Güldener Sonumut

Güldener Sonumut

ntvbenelux@gmail.com

Tüm Yazıları

Avrupa Birliği üyesi ülkelerin dışişleri bakanları, dünkü toplantıda AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in Türkiye raporunu da ele aldı. Raporda, Türkiye’ye yönelik ihtiyatlı ifadeler bulunduğu belirtiliyor

BRÜKSEL

Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerin dışişleri bakanları, dün Brüksel’de AB-Türkiye ilişkilerini değerlendirdi. Bakanlar, AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in 15 sayfalık Türkiye raporu hakkında görüş alışverişinde bulunurken, bakanlardan birçoğu Türkiye konusunda karmaşık duygular beslediğini dile getirdi. Nitekim Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, toplantı öncesi yaptığı açıklamada Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılması ve HDP’nin kapatılması istemiyle açılan dava sürecinin AB’ye yanlış sinyaller gönderildiğini, öte yandan Doğu Akdeniz’de gerilimin azaltılması konusunda atılan adımların olumlu olduğunun altını çizdi.

Haberin Devamı

AB’den ihtiyatlı mesaj



Almanya, İtalya, İspanya, Bulgaristan, Romanya ve Macaristan gibi ülkeler, Türkiye ile AB üyesi ülkeler arasında yaşanan yumuşamanın yarattığı fırsatı değerlendirerek Ankara ile diyaloğu artırmak gerektiğini savundu. Türkiye’ye yönelik “geleneksel” tavırlarını sergileyen Avusturya, Kıbrıs Rum Yönetimi ile Yunanistan’da ise sürpriz yoktu.

Milliyet’e bilgi veren AB kaynakları, Borrell’in AB liderlerine sunmak üzere hazırladığı raporda, Ankara-Brüksel ilişkilerinin güncel özetine yer vererek, haziran ayına kadar karşılıklı beklentiler konusunda AB dışişleri bakanlarıyla görüş alışverişinde bulunduğuna işaret etti.

AB’den ihtiyatlı mesaj

‘İzlemeye devam’

AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Borrell, dün basına yaptığı açıklamada, Türkiye’den son dönemde olumlu sinyaller gördüklerini belirterek, Doğu Akdeniz’de gerginlik düşmüş olsa da durumun kırılgan ve Türkiye’deki bazı iç gelişmelerin endişe verici olduğunu ifade etti. HDP’ye açılan kapatma davası ve Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesini hatırlatan Borrell, bu tür gelişmelerin, Türkiye’yi AB yolundan uzaklaştırdığını savundu. Borrell, “Bakanlarla olumlu gelişmeleri destekleme konusunda mutabık kaldık” dedi.

Borrell, Türkiye ile ilgili hem olumlu hem olumsuz gelişmeler olduğunu düşündüklerini belirterek, yaza kadar Türkiye’nin tutumunu yakından izlemeyi sürdüreceklerini, bunun için bazı referans noktaları kullanacaklarını kaydetti. Borrell, “Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili gelişmeler bunlardan biri. Türkiye ile Yunanistan arasındaki ön görüşmeler bir başkası olacak. Libya’daki durum ve Türkiye içindeki siyasi durumu da izleyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Haberin Devamı

Olası adımlar

Bu arada Borrell’in raporda, Türkiye’nin olumlu tavrının sürmesi halinde haziranda AB-Türkiye ilişkilerine yeniden ivme kazandırmak amacıyla Birlik’in atabileceği adımları da sıraladı.

Borrell, AB’nin Türkiye ile üst düzey siyasi diyaloğu yeniden başlatmasını önerirken, Türkiye-AB arasındaki Gümrük Birliği anlaşmasının güncelleştirilmesini teklif ediyor. Göç mutabakatını yeniden canlandırmayı hedefleyen AB, buna ilişkin olarak da Türkiye’ye verilecek mali yardım için kaynak ayırmayı amaçlıyor. Ayrıca Türkiye ile ekonomik ilişkilerin yeniden canlandırılması, çevre, enerji, ulaştırma gibi alanlarda işbirliğinin artırılması da bu adımlar arasında.

Dış politika ve güvenlik gibi alanlarda üst düzey diyalog sağlanabileceğini ifade eden Borrell, Avrupa Yeşil Mutabakatı’nın yanı sıra kültür ve güvenlik alanlarında da işbirliğinin artırılmasını öneriyor. Borrell, ayrıca vize muafiyeti için Türkiye’nin eksiklerini gidermesinde yardımcı olunabileceğini hatırlatıyor. 

Haberin Devamı

Buna karşın Borrell, Türkiye’nin tekrar Doğu Akdeniz’de gerilime neden olabilecek adımlar atması ve uluslararası deniz hukukunu ihlal etmesi halinde yaptırımların kademeli olarak gündeme gelebileceğini ifade ediyor. AB kaynakları, yaptırımlar listesinin Türkiye’deki kamu ve tüzel kişiliklerin yanı sıra ekonomi, turizm enerji ve stratejik ürünleri içeren çeşitli sektörleri kapsayabileceğine dikkat çekiyor. AB kaynakları, Brüksel’in Türkiye ile diyaloğa yeniden bir şans vermek istediğini, yaptırımları hayata geçirmek zorunda kalmak istemediğini, sonuçta Ankara’nın bu önemli fırsatı değerlendireceğine inandıklarını kaydediyor.

Diplomatik gözlemciler de AB’nin Türkiye’ye yakınlaşmasından hoşlanmayan bazı AB üyesi ülkelerin bulunduğunu hatırlatırken, Ankara’nın bu ülkelerden gelecek olası provokasyonlara da dikkat etmesi gerektiğini vurguluyor.