30.05.2019 - 12:42 | Son Güncellenme:
AA
TSE'nin 58'inci Olağan Genel Kurul Toplantısı, Bakan Varank ve TSE Başkanı Adem Şahin'in katılımıyla gerçekleştirildi.
Varank, burada yaptığı konuşmada, Bakanlık olarak Ar-Ge ve inovasyon faaliyetlerinin artırılması, girişimciliğin desteklenmesi, üniversite-sanayi iş birliğinin yaygınlaştırılmasıyla markalaşmayı gündemlerinin en üst sıralarına taşıdıklarını, bu gündem maddelerinde başarının yakalanması ve hedeflerin ulaşılmasında TSE'ye önemli görevler düştüğünü söyledi.
TSE'nin kamu ve iş dünyasının ihtiyaç duyduğu tüm sertifikasyon, muayene-gözetim ve test hizmetlerini eksiksiz sağlayacak altyapıya her geçen gün daha da yaklaştığına işaret eden Varank, "Bunun da ötesinde, uluslararası ve bölgesel yönetim organlarında daha aktif görevler almak, etkinliğimizi daha da artırmak durumundayız." diye konuştu.
TSE'yi lider kuruluş haline getirme amacı
Varank, Türkiye'nin standardizasyon ve uygunluk değerlendirme alanlarında sahip olduğu tecrübenin başta İslam ülkeleri olmak üzere bölge ülkelerine öncülük etmesini sağladığını vurgulayarak, amaçlarının TSE'yi sunduğu hizmetlerde ulusal ve uluslararası alanda tercih edilen, yönlendirici ve lider bir kuruluş haline getirmek olduğunu bildirdi.
TSE'nin Türkiye'nin kalkınmasında oynadığı birden çok kritik rol olduğunu anlatan Varank, bunların en başında standardizasyon faaliyetlerinin bulunduğunu dile getirdi.
Varank, standartlar ve teknik düzenlemelerin dünya ticaretine etkisinin yüzde 80'lerde olduğuna dikkati çekerek, "Uluslararası standartlara uygun mal ve hizmet üretimi olmadan yeni dünya düzeninde rekabet etmenin imkanı yok." ifadelerini kullandı.
Her yıl 100 binin üzerinde gözetim-muayene işlemi
Ulusal Standardizasyon Strateji Belgesi ve Eylem Planı'na değinen Varank, bu çalışmayla standardizasyon faaliyetlerinin mevcut durumunu değerlendirme ve geleceğini planlama noktasında önemli bir adım attıklarını söyledi.
Varank, standardizasyonun yanı sıra önem gösterilmesi gereken bir başka faaliyet alanının da uygunluk değerlendirme hizmetleri olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"TSE'nin uygunluk değerlendirme hizmetleri alanında bir senede verdiği hizmetlerin sadece sayısal verileri bile, bu hizmetlerin sanayimiz açısından taşıdığı önemi gözler önüne sermektedir. Enstitümüz her yıl yaklaşık 20 bin ürün belgesi, 4 bin yönetim sistem belgesi ve 30 bin hizmet yeterlilik belgesinin denetimlerini yapıyor. Eğitim programlarıyla da yaklaşık 30 bin kişinin teknik yeterliliğini belgeliyor. Bunlarla beraber, 100 binin üzerinde gözetim-muayene işlemi yapıyor, 85 bini aşkın deney-kalibrasyon raporu, 300 binden fazla ulaşım-lojistik belgesi üretiyor."
"TSE'nin Akkuyu'daki rolü gurur verici"
Enstitünün uygunluk değerlendirme hizmetlerinde 1 Eylül 2018 itibarıyla başlayan ve bu yılın sonuna kadar sürecek reel ekonomiye yönelik destek paketini de hatırlatan Varank, "Bakanlığımızın başlattığı yerli ve milli üretimi destekleme politikasının bir uzantısı olan bu paketle 74 milyon liraya ulaşan bir indirimi göreve gelir gelmez uygulamaya koyduk." değerlendirmesinde bulundu.
Varank, Türkiye'nin ihtiyaçlarının karşılanmasında hazır alım anlayışı yerine Ar-Ge'den başlayarak teknolojinin geliştirileceği bir modelin oluşturulması gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Artık Türkiye'de tüketim değil, üretim odaklı bu anlayışı hakim kılmamız bir tercih değil, zorunluluktur. Bunun en güzel örneğini ülkemizin ilk nükleer santralinin yapımında tecrübe ediyoruz. Bu noktada TSE'nin Akkuyu Nükleer Santrali'ndeki rolü ve işlevi bizler için gurur verici. Enstitümüz, inşa ve işletme aşamalarında, gözetim, muayene, test, belgelendirme ve lisanslama konularında destek ve hizmet vermek üzere, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) ile protokol imzalamış ve faaliyetlere başlamış durumda. İnanıyorum ki TSE, Ankara Sanayi Odası ile birlikte kuracağı Nükleer Enerji ve İleri Teknoloji Eğitim Merkezi ile bu konudaki gerekli insan kaynağının yetiştirilmesine de önemli katkılar sağlayacak."
"Enstitümüz yurt dışı ağını genişletecek"
Varank, TSE'nin uluslararası uygunluk değerlendirme pazarındaki çalışmalarını da anımsatarak, Türkiye'nin bu pazardan hak ettiği payı alabilmesi için kurulan Uluslararası Uygunluk Değerlendirme Servisinin (ICAS) faaliyetlerinin hızla devam ettiğini, Moldova ve Azerbaycan'da kurulan iştiraklerle Türkiye'nin bu ülkelerdeki uygunluk değerlendirme pazarında söz sahibi olmaya başladığını anlattı.
Türkiye'nin kuruluşuna öncülük ettiği İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsünün faaliyetlerinin de TSE'nin uluslararası arenadaki liderliğinin önemli göstergelerinden biri olduğuna dikkati çeken Varank, "Enstitümüz yurt dışındaki hizmet ağını ciddi oranda genişletecek, gerek Körfez ülkelerinde gerek Orta Asya'da gerekse Afrika'da önemli adımlar atacaktır." dedi.
TSE'ye yeni kampüs
Varank, Bakanlık olarak TSE'nin teknik ve idari altyapısının iyileştirilmesi, muadili kuruluşlarla rekabet etme kapasitesinin artırılması için destek verdiklerini belirterek, şunları kaydetti:
"Yakın coğrafyamızda benzeri bulunmayan, günümüz teknolojileriyle donatılacak, bir standart hazırlama merkezini de bünyesinde barındıracak yeni bir kampüsün yapımı için kolları sıvadık. Geçen hafta burayı ziyaretimizde de görmüştük, kampüsün aciliyeti var. Temelli'de enstitü arazisine yapmayı planladığımız bu kampüs için çalışmalarımızı son sürat sürdürüyoruz."
Bakan Varank, Bakanlık uhdesinde muayeneleri yürütülen akaryakıt, LPG ve tanker sayaçları, tartı aletleri ve kantarlar gibi ölçü aletlerinin periyodik muayenelerinin de TSE'ye devredilmesi için çalışmalara başladıkları bilgisini verdi.
En büyük sorumluluklarının "Türk Malı" damgasının korunması ve geliştirilmesi olduğunu belirten Varank, TSE'yi Türk sanayisinin en etkin aktörlerinden ve paydaşlarından biri yapmak için hep birlikte çalışacaklarını dile getirdi.
Varank, TSE'den sanayinin dijital dönüşümünde çok daha fazla katkı beklediklerini sözlerine ekledi.