DünyaNetanyahu ilk kez kaybedebilir

Netanyahu ilk kez kaybedebilir

16.03.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

İsrail’de yarın ülkenin kaderini değiştirebilecek bir seçim yapılacak. Sağcı Başbakan Netanyahu’nun ülkeyi yalnızlaştıran, ekonomiye çözüm bulmayan politikası karşısında başka bir ülke vaat eden merkez sol yükselişe geçti

Netanyahu ilk kez kaybedebilir

Yarın sandığa gidecek olan İsrail’de, bir önceki seçimde hep aynı analizler yapılmıştı: “Kazanan belli, asıl soru Başbakan Binyamin Netanyahu’nun kimlerle koalisyon kuracağı.” Ancak şimdi ilk kez kimin başbakan olacağı önceden kestirilemiyor. Seçim döneminde, son haftaya girildiğinde anketlerde büyük bir şok yaşandı; Başbakan Netanyahu’nun partisi Likud, merkez sol koalisyon “Siyonist Birliği” (SB) karşısında tökezlemeye başladı. 13 Mart’ta açıklanan son ankette, Likud ile SB arasındaki sandalye farkı 6’ya çıktı.
SB, Hatnuah partisi lideri Tzipi Livni ile İşçi Partisi lideri Isaac Herzog’un 2014 sonunda seçimlerde birleşme kararı alması ile oluştu. Birçok hükümette önemli görevler üstlenen Livni’nin aksine düşük profilli bir siyasi olan eski avukat Herzog, merkez solu hayata döndüren isim haline geldi.

‘Kendi etti kendi buldu’
Netanyahu’nun yaşadığı düşüş, kendi hataları sonucunda başına geldi. ABD Başkanı Barack Obama ile anlaşamayan Netanyahu, Washington ile ipleri gerdi, İran müzakereleri sürecini yönetemedi, Avrupa Birliği ile Filistin nedeniyle ilişkiler bozuldu. Netanyahu’nun başbakanlığı döneminde rekor seviyelere ulaşan hayat pahalılığı halkı isyan ettirdi. Kiralar fahiş seviyelere fırladı, öğrenciler prefabrik evlere yöneldi, temel gıdaların fiyatları lüks tüketim seviyesine çıktı. Ülkenin zenginliğine rağmen sağlık sektörü her 1000 kişiye bir doktor düşecek şekilde geriledi.
Netanyahu, sorunlara çözüm üretmek yerine kendisini “İsrail’in hayatta kalabilmesi için var olan tek seçenek” olarak sunmaya çalıştı. Sürekli İran nükleer tehdidine atıfta bulundu, solun ülkeyi IŞİD’e teslim edeceğini savundu, dünyayı kendine karşı komplo kurmakla suçladı. Hayat pahalılığı ve dış dünyada yalnızlığa karşı çözüm isteyen halk için bu yeterli olmadı.
Netanyahu’ya son darbeyi vuran olay, geçen perşembe günü Kanal 10’da gerçekleşen seçim münazarası oldu. Seçimde yer alan tüm parti liderleri münazaraya katılırken Netanyahu programa çıkmayı reddetti. Gerekçesi ise karıştığı birçok skandalı ortaya çıkaran gazeteci Raviv Drucker’in soru soracak olmasıydı. Netanyahu, münazara yerine Kanal 2’de tek başına konuşmayı seçerken İşçi Partisi lideri Herzog, halkın aklında olan sorulara tek tek yanıt vererek puanları topladı. Ertesi sabah çıkan anketlerde Netanyahu’nun partisi açık ara geriye düştü.
Jerusalem Post gazetesinin anketine göre, İsraillilerin yüzde 72’si değişim istiyor, halkın büyük çoğunluğu ülkenin kötü bir yöne gittiğini düşünüyor. Halkın yüzde 48’i Netanyahu’nun bir kez daha başbakan olmasını istemezken, bu soruya olumlu yanıt verenlerin oranı yüzde 41. Başbakan’ın kendini öne çıkaran bu politikası nedeniyle seçimlerde bir bakıma “Netanyahu’nun karakteri oylanacak” deniliyor.

Haberin Devamı

SOL GELİRSE NE OLACAK?
Solun lideri Türkiye’ye hayran!

Merkez sol koalisyonunun hükümet kurması durumunda ilk iki yıl Isaac Herzog’un, son iki yıl da Tzipi Livni’nin başbakanlık yapması bekleniyor. Sol başa gelirse önemli politika değişimleri yaşanabilir. Öncelikle Herzog ve Livni, İsrail askerinden arındırılmış Filistin devletinden yana.
Dış politikada öncelik ise Netanyahu ile dibe vuran ABD ilişkilerini düzeltmek olacak. Herzog, seçim sonrasında yapacağı ilk şeyin “Başkan Obama ile selfie çektirmek” olacağını söylemişti. İkinci olarak ise Herzog AB ile ilişkileri düzeltmeye çalışacak. Herzog’un başa gelmesi ile Türkiye ilişkilerinde ise büyük bir değişim yaşanabilir.
Mavi Marmara olayı sonrasında ilişkileri düzeltmek adına yapılan ‘tazminat’ anlaşması çalışmaları sona gelmiş, ancak Netanyahu’nun imzası noktasında tıkanmıştı. Herzog’un bu konuda hiçbir egosu bulunmuyor, aksine Türkiye’yi oldukça seven biri. Türkiye’de birçok kontağı bulunan Herzog, sık sık Türkiye’de konferanslara katılıyordu, son olarak 1,5 yıl önce Türkiye’ye gelmişti.

Haberin Devamı

‘Mavi Marmara generali’ savunma bakanı olabilir
Isaac Herzog’un savunma bakanı olarak görmek istediği isim Türkiye’ye yabancı değil. Bu kişi, İstanbul’daki Mavi Marmara davasında gıyabında yargılanan eski hava kuvvetleri komutanı Amos Yadlin. Ancak bu konu ilişkilerde sorun teşkil etmeyebilir. Zira 9 Türk’ün öldüğü Mavi Marmara baskınının hava kuvvetleri ile ilgisi bulunmazken, sorumluluk donanmada görülüyor. İki ülke arasında varılan taslak anlaşma da İsrailli generallere yönelik davanın meclis kararı ile düşürülmesini öngörüyor.

Önündeki iki engel eski düşmanları
İsrail’in 120 sandalyeli meclisi Knesset’te hükümet kurmak için 61 sandalye gerekiyor. Barajın yüzde 3.25 olması nedeniyle ‘tek başına iktidar’ olunamazken çok partili koalisyonlar kuruluyor. Son anketlere göre, Netahyahu’nun partisi Likud 20 ila 22, merkez sol Siyanist Birliği ise 26 ila 28 sandalye alacak. Olası bir sol hükümete katılmasına kesin gözüyle bakılan partiler Yesh Atid ve Meretz ile merkez solun toplam sandalye sayısı ortalama 44’e ulaşıyor. Sağ partilerde ise toplam sandalye sayısı ortalama 52 olarak görülüyor.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı kritik
Siyonist Birlik, Likud’u geride bıraksa da Netanyahu için üçüncü kez başbakan olma ihtimali hâlâ mevcut. Ancak bunun için önünde iki ‘düşman’ bulunuyor. İsrail’de hükümet kurma görevini cumhurbaşkanı veriyor. Ancak görevin kime verilmesi gerektiği konusunda net kurallar bulunmuyor. Genel kabul en çok tavsiye edilen parti liderine verilmesi. Sağ, sandalye olarak solun ilerisinde olduğu için burada Netanyahu öne çıkıyor. Bu durumda, ultra-ortodoks Yahudi partilerinin desteğini arayacak olan Netanyahu, 61’e ulaşabilir. Ancak Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin, ailevi sebeplerden ötürü Netanyahu’dan adeta ‘nefret ediyor’. Nitekim Netanyahu, Rivlin’in seçilmesini engellemek için elinden geleni ardına koymamıştı. Şimdi ödeşme şansını elde eden Rivlin’in hükümeti kurma görevini Herzog’a verebileceği düşünülüyor. Sol ittifak en çok oy alan parti olacağı için, bu çok da gayri meşru görünmeyecek. Bir diğer kritik isim Likud’dan ayrılarak Kasım 2014’te Kulanu adlı yeni bir sağ parti kuran Moşe Kahlon. Netanyahu ile yaşadığı kişisel sorunlar nedeniyle ayrılan Kahlon’un merkez sola destek verebileceği konuşuluyor.

Haberin Devamı

Netanyahu ilk kez kaybedebilir

ARAPLARIN OYLARI BELİRLEYİCİ OLACAK

İsrail’de sandalye sayıları hükümet kurmak için yeterli olmayan sol ve sağ partilerinin zaferini Arap bloğu ve aşırı dindar ultra-ortodoks Yahudi partiler belirleyecek. Hem sol hem de sağın, en az bir ultra-ortodoks partiyi safına çekmesi şart.

Seçimlerin belki de en kritik bloğu İsrailli Araplar. Araplar, ideolojilerini bir kenera bırakarak seçime birlikte girme kararı aldı. Böylece ortak listede komünist Hadash, Arap milliyetçisi Balad ile İslamcı Ta’al bir araya geldi. Arap partiler geleneksel olarak herhangi bir parti ile koalisyon kurmuyor. Ancak bu seçimlerde solu dışarıdan desteklemeyi düşünüyorlar. Arap bloğunun bir önemi de, oy oranlarını artırarak aşırı sağcı partilerin barajın altnda kalmasını sağlama potansiyelleri. Zira Türkiye’de pek sevilmeyen Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın liderliğindeki Yisrael Beiteinu ve bir diğer aşırı sağcı parti Yahad, yüzde 3.25 barajında seyrediyor. Araplar, geleneksel olarak seçimlerde sandığa gitmeye pek yanaşmıyor. Bu kez Arap partileri seçmenlerini sandığa yöneltebilmek için büyük çaba sarf etti. Anketlere göre Arap bloğu şu an 13 sandalye ile üçüncü. 15 sandalyeye çıkmaları durumunda aşırı sağ parlamento dışında kalacak.