ABD’deki seçimler sona erdi. Sonuçlar dünyamıza, Ay’ımıza ve Mars’ımıza hayırlı olsun. Elon Musk’ın Trump hesabına 120 milyon dolar yatırdığı ve kazandığı bir seçimin sonucu muhakkak gezegenlerin kaderini de etkiler diye düşünerek bu şekilde başladım söze. Gezegenlerin derken, bakın seçim sonucu yıldızların kaderini etkiledi bile bence; Hollywood yıldızlarının ve pop yıldızlarının.
Cumhuriyetçilerin adayı Trump’ı, dünyaca tanınmış tek bir star bile desteklemedi. Tabii dünyaca tanınmış ABD’li starların ABD’de çok tanınmadığı sonucuna da varabiliriz bu önermeyle. Avrupa, Asya, Meksika, Güney Amerika oy kullansaydı bu star desteğiyle zafer kaçınılmazdı. Ama ABD, ABD’li starları daha az ciddiye aldı.
Bu starlar Demokrat adayı desteklemekle kalmadılar, düpedüz Trump karşıtı kampaya yürüttüler. Neden Trump’a oy verilmemesi gerektiğini anlatıp durdular. Seçilmemesi için mesajlar verdiler. Kimileri videolar kaydetti, kimileri sosyal medyaya post’lar koydu. Kimi dans etti, kimi şarkı söyledi, neşeli selfie’ler havada uçuştu. Sonuç: Demokratların hanesine yazılacak tarihin en büyük yenilgilerinden biri. ABD’de halk kendisine çocuk gibi davranılmasını sevmedi. Öğüt dinlemek istemedi, gerçeklerle mücadele ediyor çünkü.
Dünden bu yana BBC World başta, yabancı basında konuşulanları takip ediyorum. İşin siyaset ve ekonomiyle ilgili kısmı beni ilgilendirmiyor. Ancak kültür boyutunda söylenenler oldukça çarpıcı geldiğinden bu konudan bahsetmek istedim. Seçim sadece siyasi bir rekabet ya da vaatlerin programların, örgütlerin, ideolojilerin yarışı değildi. Kimliklerin yarışı hiç değildi. Öyle olsa kadınlar, siyahlar, hispanikler Demokratları desteklerdi. Bunların yanında Müslümanlar bile çoğu yerde Trump’a oy verdi. Bana sorarsanız kimlikçilik bitti gerçeklere dönüldü. Seçim ekonomik, kültürel ve sınıfsal bir mücadeleye sahne oldu. İnsanlar önce gelirlerine, sonra sınıfsal konumlarına ve bu konumun kültürel değerlerine göre oy verdiler. Seçim sonrası sanırım ABD’de her kesimden insanın saygısını kazanabilmiş ender kişiliklerden sosyalist Bernie Sanders, Demokratların çalışan kesimlerle bağlarını kopardığı için seçimi kaybettiğini söyledi. En doğru yorumlardan biriydi.
İnsanlar tencere kaynamıyor, sofraya yemek koyamıyoruz dedi, Demokratlar Lady Gaga’yle selfie çektirdi. İnsanlar eskiye göre durumumuz kötüye gitti dedi, Demokratlar Jennifer Lopez’li, Taylor Swift’li coşku mesajları verdi. Yorumculara göre insanlar Trump’ı seçmediler, sadece Demokratların vaatlerini gerçekleştireceklerine inanmadılar. Durumları biraz olsun düzelsin diye ümit ederek Trump’a oy verdiler.
Karşınızda Taylor Swift, Lady Gaga, Madonna, Billie Eilish, Rihanna, Bruce Springsteen, Beyoncé, George Clooney, Katy Perry, Ariana Grande, Eminem, Arnold Schwarzenegger, Oprah Winfrey, Robert De Niro’dan oluşan bir takım var... Ve daha onlarca irili ufaklı star var kulübede. Sizde bir iki beşinci sınıf rap’çi (ki bazıları düpedüz yüz kızartıcı davalardan suçlu), bir iki country yıldızı ve güreşçi Hulk Hoogan. Maçı siz kazanıyorsunuz. Buradan ne öğreniyoruz?
Bir. Ünlülerin ne düşündüğü kimsenin umurunda değil. “Aaa Lady Gaga, Harris’i destekliyormuş ben de destekleyeyim” demiyor kimse. Oy vermenin farklı dinamikleri var. İnsanlar Lady Gaga’nın tuzu kuru benim değil diye bakıyor.
İki. Seçimlerde ünlülerden destek alma yöntemi bundan sonra azalarak biter. Sanırım ne ünlüler, ne siyasetçiler bir daha bu işe girer.
Üç: Tuzu kurular, tuzu kuru olmayanların hâlinden anlamaz.