Her konuda ahkâm kesmeye meraklı oluşumuzdan mı? İlgi yelpazemizin çok geniş olduğundan mı?
Gazeteci kulağı delik adamdır klişesinin beyinlere işlediğinden mi? Siyasetle mecburen haşır neşir olduğumuzdan mı?
Karar veremedim..
Çünkü; ne zaman sokağın nabzını tutmaya kalksak, sokak bizim nabzımızı tutmaya çalışır.. Ne zaman sokağı sorgulayıp, ağızlardan laf almaya çalışsak, sokak bizi sorgular..
Aslında sohbet de böyle başlar..
Bu işte iki tarafın da çıkarı vardır..
Biz onların bakışını gazete kâğıdına aktarırız..
Onlar bizim söylediğimizi işyerinde, dost sohbetinde, kahvede arkadaşlarına aktarır.. Filanca ağabeyi gördüm; iş bitmiş, koalisyonu şu partiyle bu parti kuracakmış!.
Meclis Başkanı seçimi zaten önemliydi de..
Cumhurbaş-kanı’nın Meclis Başkanı seçilmeden görevlendirme yapmam açıklaması daha da önemli bir hale getirdi..
Çünkü; Meclis Başkanı koalisyon pazarlıklarının resmen dışında kaldı..
Görevlendirme yapılıp resmi temaslar başlasaydı, Meclis Başkanı seçimine o gözle bakacaktık..
Meclis Başkanı MHP’den olursa, tamam diyecektik.. İş bitti; AKP-MHP koalisyonu kapıda..
Meclis Başkanı CHP’den olursa, işlem tamam diyecektik.. İşi pişirmişler; AKP-CHP koalisyonu kuruluyor..
Ya AKP’den olursa..
7 Haziran akşamından beri mevzu aynı; kim kimle ortaklık kurar.. Nasıl bir koalisyon çıkar?
O günden bugüne kadar bütün olasılıklar masaya yatırıldı..
Her türlü senaryo konuşuldu, tartışıldı..
Her koalisyon formülünün onlarca sakat tarafı çıktı.. Kavgaya açık alanı veya yumuşak karnı..
Bugün yemin töreni var.. 2 Temmuz’a kadar Meclis Başkanı seçilecek.. O gün kronometre çalışmaya başlayacak..
45 gün… 1080 saat..
Seçeneklere bakalım..
AKP-CHP koalisyonu olabilir..
Nedeni basit.. Başbakan koltuğunu koruyacak, hükümetin başı olmaya devam edecek..
Doğru.. Ama benim kastettiğim bu değil..
Koalisyon, AKP’nin tek başına iktidar olmasından daha fazla işine geliyor..
Çünkü, koalisyon kurulursa ..
Cumhurbaşkanı’nın vesayeti kalkacak..
Başbakan, ‘başbakan’ gibi olacak..
Başbakan başbakanlık yapmaya başlayacak..
***
7 Haziran ilaç gibi geldi.. Toplumun sinirini aldı götürdü.. Sadece toplumu değil, siyasileri de yufka yaptı.. Gergin, öfkeli halleri gitti.. Kin dolu bakışlar görünmez oldu..
Zorla da olsa yüzlere gülücükler yapıştı..
Ses tonları normale döndü.. Bağırarak değil, konuşarak anlatmaya başladılar..
Toplumdaki huzurlu hava siyasete yansıdı.. Veya tam tersi..
Siyasetin rahatlaması topluma huzur getirdi..
Toplum huzurlu dedim ya.. Sandıktan iktidar çıkmamasına rağmen.. Koalisyon kurulup kurulmayacağının belli olmamasına rağmen.. Seçimin tekrarlanma olasılığının kuvvetli olmasına rağmen..
Nedenine gelince..
Toplum amacına ulaştı.. Dört ana damar Meclis’te.. Toplumun Meclis’teki temsil oranı yüzde 95.. Meclis dışında kalan Saadet Partisi’ne oy verenleri de muhafazakâr damara ilave edersek, temsil oranı yüzde 97’ye çıkıyor..
Koalisyon pazar- lıkla- rından sonuç çıkar mı, çıkarsa nasıl bir siyasi yapı oluşur ayrı bir konu..
Siyasi partiler de..
Seçmen de şu gerçeği kabul ederek hareket etmeli..
Şu andaki Meclis tablosu Türkiye’nin ana akımlarını içeriyor.. Temel direklerinden oluşuyor..
Nedir bunlar?
Muhafazakârlar..
Sekülerler..
Çocukluktan gençliğe geçtiğim yıllar Milliyetçi Cephe hükümetleriyle geçti..
Demirel Başbakan’dı..
Biz de fena halde karşıydık.. Solcuyduk ama çata patadan yana değildik.. Demirel’in gitmesini, Ecevit’in gelmesini istiyorduk..
Ecevit gelirse daha özgür, daha demokrat bir dönemin geleceğine inanıyorduk..
Lise, bitti üniversite hayatı başlayacaktı ama üniversiteye gitmek ne mümkün..
Ya silahlar konuşuyor, ya boykot ilan edilip kapılar zincirleniyordu.. Bu sebeple gazeteciliğe çok erken yaşta başladım..
*
Tam da; ‘Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür’ sözü bir kez daha doğruluğunu ispatlayacaktı ki..
Tam da; 11. Cumhurbaşka-nı’nın görev yaptığı yılların güllük gülistanlık olduğu algısı yayılacaktı ki..
Tam da; bütün renkler Gül’den sonra kirlenmeye başladı türküsü söylenecekti ki..
Tam da; sağın, solun, milliyetçinin, muhafazakârın, İslamcının üzerinde anlaşabileceği tek kişi söylemine geçilecekti ki..
Birileri 2007-2014 dönemini hatırladı..
Birileri eski defterleri açtı..
Birileri hafızaları tazeledi..
Gül ve görev yaptığı yedi yıl mercek altına alındı..