Biriken anlaşmazlıkları konuşarak çözmek yerine sessizliğe bürünen çiftler için pandemi süreci kâbus haline gelebilir.
Kapanma sürecini yaşadığımız şu zor günlerde ilişkileri bu açıdan da değerlendirmek gerekiyor. Sizlerden karantina döneminin ilişkileri nasıl etkilediğine ilişkin gelen yoğun sorular karşısında, farklı bir pencere aralamak gereği de ortaya çıktı. Son haftalarda sizlerden en çok aldığım dört soruyu seçtim ve her birine detaylı yanıtlar verdim.
1) Aynı evde eşimle aramızdaki gerginlikler iyice arttı, ne yapmalıyız?
Eğer evli bir çift aynı evde birbirine tahammül edemeyecek duruma geldiyse acaba bunun sorumlusu gerçekten pandemi olabilir mi? Evli bir çiftten beklenen aynı evin çatısı altında yaşamalarıdır; aralarında sürekli artan bir gerginlik olduğunda bunun en büyük sebebi pandemi değildir, geçmişten kalan sorunlardır. Yıllardır aralarında biriken bazı anlaşmazlıkları konuşarak çözmek yerine pasif agresif tavırlar takınarak sessizliğe bürünen çiftler için pandemi sürecinin
Kadın erkek ilişkileri de pandemiden nasibini aldı; sağlam görünen evlilikler bile çatırdamaya başladı. Peki ne yapmalıyız?
Malum pandemi süreci hayatımıza dair birçok şeyi değiştirdi. Henüz değişimin tümünü algılayamıyoruz, ancak insan ilişkilerinde yaşanan büyük kaos dikkatimizi çekiyor. Kadın erkek ilişkileri de pandemiden nasibini aldı ve bu süreçte bazı dinamiklerin yerinden oynadığını görüyoruz, örneğin sağlam görünen evlilikler bile çatırdamaya başladı.
1) Aynı evde kalmak ilişkimizi çok yıprattı, ne yapmalıyım?
Aynı evde kalmak sadece sağlam olmayan bir ilişkiyi yıpratabilir; dolayısıyla eğer bir çift, pandemi sürecinde sürekli aynı evde vakit geçirdikleri için problem yaşıyorsa bundan çıkarmaları gereken bir mesaj vardır: Aralarındaki duygu tükenmiştir. Ayrıca bazı davranışları birbirini rahatsız eden bir seviyeye geldiyse ve bu sebeple tartışmalar arttıysa, onlara önerim yaklaşık 15 gün kadar ayrı vakit geçirmeleri olacaktır. Bunu deneyen çiftler, bir çeşit “özlem
Baharla birlikte içimizde kelebekler uçuşmaya başlar ancak bazıları “Ben flört edemiyorum ve bu işlerden anlamıyorum!” duygusuyla çaresizliğe kapılır. İnsan, egzersiz yaptığı hemen her konuda kendini geliştirebilir, dolayısıyla flört etmek de sanıldığı kadar imkânsız değildir.
1) Çok sık flört denemelerim oluyor ama hiçbiri ilişkiye dönüşmüyor, nerede hata yapıyor olabilirim?
Çok sık tabiri sorunun içindeki cevabı gösteriyor. Sürekli farklı insanlarla flört etmek iyi bir fikir değildir; asıl önemli olan flört ederken ne istediğini bilmektir. Örneğin karşı cinste aradığınız ilk özellik nedir? Dürüstlük, samimiyet ya da cazibe; sizin ilginizi çeken özelliği mutlaka belirlemeniz gerekiyor. “Benim aradığım mümkünse bir sene içinde evliliğe dönüşen bir ilişki” diyorsanız flört ettiğiniz insanın size yönelik davranış biçimine bu gözle bakmalısınız. Yapılan en büyük hata başarısız bir flört girişiminin ardından hemen yeni denemeler yapmak ve
Bu istek insanın içinden gelmelidir, çünkü dışarıdan kendisine dayatılan bir değişim mecburiyetine genelde direnç gösterilir.
İlişkide olduğumuz insanın bazı özellikleri bizi çok etkilerken kimi özellikleri de bizi ondan soğutabilir, kimse mükemmel değildir. Öte yandan her yanıyla bize uyumlu bir insanla ilişki yaşamak da sıkıcı olabilir, dolayısıyla farklılıklar ilişkiye zenginlik katacaktır.
1) İnsanlar zamanla değişir mi?
Erkekler arasında geçerli bir söz vardır, sanıyorum bu söz aynı zamanda “Kaybedenler Kulübü” filminde geçiyordu: “Kadınlar bir erkeğe âşık olur ve sonra o erkeği olmasını istedikleri adama çevirmeye çalışırlar.” Bir erkeğin “Ben bu kadını biraz değiştirmek istiyorum” dediğine pek şahit olmadım, çünkü erkek zihniyeti çok basittir; eğer kadın ona göre değilse daha en baştan uzak durmayı tercih eder. Ayrıca sevdiği kadını değiştirmeye çalışacak kadar ilişkisine emek sarf eden bir adamı bulmak zordur. İnsanları değiştiren faktörlerin başında yaşadıkları olaylar gelir, yoğun
Herkese merhabalar,
Erkek dilinin şifrelerini yazılarımda sizlerle paylaşırken bazı yaşanmış örnekleri sunuyorum çünkü hiçbir şey, gerçek hayattan yaşanmış olaylar kadar etkili değildir. Aslına bakarsanız bir erkekle sosyal medyadan yazışırken onun cümlelerine bakıp o adamın kalitesini ve kalibresini anlayabilirsiniz, örneğin size sorduğu birtakım sorular bile kafa yapısını size gösterir. Yeter ki siz duygularınızı bir kenara bırakıp mantığınızı kullanın. Sosyal medyadan tanışmalar çok moda ve bu yazışmalar hiçbir tanışmaya dönüşmeden başlayıp bitebiliyor, bu durumda size ne yazdığına çok dikkat etmeniz gerekir, işte size bazı enteresan örnekler:
1) Neden bu işi yapıyorsun?
İşinizle ilgili garip sorular sorduğunda ona yanıt vermekle uğraşmayın çünkü karşınızda saygısız bir adam var, normalde kimse başkasının işiyle ilgili yorum yapamaz buna en basit anlatımıyla terbiyesizlik diyoruz fakat bunun sebebi genelde bir tarafın hep sessiz kalmasıdır. Ses çıkarmadıkça saygısız taraf daha da saçma sorular sormaya başlar; yani bu tip durumlarda tepki göstermeniz
Evli bir çifti boşanmaya götüren sebepler evlilikten önce aralarında tartışma yaratan sebeplerle aynıdır
1) Günümüzde boşanmaların artışındaki en büyük sebep nedir?
Dönemsel olarak boşanma vakalarındaki sebepler değişmektedir; son yıllarda en büyük sebep olarak karşımıza maddi anlaşmazlıklar çıkıyor; örneğin para harcama konusundaki görüş farklılıkları diyebiliriz. Eşlerden biri çocuğun özel okula gitmesini isterken diğeri devlet okulu konusunda ısrar edince boşanma kararı alabiliyorlar ya da biri lüks arabaya binme konusunda diretince diğer eş tasarruflu olalım diyor ve aralarına kara kedi giriyor. Maddi konularda uyuşmazlık en büyük boşanma sebebi haline geldi; çünkü maddiyatın önemi gittikçe arttı.
2) Boşanma sürecine giren bir çiftin evliliği kurtulabilir mi?
Eğer aralarında saygısızlık olmadıysa elbette kurtulur. Aynı sorunlarla boğuşan bir başka çiftin evliliği daha güçlü hale gelirken bundaki en büyük sebep sorunları saygı sınırları içerisinde çözmeleridir. Aralarındaki
Sizlerden gelen soruları yanıtladığım köşemde bu hafta ayrılığın kadın ve erkek üzerindeki etkilerinden, flört aşamalarında yapılan hatalardan, ilişkide mutluluğu bulabilmenin koşullarından bahsedelim
1) Mutlu ilişkiyi bulanların sırrı nedir?
Mutlu ilişkiyi bulanlar öncelikle geçmişte yaşamaz; yani unutamadıkları bir eski sevgili enkazını taşımaz, sadece yaşadıkları anı düşünür. Bir diğer sırları ise sakin olmalarıdır; örneğin yeni tanıştıkları bir insanı tanırken acele etmez ve daha flört aşamasında büyük beklentilere girmez. Öte yandan mutlu ilişkiyi bulanlar kendi özel alanlarını korumayı başarır; asla partnerinin özel alanına müdahale etmez ve her dakikayı yan yana geçirmek konusunda endişe etmez; yalnız başına da gayet mutlu olabilir. En önemli sırları ise bir ilişkiden ne istediklerini bilmeleridir; çünkü kendini bilen bir insan doğru partneri bulacaktır.
2) Bir erkek ayrılık aşamasında nasıl hisseder?
Erkeklerin ayrılık aşamasını daha kolay atlattıkları yönündeki söylem doğru değildir; sadece erkeğin toplumda güçlü bir imaj
Bu hafta özellikle evlilik başlığı altında gelen sorularda sizlere farklı pencereler açmak istiyorum1) Yaklaşık iki senedir bir ilişki içerisindeyim ancak erkek arkadaşım evlilik konusunu hiç açmıyor, sizce neden?
İki senelik ilişki gayet ciddi bir süreyi kapsıyor, bu süre zarfında evlilik konusu açılmalıydı ama eğer bu konuya girmediyse en büyük sebep sizin beklentinizi ona söylememiş olmanızdır. Bazı kadınlar bu konuyu erkeğin açmasını ister, ancak son yıllarda erkeklerin evlilik konusunda çeşitli endişeleri var; örneğin maddi endişeler, sorumluluktan kaçınmaları ya da özgürlüğe düşkün olmaları. Eğer bir adım atmasını istiyorsanız ona şunları söyleyebilirsiniz: “Seninle ilişkimizde mutluyum ve bizi bir aile olarak düşünebiliyorum, ancak eğer senin evlilik niyetin yoksa lütfen bana söyle çünkü önümü görmek istiyorum.” Bu rest çekmek değildir, sadece size net bir şekilde niyetini söylemesini istiyorsunuz ve bu konuda sonuna kadar haklısınız.
2) Sevgilimle aramızda mükemmel bir