Sondan beşinci olmasın da!..

22 Nisan 2019

Fenerbahçe bıraksın bu “beşinci olup Avrupa şansı yakalamak” gibi gerçekle uzak ara hayalleri… Ne kursun, ne pompalasın… Sezon sonuna ilk devre gibi düşme hattında girmesin, sondan beşinci kalsın yeter.
Çünkü oynadığı futbol, oynayanlar ve oyunu kurgulayan futbol aklı, bu sezon ancak o kadarına yeter!
Harun’a dua etsinler ki, Alanya’daki futbol skandalını değil ama skor skandalını tek başına o engelledi. Yoksa dönüşü zor olurdu Alanya’nın.
Maç başlamadan her şey berbat görünüyordu zaten Fenerbahçe için!.. Kendisi “deplasman özürlü”, ev sahibi tipik “iç saha takımıydı”.
Kötü sezonda takımı taşıyan Moses sakat, Hasan Ali ve son santrafor Soldado cezalıydı. Ersun Yanal “herkes neden kazanmamız gerektiğini biliyor” diyordu ama “futbolcular dışında” notunu düşmeyi unutmuştu.
Maç başladı, resmen ezildi Fenerbahçe, Alanyaspor karşısında.
Yarısı eksikler, savunma güvenliği için Topal’ı geri yaslatan orta sahayı zayıflatan, göbeği boşaltan Ersun Yanal yüzünden diyelim… Ama geri kalanı kesinlikle fiziksel ve mental açıdan rakiplerinden aşağı durumdaki Fenerbahçeli futbolcuların marifeti…

Yazının Devamı

Karakolda doğru söyler mahkemede şaşar!

19 Nisan 2019

Eskiden derbiler “karakolda biterdi”!.. Caddenin göbeği, stadın önü, sahanın içi “pata küte” giderdi. “Taşlar” futbol düğünlerimizin konfetileriydi.
Çok şükür geliştik! Şiddetin üstesinden geldik.
Medeniyet bu işte... Artık karakol yok; direkt mahkemelik oluyoruz!
Hem de cümbür cemaat.
Bir derbi oynandı, Galatasaray, Fenerbahçe yöneticisine, Başakşehir, Galatasaray yöneticisine dava açtı. Gelsin karşı davalar!
Görüyorsunuz; taraftar frene basmış, yöneticilerin ayağı gazda.
Demek ki, futbolda “şiddet üreticisi” olarak sürekli “yönetici” denilen iş kolunu işaret ederken yanılmıyormuşuz.

Yazının Devamı

Ne kadar futbol o kadar hakem

16 Nisan 2019

Gözümüzün nuru, medarı-ı iftiharımız, dünyanın kıskandığı Fenerbahçe-Galatasaray derbimize “yine” hakem kan doğradı!..
Oh ne güzel...
Boş verin futbolu, futbolcuyu, hocaları... “Hakem asmaca” oynayalım!
Sonucu beğenmeyen “mağdur edebiyatına” girer, beğenen tabelayı gösterip “kıs kıs güler”... Hakem biraz ortada görünmez, haftaya küllenir, iki hafta sonra unutulur, yeni sezona bir istatistik verisi olur geçer gider.
Ben de diyorum ki, daha önce pek çok meslektaşını olduğu gibi, asıl Fenerbahçe-Galatasaray derbisi Ali Palabıyık’ı mahvetti.
Nasıl mı?
Birincisi, ülke futbolunun en büyük rekabetinde yirmi yıllık sıra dışı öyküsüyle zaten netameli bir hale gelmiş bu derbiyi, eli titremeden mide krampları geçirmeden yönetebilecek bir hakem yoktur.

Yazının Devamı

Derbi Fenerbahçe’nin!

15 Nisan 2019

Derbi berabere, Fenerbahçe galip!.. Nasıl mı olur?.. Skora değil, öyküye bakarsanız -ki, derbilerin öyküsü skor tabelasından daha önemlidir- bal gibi olur. On kişi kalmış yaralı Fenerbahçe şampiyonluk umudundaki Galatasaray’ın Kadıköy’den üç puan hasretini en azından yirmi birinci yıla ötelediyse, galip sayılır bu yolda berabere kalmış ev sahibi.
Kutlamak lazım Yanal ve sarı lacivertlileri.
Derbinin hikayesine gelince; Allah Can Bartu ağabeyimize gani gani rahmet eylesin... Öyle saygıdeğer bir Fenerbahçeliydi ki, hatırasına hürmeten ve Hasan Şaş’a rağmen- sakin başladı derbi.
Bilemiyoruz tabi... Futbolcuyu darp etmiş yardımcı teknik direktör hüviyetiyle Kadıköy’de Galatasaray seyircisine üçlü çektirmeye kalkışan, atılan su şişesinden provokasyon yaratmaya çalışan Hasan Şaş’ın kulübedeki varlığı Galatasaray’a fayda mı, zarar mı getirirdi ama derbinin sinirlerini fena halde tırmaladığı kesindi.
Neyse ki, artık “köyün delisi” bellenen Şaş’ı tınmadı kimse ve derbi hem Fenerbahçe’nin hem de Galatasaray’ın sıkı, kısıtlayıcı taktikleriyle başladı.
Fenerbahçe orta alanı durdurmak, Valbuena ve Mosesli kanatları kullanmak hesabında, Galatasaray ise en azından ilk yarıyı berabere

Yazının Devamı

Futbol karizmasını kaybetti

13 Nisan 2019

Bazı insanlar meslekleriyle, ulaştıkları makamlarla, toplumun iltifatlarıyla şereflenir… Bazıları ise o mesleği, makamı, hatta şanı/ şöhreti şereflendirir.
Can abi ikinci guruptandı.
Tepeden tırnağa karizmaydı.
Futbol, basketbol kariyerinden bahsetmiyorum. Yaradılıştan sahip olduğu müthiş bir aurası vardı Can abinin.
Gösterdiğiniz saygı, tercihiniz ötesinde mecburiyetiniz olurdu.
Tercih onundu.
***

Yazının Devamı

Derbi asıl Terim’in sorunu

11 Nisan 2019

“Kartlar” dağıtıldı... Galatasaray’da iki “eksik” Fenerbahçe’de iki “fazla” var.
Luyindama ve Marcao cezalı, Soldado ile Dirar daha vaka mahallinde affa uğradılar!
Belli ki, adına hakem denilen futbol kumarının yüksek egolu krupiyeleri, biraz inisiyatif kullandılar.
Kimse kızmasın hakemlere...
“Dediğinizi” yapıyorlar!
“Adil olun” ısrarına boyun eğip, Galatasaray ile Fenerbahçe arasındaki futbol terazisini adil hale getirmek istemiş olmalılar!
Ama yetmez...

Yazının Devamı

Enkaz altında Yanal kalır

8 Nisan 2019

Roma İmparatorluğunda yeni köprü ağır yüklerle test edilirken, mimarını köprünün altına koyarlarmış... Mimar kötüyse köprüyle birlikte gitsin diye!
14 deplasmanda ancak bir galibiyet almış, bu sezon daha iyisini görmemiş Fenerbahçe’yi Ankaragücü beraberliği belki idare eder de haftaya Galatasaray derbisini “köprünün altında” izleyecek Ersun Yanal.
Eseri enkaz haline gelirse o da gider.
Evet... Fenerbahçe “sıra dışı” performansıyla hala Avrupa’ya gitme ihtimali ile yatıp kalkıyorsa, sebebi görece zayıf takımların bölgesi “alt/orta sıralarda” mücadele etmesindendir. Adı ve tarihi sayesinde değil.
Mehter takımı gibi iki ileri bir geri yürüyen Fenerbahçe’nin Ankara’da iyi oynadığı süreleri maçın tamamından ayıklamak için güçlü bir büyüteç ve hassas cımbızlar lazım.
Maç başladıktan sonra biraz ki, sonu ilk yarı bitmeden gol yiyerek geldi.
Valbuena girdikten sonra azıcık ki, o da beraberliği getirdi.

Yazının Devamı

Galatasaray’ın “kaçmış” şampiyonluğu

5 Nisan 2019

Galatasaray’ın şampiyonluk isteyip istemediğine, kulübü seçilmiş başkanın mı yoksa kayyumun mu yöneteceğine, idari ve mali kaos ortamının yıkıma mı demokrasiye mi katkı yapacağına Galatasaray Genel Kurulu karar verir!
Sadece en yüce organ Genel Kurul...
Tıpkı Fetö’cü eski futbolcularını kucaklamak mı dışlamak mı gerektiğine verdikleri ve “aidat ödemediler” bahanesiyle apar topar değiştirilse de tarihe geçmiş karar gibi.
Bize ve milyonlarca Galatasaray taraftarına halt yemek düşer yani!
İbra skandalına toplam üye sayısının yüzde on beşi katılmış, katılanların yarısından fazlası ama toplam üyenin yüzde sekizi karar almış; fark etmez... Şampiyonluk ihtimali varken Genel Kurul yönetimi ibra etmeyip kayyum ihtimalini ortaya çıkardıysa, demokratik haklarıdır; saygı duymak lazım.
Benim sözüm “her felakette bir hayır vardır” tevekkülü ile adeta sinekten yağ çıkarır gibi “kaostan şampiyonluk uman” ve buna geçmişten örnek bulan optimistlere...
Evet, geçmişte de borç harç şampiyon olmuştu Galatasaray ama o devrin “motivasyonu” ve “kahramanları” biraz farklıydı...

Yazının Devamı