Tükenmişlik sendromu

31 Temmuz 2008




Kısa bir tatilden sonra işinizin başına döndünüz. Sizden çok şey talep eden, yoğun çalışma gerektiren bir mesleğiniz var ve omuzlarınızda büyük bir sorumluluk taşıyorsunuz. Tatiliniz iyi geçti ve dinlendiniz, ama işe başlamak sizi rahatsız ediyor. Adeta pilinizin bittiğini ve şarj edemediğinizi düşünüyorsunuz. Belli bir nedeni olmadan kendinizi huzursuz ve yorgun hissediyorsunuz. Günün gereklerini ve özellikle yeni işleri yapmaya gücünüz, isteğiniz ve haliniz yok gibi. Eğer siz de işinizle ilgili bu gibi duygular içindeyseniz, bunlar tükenmişlik sendromunun işaretleri olabilir ve belki de çoğu kişi gibi  bu sorunla yüzleşmekten kaçıyor olabilirsiniz. 

Tükenmişlik nedir?
Tükenmişlik uzun zaman yoğun iş baskısı altında çalışmanın, zorlu iş şartlarına maruz kalmanın neden olduğu, fiziksel, duygusal ve zihinsel yorgunlukla kendini belli eden, oldukça sık görülen bir durum. Çalışanların yüzde 80 kadarı iş yaşamlarının bir döneminde tükenmişlik sendromu ile karşılaşabiliyor. Aniden değil de,

Yazının Devamı

Sıcakta vücudunuza kulak verin

29 Temmuz 2008

Hep egzersizin faydalarından bahsediyoruz ama hava sıcaklığının ve bazen nemin yüksek olduğu yaz günlerinde egzersiz yaparken dikkatli olmalıyız. Yeterli sıvı alımı, uygun giyimler ve aşırı sıcaktan kaçınmak için iyi bir zamanlama yaz aylarında egzersiz ve spor yapanların dikkate alması gereken hususlar.
Arkadaşlarınızla plaj voleybolu oynarken ya da tek başınıza spor yaptığınız sırada sıcaklığı hissetmeyebilirsiniz, ama vücudunuz buna er ya da geç tepki verecektir. Sıcak çarpmasına maruz kalmak istemiyorsanız önleminizi alın.
Sıcak hava vücudunuzu nasıl etkiler?
Sıcak havada egzersiz kalbinize ve akciğer-lerinize ekstra bir yük getirir. Egzersizin kendisi ve hava sıcaklığının yüksek oluşu vücut sıcaklığınızı artırır. Isıyı vücuttan atmak için derinizde dolaşan kan miktarı artar. Bu da kaslarınıza giden kanın azalması ve kalp hızının artması demektir. Nem fazla ise vücudunuz daha da çok stresle karşı karşıya kalır zira nemli havada deriden buharlaşmayla ısı kaybı zorlaşır, böylece vücut sıcaklığı daha da yükselir.
Normal koşullar altında deriniz, kan damarlarınız ve

Yazının Devamı

Göbekteki yağlar kalçadan daha riskli

24 Temmuz 2008

Göbek, yani karın çevresinde yağ toplanması çoğunlukla erkeklerin sorunu olarak bilinir. Bugün artık karın çevresindeki yağların bugün şeker hastalığından yüksek tansiyon ve kansere kadar birçok soruna yol açtığı biliniyor. Kadınlar ise daha çok kalçalarındaki yağlardan şikâyet ederler. Ama kadınların göbek sorunundan muaf oldukları da söylenemez. Birçok kadın yaşları ilerledikçe ve özellikle menopozdan sonra karın çevresindeki yağların arttığını fark eder.
Bunun kalıtımdan hormonal değişimlere ve yaşa bağlı kilo artışına kadar birçok sebebi var. Üstelik karın yağlarının artışı, kalçada yağ toplanmasına göre sağlık açısından çok daha riski bir durum. Onun için yaşam tarzı değişikliği ve bu yağları eritmeyi hedefleyen aktif ve hareketli bir yaşamla göbeğe karşı mücadele etmek gerek.
Hastalık riskini artırır
Yaşla birlikte metabolizmanız yavaşladıkça vücudunuzdaki yağ miktarı artmaya başlar. Kadınlarda yağ artışı erkeklerden daha fazladır. Menopozdan sonra vücudunuzdaki yağ dağılımında bir değişim

Yazının Devamı

İşitme kaybı

22 Temmuz 2008

Yüksek sesle dinlenen rock müziğinin kalıcı işitme kaybına katkıda bulunduğu epeydir biliniyordu ama konu gündemden düşmüştü, şimdi ise uzun süre MP3 dinlemenin yol açtığı olası bir işitme kaybı riski, uzmanların dikkatini yeniden bu konuya yoğunlaştırdı. MP3 çalarlardan yüksek sesli müzik dinleyen bu genç müziksever kuşağı, gelecekte sağırlık tehlikesiyle karşı karşıya kalacak mı?
Yapılan araştırmalar lise öğrencilerinin MP3 çalarların seslerini erişkinlerden daha fazla açtıklarını göstermiştir, bu durum gençlerin sonraki yaşamlarında işitme kaybında artış riskine işaret etmekte.
Müziği kulaklıklardan doğrudan kulak kanalına pompalayan bu aygıtlar, onları kullanan kişinin metro, uçak gibi mekânların gürültüden etkilenmeden müzik dinlemelerini sağlıyorlar ama kullanan kişi aynı zamanda çok yüksek ses düzeylerine uzun süre maruz kalıyor. Bir CD çalıcısı veya walkman de aynı şeyi yapıyor ama MP3 veya benzeri müzik çalarların ilave bir tehlikesi var. Bu aletler binlerce şarkı depolayabiliyor ve şarj

Yazının Devamı

Asılın pedallara ama...

17 Temmuz 2008

Adettir, bilirsiniz okullar tatil olunca, hele de karneler iyi ise bir bisiklet sohbeti başlar ailelerde. Yıllar içinde her şeyde olduğu gibi bisiklet teknolojisinde de inanılmaz gelişmeler kaydededildi. Fren sistemlerinin iyileştirilmesinden, oturuş pozisyonuna kadar sağlıkla ilgili birçok önlem de bu gelişmelerden nasibini aldı. Bisikletlerdeki bu gelişmeler, tabii ki kullanımdaki hataları önlemekten çok uzaklar oysa. Bisiklet, eğlenceli ve pratik bir ulaşım aracı olmanın yanında, son yıllarda giderek  yaygınlaşan yararlı bir spor dalı. Ancak her ulaşım aracında olduğu gibi bisiklet kullanırken de sürüş emniyeti yönünden dikkat edilmesi gereken noktalar var. 
En çok çocuklar ölüyor
Ne yazık ki ülkemizde pek, hatta hiç kullanılmıyor ama başlık bir bisikletçinin en önemli koruyucu ekipmanıdır. Bisiklet kazalarındaki yaralanmaların yüzde 75 kadarı beyin travmasıdır. Bisiklet kazalarındaki ölümlerin yüzde 80 kadarı 15 yaşından küçük çocuklarda meydana gelmektedir. Bisiklet kullanırken koruyucu başlık takılması, kafa travması ve

Yazının Devamı

Salata güçlü bir antioksidandır

15 Temmuz 2008

Yediklerimizde olumlu bir değişim yapmak istiyorsak salata yemek, bu değişikliğe başlamanın en basit ve doğru adımıdır.  İster basit ister zengin olsun her salata porsiyonu, sağlığımıza birçok başka yemekten çok daha faydalı olacaktır. Kendinizin evde beş dakikada kolayca hazırlayabileceği mevsim veya çoban salatasından tutun restoranların açık büfelerin sonsuz salata çeşitlerine kadar salata bugün her yerde kolayca hazırlanabilen/bulunabilen bir seçenek. Beslenmesine önem vermek isteyen herkesin bence kendi kendine ilk soracağı soru “Bugün salata yedim mi?” olmalı. 

Romalıların salataları
Salata, Eski Roma dilinde  ‘tuz ekilmiş sebze’ anlamına gelen ‘herba salata’dan türetilmiş bir sözcük. İlk olarak Eski Roma’da tarih sahnesine çıktığı sanılan “salata” o zamanlar üzerine de sirke ve tuz serpilmiş yeşil sebzeleri ifade ediyormuş. Birinci yüzyılın gastronomi yazarı Marcus Apicius  birçok salata tarifi veriyor. Tarifleri arasında “ekmek salatası” gibi bugün bize ilginç gelebilecek

Yazının Devamı

Erkek menopozu: Efsane mi, yoksa gerçek mi?

10 Temmuz 2008



Sabah erken saatte İntermed’de odamda Ürolog Dr. Serdar Erkan’la sohbet ediyorduk. Konu yaşlanan erkeklerdeki sinirliliğe ve hormonal değişimlere geldi. Dr. Serdar’a erkeklerde de kadınlar gibi menopoz oluyor mu çok soruluyor, anlatsana bu konuyu dedim. İşte anlattıkları...
Sekse daha mı az ilgi duyuyorsunuz? Huysuz biri mi olup çıktınız? Acaba bunlar bir orta yaş krizi mi, ya da yaşlanmayla bağlantılı normal hormonal değişimler mi? Hormonal değişimler erkeklerde de yaşlanmanın doğal bir parçası olsa da andropoz olarak ya da erkek menopozu olarak bilinen durumda bazı erkekler hormon düzeylerinin düşmesinden hiç etkilenmez, bazılarında ise cinsel işlev, enerji düzeyi veya duygu durumunda değişimler içeren fiziksel ve psikolojik belirtiler ortaya çıkar.
Testosteron düzeylerinde yaşa bağlı azalmayı tarif etmek için bazen “erkek menopozu” terimi kullanılsa da, endokrinologlar genellikle “andropoz”  veya ADAM (PADAM ) sendromu terimini tercih ederler. 

Andropoz belirtileri nelerdir?

Yazının Devamı

Mültivitaminler sizin için en iyisi mi?

8 Temmuz 2008

Bir mültivitamin alıyor musunuz? Ya da tek bir vitamin, mineral veya bir kombinasyon mu alıyorsunuz? O zaman bunları alan milyonlarca kişi gibi kafanızda birçok soru olabilir. Günümüzde vitamin tüketimi inanılmaz boyutlara ulaşmış durumda. Kimileri kendini daha sağlıklı hissetmek için vitamin alırken kimileri de vitaminlerin kronik hastalıkları, soğuk algınlığını, yaşlanmayı önlediğine inanıyor. Her gün gazete ve televizyonlarda vitaminlerle ilgili onlarca haber çıkıyor. Bazen ise çelişkili haberler kafa karıştırıyor. 

Doktorunuza danışın
Tüm bu kargaşa içinde multivitaminleri ya da tek tek çeşitli vitaminleri ve mineralleri almadan önce bunlara gerçekten ihtiyacınız olup olmadığını iyi düşünmelisiniz. Dengeli besleniyorsanız mültivitamine ihtiyacınız olmayabilir. Eğer gelişigüzel mültivitamin alıyorsanız vücudunuzun ihtiyacı olandan veya kullanabileceğinden fazla vitamin alıyor olma ihtimaliniz de var. En doğrusu, mültivitamin ya da başka bir besin desteği kullanmadan önce doktorunuza danışarak bunların olası yararlarını ve risklerini

Yazının Devamı