Yumurtayla ilgili çalışmalar yıllardır gündemimizde yer alıyor. Yumurtanın en iyi protein kaynağı besinlerden biri olduğunu artık hepimiz biliyoruz. İçerdiği sağlıklı yağlar ve proteinlerle, uzun süre tokluk hissi sağlanmasına da yardımcı oluyor. Haşlaması, rafadanı, omleti derken, her öğünde rahatlıkla tüketebiliyoruz.
Bugün ben de yumurtayla ilgili dikkat edilmesi gereken noktalardan bahsetmek istedim.Yumurtayla ilgili çalışmalar yıllardır gündemimizde yer alıyor. Yumurtanın en iyi protein kaynağı besinlerden biri olduğunu artık hepimiz biliyoruz. İçerdiği sağlıklı yağlar ve proteinlerle, uzun süre tokluk hissi sağlanmasına da yardımcı oluyor. Haşlaması, rafadanı, omleti derken, her öğünde rahatlıkla tüketebiliyoruz. Bugün ben de yumurtayla ilgili dikkat edilmesi gereken noktalardan bahsetmek istedim.
Eğer siz de bağırsak hareketlerinizin yavaş olması sebebiyle haftada üç veya daha az sayıda dışkılıyorsanız, kabızlık şikayeti yaşıyor olabilirsiniz. Sindirim sistemi rahatsızlıkları arasında yaygın olarak görülen kabızlık, bireylerde genellikle şişkinlik, ağrılı dışkılama veya dışkının tam boşalamaması gibi şikayetlerle karakterizedir. Altta yatan sebepler çevresel olduğu gibi, biyolojik faktörlerden de kaynaklanıyor olabilir. Çevresel faktörler arasında; egzersiz azlığı, beslenme alışkanlıkları, sık seyahat etme gibi faktörler yer alırken; biyolojik faktörler arasında gebelik, parkinson hastalığı gibi çeşitli hastalıklardan kaynaklı sağlık sorunları yer alabilir. Eğer tedavi edilmezse çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu yüzden bugün sizlerden gelen üç duruma cevap vermek istedim.
Seyahat sırasında
Sık seyahat eden bir yaşam tarzınız varsa kabızlık yaşamanız kaçınılmaz olabilir. Çünkü yolculuklar genellikle hem sıvı alımını hem de hareketi azaltır ve normalden daha az su içip daha fazla oturarak yolculuk edersiniz. Yemek seçimi olarak da
Geçtiğimiz günlerde Ankara’da 2. Uluslararası Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi’nde, ben de konuştum. Mesleğe başladığım ilk günden beri aynı heyecan ve tutkuyla on binlerce bireyin hayatına dokundum ve hâlâ dokunuyorum. Uzun zamandır yalnızca bunun yetmediğinin bilinciyle ‘Gezegenimizi nasıl daha iyi yaşanır hale getirebiliriz?’in peşine düştüm.
Çünkü eğer biz doğamızı, toprağımızı, suyumuzu, gıdamızı kısacası gezegenimizi korumazsak, hem gezegenimiz hem de geleceğimiz elden gidecek. O yüzden bugün dikkatlerinizi Coğrafi İşaretler Zirvesi’nde yer alan başlıklara çekmek istedim.
Coğrafi işaret nedir?
Belirgin bir özelliği, ünü veya belirli bir bölgede olması sebebiyle, bulunduğu bölgeyle özdeşleşmiş bir ürünü gösteren coğrafi işaretler, gıdadan, madene, kumaştan, çiniye kadar birçok alanda kullanılıyor. Bir ürüne baktığınızda, üzerinde yer alan şehre ait olması, size de güvence vermiyor mu? Üzerinde Malatya yazan kayısıyı, Taşköprü yazan sarımsağı tüketmeyi tercih etmez
Diyet yapmak istiyor ama bir yandan da hamburger, pizza ve makarna mı tüketmek istiyorsunuz? Kim istemez ki? Eminim bu soruya çoğunuzun cevabı “Evet!” olacak. Genel olarak diyetçileri; makarnaseverler, hamburgerseverler ve pizzaseverler olarak ayırabiliriz. Bir de tatlı severler var ki bugün diğer üç grubu ele almak istedim ve çok sevdiğiniz yemeklere, gönül rahatlığıyla tüketebileceğiniz üç sağlıklı alternatif getirdim.
Makarnaseverler için
Diyet yaparken listeden ilk çıkarılan şeyler arasında yer alır; makarna... Halbuki üç yemek kaşığı makarnanın bir dilim ekmeğe eşit olduğu bilinse ve gün içinde kremasız, az yağ ile hazırlanmış makarna tüketilse diyetinizi bozmuş olmayacaksınız. Hep diyorum “İşin sırrı dengede ve porsiyon kontrolünde...” hepsi bu! Peki ben ne yapıyorum makarnasever danışanlarım için? Öğünün karbonhidrat içeriğine ve porsiyonuna dikkat ederek, makarna tüketimine izin veriyorum, bir de kabak spagetti tarifimi paylaşıyorum. Yapımı pratik, lezzetli ve düşük kalorili makarna tarifimi
Güne sabahın ilk ışıklarında başlayanlardan mısınız, yoksa gün ortasında hâlâ ayılamayanlardan mı? Alarmı kaç defa erteliyorsunuz? Yoksa alarm çalmadan mı yataktan fırlıyorsunuz?
Bu iki tip insan aslında birbirinden oldukça farklı...
Genelde güne erken başlayanlara ‘gündüz insanı’, akşam geç saate kadar ayakta duranlaraysa ‘akşam insanı’ deniyor. Gündüz insanına ‘sabah kuşu’; akşam insanına ise ‘gece kuşu’ diyenler de bulunuyor. Peki ikisi arasında nasıl bir fark var veya hangisi daha sağlıklı biliyor musunuz? Hadi hep birlikte bakalım...
Sabah kuşu insan tipi
Gece yatmadan önce ertesi günü planlayıp, sabahın ilk saatlerinde güneşi selamlayanlardansanız, siz de sabah kuşu olabilirsiniz. Genellikle bu tip insanların sabah erken kalkıp, spor yapmak, ılık bir duş almak ve ardından bir gece öncesinden hazırlanmış, ütülenmiş kıyafetlerini giymek, kendisi ve çevresi için güzel bir kahvaltı masası hazırlamak gibi rutinleri vardır. Aslında bu şekilde güne mutlu başlayan ve genellikle planlı programlı olduğu
Baktım, mevsimi geçti geçecek, bu güzel meyveleri değerlendirmek gerek diye düşündüm. Çünkü biliyoruz ki meyvelerin başta kardiyovasküler hastalıklar olmak üzere, diyabet, hipertansiyon gibi birçok rahatsızlığa karşı koruyucu etkisi var. İçeriğindeki vitamin, mineral ve liflerle bağışıklık sistemini güçlendirirken, hücre yenilenmesinde, sindirim sisteminin düzenli işleyişinde, büyüme ve gelişmede etkililer. Bu yüzden ben de bugün sizlerle yapımı kolay, pratik ve mevsimi geçecek olan meyveleri değerlendirmenize yardımcı olacak tatlı tariflerimi paylaşmak istedim.
Şeftalinin her hali güzel
Lif, potasyum ve kolin içeriğiyle şeftali, kalp sağlığını destekler. Aynı zamanda içeriğinde bulunan C vitaminiyle cilt sağlığı için önemli olan kolajen oluşumunda rol alır. Beta karoten, likopen, lutein ve zeaksantin gibi karotenoidlerle dolu... Şeftaliye rengini veren bu karotenoidler bitki pigmenti olup, antioksidan ve antienflamatuar etkilere sahiptir. Böylelikle bazı kanser ve göz hastalıklarına karşı vücudu korurlar. Şeftalili
Okullar bu hafta açıldı, yeni eğitim öğretim yılının herkes için başarı, huzur ve en önemlisi sağlık getirmesini diliyorum. Okul dönemi çocuklar için olduğu kadar aileler için de koşturmalı ve heyecanlı bir dönem. Hem uyku düzeni hem de yemek düzeninin değiştiği bu süreçte, ailelerin en büyük sorunlarından biri de çocukların beslenmesi oluyor. Ben de bugün sizlerle okul dönemi çocuklar için 3 önemli öneri paylaşmak istedim...
1. Okula kahvaltısız yollamayın
Sevgili anneler, sabahları erken kalkan çocukların genellikle iştahsız olduğunu biliyorum. Ama nasıl alışırlarsa öyle gider, unutmayın. Güne kahvaltıyla başlamak ve düzenli yapmak hem sizin hem de çocuğunuz için konsantrasyonunun ve öğrenme yetisinin artmasına ve daha zinde bir gün geçirmenize yardım eder. Daha önceki yıllarda da paylaşmıştım, yeri gelmişken bir kez daha hatırlatayım; yapılan bir çalışmaya göre 9-10 yaşlarında 2 bin 379 çocuk dokuz yıl boyunca takip ediliyor. Sonuçta kahvaltı yapanların daha fazla
Diyet yaparken yaşanan endişelerden biri de porsiyon kontrolünü sağlamaktan yana oluyor. Aslında diyet yapılsın yapılmasın gündelik yaşamda porsiyon kontrolünü sağlamak gittikçe zorlaşıyor. Tam siparişi veriyoruz ve arkasından “1 TL farkla seçiminizi büyütmek istemez misiniz?” sorusuyla karşılaşıyoruz. O noktada ihtiyaç olunmasa bile verdiğimiz siparişi büyütürken buluyoruz kendimizi... Bir de yemeğin yanında eşlik eden garnitürler var ki çoğunlukla porsiyon kontrolünü sağlayamamanın sebebi o olabiliyor. Evet bu gibi durumlar hepimizin başına gelen şeyler. Endişelenmeyin, yalnız değilsiniz. Bu yüzden bugün bende size porsiyon kontrolünü sağlamak için beş öneriyle geldim.
1 Küçük tabaklar tercih edin
Ne yediğiniz kadar, hangi büyüklükte tabakta yediğiniz de porsiyon kontrolünde önemli... 68 bireyin dahil edildiği bir çalışmada kullanılan kase boyutları ve besin tüketim miktarı arasındaki ilişkiye bakılmış. Çalışmada orta ve büyük boy olmak üzere iki kase tipi kullanılmış.