini artırmak, çalışanların vasıflarını yükselterek işsizlik riskini azaltmak ve teknolojik gelişmeler nedeniyle işsiz kalması beklenenlerin başka alanlara yönlendirilmesini sağlamak, istihdamı artırıcı ve koruyucu tedbirler almak ve uygulamak, işe yerleştirme ve danışmanlık hizmetleri temin etmek, işgücü piyasası araştırma ve planlama çalışmaları yapmak amacıyla” kullanılabilecek yüzdesi 2015 yılı için yüzde 30’dan yüzde 42’ye yükseltildi.
Diğer yandan bu miktarın toplum yararına
Sosyal güvenlik destek primi (SGDP), emekli olanların yeniden çalışmaya başlamaları halinde SGK’ya ödemek zorunda oldukları prim anlamına geliyor.
Ekim 2008 sonrası ilk defa sigortalı olup yaşlılık aylığı almaya hak kazananlardan tarımsal faaliyette bulunanlar hariç emeklilik sonrası çalışmaya başlayanların emekli aylıkları kesiliyor. Bu kişiler SGDP ödeyerek hem çalışıp, hem emekli maaşlarını alma hakkına sahip değiller. Diğer yandan bu durumdaki kişiler eğer kendi nam ve hesaplarına çalışmaya başlarlarsa yüzde 15 oranında SGDP ödeyerek emekli aylıklarını almaya devam edebiliyor.
Ekim 2008 öncesi sigortalı olanlar, ne zaman ve hangi statüde emekli olurlarsa olsunlar, yeniden 4/a’lı olarak çalışmaya başlamaları halinde emekli aylıklarını kaybetmiyor. Bu kişiler yüzde 32 oranında SGDP ödeyerek emekli aylıklarını almaya devam edebilir.
Ekim 2008 öncesi emekli olanlar yeniden 4/b’li olarak çalışmaya başlarlarsa, yani kendiişlerini kurup esnaf ya da tüccar olurlarsa yüzde 15 oranında SGDP ödemek durumunda. Emekli olduktan sonra devlette herhangi bir pozisyonda çalışmaya başlayanların ise SGDP ödemeleri söz konusu değil. Bu kişilerin emekli aylıkları memur olduklarında
Ay içerisinde aynı kişi tarafından 10 günden az çalıştırılmakla beraber, farklı evlerde çalıştığı süre 10 günü geçen kişiler ne yazık ki yalnızca iş kazası ve meslek hastalığı sigorta kolundan yararlanabilecek. Bu kişiler emeklilik için kendi primlerini ödemek durumunda kalacak. Ay içerisinde 3 farklı eve haftada bir temizliğe giden kişi toplamda 12 gün çalıştırılmış olacak fakat SGK tarafından yalnızca aynı kişi tarafından çalıştırılması gerektiği için ay içerisinde 10 günden az çalıştırılmış muamelesi görecek. 10 günden fazla çalışıyor olmasına rağmen bu çalışması aynı kişi hizmetinde olmadığı için yalnızca iş kazası ve meslek hastalığı sigorta kolundan yararlanabilecek ve emeklilik için ayda 390 TL ödemesi gerekecek.
10 günden az çalışanlar GSS primlerini kendileri ödeyecek
Aynı kişi tarafından ay içerisinde 10 günden az çalıştırılan kişiler bu çalışmaları dolayısıyla sağlık hizmetlerinden yararlanamayacak. Bu kişilerin sağlık hizmetlerinden yararlanmaları için GSS primi ödemeleri gerekecek. Diğer yandan, eşi üzerinden sağlık hizmetlerinden yararlanan bir kişi ay içerisinde 10 günden az çalıştırılmış olsa da eşi üzerinden sağlık hizmetlerinden yararlanacak.
10 günden
1 Nisan itibarıyla gündelikçilerin sigortalanması konusunda yeni düzenleme hayata geçti. Konuyla ilgili tebliğ çarşamba günü Resmi Gazete’de yayımlandı. Dolayısıyla, çarşamba gününden itibaren 1 gün, 1 saat bile olsa ev hizmetleri kapsamında işçi çalıştıran herkes bu kişileri sigortalatmak zorunda. Peki, sigortalılık konusundaki işlemler nasıl yapılacak?
Sigorta bildirimi çalışılan ay içinde yapılmalı...
Ay içerisinde 10 günden az gündelikçi çalıştıran kişiler bu kişilere ilişkin bildirimleri gündelikçi çalıştırdıkları ay sonuna kadar yapabilirler. Ancak iş kazası yaşanması durumunda gündelikçinin mağdur olmasını engellemek adına bu bildirimin hemen yapılmasında fayda var.
Diğer yandan, bu şekilde iş kazasına maruz kalan gündelikçiye ilişkin bildirim www.turkiye.gov.tr adresinde yer alan “e-hizmetler” menüsünün altındaki “ev hizmetleri” kısmı seçilerek “iş kazası bildirim” bölümünden yapılabilecek. Bu bildirimin yapılması ile gündelikçinin yardımlardan yararlanması mümkün hale gelecek.
10 günden az çalışmada sigorta primleri nasıl hesaplanacak?
SGK gündelikçilerin sigortalanması konusunda 10 gün sınırını belirlemiş durumda. 10 günün altında çalışan gündelikçiler
İşsizliğin artış gösterdiği dönemlerde teşvik uygulamaları önem kazanır. İşsizliğin içinde bulunduğumuz dönemde son dört yıl ortalamasının üzerinde olması teşvikler konusunu bugünlerde yeniden gündeme getirmiş oldu. En son açıklanan 2014 yılı Kasım ayı verilerine göre; genel işsizlik oranı 10,7 iken kadınların işsizlik oranı yüzde 13. Yine aynı dönemde 15 24 yaş arası genç nüfusun işsizlik oranı yüzde 19,9. İşsizlik rakamları özellikle kadınlar ve gençlerde Türkiye ortalamasının çok üzerinde. İşte bu noktada kadın ve gençlere yönelik teşvik düzenlemeleri var mı? Varsa da etkili olamıyor mu konusunu tartışmak gerekiyor.
Kadın ve gençler için
Halen uygulanmakta olan çok sayıda istihdam teşviki var. Ancak bu teşvikler içerisinde dezavantajlı gruplar olarak adlandırılan kadın ve genç çalışanlara yönelik teşvik uygulaması özel bir öneme sahip. Bu teşvik uygulaması Mart 2011’den bu yana devam ediyor. Bu teşvik için başvuruların sona ereceği tarih 31 Aralık 2015.
Kadın ve genç istihdam teşviki işverenlerce çok da iyi bilinen, anlaşılmış bir teşvik türü değil. Aslında bu teşvik kullanılabilse, işverenler belirli süreler boyunca kadın ve genç çalışanları için hiç prim
Gündelikçiler ve gündelikçi çalıştıranlar için 1 Nisan’dan itibaren yeni bir dönem başlıyor. Bu tarihten itibaren haftada bir gün, bir saat bile olsa evinde gündelikçi çalıştıranlar, SGK’ya bildirimde bulunacak.
Gündelikçiyi sigortalatmayan ev sahibine, bu durum tespit edildiği anda 5 asgari ücret, sigorta yaptırılmayan her ay için ise 2 asgari ücret tutarında idari para cezası uygulanacak. Dolayısıyla 1 yıldır evinde çalıştırdığı gündelikçiyi sigortalatmayan ev sahibine toplamda 27 asgari ücret karşılığı 32 bin 440 TL idari para cezası uygulanması mümkün.
10 günden fazla çalışanlar
Ay içerisinde 10 gün ve üzerinde çalıştırılan gündelikçiler için SGK’ya sadece bir defalık tek bir bildirim yapılacak. SGK, ev sahibinin bildirdiği kazanç üzerinden bu kişiler için yüzde 32.5 oranında prim hesaplayacak. Hesaplanan prim bildirim yapan kişinin SGK’ya bildirdiği banka hesabından düşülecek ve sigortalılık işlemleri tamamlanacak. Fatura ödemesinde olduğu gibi bankaya talimat verilecek, SGK da ev sahibinin banka hesabından primi her ay otomatik olarak çekecek. Ne zamanki evde çalışanla yollarınız ayrıldı, o zaman da SGK’ya yine tek bir nüsha formla durumu internet üzerinden
Soru: Yıllık iznimi 14 gün olarak kullanmak istiyorum. İşveren parça parça kullandırmak istiyor. Yıllık iznimi tek parça olarak kullanamaz mıyım?
Cevap: Yıllık izin süresi, işçi ve işverenin anlaşması şartıyla en fazla 3’e bölünerek kullanılabilir. Yıllık iznin parça parça kullandırılması halinde bölünen sürelerden bir bölümünün 10 günden az olmaması gerekmektedir. Yani işyerinde 3 yıldır çalışan bir işçinin 14 günlük yıllık izni, 10 gün, 2 gün ve 2 gün olmak üzere bölünebilir. Bu noktadaki amaç, yıllık izinlerin işveren tarafından fasılalarla verilerek işçinin sürekli dinlenme hakkının engellenmemesidir. İşverenin yıllık izni 3’ten fazla parçaya bölmesi mümkün olmadığı gibi, bir bölümünü de 10 günden az kullandırmak istemesi kanuna aykırıdır.
Yol izni hakkı var
Yıllık izne çıkacak işçiye işverenin yol izni de vermesi gerekebilir. Yıllık iznini işyerinin kurulu bulunduğu yerden başka bir ilde geçirecek çalışana, isteği halinde ve bu durumu belgelemesi şartıyla toplam 4 güne kadar yol izni verilmek zorundadır. Fakat uygulamada genellikle yol izninin işçilere verilmediği görüyoruz.
Yıllık ücretli iznin kullanılacağı tarih konusunda ise işverenin kararı önemlidir.