Bon Jovi eski Bon Jovi değil. Ancak grup, 16’ncı stüdyo albümleri “Forever”da eskiden olduğu gibi her şeylerini ortaya koyuyor ve hit makinesi olduklarını kanıtlıyor
Lisede hepimizin birer klasörü vardı. Klasör, doğru sözcük müdür bilemiyorum. İçine kitaplarımızı koyar koltuğumuzun altına sıkıştırır öyle gezerdik. Neden bunu yapardık da çanta kullanmazdık bilemiyorum. Bu klasörlerin üzerinde sizi anlatan resimler, yazılar, çıkartmalar falan olurdu. Kişiselleştirme dediğimiz şey. Belki nedeni buydu. Ne kadar kişisel o kadar havalı. Bir nevi sosyal medya profil fotoğrafı ya da profil sayfanız gibi düşünün.
Benim klasörün üzerinde Bon Jovi fotoğrafı vardı. Muhtemelen ilk albüm Bon Jovi dönemi, “Runaway” zamanlarından bir an. ‘80’lerin ilk yarısı. Elemanların saçlar upuzun, röfleler, kat kat renkler havada uçuşuyor. File tişörtler, leopar desenli taytlar, her yandan sarkan metal aksesuarlar, bandanalar… Ne buldularsa üzerilerine takıp çıkmış elemanlar sahneye. Canlı performanslardan birinden alınmış bu fotoğraf klasörün üzerine basılıydı. Ben Bakırköy’de hatboyundaki sokak tezgâhlarından birinde görüp almıştım. Aynı tezgâhta üzerlerinde Küçük Emrah, Ferdi Tayfur, Kemal Sunal, Michael Jackson, Müslüm Gürses, Samantha Fox, Küçük Ceylan, Metallica, Müjde Ar, Madonna, Barış Manço, A-ha, Queen gibi isimlerin resimlerinin bulunduğu klasörler de vardı. Girişimci kafa iş yapan sanatçıları ünlüleri belirlemiş.
Bon Jovi, Türkiye’de bu isimler arasına girebilen bir rock grubuydu. O yüzden önemlidir. Dünyada rock’ı pop’la evlendiren ve her yerde milyonlarca insana sevdiren önemli bir misyona sahiptir.
O yıllardan sonra asıl “Slippery When Wet” ile başlayan popülerlikleri 2000’lerde dahi devam etti. 130 milyon albüm satmış Bon Jovi tarihinde. Bunu yapabilen çok sanatçı yok.
‘Buraya kadarmış’
Bugün 2024 yılında Bon Jovi, 16’ncı stüdyo albümüyle karşımızda. Richie Sambora’sız kadro biraz buruk benim gibi eski hayranlar açısından ama olsun eksiklerle değil elimizde olanlarla ilgilenelim.
Bon Jovi, “Forever”da 12 yeni şarkıyla karşımıza geliyor. Melodiler, sözler yeni olabilir ama formül aynı. Her Bon Jovi şarkısı daha önceki Bon Jovi şarkılarına benzer. Intro’ları, bridge kısımları, nakaratları, sound çok fazla değişmez. Daha ilk dakikadan Bon Jovi statları ayağa kaldırmak için müzik yapar ve bunu başarır. Şu an bir stream platformunda gösterimde olan Bon Jovi belgeselini izlerseniz, bu albümün yapım sürecinde aşılan zorlukları da görebilirsiniz. Bir grup 60’lı yaşlarda eski rock’çının (yazarken bile kulağa çok fena geliyor) eski enerjilerini ve sinerjilerini bulma çabasını siz her yere uyarlayabilirsiniz. İlla rock grubu olmaya gerek yok.
Ses tellerinden ameliyat olan, bir noktada sesini kaybetmekle karşı karşıya kalan Bon Jovi’nin vokal performansını da bu çerçevede değerlendirmek lazım. Kendini her şeyin bitmesine “Buraya kadarmış” demeye hazırlamış Bon Jovi ancak buna gerek kalmamış.
“Forever” her zamanki gibi Bon Jovi’nin rock şarkısı yapmayı kolay bir şeymiş gibi gösterdiği albümlerden biri. Bütün şarkılar hit adayı, bütün şarkılar hemen akılda kalacak potansiyele sahip ve cidden her şarkı bir başka Bon Jovi şarkısının farklı bir versiyonu gibi. Talk box kullanımı dahil.
İşin aslı şu ki Bon Jovi 20’lerindeki Bon Jovi değil. Benim klasörün kapağındaki libidosu tavan yapmış azgın rock yaratıkları değiller. Hepsi çoluk çocuğa karışmış zihinlerinin ardında farklı bir ajandaya sahip orta yaşı geçmiş insanlar. Sırf kendini düşünen, kendiyle meşgul, müzikten ve partilemekten başka ajandası olmayan 20’lerindeki versiyonlarından çok farklılar. Ancak 62 yaşındaki Jon Bon Jovi gibi hepsi kendi tarzında verebileceği her şeyi ortaya koyuyor.
(“Forever” – Bon Jovi, Island)