Tütün kontrolünü ciddiye almak gerekir

7 Nisan 2019

Romanya’da katıldığım toplantıda pek çok ülkenin tütün kontrolünü ne kadar ciddiye aldıklarını, ülkelerinde yaşayan insanların ve gelecek nesillerin sağlığı için nasıl bir çabayla mücadele etmeye çalıştıklarını gördüm.

Geçtiğimiz hafta Romanya Cumhurbaşkanı’nın himayesinde yapılan tütün kontrolü ile ilgili bir konferansa katıldım. Toplantının ilk bölümü Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis’in de katılımıyla gerçekleşti. Bu toplantıda başta Romanya olmak üzere dünya üzerine pek çok ülkenin tütün kontrolünü ne kadar ciddiye aldıklarını, ülkelerinde yaşayan insanların ve gelecek nesillerin sağlığı için nasıl bir çaba ile mücadele etmeye çalıştıklarını gördüm.

Toplantı Romanya’nın başkenti Bükreş’te “ The 4th ENSP-SRP International Conference on Tobacco Control” adı altında gerçekleşti. The European Network for Smoking and Tobacco Prevention (Avrupa Sigara ve Tütün Önleme Ağı) ve (SRP) Romanya Pnömonoloji (akciğer hastalıkları) Derneği iş birliğinde tütün kontrolüyle ilgili dünya çapındaki dernek ve kuruluşların ileri gelenlerinin bir araya geldiği bu toplantıda farklı ülkelerden katılan kişilerle aynı amaç altında birleşen farklı fikirleri tartıştık.

“Hayranl

Yazının Devamı

Kalbin ritmi bozulursa

31 Mart 2019

Monaco’da ünlü kardiyologların katıldığı bir toplantıda tıp alanındaki yenilikleri birinci ağızdan dinleme fırsatı buldum. Bu haftaki yazımda toplantımızın konusu aritmilerden bahsetmek istiyorum.

Geçtiğimiz hafta her yıl mart ayında Monaco’da düzenlenen aritmi konusunda dünya çapında tanınmış kardiyologların katıldığı bir toplantıya davetliydim. Bu toplantıyı Prenses Grace Hastanesi’nin Kardiyoloji Başkanı düzenliyor. Bu sene ile beraber tam 9. kez katıldığım bu toplantıya her seferinde acaba ne yenilik çıkmış diyerek birinci ağızdan dinlemek üzere heyecanla gidiyorum.

Bilimsel faaliyetlere verdiği önem ve katkısıyla tanınan Monaco Prensi II. Albert de programı elverdiği ölçüde toplantımızın gala yemeğine katılıyor ve bizi teşvik edici konuşmalarıyla şereflendiriyor. Bu seferki toplantımızda kendisiyle çok hoş ve samimi bir şekilde sohbet etme imkanım oldu. Türkiye’yi ve özellikle İstanbul’u sevdiğinden bahsetti. Tıpta ve özellikle kardiyolojide teknik ve bilgi açısından dünya ile eşdeğer ve ileri bir seviyede olduğumuz bilgisini ilettim. Monaco halkının son derece nazik, esprili ve alçak gönüllü prenslerini neden bu kadar çok sevdiklerini çok iyi anlıyorum.

Bu vesileyle bu haftaki

Yazının Devamı

GLOKOMDAN KORUNMA YOLLARI

24 Mart 2019

Bu hafta sinsice ilerleyen glokomun sebeplerinden ve korunma yollarından bahsedelim.

Göz tansiyonundaki artış, özellikle normalden ince kornea tabakası ve miyopi ile birlikteyse, ileri yaşta ve siyah ırkta, genetik yatkınlıkla beraber glokom riskini artırır. Damar hastalığına yol açan sebeplerden sigara kullanımı, yüksek kolesterol, hipertansiyon, diyabet gibi risk faktörleri aynı zamanda glokom için de risk faktörleri arasında sayılır. Ayrıca tansiyon düşüklüğü de göz siniri olan optik sinirin beslenmesini bozarak hasarına ve görme bozukluğuna sebep olabilir. Gece uyku sırasında kan basıncındaki düşüş ya da ayakta iken ani azalmalar, Vazospazma neden olan soğuk, stres gibi faktörler optik sinir dolaşımında bozukluklara yol açarak glokoma ait değişikliklerin ortaya çıkışını kolaylaştırır. Özellikle soğuk eller, migren ataklarının mevcudiyeti dikkate alınması gerekli ipuçlarıdır. Otoimmün hastalıklar yani bağışıklık sisteminin bozulmasıyla olan hastalıklar, tiroid bezi hastalıkları, damar iltihapları ve nörolojik bazı tablolar da glokom oluşumunda rol oynayan diğer risk faktörleridir. Ayrıca kontrolsüz kullanılan kortizon hap ve göz damlaları da göz tansiyonunda artışa neden

Yazının Devamı

GÖZDE TANSİYON YÜKSELİNCE

17 Mart 2019

Göz tansiyonunun yükselmiş olması göz içinde üretilen göz sıvısının kan damarlarına geçmeyip gözün içinde birikmesi halidir.

Glokom, görme sinirinin harap olmasıyla seyreden, körlüğe yol açabilecek kadar önemli bir hastalıktır. Basit bir göz muayenesiyle anlaşılan ancak çoğunlukla gözden kaçan bu hastalığa dikkat çekmek için 12 Mart Dünya Glokom günü, 8-14 Mart tarihleri de Dünya Glokom Haftası olarak anılır. Glokom halk arasında göz tansiyonu olarak bilinir ancak göz tansiyonuyla glokom birbirinden farklı anlamlar taşır. Glokom, göz içi basıncın artışıyla beraber görme siniri üzerinde harabiyetin başlaması demektir. Göz tansiyonunun yükselmiş olması göz içinde üretilen göz sıvısının kan damarlarına geçmeyip gözün içinde birikmesi halidir. Glokom ise bir göz siniri hastalığıdır. Göz tansiyonunun yüksek olması glokom olma olasılığını yükseltir ama tek nedeni değildir. Göz tansiyonu yüksekliği glokom için bir risk faktörüdür tıpkı ailesinde glokomlu akrabalarının olması gibi. Bunu bir örnekle daha iyi açıklamak mümkündür.

Örneğin; sigara içenlerde kalp krizi geçirme riski içmeyenlere göre daha fazladır ancak sigara, kalp krizine yol açar diyemeyiz, çünkü içmeyenler de kalp krizi

Yazının Devamı

İki katı tuz tüketiyoruz

10 Mart 2019

Her yıl mart ayının ikinci haftası Dünya Tuza Dikkat Haftası olarak anılır. Tuz kullanımına çocukluktan itibaren dikkat etmeye başlamak gerekir.

Geçtiğimiz günlerde Sağlık Bakanımız Dr. Fahrettin Koca kişi başı günlük tuz tüketimimizin 2008 yılında 18 gram olduğunu ve yürütülen çalışmalarla bunu 9.9 grama kadar düşürdüğümüzü ancak yine de bu miktarın Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği miktarın 2 katı olduğunu ifade etmişti.

Normal şartlarda tavsiye edilen günlük maksimum tuz miktarı 5 gramdır. Bu da takriben 1 çay kaşığı tuza denk gelmektedir. Fazla tuz tüketimi özellikle içerdiği sodyumun tansiyonu yükseltici etkisi sebebiyle hipertansiyonu tetikler. Hipertansiyon damar hastalıkları için önemli risk faktörlerindendir.

Beyin damarlarında hasara sebep olduğunda damar tıkanıklığı ya da kanama oluşarak inmeye yol açabilir. Kalp damarlarında tıkanıklık oluştuğunda ise kalp krizine yol açar. Ayrıca aşırı tuz tüketimi idrarla kalsiyum atılımına yol açarak kemik erimesi yani osteoporoza sebep olması, böbrek taşı oluşumuyla beraber de seyredebilen bazı böbrek hastalıklarına neden olması açısından da önemlidir. Ayrıca tuzdaki sodyumun su tutucu özelliği nedeniyle vücudun su tutması yani ödem

Yazının Devamı

DUYMAYAN KALMASIN

3 Mart 2019

Alexander Graham Bell’in 3 Mart 1847’deki doğum gününün anısına, her yıl 3 Mart günü Dünya Kulak ve İşitme Günü olarak kutlanır .

Kulağımız birbirimizle iletişimimizi sağlayan, etrafımızda olan bitenle ilgili bilgilenmemize yardımcı olan en önemli duyu organımızdır. Sadece işitmemizi sağlamakla kalmaz aynı zamanda dengemizi de sağlar. Biz Alexander Graham Bell’i telefonu icat etmesiyle tanıyoruz. Oysa İskoçyalı bilim adamının bu mucizevi icadını gerçekleştirmeden önce özellikle işitme engelli annesinin ve eşinin duyamadığı sesleri kaydetmenin yanı sıra işitme kayıpları üzerine sayısız çalışması bulunmaktadır. Bu nedenle 3 Mart 1847’deki doğum gününün anısına, her yıl 3 Mart günü Dünya Kulak ve İşitme Günü olarak kutlanmaktadır.

Başımızın iki yanında yer alan kulaklarımızın dışarıdan görünen kısmı kulak kepçesidir. Bulunduğumuz ortamdan gelen ses dalgaları ilk önce buraya ulaşır. Daha sonra dış kulak yolunda ilerleyerek, kulak zarı ve üç küçük kemikçikten oluşan orta kulağa gelir. Ses dalgaları zarı ve bu kemikçikleri titreştirerek ilerler ve iç kulağa geçer. İç kulak, dengeyle ilişkili olan sistemi ve işitmeyle ilgili olan bölümü içeren karmaşık yapılı bir bölgedir. En sonunda iç

Yazının Devamı

Beyin iyileştiren diyet

24 Şubat 2019

3 yaşındayken otizm teşhisi konan oğlunu iyileştiren Dr. Natasha Campbell-McBride’ın hiçbir ilaç kullanmadan tamamen doğal yollarla ve sadece beslenme tarzını değiştirerek geliştirdiği yönteme GAPS tedavisi deniyor.

Geçtiğimiz günlerde aramızdan ayrılan değerli hocamız Prof. Dr. Mustafa Öz’ün vefatı sebebiyle taziye ziyaretinde birçok meslektaşımızla bir araya geldik. Ziyaretimde çok eskiden beri tanıdığım ve sevip saydığım dünyaca ünlü kalp cerrahı ve hocamızın oğlu Prof. Dr. Mehmet Öz’ü tekrar görmek beni çok memnun etti. Aynı zamanda kardiyoloji enstitüsünde asistanlık dönemimden beri tanıdığım değerli hocam Prof. Dr. Canan Karatay’la da sohbet etme imkanım oldu. Canan Hocam bana Dr. Campbell’ın GAPS diyetinden bahsetti. Son derece ilgimi çeken bu konuyu sizinle de paylaşmak istiyorum. Nöroloji ve beslenme uzmanı Dr. Natasha Campbell-McBride, geliştirdiği GAPS diyeti ile 3 yaşındayken otizm teşhisi konan oğlunu tamamen iyileştirmiş. GAPS, Gut And Psychology Syndrome İngilizcede bağırsak ve psikolojik hastalıklar zinciri anlamına gelen kelimelerin baş harflerinden oluşuyor. Daha önceki yazılarımda ikinci beyin olarak nitelendirdiğimiz bağırsak mikrobiyotasının işlevinden ve

Yazının Devamı

Bağışıklığımızı yükseltmek için

17 Şubat 2019

Bağışıklık sistemi vücudun savunma mekanizmasıdır. Başka bir deyişle hastalıklara karşı dirençli olmamızı sağlayan sistemdir.

Genel anlamda mikrop olarak tanımladığımız virüs, bakteri, mantar ve parazitlerin vücuda girmelerini engellemek, eğer girdiyse girdikleri yerde tutmak, tespit etmek, yayılmalarına engel olmak, atılmasını sağlamak, zarar vermesini engellemek bağışıklık sisteminin görevleri arasındadır. Bu sistemin en önemli özelliklerinden biri hatırlama kabiliyetinin olmasıdır. Yani karşılaştığı mikrobu tanır, hafızasına yerleştirir ve tekrar karşılaştığında ona göre tepki gösterir. Biz sistemin bu özelliğini bazı hastalıklara karşı aşı ile korumada kullanırız.

Bağışıklık sistemimizi vücudumuzun savunma bakanlığına benzetirsek mikropların yani düşmanlarımızın galip gelmemesi için önce askerlerimizin yeterli sayıda ve sağlam olması gerekir. Savaşta kazanmak için ayrıca stratejik güç, bilgi, yetenek ve istihbarat da önemlidir. Hastalığa karşı bağışıklığın gelişmesi iki türlü olur. Birincisi hastalığa yakalanırsınız, vücut bu hastalıkla karşılaşır, savaşır ve böylece tanır. Bazen bu savaştan ağır hasar alarak kurtulur veya bazen de kurtulamaz.

Diğer ihtimal düşmanın yani

Yazının Devamı