Gelişmiş ülkelerde belediyelere, yerel yönetimlere merkezi hükümetler tarafından çok ciddi kaynaklar sağlanır. Çünkü şehirler ancak bu şekilde gelişir, kalkınır ve eksiklerini kapatır. Oralarda hükümetler, belediyeler için parti ayrımı yapmazlar, yapamazlar zaten.. Belediyelere yönelik yasalar ne diyorsa, aynısını yerine getirmek zorundadırlar.. Aksi tavır alamazlar. Keza yerel yönetimler de merkeze karşı sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmek zorundadırlar.
***
Bizde ise durum tam tersidir. Yerel yönetimlerin, belediyelerin mevcut kaynakları bile ellerinden alınıp, üzerlerine daha fazla yük bindirilmeye çalışılır. Hele, hükümet ile aynı partiden olmayan belediyeler, daha büyük sıkıntı yaşarlar. Belediyeler de devlete olan resmi borçlarını mümkünse hiç ödememeye ya da yüksek oranda borç yapmaya bakarlar.
***
İşte bu günlerde ülkede tam da böyle bir gündemin içindeyiz. Devlet borçları tahsil etmek, belediyeler de ettirmemek kavgasında.. Bu sıcak konuya, siyasilerin yanı sıra, İzmir
Erdi Arslan’ı tanır mısınız, adını duydunuz mu? Duymayanlar için bu yazı bir fırsattır. Çünkü, böyle özel birini mutlaka tanımaları lazım.
***
Erdi, bizim gururumuzdur. Türkiye Ampute Milli Futbol Takımı’na İzmir’den seçilen tek oyuncudur. 6 yıldır milli takımın kalesini koruyan isimdir. 2 Avrupa ve 1 Dünya Şampiyonluğu yaşamış, şampiyon kadrolarda kaleci olarak görev yapmıştır. Ampute ve milli olan Barış Telli'nin hayatını konu alan "Hayatla Barış" filminde rol almıştır. 12 yıldır İzmir Büyükşehir Belediyesi Ampute Takımı’nın kaleciliğini üstlenmektedir.
***
Milyonlarca euro’nun harcandığı futbolumuzda ne kulüplerimiz, ne de milli takımımız bir gram ileri gidemezken; sessiz sedasız, euro’suz, gayet mütevazı şartlarda çalışan Ampute Milli Futbol Takımımız dünyayı kasıp kavuruyor. 2003 yılında kurulan ekibimiz, 2017, 2021 ve 2024 yıllarında Avrupa Şampiyonu oldu. 2022 yılında İstanbul'da düzenlenen Dünya Kupası'nda da şampiyonluğa ulaştı.
***
Ekibimizin başarıları bunlarla sınırlı değil. 2007’de Antalya'da düzenlenen Dünya Kupası'nda &u
Avrupa’nın pek çok noktasında turist yoğunluğundan şikayet edilirken, turizm karşıtı protestolar düzenlenirken ve artık daha fazla ziyaretçinin gelmemesi için değişik önlemler alınırken, biz ise tam tersi bir durumdayız.
Biz, ülkemize giriş yaptığı görünen turisleri bile bulamıyoruz!..
Bu konukların nerede olduklarını arayıp duruyoruz.
Ki, aramayı resmen Türkiye Otelciler Federasyonu ile Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği yapıyor.
“Ülkemize gelen turistler neredeler” diye soruyorlar.
★★★
Federasyonun Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, memlekette bolca turist olduğunu, ancak otellerin boş kaldığını söylüyor.
Burada gerçekten de bir gariplik var.
Siyasi partiler, başta genel başkanlar olmak üzere adayları belirlemekten vazgeçmeli.
- Belirleme büyük oranda kentteki STK’ların meslek odalarıyla birlikte partili tüm üyelerin katıldığı önseçimle ve kamuoyu yoklamalarıyla seçilmeli.
- Genel başkanların birlikte çalışmak isteyeceği birkaç aday tamam ama çoğunluğu kentlere uzak isimlerle oluşturulan listeler doğru değil…
- Kentliler şunu ister.. Milletvekili gelecek benim kurumuma, mahalleme beni dinleyecek, sohbet edecek ve derdimi dinleyecek, derdimi mecliste gündeme getirecek.
★★★
Bu saptamalar doğru mu?
Sizi bilmem ama bana göre doğru..
Peki ya bunlar?
Hakikaten çok ilginç bir memlekette yaşıyoruz.
Mesela, en büyük dertlerimizden biri trafik terörü, trafik kazaları değil mi?
Kesinlikle öyle..
Ama gelin görün ki, bu konuda yıllardır bir adım öteye geçemiyoruz, şartları iyileştiremiyoruz.
Günlük kaza rakamlarında hiç eksilme olmuyor.
Kayıplarımız hiç azalmıyor.
Yaralarımız ve hasarlarımız hiç düşmüyor.
***
Selçuk’ta Efes Antik Kenti içindeki “Efes Deneyim Müzesi”ni görme fırsatınız oldu mu, bilmiyorum.
Benim oldu ve güzelce de gezdim.
İyi ki gezmişim, çünkü olağanüstü bir müze kazanmışız.
Herkesin en kısa zamanda ziyaret etmesini öneririm.
★★★
Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde, DEM Müzecilik tarafından geliştirilen ve işletilen Efes Deneyim Müzesi, teknoloji, tasarım ve sergi alanında şu anda dünyadaki en üst düzeydeki müzelerden biri.
Ayrıca, deneyim müzeciliğini, tarih anlatımı ile harmanlayan ilk müzelerin başında geliyor.
Ziyaretçileri, sanal gerçeklik teknolojileriyle Antik Efes’teki günlük hayatın, mimarinin ve sanatının içine sürükleyip, o dönemleri yaşama imkanı sunuyor.
Bu rakamlar aslında rakam değil, insandır. Son 10 yılda Türkiye'de erkekler tarafından öldürülen kadınların sayısıdır. Kayda geçmeyen vakalar ve ağır yaralamalar bunlara dahil değildir üstelik..
★★★
Kadına yönelik şiddet 2024’te de tüm hızıyla devam ediyor. Hele bir 27 Şubat günü var ki, o tarihte bir rekor yaşandı; aynı gün 7 kadının birden öldürülmesiyle bir günde bilinen en yüksek sayıda kadın cinayeti işlendi.
Kadın dernekleri şiddeti önlemek için pek çok öneri getiriyor, yeni yasalar ve koruma talepleri sunuyor, ancak bunların çoğu reddediliyor ve hayat kaldığı yerden devam ediyor.
Aslında keşke kaldığı yerden devam etse.. Rakamlar böyle olmadığını gösteriyor. Ne yazık ki hayat kaldığı yerden daha da şiddetlenerek, kadınlar için daha da ölümcül hale gelerek devam ediyor.
★★★
Öyleyse şu noktada kesinlikle anlaşmalıyız.
Uluslararası Zeytinyağı Odası (International Olive Oil Chamber - IOOC), zeytinyağı endüstrisinin gelişimini teşvik etmek, üreticiler arasında işbirliğini artırmak ve tüketicilere en kaliteli zeytinyağını sunmak amacıyla faaliyet gösteren bir kuruluş..
IOOC, dünya çapında zeytinyağı endüstrisinin liderlerinden biri olarak kabul edilir ve sektördeki en iyi uygulamaların desteklenmesine önem verir.
★★★
IOOC’nin düzenlediği yarışmalar, dünya çapındaki zeytinyağı üreticileri için önemli bir platform sağlar.
Yarışmalar, zeytinyağının kalitesini değerlendirmek ve en iyi ürünleri belirlemek amacıyla uluslararası standartlara uygun bir şekilde gerçekleştirilir.
Kazananlar, altın, gümüş ve bronz madalyalar ile ödüllendirilir ve sektördeki en iyi zeytinyağları arasında yer alır.
★★★
IOOC yarışmaları dünya çapında çeşitli ülkelerde düzenlenir.