Eski ilişkisiyle yollarını ayıramamışsa sizinle yeni bir sayfa açamamış demektir.Mail adresim üzerinden bana gönderdiğiniz soruları tek tek inceliyorum ve onların arasından çok sayıda insanın hayatına dokunan konu başlıklarını seçiyorum. Bu hafta yine ilişkiler konusunda size farklı bir bakış açısı sağlayacak çözüm önerileriyle karşınızdayım.
1) 15 yıllık evliliğimizde sorunlar var ve aramızda sessiz bir gerginlik oluyor, eski günlerimize nasıl dönebiliriz?
Evliliğinde sorun yaşayan çiftlerin yaptıkları en büyük hata sürekli olumsuz anılara odaklanmalarıdır. 15 yıldır evli olan bir çift, dünyanın neresinde olursa olsun, iyi anılar gibi kötü anılara da sahip olacaktır; çünkü hiçbir ilişki sürekli mutluluk getiremez. Önemli olan, birlikte yaşanmış güzel anıları sakin bir gecede ve mum ışığı eşliğinde konuşmak, hatırlamak ve mutlu anlara odaklanmaktır. Bu egzersizi yapan çiftlerin aralarında yeniden sıcak bir yakınlık duygusu oluşur.
2) Eşim yoğun bir iş adamı ve gün içinde bana yeterince ilgi göstermiyor, nasıl
İlişki koçu olarak çalıştığım yıllar içerisinde yaklaşık 9 bin kadın danışanla birebir seanslardan öğütülmüş şahsi gözlemlerim benzer durumları yaşayanlar için yol gösterici olabilir
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Yeryüzündeki hayatın anlamı dişil enerjide saklıdır çünkü insan yaşamında estetik olan ve yaratıcı olan her şey kadınlar tarafından düşünülmüş, inşa edilmiş ve ortaya konmuştur. Dolayısıyla toplumsal yaşamda kadın gücünün ön plana çıkması, korunması ve her zaman desteklenmesi gerektiğine inanıyorum. Bugün yazımda sizlere ilişki koçu olarak çalıştığım yıllar içerisinde yaklaşık 9 bin kadın danışan ile gerçekleştirdiğim birebir seanslardan öğütülmüş şahsi gözlem ve analizlerimi aktaracağım. İnanıyorum ki bu bilgiler çok sayıda okuruma özel hayatlarında güçlü bir ışık tutacaktır.
Özel hayatında kendi kararlarını vermelisin
Ne kadar çok sayıda kadının çevre baskısıyla yanlış ve mecburi
Bazı insanlarda retroaktif kıskançlık vardır; yani sizin geçmişinize yönelik yaşantılarınızı kurcalayıp sürekli bunları gündeme getirerek sizi suçlarlar. Bu davranışları sağlıklı değildir. Tam aksine, partneriniz eğer bunu yapıyorsa onun bazı geçmiş travmaları ya da saplantıları nedeniyle bir uzman terapiste başvurması gerektiğini unutmayın. Bu konulardaki ısrarlı sorularına yanıt vermeyin; çünkü ilişkilerde geçmişi konuşmak sakıncalıdır!Bazı insanlar geçmişinizi kurcalayıp eski ilişkilerinizi gündeme getirerek sizi suçlar. Bu davranışları sağlıklı değildirAdil’e Sor köşesinden sizlere ulaşmaya başladığım tarihten beri dünyanın dört bir yanındaki okurlarımdan ilişkilere dair sorular alıyorum ve aramızdaki sinerjiyi seviyorum. Bugün Almanya ve Belçika gibi farklı ülkelerden de mail adresime gelen soruları yanıtlıyorum.
1- “Farklı kültürden biriyle ilişki yaşarken nelere dikkat etmeliyim?”
Farklı kültürden ilişkiyi sağlam veya kırılgan hale getiren anahtar kelime “esneklik” olacaktır. Farklılıklara yönelik,
Evlilik anlık heveslerle alınacak maceralı bir karar değildir; tam aksine hayat boyu birliktelik amacıyla yapılan son derece ciddi bir seçimdirHafta boyunca mail adresime gelen sorular arasında evlilik başlığı dikkatimi çekti. Her zaman merak edilen ve üzerine çok çeşitli yorumlar yapılan evlilik konusunda sizlere farklı bir pencere açmak amacıyla önde gelen soruları yanıtlamaya karar verdim.
1-“Evlilik için ideal insanla karşılaştığımı nasıl anlarım?”
Evlilik için ideal insan tanımı son derece göreceli olmakla birlikte her insana göre değişir. Aslında bunu anlamak için kendinize şu soruyu sormalısınız: “Benim bir ilişkide karşı cinste aradığım özellikler nelerdir?” Buna önemli bir başka soru eşlik eder: “Asla bana yapılmasını kabul etmeyeceğim davranışlar nelerdir?” Bu iki soruya maddeler halinde yanıt verirseniz, sizin için evlilikteki ideal profili bulmuş olacaksınız. Benden size ufak bir tavsiye; partnerinizde aradığınız özellikler arasında ilk sıraya karşılıklı anlayış maddesini koyarsanız evlilikte mutlu olursunuz.
2- “Boşanma oranları
Yanlış bir ilişkide olmaktansa yalnızlık daha iyidir; yalnızlıktan kurtulmak için yara bandı ilişkilere sığınmak mutluluk getirmez.
Gündem maddemiz malumunuz üzere; “Sevgililer Günü”. Bugün köşemden sizlere Sevgililer Günü hakkında perde arkasında kalmış bazı bilgileri aktarmak istiyorum; çünkü 14 Şubat tarihçesiyle ilgili sizlerden gelen sorulara yanıt vermenin tam zamanı olduğunu düşünüyorum. Aslına bakarsanız bugün hayatımızda bir anlam ifade eden her olgunun tarihsel geçmişi vardır; bence Sevgililer Günü de ilginç bir hikâye taşıyor. Roma İmparatoru II. Claudius II, erkeklerin evlenmesini yasaklıyor, çünkü onlara sadece asker gözüyle bakıyor. O dönemde Roma şehrinde ünlü din adamı Aziz Valentine ise aşkı korumak adına gizli nikâhlar kıyıyor; fakat bu durum bir süre sonra ortaya çıkınca M.S. 270 yılında 14 Şubat tarihinde İmparator tarafından verilen emirle idam ediliyor. Batı ülkelerinde “Valentine’s Day” olarak kutlanan Sevgililer Günü’nün
Bir insan, sadece hak ettiğini düşündüğü ölçüde sevgiyi kabullenir. Sevilmeye alışık olmayan bir insan sizin sevginizi anlayamaz ve hatta bu durumu anlamsız bulacaktır.
Geçtiğimiz hafta bu köşeden sizlerle paylaştığım ilk yazımın ardından e-posta adresime gelen binlerce soru oldu ve bunlar arasından birçok insanın hayatına dokunabilecek konuları seçtim. İlişkiler üzerine bana gönderdiğiniz soruları yanıtlarken sizlere farklı bir bakış açısı sunmaya dikkat ediyorum. Aynı zamanda gizliliği korumak amacıyla ne isim ne de soy isim bilgilerinizi paylaşıyorum. Sorularınızı e-posta adresime iletebilirsiniz.
1- “Sosyal medyadan 3 aydır yazıştığım bir adamı nasıl tanıyabilirim?”
Gerçek şu ki sosyal medyadan yazışarak kimseyi tanıyamazsınız çünkü size asla gerçek yüzünü göstermez; özellikle böyle yüzeysel bir ortamda henüz görmediğiniz bir insanın yazdıklarını pek ciddiye almayın ve yüz yüze görüşme faslını bir an önce gerçekleştirin. Bu insan ile 3 defa yüz yüze görüşmek,
Görkemli bir çınarın bünyesine katılmak yazarlık yolculuğumda benim için bir şeref madalyası; burada, interaktif bir köşeden sizlerle soru cevap misali iletişimde olacağız.
Milliyet Ailesi’ne katılmanın bana verdiği heyecanı ve mutluluğu sizlerle paylaşmak istiyorum. Medyamıza uzun yıllardır yön veren görkemli bir çınarın bünyesine katılmak yazarlık yolculuğumda benim için muazzam bir şeref madalyası anlamına geliyor.
Bundan sonra her cumartesi, sizlere bu köşeden ulaşarak ilişkilerde ve evliliklerde yaşanan sorunlara değineceğim; bunu yaparken yazaradilyildirim@gmail.com adresimden bana gönderdiğiniz sorulara ve talep ettiğiniz konulara öncelikli olarak yer vereceğimi belirtmek isterim; dolayısıyla burada, interaktif bir köşeden sizlerle soru cevap misali iletişimde olacağız.
İlişki muhasebesi
Hayatımızda olup biten her şeyde olduğu gibi yaşadığımız ilişkilerin de muhasebesini yapmak durumundayız. Son yirmi yıla şöyle bir bakacak olursak kadın erkek ilişkilerinde gördüğümüz manzara pek güneşli sayılmaz; milenyum sonrası dünyada çok
Yeni yıla girmemize sadece 7 gün kaldı, tam bir hafta sonra zorlu geçen 2020 senesi sona eriyor. Size ilginç bir teklifim var: yılın son 7 gününü nasıl geçirirseniz yeni yılı da aynı şekilde geçirebilirsiniz, şaka değil. Nasıl mı? Size yöntemi anlatıyorum.
Bu yılın herkes için son derece yorucu ve stres dolu olduğu bir gerçek; tarih boyunca gerçekleşmiş salgınları tarih kitaplarından okuyorduk ancak birebir olarak yaşamanın ne kadar farklı bir deneyim olduğunu gördük. Düşünün ki veba salgını çeşitli yüzyıllarda tekrarlayarak dünya genelinde 450 milyona yakın insanın hayatını kaybetmesine yol açmış, son derece yıkıcı bir salgındı. Bundan 200 yıl öncesinde vebaya yakalanmak ölüm anlamına geliyordu ama zamanla ilaçları bulundu ve etkisiz hale getirildi, yani her şey zamanın süzgecinde eriyip gidiyor. Öte yandan, dünya genelinde yaşanan şok dalgası 2020 senesine damgasını vurdu ve insan hayatında en büyük zenginliğin sağlık olduğunu bizlere bir kez daha göstermiş oldu.
“Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat