TAHVİL YATIRIMI

11 Temmuz 2016

Sabit faizli tahvil fiyatları, piyasa faiz oranlarının aksi yönünde hareket eder. Piyasa faiz oranları arttığında, tahvil fiyatları düşer, faizler düştüğünde ise tahvil fiyatları yükselir. Dolayısıyla, tahvil fiyatlarının yükseldiğinden bahsediliyorsa, faizler aşağıya inmektedir. Ancak, Merkez Bankası’nın faiz indirmesi, piyasa faizinin inmesi anlamında değildir. Çünkü faiz, para arzı ve talebine göre belirlenir ve Merkez Bankası sadece bankalara verdiği paranın faizi ile oynayabilir.

Tahvil yatırımınızın bulunduğu günden vadesine kadar olan getiriye, “Vadeye Kadar Getiri” (Yield to Maturity) denir. Faizlerin yıllık, aylık, altışar aylık v.s. aralıklarla ödenmesi, ödemenin yıl başlarında, yıl sonlarında ya da yıl ortalarında yapılması gibi nedenlerle, Yield to Maturity’nin hesaplanması formüllerle sağlanır.

Üzerinde sabit faiz taşımayan ve iskonto ile satılan, nispeten kısa vadeli tahvillere, ‘bono’ adı verilir.

Fiyatı ne etkiler?

Tahvil fiyatlarının belirlenmesinde, üç temel etki görülür.

1. Aldığınız tahvili, çıkaran ülke, şirket ya da belediyenin kredibilitesi düşmüşse, tahvili geri ödeme riski artar ve tahvilin değeri düşer.

2. Piyasa faiz oranlarındaki değişim, yukarıda

Yazının Devamı

Yatırım alışkanlıkları

5 Temmuz 2016

Peter Sander “Personel Finance Handbook (Kişisel Finans Elkitabı)” isimli kitabında bu konuda şu önerilerde bulunuyor.
Yatırımla-rınızın getirisinden emin değilseniz, mutlaka yatırımlarınızı çeşitlendirmelisiniz. Yatırımlarınızı, hisse senetlerinde, bonolarda, yatırım fonlarında, gayrimenkulde ve nakitte, belirleyeceğiniz oranlar içinde değerlendirebilirsiniz.
Bu yatırım alanlarının her biri içinde de yatırımlarınızı çeşitlendirmelisiniz. Örneğin; bir yerine, birkaç farklı hisse senedine ya da bonoya yatırım yapmak yerinde olacaktır. Yatırım fonlarına yapılan yatırımlar, zaten çeşitlendirilmiş demektir. Çeşitlendirme sırasında, hiçbir yatırım bölümüne önemli ağırlık vermemelisiniz.
Fiyat dalgalanmaları, en yüksek hisse senetlerinde, onun ardından bonolarda yaşanır. Ancak, yirmi yılı aşan yatırımlarda en büyük getirilerin önce hisse senetlerinde, sonra bonolarda olduğu görülmüştür. Yani, iyi gelir elde edebilmek için, uzun vadeli düşünmeniz gerekecektir.
Kumar oynamamalı; yatırım yapmalısınız. Büyük getiri vaat eden yatırımlar, çoğu zaman hüsranla sonuçlanır. Son zamanlarda ülkemizde ortaya çıkan Foreks şirketlerinin sağladığı yatırım imkânları çok kârlı gibi görünüyor ise de,

Yazının Devamı

Kişisel kredi notunuz

4 Temmuz 2016

Bir bankadan kredi kullanma ihtiyacınız olduğunda, bankalar, (aynı devletler için bakıldığı gibi) sizin kredi notunuza bakarlar. Kredi notunuz, kredi geri ödeme kabiliyetinizi ve niyetinizi gösterir. Kredi notunuzu yüksek tutmak, geçici para ihtiyacınızı giderecek ve kredi kartı limitinizi, notunuz oranında yükseltecektir. Kredi notunuz, aşağıdaki özelliklere göre belirlenir:
- Bir yerde çalışıyorsanız; özellikle de uzun zamandır aynı işte iseniz ve sabit bir geliriniz varsa, bu durum kredi puanınızı yükseltecektir.
- Oturduğunuz evin sahibi iseniz ve burada uzun süredir oturuyorsanız, bir istikrar içinde yaşamınızı sürdürüyorsunuz demektir ve yüksek notu hak etmişsinizdir.
- Birkaç banka kartınız varsa, fakat bunların sayısı beşten fazla değilse, size bankalar da, kredi kartı kuruluşları da kredi vermeye hazırdır.
- Kredi kartlarınızı uzun süreden beri kullanıyorsanız ve bankalardan kredi alıp geri ödemişseniz, bu durum, kredibilitenizi yükseltecektir.
- Minimum ödemeyi bile seçmiş olsanız, kredi kartınızı zamanında ödüyorsanız, bu sizin için olumlu bir puandır. Kredi kartı borçlarınızın tümünü zamanında ve bir kerede ödemek ise puanınızı daha da yükseltir.
- Bankalar,

Yazının Devamı

Kişisel maliye (2)

28 Haziran 2016

Dünkü yazımda “net varlık”ımızın ve “net nakit akışımız”ın nasıl hesaplanacağını anlatmıştım. Bugün, servetinizin ve varlıklarınızın kalitesi üzerinde duracağım.

Varlıkların kalitesi, varlıklarınızın nakde dönüş hızlarıyla ölçülür. Örneğin, bankadaki para, gayrimenkul yatırımınızdan daha kaliteli bir varlık sayılır. Borçlarınızın ise vadeleri bir gün mutlaka gelecektir. Borç alarak borçlarınızı ödemek durumunda kaldıysanız, borcunuzun faizi gittikçe artıyor demektir.

Servetiniz gittikçe azalıyorsa, finansal durumunuz zaman içinde iflasla sonuçlanabilir. İçinde oturduğunuz ev hariç, servetinizin sadece %10’unu gayrimenkulde tutmanız önerilir. Bazı ekonomistler, özellikle de sermaye piyasalarının gelişmemiş olduğu ekonomilerde bu oranı %30’a kadar yükseltiyorlar.

Acil ihtiyaç fonunuzun miktarı altı aylık toplam harcamalarınızı karşılayacak kadar olmalıdır.

Paranızın gelecekteki değeri FV=PVx(1+i)n formülüyle hesaplanır. Burada, “FV= gelecekteki değer”, “PV= şimdiki değer”, “x=çarpı işareti”, “i= faiz oranı” ve “n= yıl sayısı”dır.

Kapitalist dünya, borç miktarının gittikçe artırılması üzerine kurulmuştur. Bu sav, hem kişiler hem şirketler hem de devletler için geçerlidir. Ancak,

Yazının Devamı

KİŞİSEL MALİYE

27 Haziran 2016

Paranızı veya servetinizi akıllıca kullanmak, öğrenilmesi gereken bir konudur. Para, gelir ve servet aynı şeyler değildir. Kişisel maliye, paranın nasıl kazanılacağını, nasıl biriktirileceğini, nasıl korunacağını ve servete nasıl dönüştürüleceğini gösteren bir eğitimdir. Bu eğitim sadece hedeflere eriştirecek araçları değil, uygun davranış biçimlerinin yerleştirilmesini de kapsar.

Kişisel maliyenin yönetilmesi, başlı başına bir iştir. Kişisel bütçelerin hazırlanması, harcamaların yapılması, bankalarla çalışma pratiklerinin öğrenilmesi, en ucuza borçlanma prensipleri, paranızın doğru yerlerde değerlendirilmesi, varlıklarınızın sigortalanması ve risklerinin yönetilmesi, beklenmedik harcamaların karşılanması, okul ve emeklilik planlarının yapılması; son olarak da, bırakılacak mirasınızın düzenlenmesi, bu eğitim içindedir.

Finansal planlamayı en iyi biçimde gerçekleştirebilmek için, ilgili konular hakkında bilgi sahibi olmalıyız. İlgili mevzuatı bilmeniz ve her türlü harcamanızı kayıt altında tutmanız gerekir. Yaptığınız planlamayı, ısrarlı biçimde takip etmeniz, şarttır. Ayrıca, “risk alma gücünüz”ün parasal boyutunu da gözden kaçırmamalısınız.

Pozisyona bakış

“Kişisel maliye pozisyonu”

Yazının Devamı

Vücudumuzla ilgili gerçekler (2)

21 Haziran 2016

Dünkü yazımda “How The Body Works (Vücudumuz Nasıl Çalışıyor)” isimli kitabın vücudumuz için bir “kullanım kılavuzu” olduğundan bahsetmiş, vücut faaliyetlerini çizimlerle anlatan bu kitaptaki ilginç bazı tespitleri açıklamıştım. Bugün devam ediyorum.

- Hızlı okuma sırasında 20 ila 100 milisaniyede bir gözümüz sonraki kelimeyi seçer.

- Bağıran bir insanı kendi sesi fazla rahatsız etmez. Çünkü biz konuşurken, kulağımızın hassasiyeti azalır.

- Hareketsiz durduğumuz zaman daha çok şey duyarız. Kendi hareketimiz sonucu oluşan sesler ortadan kalkmıştır.

- Çocuklar kahveyi sevmezler; bu his onları zehirlenmelere karşı korur. Acı tatlar zamanla öğrenilir ve sevilir.

- Burnumuzda on bin değişik kokuyu alabilecek, on iki bin sensör vardır.

- Akciğerlerimizdeki hava kanallarının uzunluğu 2400 km’yi bulmaktadır. Akciğerlerimizdeki oksijen ve karbondioksit değişimini sağlayan kanallar, insan saçının onda biri kalınlığındadır.

- Bir damla kanda yaklaşık beş milyon kırmızı kan hücresi ve üç yüz yetmiş bin bağışıklık hücresi bulunur.

Yazının Devamı

VÜCUDUMUZ

20 Haziran 2016

Birkaç ay önce piyasaya çıkan “How The Body Works (Vücudumuz Nasıl Çalışıyor)” isimli kitap, aldığımız her malın nasıl çalışacağını gösteren bir broşür olduğunu; fakat vücudumuz için öyle bir broşürün bulunmadığını; kitabın işte bu görevi yüklendiğini iddia ediyor. Vücut faaliyetlerini çizimlerle anlatan bu kitapta, ilginç bazı tespitler de var. İşte bunlardan bazıları:
ücudumuz, apandis gibi bazı organlar hariç, tam bir bütünlük içinde çalışıyor. Tüm vücudumuzda 78 ayrı organ bulunur.
Vücudumuzdaki organların en büyüğü, derimiz; iç organlarımızın en büyüğü ise, karaciğerimizdir. İnsanların on binde birinde, iç organların birisi ters tarafta bulunuyor.
İnsan hücrelerinin çoğunun büyüklüğü, 0.001mm’yi aşmıyor. Kadın vücudundaki en büyük hücre ise, yumurta hücresidir ve yüzey tüyleri dahil, çapı 0,05 mm’dir.
DNA, yaşayan her varlıkta bulunan moleküller zincirdir. İnsan DNA’sı içinde yer alan değişik gen sayısı, yirmi bin civarındadır. Bu sayının, bir soğanda yüz bin olduğunu düşünürsek, istenmeyen genlerin DNA’mızdan süratle atıldığını anlayabiliriz.

Deri rengi neye bağlı?

Yazının Devamı

Dış finansman ihtiyacımız yüksek

14 Haziran 2016

Gelişmekte olan ülkelerle (GOÜ) karşılaştırıldığında, ülkemizin dış finansman ihtiyacının karşılaştırmalı olarak diğer ülkelerden yüksek olduğu görülüyor. Halen, Türkiye, Mısır ve Güney Afrika, bu konuda riskli ülkeler olarak kabul ediliyor.

Capital Economics ve Akbank kaynaklı aşağıdaki grafik, çeşitli GOÜ’nün brüt dış finansman ihtiyacının, toplam yabancı para mevduatlarına olan oranını gösteriyor. Bu oranın yüksekliği, kaçınılmaz olarak, ülkemizi riskli ülkeler arasına sokuyor.

Ancak, aynı karşılaştırma, kriz içinde sayılan Yunanistan, İspanya gibi ülkelerle yapıldığında, bizim durumumuzun onlardan iyi olduğu da anlaşılıyor.

En büyük risk...

Bloomberg, Merkez Bankası, BRSA raporlarından yola çıkılarak Oliver Wyman tarafından geliştirilen aşağıdaki grafikte, yıllar itibarıyla bankalarımızın vergi sonrası (post tax) hisse getirisi (return on equity) ve sermaye maliyeti (cost of capital) gösteriliyor. Sermaye maliyetinin hisse getirisinin üstünde olduğu durumlarda, bankalar sermayelerinden yiyor demektir. Bu durumda, bankaların borsalardaki hisse fiyatları defter değerlerinin bile altında gerçekleşir.

2010 yılından beri, Türkiye’de banka kârlılıkları sürekli biçimde düşüyor. Bu durum

Yazının Devamı