Longevity ile hücre yaşlanmasının ilişkisi

7 Ekim 2024

Longevity (uzun ömürlülük), bir organizmanın yaşam süresini uzatan biyolojik süreçleri ve mekanizmaları inceleyen bir alan olduğundan bahsettik. Hücresel yaşlanma ve telomerler, bu sürecin temel bileşenlerinden bazılarıdır. Hücre yaşlanması ve telomerler arasındaki ilişki, bir organizmanın biyolojik yaşını belirleyen önemli bir unsurdur.

Hücre yaşlanması (Senesens)

Hücre yaşlanması, bir hücrenin bölünme ve yenilenme kapasitesini kaybetmesi anlamına gelir. Hücreler belirli bir sayıda bölünebilir; bu sınıra Hayflick Limiti denir . Bu limit, DNA’nın tekrarlayan bölünmelerle hasar görmesi ve tamir edilememesi sonucunda ortaya çıkar. Hücre yaşlanmasının çeşitli nedenleri vardır, ancak ana nedenlerden biri telomer kısalmasıdır. Telomerler, kromozomları koruyan ve genetik bilginin kaybını önleyen yapılardır. Ancak her bölünmeyle biraz daha kısalırlar. Yaşlandıkça, telomerlerin kısalması nedeniyle dokuların yenilenme kapasitesi azalır. Bu da organların ve sistemlerin işlev kaybına yol açar ve kalp hastalıkları, Alzheimer

Yazının Devamı

Longevity ile genetiğin ilişkisi

30 Eylül 2024

Longevity, yani uzun ömürlülük, bir kişinin yaşam süresinin genetik, çevresel ve yaşam tarzına bağlı birçok faktörden etkilendiği karmaşık bir biyolojik olgudur. Genetik faktörlerin, özellikle kalıtımla geçen özelliklerin, bu süreçte önemli bir rol oynadığına dair geniş kapsamlı bilimsel bulgular vardır. Ancak, çevresel etkenler ve bireyin yaşam tarzı da uzun ömür üzerinde güçlü bir etkiye sahiptir.

Genetik faktörlerin longevity üzerindeki rolü

Araştırmalar, yaşam süresinin yaklaşık yüzde 20-30’unun genetik faktörler tarafından belirlendiğini göstermektedir. Bu genetik faktörler, bireyin yaşlanma sürecini etkileyen biyolojik mekanizmaları kontrol eden genler üzerinden işler. Uzun ömürlülüğün genetik yönlerini genellikle iki şekilde tarif edebiliriz.

1. Yaşlanma sürecini doğrudan etkileyen genler:

Bu genler, hücre bölünmesi, DNA onarımı, hücresel stres yanıtları ve antioksidan üretimi gibi yaşlanma sürecine doğrudan etki eden biyolojik

Yazının Devamı

Longevity meselesi

23 Eylül 2024

Longevity’nin kelime anlamı yaşam süresinin uzatılmasıdır. Ancak, Longevity, sadece yaşam süresinin uzaması değil, aynı zamanda yaşam kalitesinin korunması anlamına da gelir. Gelin bu uzun yaşam serüveni nasıl oluyor, başrollerde kimler var ve rollerini nasıl oynuyorlar bir göz atalım. Aslında bunu uzun soluklu bir dizi film gibi düşünün. Birkaç bölüm daha sürecek bu yazı dizisini, çekirdek, çay ne seviyorsanız alın ve koltuklarınıza şöyle bir yaslanarak takibe başlayın.

Uzun yaşam hepimizin dileği. Hatta birbirimize iyi dileklerimizi sunarken yaş günlerimizi kutlarken hep uzun bir ömür diliyoruz. Uzun yaşamak güzel ama sağlıklı ve uzun yaşamak daha da güzel. Hatta buna genç kalmayı ve gençleşmeyi de eklersek çok daha güzel olur, değil mi?

Uzun yaşadıkça yaş ilerledikçe yaşlanmanın etkisiyle bazı hastalıkları daha sık görmeye başlarız. Bunların başında kalp damar hastalıkları gelir sonra da beyin damar hastalıkları, dejeneratif eklem hastalıkları, diyabet, Parkinson, Alzheimer, kanser gibi hastalıkları sıralayabiliriz.

Yaşam

Yazının Devamı

Kromun vücuttaki etkisi

16 Eylül 2024

Krom, vücut için gerekli olan eser elementlerden biridir. Genellikle metabolik süreçlerde yer alır ve insülinin etkisini artırarak kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olur.

Vücut için faydaları

Kromun başlıca faydaları şunlardır:
1- Kan şekeri kontrolü: Krom, insülinin etkisini artırarak hücrelerin glikozu daha verimli kullanmasını sağlar. Bu, kan şekeri seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olabilir.
2- Kolesterol seviyelerini düzenleme: Krom, iyi (HDL) ve kötü (LDL) kolesterol seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir.
3- Kilo kontrolü: Kromun iştahı azaltabileceği ve yağ metabolizmasını destekleyebileceği düşünülmektedir.
4- Enerji metabolizması: Krom, karbonhidrat, yağ ve proteinlerin enerjiye dönüştürülmesinde görev alır.

Yazının Devamı

Hipertansiyon ilaçlarını ne zaman almalıyız?

9 Eylül 2024

Tansiyon ilacı kullanırken bu ilacı almak için ideal bir zaman var mı? Bunları akşam yatmadan önce mi yoksa sabah uyandığınızda mı almak daha iyidir? Alınma zamanının ilaçların etkinliği ve kardiyovasküler risk üzerinde etkisi var mı? Bu sorulara cevap vermek için bilim insanları da birtakım araştırmalar yapmışlar. Ben de size birkaç hafta önce Londra’da Avrupa Kardiyoloji Derneği’nin (ESC 2024) yıllık kongresinde sunulan bir meta-analizden (birkaç çalışmanın sonuçlarını birleştiren istatistiksel yaklaşım) bahsedeceğim. Tartışmalı sonuçlara sahip daha önceki çalışmalar, antihipertansif ilaçları sabah almaktansa akşam almanın daha iyi olacağını öne sürerken, BedMed ve BedMed-Frail adı verilen iki yeni çalışma, bu antihipertansif ilaçları sabah veya akşam almak arasında bir fark olmadığını gösterdi. BedMed çalışması, Mart 2017 ile Aralık 2023 tarihleri arasında Kanada’da takip edilen 3 bin 357 hipertansif hasta üzerinde gerçekleştirildi. Bu çalışmanın geriatrik karşılığı olan BedMed-Frail çalışması, Mayıs 2020

Yazının Devamı

Neden düşer neden yükselir?

2 Eylül 2024

Hepimiz mutlaka hayatımızda en az bir kez kan sayımına baktırmışızdır. Kan sayımında anemi yani kansızlık tespiti için ilk önce bakılan değer eritrosit yani kırmızı kan hücrelerinin sayısıdır. Kimi zaman da bu sayı normalin üzerinde olur.

Normal kırmızı kan hücresi sayısı nedir?

Normal kırmızı kan hücresi sayısı cinsiyete ve yaşa bağlı olarak değişir.

Kadınlarda

Kadınlarda kırmızı kan hücrelerinin sayısı 4 ila 5.4 milyon/mm3 arasında olmalı. Hamile kadınlarda özellikle ikinci trimesterden itibaren bu değerler düşer.

Erkeklerde

Erkeklerde kırmızı kan hücresi sayımı 4.5 ile 6 milyon/mm3 arasında olmalı.

Çocuklarda

Yazının Devamı

Bilinmesi gerekenler

26 Ağustos 2024

Maymun çiçeği virüsü ilk kez 1958 yılında Danimarka’da çiçek hastalığı araştırması için kullanılan laboratuvar maymunlarında tespit edilmiş yani aslında zavallı maymunlar denek olarak kullanıldıkları için virüsün de kaynağı olmuş. Virüsün doğal kaynağı tam olarak bilinmemekle birlikte, Afrika’da yaşayan kemirgenler ve diğer küçük memeliler olduğu düşünülüyor. Maymun çiçeği virüsünün insanlarda ilk kez 1970 yılında eski adıyla Zaire bugünkü adıyla Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde görülmüş. Daha çok Orta ve Batı Afrika’da, ormanlık bölgelerde yaşayan insanlarda görülmekte. Türkiye’de 2022 yılında bazı vakalar rapor edilmiş.

Belirtileri:

Maymun çiçeği hastalığının belirtileri genellikle enfeksiyondan 5 ila 21 gün sonra ortaya çıkar. Başlıca belirtiler; Ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, sırt ağrısı, lenf bezlerinde şişlik, yorgunluk ve tipik döküntülerdir. Hastalığın en belirgin belirtisi olan döküntü, genellikle

Yazının Devamı

Aralıklı oruç tipi beslenenler dikkat!

19 Ağustos 2024

Son zamanlarda moda olmuş bir beslenme tipi olan aralıklı oruç ile beslenenleri ilgilendiren önemli bir çalışmadan bahsetmek istiyorum. Bu sene Amerikan Kalp Derneği Epidemiyoloji ve Önleme programı çerçevesinde yaşam Tarzı ve Kardiyo-metabolik konularla ilgili bilimsel toplantıda sunulan bu çalışma oldukça kalabalık bir grubun uzun süre takibi ile yapılmış.

Bildiğiniz gibi aralıklı oruç bir tür zaman kısıtlı beslenme türü olup her gün yemek yeme saatlerini belirli bir süreyle sınırlamayı içerir. Bu sınırlamada en popüler olanı sekiz saatlik zaman kısıtlamalı beslenme ile olan 16:8 yöntemidir. Bu yöntem; kahvaltı öğünü atlanarak 12.00-20.00 saatleri arasında sekiz saatlik beslenme periyodu ve 20.00-12.00 arasında 16 saatlik açlık periyodunu kapsar.

Bu çalışmaya ABD’de yaşayan ve yaş ortalaması 49 olan yaklaşık 20 bin yetişkin katılmış ve ortalama 8 yıl ile maksimum 17 yıl boyunca takip edilmiş. Sonuçta aralıklı oruç türü olan sekiz saatlik zaman kısıtlamalı beslenme programını uygulayanlarda, kardiyovasküler

Yazının Devamı