Sü uyur, düşman uyumaz der atalarımız. NATO ülkelerinin hemen hepsi mesailerinin büyük kısmını Kovid’le mücadeleye ayırmış durumdalar. Avrupa Birliği’ne üye tüm ülkelerde de mesai sadece Kovid ve bunun etrafında dönen lojistik ile ekonomik meselelere adanmış durumda. Malum dünya gücü olma konusunda son derece iddialı olan AB, kendi halkına sahip çıkarak topraklarında üretilen Kovid aşısını halkına ulaştırmakta güçlük çekse bile, Avrupa kıtası Rusya Federasyonu’nun istihbarat teşkilatına hala çekici geliyor. Öyle ki Rusya Federasyonu’na bağlı askeri istihbarat birimleri Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti ve İtalya gibi ülkelerde faaliyetlerini hızlı bir şekilde sürdürüyorlar.
Halkı aşılama konusunda eksiklikler yaşansa bile Avrupa ve NATO’nun istihbarat birimleri de oldukça iyi çalışıyorlar. Örneğin Bulgaristan’da NATO aleyhine istihbarat faaliyetlerinde bulunan 6 Rus ‘diplomatı’ istenmeyen kişi ilan edilerek sınır dışı edildi. İtalya’da Rusya’nın askeri istihbarat
Türkiye ve Türklerin büyük önem verdiği Almanya seçimleri öncesinde durum hayli karıştı. Özellikle AB içinde Türkiye yanlısı tavır sergileyen Merkel’in partisinde kan kaybı sürüyor.
Türkiye ve Türkler için de büyük önem taşıyan Almanya seçimlerine 6 aya yakın bir zaman var. 26 Eylül’de yapılacak seçimlerde Alman halkı, yeni meclis üyelerini belirleyecek. Ancak durumun biraz karışık olduğunu söylemekte yarar var.
Şansölye Angela Merkel, artık hiçbir göreve aday olmayacağını resmen duyurmuş, partisi Hristiyan Demokratlar (CDU) yeni başkanlarını belirlemişti. Ancak işler öngörüldüğü gibi iyi gitmiyor. Zira Merkel’in partisi yılın başından bu yana ciddi bir düşüşe geçti. Kamuoyu araştırmalarına göre Hristiyan Sosyalist Birlik (CSU) partisiyle birlikte alması beklenen oy oranı yüzde 26 civarında. Buna karşın ciddi yükselişe geçen Yeşiller Partisi’nin oy oranı yüzde 22 gibi öngörülüyor. Halen Merkel’in koalisyon ortağı olan
Son derece yoğun bir haftayı geride bıraktık. Geçtiğimiz pazar günü bu köşede gündemin yoğunluğuna dikkat çekmiştim. Uluslararası ilişkiler müptelaları için hakikaten de ilginç, yoğun, dikkat çekici gelişmeler yaşandı. Her bir toplantı bence hayati önemdeydi. Nitekim haftaya Avrupa Birliği (AB) dışişleri bakanları toplantısıyla başladık ve AB liderler zirvesiyle noktaladık. Arada da iki gün süren NATO dışişleri bakanları toplantısı düzenlendi. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da bu vesileyle hem AB dış politika yüksek temsilcisiyle, hem de ilk defa ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile yüz yüze görüşme fırsatını buldu. AB liderler zirvesi de haftayı noktalayan ve AB-ABD-Türkiye ilişkilerinde dönüm noktası niteliği taşıyabilecek olan önemli bir toplantı oldu. Kaç haftadan bu yana Ankara, AB liderler zirvesinden Türkiye lehine bir karar çıkartmak için önemli bir mesai harcadı. Yoğun bir diplomasi trafiği yaşandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın AB kurumlarının liderleriyle yaptığı video konferans
Dün başlayan ve video konferans yöntemiyle düzenlenen AB Zirvesi’nde liderler, son dönemde Brüksel ile Ankara arasındaki gerilimin azaldığına dikkat çekerek, ilişkilere ivme kazandırılması konusunda prensip kararı aldı
BRÜKSEL
Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerin devlet ve hükümet başkanları, Türkiye ile ilişkilere ivme kazandırma konusunda prensip kararına vardı. Video konferans yöntemiyle toplanan AB liderleri, yayınladıkları bildiride, geçen aralık ayından bu yana Ankara ile Brüksel arasındaki gerilimin azaldığını da vurguladı.
Liderler zirvesi öncesi Alman Federal Meclisi’nde konuşan Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Avrupa’nın çevresinde çok sayıda ihtilaf bulunduğunu hatırlatarak “AB’nin gelişmesi ve refahının, ancak AB dışındaki komşularımızla da iyi ilişkiler kurmamızla mümkün olduğunu biliyoruz. Bu, özellikle çok yönlü ilişkileri bulunan NATO üyesi Türkiye için geçerli” ifadelerini kullandı. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in raporuna atıfta
NATO’ya üye ülkelerin dışişleri bakanlarının Brüksel’deki iki günlük toplantısı dün sona erdi. Toplantının gündeminde ABD ve müttefiklerinin Afganistan barış sürecine yönelik ortak tutumları, İttifak’ın yeniden yapılanmasına yönelik “NATO 2030” raporu vardı. Ancak müttefikler için önem teşkil eden asıl unsur, kuşkusuz ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken’ın katılımıydı. Zira Joe Biden yönetiminin göreve gelişinden bu yana ilk kez ABD’li bir üst düzey siyasetçi NATO toplantısına şahsen katılarak, Beyaz Saray’ın İttifak’a yönelik politikalarını çekincesiz bir şekilde dile getirme imkanı buldu.
Blinken, Donald Trump döneminin aksine NATO’yu yeniden kucaklaması beklenen Biden yönetiminin İttifak’a yönelik yeni yaklaşmının çerçevesini ve mesajlarını iletti. Buna göre ABD, Almanya’daki askeri varlığını sürdürmeye devam edecek. Yani Trump döneminde Washington’un Avrupa’daki askeri varlığını azaltmaya yönelik çalışmaları
Avrupa Birliği üyesi ülkelerin dışişleri bakanları, dünkü toplantıda AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in Türkiye raporunu da ele aldı. Raporda, Türkiye’ye yönelik ihtiyatlı ifadeler bulunduğu belirtiliyorBRÜKSELAvrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerin dışişleri bakanları, dün Brüksel’de AB-Türkiye ilişkilerini değerlendirdi. Bakanlar, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in 15 sayfalık Türkiye raporu hakkında görüş alışverişinde bulunurken, bakanlardan birçoğu Türkiye konusunda karmaşık duygular beslediğini dile getirdi. Nitekim Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, toplantı öncesi yaptığı açıklamada Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılması ve HDP’nin kapatılması istemiyle açılan dava sürecinin AB’ye yanlış sinyaller gönderildiğini, öte yandan Doğu Akdeniz’de gerilimin azaltılması konusunda atılan adımların olumlu olduğunun altını çizdi.
Almanya, İtalya, İspanya, Bulgaristan, Romanya ve Macaristan gibi ülkeler, Türkiye ile AB üyesi
Önümüzdeki hafta pazartesi gününden itibaren Brüksel’de yoğun bir Türkiye mesaisi yaşanacak. Bir taraftan Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerin Dışişleri Bakanlarını bir araya getiren AB Dış İlişkiler Konseyi toplanacak. Diğer taraftan da NATO’ya üye ülkelerin Dışişleri Bakanları uzun bir aranın ardından ilk kez fiziken NATO karargâhında bir araya gelecekler. Yetmedi. Haftayı noktalayacak olan iki günde de Brüksel, AB liderler zirvesine ev sahipliği yapacak.
Diplomasi açısından son derece yoğun geçecek olan hafta, Türkiye’nin transatlantik ilişkilerinin bütün boyutlarının ele alınacağı ve belki de milat oluşturabilecek bir dönem olacak. Nitekim Türkiye’nin AB ve ABD ile olan ilişkileri gündemin başlıca konuları arasında yer alacak. Pazartesi günü AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell önce AB Dışişleri Bakanlarına, hafta sonu da AB Devlet ve Hükümet Başkanlarına Türkiye raporunu sunacak. NATO toplantısına katılmak üzere Brüksel’e gelecek olan Dışişleri Bakanı Mevlüt
Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerin dışişleri bakanlarını buluşturan Dış İlişkiler Konseyi, pazartesi günü Brüksel’de toplanıyor. Toplantıda, AB-Türkiye ilişkileri ele alınacak. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Ankara ile Brüksel arasındaki ilişkileri durumu ve nasıl ilerlemesi gerektiğine dair taslak raporunu sunacak.
AB’ye yakın kaynaklara göre, Borrell, geçtiğimiz Aralık ayından bu yana Türkiye-AB arasındaki ilişkilerin olumlu şekilde geliştiği görüşünde. Buna karşın ilişkilerde halen bazı zorlukların yaşanmaya devam ettiğini hatırlatan AB yetkilileri, Doğu Akdeniz’de gerilimin azalması, Türkiye’nin Yunanistan ile istikşafi görüşmelere başlaması ve Kıbrıs konusunda yeni bir çözüm sürecinin başlamasını, ilişkilerin olumlu yönde ilerleyebileceğine dair sinyaller olarak değerlendiriyor.
Hatırlanacağı üzere 10 Aralık’ta düzenlenen AB Liderler Zirvesi’nin sonuç bildirgesinde, Brüksel’in Ankara’yla ilişkilerinin geleceğini ABD ile istişare edeceği vurgulanmıştı. Üst düzey