‘Müzik ve magazinin nabzını tutacağız!’

5 Aralık 2009

İlk özel radyolardan biri olan Radyo Mega, yeniliklerle dinleyicilerinin karşısında... Daha önce slow müzik radyolarının yönetiminde yer alan Hilal Özgani, Radyo Mega’nın Genel Yayın Yönetmeni oldu... Özgani, “Radyoculuğa 15 yılımı verdim, artık öğrendiklerimi bildiklerimi ve hissettiklerimi paylaşabileceğim, ruhumu anlayan harika bir radyodayım” diyerek yeni radyosunun heyecanını, ekibine kattığı yeni isimlerle birlikte paylaşıyor. Özgani’den Radyo Mega’da neler yapacağına dair ipuçları aldık. İşte onlardan bazıları... “Radyomuz müzik ağırlıklı, iyi müzik yaparak, az konuşarak, dinleyiciyi sıkmamak önem verdiklerimiz arasında. Dinleyiciler gün içinde bizi bıkmadan dinleyip müzik anlamında iyi vakit geçirip kısa ve öz sohbetlerimizden sıkılmadan keyif alabilecek... Aramıza yeni arkadaşlar katılacak. Ritmi yüksek, enerjisi güzel bir radyo olarak, biraz daha slow şarkılara ağırlık vereceğiz. Hilal Özgani radyodaki değişiklikler arasına eski günlerden kalan slow şarkı alışkanlığını da serpiştiriyor ve her gece saat 23.00’den 02.00’ye kadar sadece aşk şarkılarıyla dinleyicilerin ruhuna dokunuyor... Özgani, mikrofonun büyüsünden de kopamıyor ve hafta içi hergün 15.00- 18.00’de hafta

Yazının Devamı

‘Dişçide bile bizi dinliyorlar!

28 Kasım 2009

Joy FM, yeni yayın yönetmeniyle ve yeniliklerle karşınızda... Daha önce birçok radyoda çalışan ve televizyonda da yer alan Özlem Göksan, Joy FM’in Genel Yayın Yönetmeni oldu ve radyonun bilinen, yıllardır dinleyici gözünde oturmuş kimliğine yeni yeni özellikler eklemeye başladı. Program da yapmaya devam eden Göksan, radyonun içinden, mutfağından gelmenin yöneticilikte çok önemli olduğunu belirtiyor. Ve programdan yapmaktan vazgeçememesini de “Tiyatro tozu yutmaya” benzettiği radyonun büyüsüne bağlıyor. Televizyonu değil de, radyoyu seçen ender isimlerden biri olan Özlem Göksan, gözündeki Joy FM’i ise şöyle anlatıyor: “ Joy FM’in farklı bir büyüsü vardır, bunu çalışanları da dinleyicileri de hisseder. Marka değeri yüksektir. Biz müziğimizle varız. Türkiye’nin en iyi müzik bilen radyocuları Joy FM’den çıkmıştır.” Dinleyicilerine hazırladıkları slow ve romantik şarkılardan dolayı terapi olarak doktorların tavsiye ettiği radyo olma özelliğini de taşıyan Joy FM, radyo olarak “Yaşamın büyüsünü keşfetmek için tempoyu düşürmek gerek” diyor ve dinleyicilerini dünya müziklerini keşfetmeye davet ediyor...

SLOW VE ROMANTİK AŞK ŞARKILARINA YER VEREN JOY FM’İN GENEL YAYIN YÖNETMENİ ÖZLEM

Yazının Devamı

Radyoların şöhret ettiği isimler...

21 Kasım 2009

Radyonun ilk büyüsünü televizyonların hayatımıza girmediği dönemde keşfettik... O büyü, 1990’lı yılların başında özel radyoların açılmasıyla birlikte çoğaldı ve radyo birçok kişinin hayatının dönüm noktası oldu. Mikrofonun arkasındakilerin yüzlerini göstermediği, isimlerini söylemediği, gizemli olduğu yıllarda, dinleyicilerin radyodaki seslerle kurduğu hayallerde çizilen resimler, renkli kutu televizyonun baş köşeye oturmasıyla tek tek hayatımıza girmeye başladı. Sesin gücü görüntüden önce gelir diyerek ilk önce sadece sesleriyle radyoda şöhreti yakalayanlar şimdilerde büyük hayran kitleleriyle, televizyon ekranlarını süslüyor ve müzik dünyasının önemli renkleri arasında yer alıyor. Kaseti biraz geriye saralım, hafızalarımızı yoklayalım ve bakalım, sihirli kutudan, renkli cama transfer olan isimler kimler? Radyo dünyası kimleri şöhret etmiş? Kimler radyodan vazgeçemeyip hâlâ mikrofonun başında ve programlarına devam ediyor? İşte radyonun popüler olduğu dönemde yıldızı parlayan ve o yıllarda yakaladıkları popülariteyi günümüze taşımayı başaran radyocuların sihirli kutu hikâyeleri...

İLK OLARAK RADYO PROGRAMLARIYLA SESLERİNİ DUYURAN İSİMLER, BUGÜN TELEVİZYON EKRANLARINDA VE MÜZİK

Yazının Devamı

“İÇ DÜNYALARI KEŞFEDİYORUZ”

14 Kasım 2009

Bazı şarkılar vardır, en olmadık anda, nerede yaşıyor ve ne yaşıyorsanız alır sizi götürür istediği yere... Bazı şarkılar vardır ki, kokuların büyüsü gibi takılır kalır hafızanıza ve duyduğunuz anda çağrışımın gücüyle yaşanmışları yeniden yaşatır... Bazı radyolar da vardır, bu özel şarkıları günün her saatinde duyabilmenizi sağlayan. İşte bunlardan biri, buram buram aşk kokan, “Aşkı Hisset” sloganıyla dinleyicilerine öğütte bulunan, İstanbullulara özel, şehir radyosu Joy Türk! Yenilenen haliyle dinleyicilerinin karşısına çıkan radyonun başında, şarkılarla tedaviyi gönüllü üstlenen Radyocu-Psikolog Gökhan Çınar var. 4 yıldır radyoda program yapan Çınar, “İki kimliğimi birbirinden çok ayırırım, ama şarkıların geçişlerinde mesleki bilgi kullanıyorum.” itirafında bulunuyor. Çınar, şarkıların geçişlerini öyle ince ayarlıyor ki, “Sürekli slow şarkı dinlemek depresyona sokar” ön yargısını da tuzla buz ediyor. Ve ardından şu cümleler geliyor: “Slow şarkıda sadece acı yoktur, mutlu, umut veren slow şarkılar da vardır. Biz de slow şarkıları severek dinliyor ve hazırlıyoruz. Acıklı denen şarkılarla dinleyiciyi depresyona sokmuyoruz. Radyomuzda çok uç arabesk ve fantezi şarkı

Yazının Devamı

“Kulaktan dolma bilgiler siliniyor”

7 Kasım 2009

Onun için her şey yarışma programı ile başladı... Radyo 7’nin sevilen seslerinden biri Eda Özdemir Çelebi, Kral TV’nin yıllar önce yapmış olduğu “Karaoke” yarışmasında birinci olarak sesini duyurmaya başladı. Ardından televizyon programlarına konuk oldu. Konservatuvar mezunu olan Çelebi, birçok kanalda solist olarak görev aldı ve şarkılar söyledi. Birgün radyocu arkadaşını ziyarete gitti, programcının yayına girmemesiyle ‘nöbetçi programcı’ olarak ilk programını yaptı ve 15 yıldır susmuyor! Şimdilerde de Radyo 7’de radyonun ‘bilgi gücünü’ ardına alıyor ve hayatın koşturmacasına kapılıp çoğu zaman yakalanamayan önemli ayrıntıları dinleyicileriyle paylaşıyor. Sağlıklı beslenmeden diyete, şifalı bitkilerin gizemli dünyasından, hayatı yaşanılır kılan pratik bilgilere, yemek tariflerinden, çocuk gelişimine kadar pek çok konu programda hayat buluyor. Kiracılar ve ev sahipleri haklarını ne kadar biliyor? Kredi kartları ve bankalarla ilgili bilmemiz gerekenler neler? Sporun hayatımızdaki yeri nedir? Alternatif tıp nereye kadar kişiye faydalı oluyor? Vizyona giren yeni filmler neler? Türkiye’de neler olup bitiyor? Siyasette, iş hayatında kadının yeri neresi? Bu sorular ve daha fazlasını

Yazının Devamı

“Kulüp DJ’liğinde kadınlara cesaret verdim”

31 Ekim 2009

Actera Group’un şirketi olan Spectrum Medya geçen haziran ayında Metro FM, Süper FM, Joy FM ve Joy Türk’ü bünyesine kattı. Dört radyoda birçok yeniliğe ve değişikliğe imza atıldı. Bu değişikliklerden biri de yıllar önce Metro FM’de program yapan, gülen seslerden biri Arzu Kaya’nın yeniden yuvasına dönmesi... Yıllardır radyoculuğun mutfağında da yer alan Arzu Kaya, yaptığı eğlenceli programların yanında bu kez Metro FM’in Radyo Müdür’ü olarak dinleyicileriyle buluşuyor, ama program yapmaktan vazgeçmiyor. “İlk göz ağrım” dediği Metro FM’de birçok yeniliğe de göz kırpan Arzu Kaya, ilk günkü heyecanı yaşadığını belirtiyor. Kaya ayrıca “Bu işi yapan insanlar özel insanlardır, herkes bu işi yapmamalıdır!” diyor. “İnsanlar müzik istiyor” diye iç çekip format yayınının dışına çıkmadıklarını, bol bol müzikle dinleyicilerinin ruhları doyurduklarını vurgulayan, kulüp DJ’liğinde birçok kişiye cesaret veren Arzu Kaya, 97.2 Metro FM’deki yenilikleri ve değişikleri anlattı. Hafta içi hergün 16.00-18.00, cumartesi gecesi en güzel dans parçalarıyla 23.00-01.00 saatleri arasındaki programları için “Dinlemeyeni çok fena yaparım!” diyor. Benden söylemesi...

Metro FM’in müdürü ve programcısı Arzu

Yazının Devamı

“Medya sahip çıkmadığı için radyo yıldızı yok!”

24 Ekim 2009

Yıllardır birçok radyoda sesini duyuran radyoculardan biri olan Erkut Aktaş, Radyo Viva’da programlarına devam ediyor. Aktaş’ın radyo sevdası çocukluğunda, televizyonun tek kanallı olduğu yıllarda, TRT sunucularına hayranlığıyla başlıyor ve en büyük eğlencesi olan radyoyla o dönem tanışıyor. Günleri radyo programlarını takip ederek geçiyor. İlk özel radyolar açıldığında arkadaşının radyoda program yapmasıyla içindeki merak duygusu radyoyu ziyaret ettiriyor ve “Her zaman hayatımda olacak” dediği radyo hikâyesinin önsözü orada yazılıyor. Erkut Aktaş, Radyo Viva’daki programını şöyle özetliyor: Bazen sadece şarkı anonsları yaparım, bazen esprilerle şov programına dönerim, bazen ilginç haberlerle aktüel bir program olur. Sesimdeki pozitif enerjiyi dinleyiciye aktarabiliyorum, en keyifli şarkıları kategorilere ayırmadan dinleyicime sunuyorum, yayın sırasında gelen mesajları ve telefonları önemsiyor ve gelen istekleri değerlendiriyorum. Erkut Aktaş ayrıca, radyo sektörünün önemli yayın organlarından olan www.radyocuyuz.com sitesinin yayın yönetmenliğini yapıyor ve radyocuların sanal alemdeki sesi oluyor, Erkut Aktaş’la radyoculuğu, sektördeki aksaklıkları konuştuk ve radyocu olma

Yazının Devamı

“Lounge müzikte rakipsiziz!”

17 Ekim 2009

Cem Hakko önderliğindeki Power Group, öncü ve ilklerin uygulayıcısı olan bir grup. Cem Hakko’nun radyo sevdası 17 yıl öncesine dayanıyor. Hakko, özel radyolar yokken Taksim’deki Vakkorama mağazasının içinde, akvaryum görünümündeki bir stüdyoda hobi olarak radyoculuğa başladı. 1992’de yayına geçen Power FM’i, Power XL, Powertürk, Powertürk TV izledi ve Power Group oluştu. Grup, teknolojisi, müzikleri ve yayın tarzıyla radyo sektörünün baş kahramanlarından biri oldu. Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği’nde aktif olarak görev alan Cem Hakko, telif hakları konusunda yürütülen çalışmalarda da öncü bir rol üstlendi. Powerclub’ı kurdu ve Türkiye’nin ilk yasal dijital müzik platformu sayesinde müzikseverler 100.000’i aşkın Türkçe şarkıya kolay ulaşma imkânına kavuştu. Grubun farklı bir tarzla ‘merhaba’ dediği radyolarından Power XL, lounge tarzıyla yola devam etmeye başladı. “Lounge, dünyada sevilen ve dinleyicisi artan bir sound. Türkiye’de de bir boşluk vardı ve biz de lounge müziğin en kaliteli örneklerini dinleyicilere sunmak istedik” diyen Cem Hakko’dan radyonun değişim rüzgârları hakkında bilgiler aldık. Power XL Extra Lounge, İstanbul’da 100.2 frekasından yayın yapıyor.

Yazının Devamı