Beyin iyileştiren diyet
3 yaşındayken otizm teşhisi konan oğlunu iyileştiren Dr. Natasha Campbell-McBride’ın hiçbir ilaç kullanmadan tamamen doğal yollarla ve sadece beslenme tarzını değiştirerek geliştirdiği yönteme GAPS tedavisi deniyor.
Geçtiğimiz günlerde aramızdan ayrılan değerli hocamız Prof. Dr. Mustafa Öz’ün vefatı sebebiyle taziye ziyaretinde birçok meslektaşımızla bir araya geldik. Ziyaretimde çok eskiden beri tanıdığım ve sevip saydığım dünyaca ünlü kalp cerrahı ve hocamızın oğlu Prof. Dr. Mehmet Öz’ü tekrar görmek beni çok memnun etti. Aynı zamanda kardiyoloji enstitüsünde asistanlık dönemimden beri tanıdığım değerli hocam Prof. Dr. Canan Karatay’la da sohbet etme imkanım oldu. Canan Hocam bana Dr. Campbell’ın GAPS diyetinden bahsetti. Son derece ilgimi çeken bu konuyu sizinle de paylaşmak istiyorum. Nöroloji ve beslenme uzmanı Dr. Natasha Campbell-McBride, geliştirdiği GAPS diyeti ile 3 yaşındayken otizm teşhisi konan oğlunu tamamen iyileştirmiş. GAPS, Gut And Psychology Syndrome İngilizcede bağırsak ve psikolojik hastalıklar zinciri anlamına gelen kelimelerin baş harflerinden oluşuyor. Daha önceki yazılarımda ikinci beyin olarak nitelendirdiğimiz bağırsak mikrobiyotasının işlevinden ve öneminden bahsetmiştim. Dr. Campbell da aynı fikirden yola çıkarak anormal bağırsak florası ve hasarlı, geçirgen bağırsak gibi sorunlarla ilgilenmiş. Bu sorunlara sahip kişilerde ağızdan alınan toksinlerin, ağır metallerin, katkı maddelerinin, iyi sindirilemeyen besinlerin, bağırsak duvarından kana ve bu yolla da beyne gitmesinin beyin fonksiyonlarını bozduğunu ön görmüş. Bu nedenle de oğlunun bağırsak ve sindirim sitemini iyileştirmeye karar vermiş. Bu amaçla Dr. Sidney Valentine Haas tarafından ortaya atılan ve çölyak hastalarını, ülseratif kolit hastalarını tedavi eden Spesifik Karbonhidrat diyetini daha da geliştirerek oğlunun bağırsaklarını tedavi etmiş.
Bağışıklık sistemini de derinden etkiler
Hiçbir ilaç kullanmadan tamamen doğal yollarla ve sadece beslenme tarzını değiştirerek geliştirdiği bu yönteme GAPS tedavisi ve beyni ilgilendiren bu hastalıklara sahip kişilere de da GAPS hastaları adını koymuş. Açtığı kliniğinde otizm, şizofreni, epilepsi, depresyon, kronik yorgunluk sendromu, psikoz, bipolar bozukluk, obsesif kompulsif bozukluk, disleksi, dispraksi, öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği ve hiperaktivite gibi sorunları taşıyan GAPS hastaları bu özel tedavi protokolünden yararlandığı gibi aynı zamanda sindirim ve bağışıklık sistemi sorunları yaşayan kişiler de büyük yararlar görmüş. Antibiyotikler, bazı ağrı kesiciler , antidepresanlar, antiasitler, steroidler, doğum kontrol hapları, işlenmiş şekerli ve karbonhidratlı gıdalar, rafine edilmiş gıdalar, kimyasal ilaçlar, gıdalardaki katkı maddeleri, stres, bağırsak duvarında yaşayan faydalı mikropların dengesini yani mikrobiyotayı bozar. İşlevi bozulan bağırsaktan zararlı maddeler kana geçmeye başlar. Kan yoluyla beyne giderek yukarıda saydığım rahatsızlıkların tetiklenmesine yol açarken ayrıca bağışıklık sistemini de derinden etkiler. Çölyak, ülseratif kolit, ülser, alerjiler, egzama, sedef, astım, diyabet, MS, ALS, romat oidartrit, nöropati, fibromiyalji, haşimato tiroiti gibi hastalıklara da yol açabilir.
Tedavi etmeye yardımcı
Bu tedavide fermente sebze, ev yapımı yoğurt ve turşu, peynir, lahana turşusu, kefir gibi mayalanmış ürünler bağırsaklara ihtiyacı olan faydalı mikroorganizmaları (probiyotik) sağladığı için son derece önemli. Taze et, balık, yumurta, et suları, et suyuna çorbalar, ilikli kemik suyu, kelle paça çorbası, bağırsak duvarını tedavi etmeye yardımcı oluyor. İşlenmiş, paketli gıdalar, nişasta içeren baklagiller, buğday, ekmek, nişastalı sebzeler, soya, şeker ve alkolden diyet boyunca uzak durmak gerekiyor. Kabuklu yemişlerin kavrulmadan, tuzlanmadan çiğ olarak tüketilmesi öneriliyor. Kuru fasulye ve mercimek tüketilebilecek baklagillerden.
