Hem de ne Eyvah!

27 Şubat 2011

BOSTANLILI Müjgân ne de güzel söylüyor:
“Asker ettiler beni kıdemli çavuş
gurbet çöllerinde oldum bir baykuş
anadan babadan yardan bir haber yokmuş
uçun kuşlar uçun İzmir’e doğru”
Karşıyakalı Firuzan da kendinden geçmiş, dinliyor Müjgân’ı:
“Güverteye çıktım uzandım yattım

Yazının Devamı

Öğrenecek çok şey var!

25 Şubat 2011

HÜSEYİN ÖZALP’in, “AK Asker - Bir ABD, AKP ve Cemaat Projesi” adlı kitabını henüz okumadım.
Dolayısıyla kitabın tanıtımında vurgulanan ve aslında çok kişinin de aklını kurcalayan, “Türk askerinin başına çuval geçirilmesiyle başlatılan yıpratma operasyonu hala tüm hızıyla sürüyor. Operasyon, AKP tarafından oluşturulan derin karargâh, ordunun içine sızan cemaat ve ABD ve NATO güdümündeki personelin yardımıyla gerçekleşiyor” şeklindeki iddia; hangi somut ve yeni kanıtlarla destekleniyor, bilemiyorum.
* * *
Kitapta belli ki “tartışma yaratacak” olay ve anekdotlara da yer veriliyor.
İşte biri:
“Aylardan ağustos, yıllardan 2001. Fazilet kapatılmış, Milli Görüş ikiye bölünmüş. Bülent Arınç, baştan beri bölünmeye razı değil. Yenilikçiler, Arınç’ı ikna etmek için bir toplantı yapıyor. Toplantıda Erdoğan, Gül ve diğer yenilikçilerin dışında siyasetçi olmayan iki isim daha var. Biri öğretim üyesi ve ANAR araştırma şirketinin sahibi Beşir Atalay. Diğer isim oldukça ilginç:
Haşim Kılıç.

Yazının Devamı

Estetik adaylar

24 Şubat 2011

ESTETİK cerrahı Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu’nun söylediklerini ciddiye alırsak eğer...
Aday adayları “acaba neden” burun ameliyatı oluyor, saç ektiriyor, yağ aldırıyor, gözaltı torbalarına operasyon yaptırıyor şu sıralar?
Öne sürülen gerekçe:
Seçmene güzel görünmek.
İyi de “seçmen” kim?
Aday adaylarını “adaylık mertebesine” kimler getirecek?
Tuhaf bir durum.

Yazının Devamı

Gözümüz ve gönlümüz Libya’da

23 Şubat 2011

ZEYNEL Lüle, Libya’dan bildiriyor:
“İsyancılarla, Kaddafi kuvvetlerinin arasında kalan 4 bine yakın Türk, Bingazi yakınlarındaki bir hangara sığındı.”
Durum vahim.
İki ateş arasında kalmak, gerçekten “kıldan ince, kılıçtan keskin” bir durum.
Ancak “yaşayan bilir” orada ne olduğunu.
Ve olanları yaşayıp, oradan “gelen” daha doğrusu “kaçabilen” insanlara hakim olan hali tek kelime ile özetlemek mümkün:
Korku.

Yazının Devamı

Bir umut var

22 Şubat 2011

İNSANIN inancını sorgulaması gibi bir şey, kamuoyu araştırmalarına inanmak ya da inanmamak.
Hangisi doğru, hangisi yanlış?
Hangisi bilimsel, hangisi kişisel?
Hangisi gerçek, hangisi sanal?
Bilemiyor insan.
Ne var ki, bilimsel yöntemleri hakkıyla kullanarak, sadece doğruyu saptamak ve gerçeği bulmak amacıyla yapılan araştırmaların fazlasıyla işe yaradığına kuşku yok.
Ve biliyorum...

Yazının Devamı

İki bakan yakışır

21 Şubat 2011

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, bence yanlış koltukta oturuyor.
Aslında o...
Tam da Dışişleri Bakanı olacak adam.
Bugüne kadar Amerikalılar karşısında süklüm püklüm duran, iki çift söz söylemekten kaçınanlardan bıkmıştık vallahi.
Beşir Atalay, “Türkiye, basın özgürlüğü açısından Amerika’dan daha çok basın özgürlüğünün olduğu bir ülkedir” derken, ABD’nin Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone’ye nasıl da haddini bildirdi!
Aslanım benim.
Hatta daha ileri bir öneride bulunayım şimdi.

Yazının Devamı

Beyanname çöpe gitti!

20 Şubat 2011

Yok artık... İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni oturup, tekrar yazacak halimiz yok.
Yazan, yazmış çoktan.
Ve insanlığın 30 maddelik bu temel yasası, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu‘nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217 A (III) sayılı kararıyla ilan edilmiş.
Ne yazıyor orada?
Misal...
Madde 9 -Hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez.
Madde 10 -Herkesin, hak ve yükümlülükleri belirlenirken ve kendisine bir suç yüklenirken, tam bir şekilde davasının bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından hakça ve açık olarak görülmesini istemeye hakkı vardır.

Yazının Devamı

İran’dan manzaralar

18 Şubat 2011

Sokaklar karışık İran’da. Kavga gürültü, gırla kıyamet.
Zorba yönetime karşı yeni bir halk hareketi sürüyor komşuda.
Polis kararlı.
Dağıtacaklar toplananları.
Nitekim hırsla saldırıyorlar kalabalıklara.
Yaralı çok.
Ölüler de var.

Yazının Devamı