YENi MODAMIZ: NiKAH TAZELEME

17 Eylül 2014

Eski Fenerbahçeli futbolcu Semih Şentürk, kısa süre önce nikah tazeledi ama takımıyla değil; karısıyla! On yıllık evli çift; evlerinin bahçesine koca bir sahne, havuzun üstüne nikah masası kurdurup, gelinlik ve damatlık giyip, davetliler ve nikah memuru eşliğinde deftere imza atmışlar, masa masa dolaşmışlar falan.
Acaba takı da takıldı mı?
Bildiğiniz düğün yani, bütün gün ve gece yapılan gümbür gümbür canlı müzik ise site ‘sakinleri’ teriminde değişikliğe yol açmış! Ama en enteresanı çok sayıda birbirine yakın evin bulunduğu sitede tehlikeli olmasına rağmen havai fişek patlatmaları! Daha ne acayiplikler göreceğiz, duyacağız acaba?

KINA YAKAN YAKANA!
Bu arada Şentürkler kına gecesi yapacak kadar ilginçleşti mi, onu duymadım ama dikkatinizi çekiyor mu bilmem; artık sultan kıyafetlerine bürünüp devasa kına geceleri yapmadan evlenmez oldu insanlar.
‘Muhteşem Yüzyıl’ sen nelere kadirsin!

Yazının Devamı

HiÇBiR ŞEY OLMA MEDYATiK OL!

13 Eylül 2014

Sevgili Nebahat Çehre’nin Hayalet’inize özel yaptığı açıklamaları bütün internet sitelerine koymuşlar sağolsunlar. Buraya kadar ne mutlu da, kaynak belirtseydiniz değil mi?
En azından bu kadarcık bir medya etiğine uyalım arkadaşlar.
Çok zor değil, mesela şöyle yapmak yeterli:
Asena Erkin, Gülşen Yüksel’e açıklamış: “Magazin değerimden dolayı herkes benimle çalışmak istiyor. Oyunculukla alakam yok ama dizilerden, reklamlardan teklifler alıyorum. Seçici davranıyorum nasılsa paraya ihtiyacım yok vs vs...” Vallahi pes billahi yuh!
Asena Erkin’in bir anda tüm Türkiye tarafından tanınmasına sebep olan skandal olayı hatırlıyorsunuz. O gün bugündür magazinin gözdesi haline geldi.
Şöhret olma sebebine de hiç oralı olmadı, hani yerinde başkası olsa hayata küsüp ülkeyi bile terk edebilirdi.
Şimdi de kendisine gelen tekliflerin çokluğundan bahsediyor.

Yazının Devamı

NEBAHAT ÇEHRE ‘RÜZGAR GiBi’!

10 Eylül 2014

İnsanları sınıflandırmayı sevmem ama gelin görün ki, bazı kişilerin ‘farklı ve özel’ yaratıldıklarını da kabul etmek gerektiğine inanırım. Güzellikleri, yetenekleri, onları diğer insanlardan ayıran karizmaları özeldir ve çoğumuzun korkulu rüyası ‘zaman’ onların hep lehine işler; sahip oldukları her özellik giderek daha da hayranlık verici olur...
İşte o çok özel insanlardan olan usta oyuncu Nebahat Çehre’ye Bodrum’da bir koyda rastladım, tam anlamıyla ‘rüzgar gibi’ esmekteydi!
Dostlar, adeta başka bir dünyadan inmiş gibi duruyor; o nasıl bir güzellik, o nasıl bir karizma... Öylesine alımlı, çarpıcı ve en doğal haliyle bile dikkat çekici ki, gözlerinizi alamıyorsunuz.
İnsanların arasından geçerken sessizlik oluyor resmen, herkes ağzı beş karış açık hayran hayran bakakalıyor. Böylesine ‘çabasız bir etkileyicilik’ çok az kişide var.

ÜÇ TANE ‘TOKAT ATMIŞ’ DİZİ
İlk şoku atlattıktan sonra hemen yanına uçtum, ‘Kara Para Aşk’ dizisinden neden ayrıldığıyla ilgili fazla açıklama yapmadığı için öğrenmem şarttı.

Yazının Devamı

DÜĞÜN DERNEK BENDEN SORULUR!

3 Eylül 2014

Bu yaz düğün düğün gezmekten bir hal oldum! Geçen hafta sonu da çok sevdiğim üç dostumun düğünleri vardı. Ankara’da şık dekorasyonundan rahat odalarına, lezzetli yemeklerinden özenli servisine kadar çok beğendiğim otel Meyra Palace’ta canımın içi arkadaşım Birce’m Ediz ile evlendi. Baştan sona hiç oturmadığımız ve çok eğlendiğimiz bir düğün oldu.
Gecenin solisti Gökhan Ertek orkestrasıyla birlikte öyle muhteşem bir performans sergiledi ki, Birce’nin de dediği gibi düğünün bu kadar harika geçmesinde Ertek’in büyük rolü vardı. (Birce’nin babası, dünyanın en eğlenceli insanı Akil Dayı’mın rolünü de unutamayız tabii!)
Gökhan Ertek’in sesi, repertuvarı, sahnedeki enerjisi ve esprili sohbetleri harikaydı!
Ertek, başarılı müzikal kariyerinin yanında aynı zamanda bir inşaat mühendisi, dayısıyla kurduğu şirkette mühendislik yapıyor, kardeşiyle ortak oldukları SİU Audiovisual Productions adında bir prodüksiyon şirketi var, memleketi Çorum’da ise Serenad Sanat Akademi’yi kurmuş.
Bu kadar işe nasıl yetişiyor acaba? Bazı insanlarda yetenekler bitmiyor işte, Allah vergisi!

URZA’DA KIR DÜĞÜNÜ PEK KEYİFLİ OLDU

Yazının Devamı

HAVA DEĞiL ÇiLE YOLLARI!

30 Ağustos 2014

Arkadaşımın düğünü için güle oynaya geldiğim Ankara’da, bavulum uçaktan çıkmayınca; dakika bir gol bir, anamdan emdiğim süt burnumdan geldi!
Bir saati aşkın süre havaalanında bekletildim ve neticede bavulun İstanbul’da kaldığı ortaya çıktı.
Akşama otelime yollarlarmış!
Sağolun ya vallahi, düğüne giyeceğim her şeyin içinde olduğu bavul, ne zaman gelecek Allah kerim! Dımdızlak kaldım öylece!
Son Bodrum seyahatimde de aynı şey oldu. Bavul çıkmayınca geniş geniş, “Aa unutmuşlar bavulunuzu uçağa koymayı, bir dahaki uçakla yollayacaklar” demişlerdi.
Her saniyesi kıymetli tatilimin ilk birkaç saatini havaalanında bavul bekleyerek ve sinirden tırnaklarımı yiyerek geçirmiştim.
Çok kısa zaman sonra yine aynı olayı yaşayınca “Vallahi gazeteye yazılacak bir rezalet bu” diye kendi kendime söylenmeye başladım. Havayolu görevlisi “Ohoo biz bu bavul unutma olayını her gün defalarca yaşıyoruz. Devamlı yazıyorlar zaten gazetelere, alışkınız” demez mi!

Yazının Devamı

EN YAKINDAN iKi YABANCIYA

27 Ağustos 2014

Yıllar süren ilişkisi bittiğinde hiç vakit kaybetmeden yeni bir ilişkiye başlayanları anlamakta hep güçlük çekmişimdir. Bana göre; aşk hikayesi bir taraf için tamamen bitmişse bile hemen yeni bir aşka koşturmak, yıllarca hayatını paylaştığın kişiyi hiçe saymak oluyor ki, bu bana fazlasıyla can acıtıcı, kalp ve gurur kırıcı geliyor.
Yargılamak kimseye düşmez tabii, herkesin hayatı kendine ama benim içim burkuluyor böyle şeylere...
Yakın bir arkadaşım yaşıyor şu an aynı hikayeyi, “Sanki onca yıl hiç yaşanmamış gibi, onda en ufak izim kalmamış gibi nasıl bu kadar çabuk yeni bir ilişkiye başlar” diye üzülüyor ve etkilenmemiş gibi görünmeye, dik durmaya çalıştıkça bu kez gerginlikten orası burası tutuluyor.
İnsanın içine attığı her şey fiziksel olarak bir yerinden çıkıyor mutlaka.
Yine başa dönüyorum ve yıllarca en yakının olan kişinin neler hissedebileceğini hiç düşünmeden yoluna bakanları anlayamıyorum. En yakınken, bir anda iki yabancıya dönüşmeyi çok hüzünlü buluyorum ama hayat işte...

ÖZPİRİNÇCİ’NİN EVLİYA SABRI!

Yazının Devamı

DEKOLTEYE HAYIR, ÖRTÜNÜN ÇABUK!

23 Ağustos 2014

Niran Ünsal, güçlü sesi ve yorumuyla her zaman farkını ortaya koymuş, benim de severek dinlediğim bir sanatçı...
Ancak kendi işiyle ilgilenmek yerine son zamanlarda neden başka sanatçılara sataştığını çok merak ediyorum.
Açık saçık bulduğu ve fazla sarmaş dolaşlı kliplere savaş açmış, Twitter’da kampanya başlatmış!
Ünsal bu tip kliplerden hoşlanmıyorsa kendi kliplerini kapalı giysilerle, klip oyuncusuyla temas etmeden çeksin olsun bitsin; başka şarkıcılara savaş açmak neden!
Kimi şarkıcı sadece müziğini değil, görselliğini de kullanmayı ve bu şekilde de iddialı olmayı seçiyorsa bu onların tercihi ve kimsenin buna karışma lüksü yok. Tabii ki porno film gibi iğrenç kliplerden bahsetmiyorum ama dozunda bir seksi hava, kaliteli bir dekolte gayet normal.
Zaten fazla seksi bulunan klipleri yayınlamıyor kanallar, yayınlananlar kabul edilmiş ve denetimden geçmiş demek ki!

Yazının Devamı

ÖNEMLi OLAN SiZiN HAVANIZ!

20 Ağustos 2014

Bu yaz havalar bir garip... Sabah aşırı sıcak ve güneşli bir güne uyanıp yazlık giysileri, sandaletleri giyip çıkıyorsun, bir anda gökyüzünü bulutlar kaplıyor, hava puslanıyor ve on parmak yağmur kafandan aşağı iniveriyor! Ben artık ne giyeceğimi şaşırıyorum valla. Yanımda şemsiye ve yağmur botlarıyla gezer oldum.
Geçen akşam çok sevdiğim ve hayatımın 20 yılında çok kıymetli yeri olan canım dostum Hayati’nin Sedef Adası’ndaki Elio Restoran’da yapılan düğünündeydim. Yine günün bir saatinden itibaren hava bulutlanmış ve yağmur yağacağı belli olmuştu. “Kimbilir Hayati ve Melodi ne kadar üzülecek?” diye içime dert oldu.

HER ŞEY SEÇİMLERDEN İBARET

Aklıma birkaç sene önce gittiğim bir düğün geldi. Düğün sırasında başlayan yağmur, gelinin üzüntüden avaz avaz ağlamasına, kendini yerden yere atıp; “Ben ne şanssızım, hay kaderime lanet olsun, düğünümde nasıl yağmur yağar!” nidalarıyla kendinden geçmesine sebep olmuştu! Düğün sahibinin negatifliği bütün davete yansımış ve gece epey keyifsiz geçmişti.
Hayati’nin hiçbirimizde saç baş bırakmayan, elbiselerimizi kafamıza geçirecek şekilde esen bir rüzgarla başlayan düğünü de ilerleyen saatlerde yağmurla yüzleşti! Ama Hayati ve

Yazının Devamı