Sinan Genim - sinan@sinangenim.com
İstanbul’un fethinden önce gerek Haliç, gerekse Boğaziçi kıyılarında çok sayıda mesire yeri bulunurdu. Özellikle Balkan Savaşı sonrası Rumeli’den gelen göçlerle şehrin nüfusu hızla artmış ve mesire alanı olarak kullanılan pek çok yer denetimsiz olarak iskana açıldı
N. İsmet Hergünşen(Emekli Deniz Kurmay Albay)
1961’de Yozgat’ta doğdu. Kabataş Erkek Lisesi’nden sonra, Deniz Harp Okulu’ndan mezun olup, Donanma’ya katıldı. Muhrip, Hücumbot ve Firkateyn sınıfı gemilerlerdeki görevlerinin ardından TCG Fatih Fırkateyni’nde komutanlık ve hücumbotlarda komodorluk yaptı. Sahil Güvenlik Marmara ve Boğazlar Bölge Komutanlık görevi esnasında kendi isteğiyle emekliye ayrıldı. Halen Deniz Ticaret Enstitüsü’nde Liman ve Marina Yönetimi dersleri vermektedir.
Bu yıl 30 Ağustos Zaferi’mizin 95. yılını kutluyoruz. Kazanılan zaferin anlamını ve Türkler için taşıdığı önemi daha iyi değerlendirebilmek maksadıyla tarihin derinliklerine bir göz atmada büyük yarar vardır. Savaşta kazanılan her başarı bir zaferdir. Zaferin değeri neticeleriyle ölçülür. Kurtuluş savaşı boyunca kazandığımız zaferleri böyle bir kıstasla mukayese edersek, 30 Ağustos Zaferi’nin bir zirve olduğunu görürüz.
Birinci Dünya Harbi’ni kaybeden Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesi’ni imzalamıştı. Bu anlaşmayla, İtilaf devletleri’nin uygulamada gösterdikleri haksızlıklarla birlikte, son aşamada Yunanlıları 15 Mayıs 1919’da İzmir’e çıkarmalarıyla İstiklal Harbi başlamış oldu. Bu işgal, yurdumuza ve
ALP KIRIKKANAT
1987’de Deniz Harp Okulu’nu bitirdi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nın muhtelif harp gemilerinde Branş Subaylığı, Bölüm Amirliği, 2. Komutanlık ve Gemi Komutanlığı görevleri sonrasında müşterek karargah ve birliklerde güvenlik konularında Proje Subaylığı ve Şube Müdürlüğü yaptı. 2006’da Atılım Üniversitesi’nde Uluslararası İlişkiler yüksek lisansını tamamladı. 2011’de emekli oldu. Balyoz davası mağdurlarından olup, 2015’te beraat etmiştir.
Barbaros Hayrettin Paşa Araştırma Gemisi’nin 21 Nisan’dan bu yana Akdeniz’de sismik araştırma faaliyetlerini sürdürdüğü bilinmekte. Geminin 17 Temmuz’dan itibaren de Doğu Akdeniz’de Güzelyurt-3B sahasında sismik araştırma faaliyetini icra ettiği açık kaynaklardan resmi olarak duyurulmuştu. Gemi tarafından bölgenin iki ve üç boyutlu sismik haritaları çıkartılarak petrol ve doğalgaz kaynakları aranıyor.
Sinan Genimİstanbul üzerine - sinan@sinangenim.com
Romalılar şehirlerinin kuruluş efsanesini bir masal değil de gerçekmiş gibi göstermeye ve geliştirmeye çalışırlar. Büyük devletler, özellikle de imparatorluklar kendilerine şanlı bir geçmiş, çok eskilere doğru uzanan derin bir tarih yaratmaya önem verirler...
Prof. Dr. Özcan Köknel
Evrim, bir canlının yaratılışını, başka canlılardan farkını belirleyen olaylar dizisidir. Canlıların farklılaşması, ayrışması yaşam boyu süren değişim ve dönüşüm sürecinde gerçekleşir...
Lise son sınıf biyoloji dersinde yer alan “Hayatın Başlangıcı ve Evrimi Ünitesi” müfredattan çıkarıldı.
Evrim: Canlının yaşam içinde birdenbire olmayan, kesintisiz, niteliksel ve niceliksel gelişim sürecidir. Evrim, bir canlının yaratılışını, başka canlılardan farkını belirleyen olaylar dizisidir. Canlıların farklılaşması, ayrışması yaşam boyu süren değişim ve dönüşüm sürecinde gerçekleşir.
İnsanlık tarihi boyunca, Şamanizm, Brahma, Zerdüşt, Buda, Konfüçyüs gibi felsefe kuramları olayların nedenlerini araştırmadan soyut düşünce yaklaşımıyla kuramlar oluşturmuştur. Günümüzde de felsefe bu yaklaşımı sürdürerek bilimsel varsayımlar oluşturur.
Bulgular aktarıldı
Semavi dinler, doğanın ve canlının, insanın yaratılışını, yok oluşunu, ölümünü, ölümden sonraki durumunu, bu süreç içindeki değişimini, dönüşümünü inanç sistemi içinde kendine özgü ilkeler, kurallar doğrultusunda açıklar.
Tales, Anaksimandros, Anaksimenes ile başlayan bilimsel yaklaşım, felsefeden kaynaklanan soyut yaklaşımı, s
Bulunduğumuz ayın 25’inde 16. Dünya Nöroşirurji Kongresi İstanbul’da yapılacak. 5 gün sürecek bu etkinliğe Dünya’nın bütün ülkelerinden beyin ve sinir Cerrahisi ve onun yanında ilgili branşlara mensup binlerce kişi çalışmalarıyla katılacak. Ülkemiz bünyesinde bulunun 2 bine yakın Türk nöro - şirurjiyen ve ilgili bilim dallarında birçok kişinin katılması bekleniyor. Bu kadar kapsamlı ve dev bir organizasyonun ülkemizde yapılmış olması bizim için bir gurur vesilesi. Bu organizasyon için uzun yıllardır çaba gösterip çalışan, bugün bir kısmı hayatta olmayan bütün herkese şükran borçluyuz.
Bu kongrede binlerce bilim adamının önünde hala başımızda sağlıklı ve üretken olarak bulunun Prof. Dr. Gazi Yaşargil başka bir gurur vesilemiz. Hatırlatmak için yazıyorum, kendisi 1999’da ‘Amerikan Beyin Cerrahları Kongresi’nde yüzyılın doktoru seçildi. Yüzlerce orijinal bilimsel yayını ve bir o kadar orijinal buluşları olan Prof. Dr. Gazi Yaşargil’in bugüne kadar bilimsel makalelerinden 5 bini aşkın alıntı yapılmıştır. Geçtiğimiz aylarda son 2500 yılın tıp alanına katkıda bulunan en değerli 50 tıp mensubu içinden 48 Batı kökenli bilim adamı arasında 2 doğu kökenli bilim adamı gösterilmiş.
Bunlardan
Sinan Genim - sinan@sinangenim.com
İstanbul’un tepeleri denilince birçok kişi Çamlıca Tepesi’nden başlar saymaya. Halbuki, 7 tepeli bu muhteşem kentin tüm tepeleri sur içinde kalan eski şehirde yer alır. İşte İstanbul’un 7 tepesi
Prof. Dr. Sami Selçuk (Hukukçu)
Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) iki kez gösterdiği altı adayın hepsi, uzun adıyla “AİHM Yargıçlarının Seçilecek Adaylar Konusunda Uzmanlar Danışma Kurulu”nca kısa adıyla “Danışma Kurul”nca (Panel consultatif ) reddedilmiştir.
İlk kez 2009 yılının sonlarında hukuki olarak gündeme gelen ve oluşturulan söz konusu Danışma Kuruluna dönemin Sayın Başbakanınca aday gösterilmiş ve Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisince seçilmiştim. Ocak 2010 yılında Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Başkanlığına seçilen şimdiki Dış İşleri Bakanı Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’ndan başarı dileklerini içeren ve beni yüreklendiren bir kutlama yazısı da almıştım. Sayın Bakan bununla da yetinmemiş, ayrıca telefonla da başarı dileklerini iletmişti
Danışma Kurulu yedi kişiden oluşuyordu. Benimle birlikte seçilenler arasında AİHM Eski Başkanı Wildhaber, İrlanda Yüksek Mahkemesi Başyargıcı Murray, Rusya Anayasa Mahkemesi Başkanı Zorkin, Polonya Yüksek Mahkemesi yargıçlarından Bayan Gonera, AİHM eski yargıçlarından Finli Pellonpaa İle Alman hukukçu Jaeger de bulunuyordu. Şubat 2011 yılında yapılan ilk toplantıda değerli hukukçu Wildhaber’i başkan, İrlanda Yüksek Mahkemesi