Ege150 POLİSLE ŞAFAK BASKINI

150 POLİSLE ŞAFAK BASKINI

03.05.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:

İzmir dün sabah Büyükşehir Belediyesi’ndeki şok baskınla uyandı. Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Muzaffer Öztürk tarafından başlatılan operasyonla, Büyükşehir Belediyesi’nin üst düzey yöneticileri ve şirket müdürlerinin aralarında bulunduğu 41 kişi gözaltına alındı

150 POLİSLE ŞAFAK BASKINI

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı’nın talimatı ve 10 Ağır Ceza Mahkemesi’nin izniyle yla sabah erken saatlerde başlatılan operasyon, belediye şirketlerine kaydırıldı. İfadesine başvurulmak üzere Büyükşehir Belediyesi‘nin üst düzey yönetiminin hemen hemen tümü ve şirket yöneticilerinden oluşan 41 kişi gözaltına alındı.
İzmir’i sarsan belediye operasyonu sabah 07.00’de 150 polisin katılımıyla, büyükşehir belediye şirketleri ile Karabağlar Belediyesi’nde eş zamanlı olarak başlatıldı. Polisin arama iznini göstermesi üzerine durum Başkan Aziz Kocaoğlu’na bildirildi ve aynı anda başkanlık makamının bir üst katındaki Genel Sekreter ve yardımcılarının bulunduğu bölüme girildi. Burada özellikle Mali İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Erhan Bey’in odasındaki bilgisayar ve evraklara el konuldu.

Teknik takip yapıldı

Aynı anda Genel Sekreter Pervin Şenel Genç’in odasında da arama başlatıldı. Mesai başlamadan en önce gerçekleşen bu çalışmalar sırasında, binanın dışında da geniş güvenlik önlemleri alındı ve binaya girişler tamamen kontral altında tutuldu.
Operasyonun bazı kişilerin ihbarlarıyla gerçekleştiği öne sürüldü. İhbarlar sonrasında görevlilerin teknik takibe alındığı ve görüntü dahil tüm bilgilerin toplandığı da öğrenilirken, bu çalışmaların tamamlanmasından sonra Mahalli İdarelerden Sorumlu Özel Yetkili Savcı Muzaffer Öztürk’ün talimatıyla polisin harekete geçirildiği ilk gelen bilgiler arasında yer aldı.

Ayrıntılı tarif

Mahkeme, aranacak yerleri de de tüm detayları ile kararında belirtti. Kararda örneğin “İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlık Hizmet Binası’nın 3. kat 323 nolu odanın solundaki kırmızı panjurlu oda”, “İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı Spor Klubü-İzmir Enternasyonal Fuarı Celal Atik Spor Salonu’nun ikinci kat soldan ikinci kapı (Kapısında Spor Klubü Genel Sekreteri yazılı” gibi tarife dayalı ifadeler yeraldı.
Bu kapsamda, Büyükşehir Belediyesi binası içinde yeralan Genel Sekreterlik, Genel Sekerter Yardımcılığı ve Dairle Başkanlığı odaları, İtfaiye Daire Başkanlığı, Adnan Saygun Kültürl Merkezi, İZSU Genel Müdürlük binası, Halkapınar Hizmet binası, Grand Plaza binası, İzelman, İzulaş, İzdeniz, Grand Plaza, İzenerji Genel Müdürlüğü, Buz pateni pisti ile Çağlar Çiçekçilik, İzmir Köy Kalkınma Tarım Amaçlı Kooparetifler Birliği ile ihalelerle ilgili şirketlerde aramalar yapıldı.

Tüm kurmayların ifadesi alınıyor

10. Ağır Ceza Mahkemesi kararıyla, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Pervin Şenel Genç, Genel Sekreter Yardımcısı Ferda Eser, Genel Sekreter Yardımcısı Serpil Baran, Destek Hizmetleri Daire Başkanı Serpil Keskin, Şirketler Koordinatörü Hilmi Özen, İZENERJİ Genel Müdürü Ali Sabuktay, Protokol Müdürü Zeki Karatay, Grand Plaza Genel Müdür Yardımcısı Haydar Ballı, Hizmet Alımları Şube Müdürü Mehmet Sayar, Adnan Saygun Kültür Merkezi Müdürü Nagehan Genç, Grand Plaza Genel Müdürü Reha Pekerten, Fen İşleri Daire Başkanı Fazıl Ölçer, Kültür Daire Başkanı Murat Özel, Çevre Koruma Daire Başkanı Yıldız Yılmaz, Tarım Daire Başkanı Ziya Çavdar, İZSU Yatırım ve İnşaat eski Daire Başkanı Fatma Ozan, Grand Plaza Genel Koordinatörü Cemal Hayati Öztürk, Kültür Sanat Şube Müdürü Adalet Okhan, sekreteri Zehra Güner, İZULAŞ Satınalma Personeli Hamza Güzeldere, Ersu Hızır’ın eski sekreteri Senem Polat, Grand Plaza Eski Genel Müdürü Birol Soylu, Arslan Ajans Tevfik Arslan, Kent Konseyi Kent Merkez Şube Müdürü Abdülhalim Cumhur Yazıcı, Bayraklı Kültür Müdürü Bahar Atan, Solfej Organizasyon Ata Karataş, Sedat Sakur, Smyrna Organizasyon Hakan Say, Ömer Devrim Ergin, İzmir Festival Yayın Mustafa Çakar, Harun Arslan, Efekent, Toirent ve Gintem şirketleri İzmir temsilcisi Doğan Demiray, Aysa Organizasyon Alattin Eraslan, Multinet Ali Gürkan Tuğcu, Aysa Organizasyon İ. Kıvılcım Zorlu, Basın Evi Org. Kemal Tuncer Örs, Akçaabat Köftecisi Ünsal gözaltına alındı.

Ersu Hızır bir numaralı şüpheli


İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi kararıyla, Büyükşehir Belediyesi eski Genel Sekreteri Ersu Hızır 1 numaralı şüpheli olarak yeraldı. Ersu Hızır, operasyon kapsamında ilk gözaltına alınan isim oldu. Hentbol Federasyonu’nun ikinci başkanlığını yapan ve bir turnuva için Fas’a gitmeye hazırlanan Ersu Hızır’ın sabaha karşı 04.00’te yurtdışına çıkış yapmak için Adnan Menderes Havalimanı’nda gözaltına alındığı öğrenildi.
Bir süre önce görevinden alındıktan sonra İdare Mahkemesi kararıyla görevine iade edilen Genel Sekreter Yardımcısı Ferda Eser de emniyet müdürlüğüne götürülenler arasında yer aldı. Eser, belediyede daha önce İzmir Balçova Emniyet Müdürü olarak görev yapmaktaydı.

Operasyon hangi şirketlerde?


Daha önce Sayıştay’ın görev alanına girmeyen belediye şirketleri, yasada yapılan değişiklikle, denetim kapsamına alındı. Bu kapsamda, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 11 şirketinde arama yapıldı. İZFAŞ (İzmir Fuarcılık Hizmetleri A.Ş), İZBETON, İZELMAN A.Ş, Ege Şehir Planlama A.Ş, İZULAŞ, İZBELCOM, Grand Plaza, İzdeniz, Ünibel, İzmir Metro, İzenerji’de inceleme kapsamına alındı. Büyükşehir Belediyesi’nin iki büyük kuruluşu İZSU ve ESHOT, inceleme ve arama çalışmaları kapsamına alınmadı. Belediye içinde olmalarına rağmen bütçeleri ayrı tutulan, özel yasayla kurulmuş kamusal kurum niteliğindeki ESHOT Genel Müdürlüğü ve İZSU, arama-incelemeler kapsamına alınmadı. Genel kurulunu, Büyükşehir Belediye meclis üyelerinin oluşturduğu bu iki kuruluş hakkında henüz bir arama emri olmadığı öğrenildi.


Raporda ciddi iddialar var

Sayıştay’ın düzenlediği, raporun operasyonun başlangıç noktasını oluşturduğu öğrenildi. Sayıştay inceleme raporlarında İzmir Belediyesinde İhaleye fesat karıştırmak, Edimin İfası, resmi belgede sahtecilik, görevi İhmal ve kamulaştırmasız el atma suçlarının işlendiği iddiaları yer aldı. Raporda, belediyenin üst düzey 10 yöneticisi, 15 şirket müdürü ve yardımcısı ve şube müdürlerinin de bulunduğu 205 kişi suçlandı.

251 ayrı suç iddiası

Raporda, söz konusu 205 kişinin toplam 251 kez suç işlediği savunuldu. İddialar arasında ihaleye fesat karıştırma, zimmete para geçirme, dolandırıcılık, örgütlü suç, tehdit gibi örgütlü suçlamalar da bulunuyor.
Raporda sayılan 251 ayrı suçun dökümü de şöyle yapıldı: 205 şüphelinin 16 kez örgütsel suç, 85 kez ihaleye fesat karıştırma, 18 kez edimin ifasına fesat karıştırma, 17 kez nitelikli dolandırıcılık, 8 kez irtikap, 38 kez görevi kötüye kullanma, 3 kez tehdit, 3 kez bilirkişilik görevini suiistimal, 63 kez de diğer suçlar kapsamına giren muhtelif suçlar.
Sayıştay raporuna göre, yukarıda belirtilen suçlar nedeniyle İzmir Büyükşehir Belediyesi bütçesinde 40.026.792 liralık kamu zararı oluştuğu iddiası dile getirildi.

Tartışmalı mecliste gündeme gelmişti

Belediyeye bağlı bazı şirktelerin bilançolarının açıklanmaması bir süredir eleştirilere neden oluyordu. 13 Aralık 2010’da yapılan Büyükşehir Meclisi de tartışmalı geçmiş, AK Parti Grup Başkan Vekili Yusuf Kenan Çakar, sırf vergi ödememek için İZBELCOM’un zararda gösterildiğini savunmuştu. İZBELCOM’un, belediyenin diğer şirketleri gibi hizmet üretmediğini, personel temini etmediğini iddia eden Çakar, Başkan Kocaoğlu’nun “Zaten vergiyle beslenen bütçeden ikinci kez vergi mi vereceğiz” dediğini söylemişti.

Soruşturma izni istenmiş

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma açmak için Ekim 2010’da harekete geçmişti. Yerel bir internet sitesinde yer alan ve Ersu Hızır’ın ağzından anlatıldığı belirtilen ‘yolsuzluk’ iddiaları, İçişleri Bakanlığı’na taşınmış, Hızır’ın görevden alınmasına da neden olan yazıyı ve sonrasında çeşitli gazetelerde de yer alan haberleri ‘ihbar’ kabul eden İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Başkan Aziz Kocaoğlu’nu soruşturmak için bakanlığa izin başvurusu yapmıştı.

İnternetteki iddialar

Mahalli İdarelerden Sorumlu İzmir Cumhuriyet Savcısı Muzaffer Öztürk’ün, hazırladığı dosyayı, Ankara’ya gönderdiği öğrenilmişti. Eylül ayında yayınlanan yazıda, bir internet sitesinde bürokrat Hızır’ın; başta imar konularında olmak üzere belediye şirketleri İZSU, ESHOT, İZFAŞ ve İZULAŞ’ta yolsuzluklar yapıldığını ima ettiğini iddia edilmişti. Kendisinin de suçlanması üzerine Kocaoğlu, Hızır’ı ve yardımcısı Ferda Eser’i görevden almış, ‘belediye müfettişlerini’ görevlendirmişti. İnternet sitesindeki yazılarda “ESHOT’un mal ve hizmet alımları neden Bursa ve çevresine kaydırıldı? İzmirli firmalar devrede olunca alınan komisyonların kokusu çabuk mu yayılıyor?” gibi suçlamalar da yer almıştı. Dün yapılan operasyonun Bursa’ya da uzanması ve belediye ile iş yapan iki şirket yetkilisinin gözaltına alınarak İzmir’e getirilmesi de bu iddialara bağlandı.

Üç bin CHP’liden Başkan Kocaoğlu’na tam destek


Polisin İzmir Büyükşehir Belediyesi’ndeki araması sürerken, 3 bine yakın CHP’li, belediye binası önünde protesto gösterisi yaptı. CHP’liler, “Burası İzmir, Kayseri değil” sloganı attı. CHP’li milletvekili adayları ve ilçe belediye başkanlarının da yer aldığı etkinlikte, Başkanlık girişinde bir masanın üzerine çıkıp konuşan Başkan Aziz Kocaoğlu, bazı şirketler ve belediye birimlerine evraklara, bilgisayarlara el konulmak istendiğini, avukatların müdahalesiyle kopyalarının verilebileceğini bildirdiklerini söyledi.
Kopyalama işleminin sürdüğünü belirten Kocaoğlu, “Yaklaşık 41 kişi ifade vermeye götürüldü. Aralarında en az 40 yıldır tanıdığım, üniversite yıllarından beri beraber olduğum, gençlik arkadaşım olan pırıl pırıl insanlar var. Bir an önce serbest bırakılmalarını talep ediyorum” dedi.

Yasal olmayan işimiz yok

Kocaoğlu, 7 yıldır hep mazlumun yanında olduklarını, genelin menfaatine çalıştıklarını ve bu ilkelerle hareket etmeyi sürdüreceklerini söyledi, “Bugüne kadar Büyükşehir Belediyesi’nde yasal olmayan hiçbir işlem yapılmadı. İhale takipleri yapılmadı. Tüm kamuoyu yoklamaları ve değerlendirmelerde hakkımda iki değerlendirme yapıldı. Biri dürüst başkan, diğeri onurlu başkan sıfatı uygun görüldü” diye konuştu. Geçmişte farklı partilerden pek çok belediye başkanının da gece yarısı evlerinden alınarak tutuklandığını hatırlatan Kocaoğlu, “Sonra bu arkadaşların pek çoğu beraat etti. Bu olay beş satıra, üç sütuna gazetelerde kaldı. Hangi belediye başkanı olursa olsun üzüldüm, hicap duydum. Hiç siyasi parti ayrımı yapmadım” diye konuştu.
Yaptıkları işlerin doğru olduğundan kuşku duymadıklarını kaydeden Kocaoğlu, İzmir’i kalkındırmak için çalıştıklarını belirtti. Büyükşehir Belediyesi’nin gücüyle altyapı sorunlarını çözdüklerini dile getiren Kocaoğlu, “Biz emekten yanayız, taşeronu kaldırdık. Türkiye’ye örnek olduk. Türkiye’de unutulmuş tarıma 7 senedir destek veriyoruz. Belediyecilik anlayışımızı, yaşam felsefemizi ve kendi düşüncelerimizi, ideallerimizi, insana bakışımı yaşama geçirmek için 24 saat çaba gösteriyoruz” dedi.

Yerel seçim 3 yıl sonra

Kocaoğlu, birkaç gün önce bir televizyon kanalına, 45 gün sonra yapılacak seçimlerin yerel değil, genel seçim olduğunu söylediğini açıkladı. İktidarın yapacaklarını, muhalefetin projelerini anlatarak genel seçim havasına sokulması gerektiğini belirten Kocaoğlu, “Bu, Büyükşehir Belediyesi seçimi değildir. İzmir’deki seçimi Büyükşehir Belediyesi üzerinde yapmaya çalışmak boş bir hayal, hedef saptırmak ve havanda su dövmektir” dedi.
Arseniği aştıklarını, diğer problemlerini de çözdüklerini belirten Kocaoğlu, “Sakin olalım. Herkes işine dönsün, çoluk çocuğuna baksın. Bundan sonrası görevliler tarafından yürütülecektir. Sükunetle bu işi de çözeriz” dedi.

Belediyelere yönelik ilk operasyon değil

Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı olarak 2006’da atanan Murat Gök’ün CHP’li belediyeler ağırlıklı operasyonları bir döneme damgasını vurmuştu. Çok sayıda çete operasyonuna da imza atan Murat Gök’ün görev süresinin son bir yılında hakkında işlem yaptırdığı kamu görevlisi sayısı ise yaklaşık 2 bin 500’dü. Gök, görevden alınmasaydı yaklaşık 2 bin kamu görevlisi hakkında daha işlem yaptırmaya hazırlandığını belirtmişti.
Bizzat başında bulunduğu operasyonlarda İzmir ve Ege Bölgesi’nde; vali yardımcısından belediye başkanlarına, kaymakamdan hakim ve savcılara, bürokratlara kadar etkili görevde bulunan birçok ismi gözaltına aldıran Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Murat Gök’ün İzmir kamuoyunda, dünyaca ünlü İtalyan Savcı Antonio Di Pietro’ya benzetilen Gök, “Çete Avcısı” olarak da anılıyordu.

Çiğli ile işe başladı

Murat Gök, ilk icratına Çiğli Belediyesi’nde rant kavgası yapan iki ayrı gruba karşı yaptığı “Tırpan Operasyonu” ile başladı. Ardından 2007 Temmuz’un’da Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu başta olmak üzere toplam 17 kişiyi gözaltına alındı, yedi kişi tutuklandı. Bir kısmı sonra tahliye edildi. 8 ay cezaevinde tutuklu kalan Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu, CHP tarafından aday gösterilip 29 Mart 2009 seçimlerinde yeniden başkan seçildi.
Gök, Kaynaklar Belediyesi’ni 4 Temmuz 2008’de sabahın erken saatlerinde yaklaşık 400 jandarma ve polisle bastı. Kaynaklar Belediye Başkanı Mustafa Karagülmez, jandarma karakol komutanı, tapu müdürü gibi birçok görevli tutuklandı. Bu dava geçen ay tüm sanıkların beraati ile sonuçlandı.

Başkan Avkıran tutuklandı

“İhaleye fesat karıştırmak, imar kanuna muhalefet, rüşvet alıp vermek, görevi kötüye kullanmak, görevi ihmal etmek, irtikap, devleti zarara uğratmak” iddialarıyla Güzelbahçe Belediye Başkanı Ertan Avkıran’ın ve Değirmendere Belediye Başkanı Necati Şemsettin Eren’in de aralarında bulunduğu 74 kişiden 39’u 5 Ocak’ta gözaltına alındıktan sonra tutuklandı. Avkıran daha sonra serbet kaldı.
“Arı Kovanı” adıyla düzenlenen operasyon kapsamında 20 Ocak 2009’da gözaltına alınan 34 kişiden aralarında Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy ve Bucaspor Başkanı’nın da da bulunduğu 18 kişi tutuklandı. 20 gün sonra başkan ve 16 kişi tahliye edildi.
Alaçatı Belediyesi’ne “Fare Kapanı” adıyla düzenlenen operasyonda ise 12 Şubat 2009’da gözaltına alınan, Belediye Başkanı CHP’li Muhittin Dalgıç, belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri, işadamları, öğretim üyesi ve belediye çalışanlarının bulunduğu 50 kişi gözaltına alındı.
Başkan Dalgıç’ın da bulunduğu 6’sı tutuklandı. Bir süre tutuklu kalan Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç, daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Karabağ: Bize yönelik bir operasyon yok

Sabahın erken saatlerinde İzmir Büyükşehir Belediyesi, Karabağlar ve Kuşadası belediyelerine baskın yapıldığı haberiyle beraber, Bayraklı Belediyesi’nin de operasyon kapsamında olduğu duyuruldu. Ancak Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, konuyla ilgili açıklamasında, “Belediyemize herhangi bir operasyon yapılmadı. Bize yönelik bir operasyon söz konusu değil. Sadece, Bayraklı Belediyesi Kültür Müdürü, bilgi için ifade vermeye çağrıldı. Operasyon iddiaları, gerçeği yansıtmamaktır” dedi.
Bayraklı Belediyesi’nin, birkaç konser organizasyonu ve deve güreşleriyle ilgili belgelerin incelendiği öğrenildi. Öte yandan, Büyükşehir Belediyesi’ndeki operasyonla bağlantılı olarak Bayraklı Belediyesi’nde arama yapılacağı iddia edildi.

Kürüm:Belediyemizde çalışmalar devam ediyor

Ekipler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yanı sıra Karabağlar Belediyesi’nde de arama yaptı. Karabağlar Belediye Başkanı Sıtkı Kürüm, aramaların, belediyeleriyle ilgili olmadığını öne sürdü. Kürüm, şu görüşlere yer verdi:
“Ekipler sadece bir belediye başkanımızın odasını aradılar. İzmir Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlar Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerin yaptığı aramalar konusunda sağlıklı bilgiye sahip değiliz. Bilgimiz, sadece bununla sınırlı. Biz de Emniyet Müdürlüğü yetkililerinden, bu aramaların gerekçesi konusunda sağlıklı bir açıklama bekliyoruz. Belediyemizde tüm birimler rutin çalışmalarını sürdürüyor. Hizmetlerimizde herhangi bir askama yok.”
Odası aranan başkan yardımcısının Hulusi Gülşen olduğu öğrenildi. Gülşen, tatil için gittiği Mardin’de gözaltına alındı.


Zamanlamadan rahatsız

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik operasyonun zamanlamasından rahatsızlık duyduğunu söyledi, “Seçim eşiğinde, son derece diyalog içinde fikirlerimizi söyleyebileceğimiz bir ortamda sandığa gitmeyi amaçlarken ve bunun için çalışırken, çeşitli çekişmelere neden olacak yeni bir tartışmanın ortaya çıkmış olmasından rahatsızım” dedi.

“Hemen Başkan’la konuştum”

Günay, Büyükşehir’e bağlı 14 şirkete yönelik mali operasyonu, şu sözlerle değerlendirdi: “Duyar duymaz Sayın Başkan’la olayı konuştum. Soruşturmanın içeriğini bilmiyorum. Soruşturmada olan bir konuyla ilgili bir önyargı ifade etmek istemem. Ama zamanlamanın uygun olmadığını düşünüyorum. Birkaç aydır süren bir soruşturmaymış. Seçim eşiğinde, biz son derece diyalog içinde fikirlerimizi söyleyebileceğimiz bir ortam içinde seçime gitmeyi amaçlarken ve bunun için çalışırken çeşitli çekişmelere neden olacak yeni bir tartışmanın ortaya çıkmış olmasından yüksek sesle ifade ediyorum, rahatsızım. Rahatsızlık duyuyorum. Yargının herhangi bir biriminin herhangi bir işine karışmamız sözkonusu değil. Ben bu konuda gereken dikkat ve özenin gösterilmesini soruşturmada görev alan kamu yetkililerinden rica ettim. Bu konuda tahkikat izni veren savcılara herhangi bir şey söylememiz sözkonusu değil. Ancar zamanlamadan rahatsızlık duydum.”

Bayır: Çılgın projeleri bu!

CHP İzmir İl Başkanı Tacettin Bayır, Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan mali şube operasyonunu, en ilginç değerlendiren isim oldu. AKP’lilerin, birkaç gündür dile getirdiği “İzmir için de çılgın projemiz” var sözlerine atıfta bulunan Bayır, şöyle konuştu: “AKP, İzmir’le ilgili çılgın projelerini açıklayacaktı. Çılgın projelerinin ne olduğu ortaya çıktı. Büyükşehir’e baskın yapıldı. Bu yapılanları, İzmir halkı çok iyi görüp, değerlendiriyor.”

Susam:Başkan kendinden emin

CHP Parti Meclisi Üyesi, İzmir Milletvekili ve adayı Mehmet Ali Susam da Büyükşehir Belediyesi’ne geldi. Susam, “Başkan Aziz Kocaoğlu’nu ziyaret ettik. Kocaoğlu, kendisinden emin, yaptıklarının bilincinde. Kendisi bu olayın, CHP’ye yönelik bir baskı olduğu düşüncesinde” dedi.

Narlıdere’den evrak alındı

Polislerin 33 ihale 40 yakın da hizmet alımı uygulamasını inceledikleri belirtildi. Önceki meclis döneminde Meclis üyelerinin Tayland’a yaptıkları EXPO gezisiyle ilgili harcama evrakların da araştırıldığı öğrenildi. Bu arada soruşturma kapsamında Aydın’ın Didim, Bodrum Turgutreis, İzmir Narlıdere belediyelerinden evrak alındığı bildirildi.

Oyan: Baltayı taşa vurdular

CHP İzmir Milletvekili ve adayı Oğuz Oyan, Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu’nu ziyaret etti, ardından şunları söyledi: “Seçime 40 gün kala böyle bir operasyon neden yapılır? İçişleri Bakanlığı kime bağlıdır? Bu işler nereye kadar çıkıyor, hangi noktadan bu talimatlar veriliyor, ona bakmak lazım. Bu bir baskıdır. Medyaya, yargıya kurulan baskı neyse, CHP’ye kurulan baskı da aynı şeydir. İzmirlilerin çok sert tepkisiyle karşılaşacaktır. İktidar bu kez baltayı taşa vurmuştur.”

Kuşadası’nda yedi saat arama

Mali polis, CHP’li Kşadası Belediyesi’ne de operasyon düzenledi. Yedi saat arama yapan polis, ‘ihale odası’nın kapısıyla muhasebedeki çelik kasayı açtırıp, evrakları kontrol etti. Bilgisayarlardaki bazı dökümanların kopyaları alındı. Operasyonun, kültür-sanat etkinliklerinde usulsüzlük yapıldığı iddiaları üzerine, polisin 9 aylık takibinin ardından yapıldığı ileri sürüldü.
Belediyeye gelerek gelişmeleri takip eden Başkanı Esat Altıngün, “Birileri yine bizi şikayet etmiştir. Durmadan şikayet ediyorlar zaten. Neden geldiklerini ve sonucu hep birlikte öğreneceğiz. Ben de şu anda içerik konusunda bilgi sahibi değilim. Bu aramaların, diğer CHP’li belediyelerle eş zamanlı gerçekleştirilmesi, seçimler öncesi yapılması manidardır” dedi. Mali İşler Müdürü Yusuf Atak, Sosyal İşler Sorumlusu ve Belediye Başkan Yardımcısı Erdoğan Uyan ile E.E. ve İ.A., gözaltına alındı.