Yatak takımını sıkı pazarlıkla almışlarSemra Sezer’in Çankaya Köşkü için aldırdığı 26 bin dolarlık yatak takımının fiyatı, pazarlıkla 20 bin dolara kadar inmiş...AYDIN HASAN AnkaraÇankaya Köşkü’ne alınan yatak odası takımını, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in eşi Semra Sezer’in fotoğraftan beğendiği ortaya çıktı. Sezer, Aralık 2000’de Köşk’ün ikametgâh bölümünde yer alan yatak odasındaki eşyaları tamamen yeniledi. Cumhurbaşkanlığı’ndan iki görevli, Zümrüt Mobilya’nın sattığı karyola, şifonyer, ayna ve gardıroptan oluşan takımın fotoğraflarını çekip Semra Sezer’e getirdi. Resimleri ve ürün kataloğunu inceleyen Semra Sezer de 17 milyar liralık (dönemin kuruyla 26 bin
dolar) takımda karar kıldı.
Semra Hanım hiç gelmediPazarlık sonucu takımın fiyatı 13 milyar liraya (dönemin kuruyla 20 bin dolar) indirildi. Krizden sonra kapanan Zümrüt Mobilya’da çalışan ve isminin açıklanmasını istemeyen bir işçi, şunları söyledi: "Yılbaşından önce Köşk’ten iki kişi geldi. Bizden katalog ve eşyaların çekilmiş resimlerini aldı. ‘Semra Hanım çok beğenmiş, gelecek’ dediler. Biz bekledik ama Semra Hanım gelmedi. Görünmekten çekindi sanırım. Daha sonra Köşk’e bir karyola, iki komodin, iki şifonyer, antik görünümlü gardırop ve çerçeveli ayna gönderildi."
Mobilyacı krizde batmışKöşk’e gittiklerinde odanın önceden boşaltılmış olduğunu belirten işçi, şöyle devam etti: "Bir mimar başımızdaydı. Sıkı pazarlık yaptılar. Patron da sıkışık durumdaydı, malını satmak için
indirim yaptı." Patronları Abdullah Uzun’un ABD’nin Las Vegas kentindeki bir firmanın temsilcisi olduğunu belirten işçi, "Abdullah Bey, daha önce de Beymen’in temsilciliğini yapmıştı. Çok borcu vardı. Krizden sonra nisan ayında bir gece kapının önüne TIR çekti, alabildiğini alıp Riyad’a gitti" dedi.
ÇAPRAZ ATEŞCengiz Altınkaya (ANAP)Tasarruf derken bu yakışmadı... Bakan olduğumda beş yaşındaki arabalara bindim. Bütün dolaplarım, masalarım 15 yıllık. Ama Türkiye’de maalesef buna dikkat ediyormuş gibi görünüp israfın dik âlâsını yapanlar var. Tasarruftan bahsedip tasarruf yapmamak toplumda moral bozukluğu yaratır. Samimiyetsizlik çok kötü bir şey. ‘Bir konuda yalan söyleyen her konuda yalan söyleyebilir’ diye düşünüyorum. Sıkıntı içindeki büyük kitleler başkentte muazzam bir bürokrat kitlesini görüp, ‘gerçekten bizim kazandıklarımız buralara mı gitmekte’ diye endişe etmektedir.
Siyami Erdem (KESK)Halkın gözünde samimiyeti yok Türkiye’de halk büyük bir yoksullaşma süreci yaşıyor. Ülkeyi yönetenler lüks içerisinde yaşarken halktan tasarruf isteyemez. Halkın gözünde bu tür olayların samimiyeti yok. Zaten Türkiye’yi yıllardır yönetenlerin tasarruftan anladığı şey de halkın gırtlağını sıkarak kendi krizlerini aşabilmek. Sınıflararası çelişkinin derinleştiği, büyüdüğü, insanların en temel beslenme, barınma gibi ihtiyaçlarını gideremediği bir ülkede kendi parası bile olsa bu insanların sorunlarına çözüm bulacak yatırımlara yönelmek lazım.
Eser Karakaş (Dekan)Şu anda 20 bin dolar da para mı? Sistemin özünde çok ciddi yolsuzluk boyutlarına varan bir harcama yapısı varken, Cumhurbaşkanı’nın Köşk’e 20 bin dolara aldığı yatak odası takımını konu yapmayı çok anlamlı bulmuyorum. Ben olsam almam ama o da kendisine almıyor zaten. Türkiye bir İsrail firmasına yaklaşık 630 milyon dolarlık ihale veriyor, bu nedense Cumhurbaşkanı’nın evi, yatak odası kadar tartışılmıyor. Bence bu tartışma bazı olayları gündemden düşürmek için gibi geliyor bana. 20 bin dolarlık şey para mı yani? Konuşmaya bile değmez.
Son derece suni bir olay.
Prof. İzzettin Önder (İÜ)Bütün amaçları Sezer’i yıpratmak Cumhurbaşkanı’nı yıpratmayı bir tarafa bırakıp, bu konuları bir bütünsellik içerisinde ele almak gerekir. Bir insan şahsi tasarrufunu istediği gibi kullanabilir. Türkiye’den ithal bir malı almasında da şahsi olanaklar söz konusu olur. Bu yatak odası takımında da böyle bir durum söz konusudur. Bunu gidip İtalya’dan almamış. Öyle olsaydı o zaman ülkesel olanaklar öne geçerdi. Bugün çok daha gereksiz, yararı olmayan şeylere paralar harcanıyor. Bunları da konuşursak bunun sadece Cumhurbaşkanı’nın meselesi olmadığını görürüz.
GÜNCEL