Her yıl aralık ayının en heyecanla beklenen gecelerinden biri oluyor, İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı ev sahipliğindeki Gala Modern.
Sadece katılan 600 kişi için ya da çağdaş sanat piyasası için değil, hepimiz için. Çünkü amaç, İstanbul Modern’in yaşamına ve tabii eğitim programlarına katkıda bulunmak.
İstanbul Bienali etkisi
Gala Modern sayesinde şimdiye kadar tam 220 bin çocuk ve genç sanat eğitimi aldı.
Sadece 2015’te 42 bin çocuk ve genç bu programlardan yararlandı. Bu yıl Gala Modern’de toplam 2 milyon 195 bin TL bağış toplandı, bu gelirle yaklaşık 40 bin çocuk ve gence daha sanat eğitimi verilecek.
Gala Modern’e en büyük destek eserlerini bağışlayan sanatçılardan geliyor.
Bu yıl Nuri Bilge Ceylan, Adnan Çoker, Sıtkı Kösemen, Nuri Kuzucan, Kemal Önsoy, Ardan Özmenoğlu, TUNCA, Autoban (Seyhan Özdemir Sarper, Sefer Çağlar) Ziya Tacir’in yanı sıra 4 yabancı isim de katıldı: Adrian Villar Rojas, William Kentridge, Richard Wentworth ve Pae White.
Aralık ayı sadece yılbaşı hazırlıkları ve partileriyle değil, aynı zamanda yeni mekanların açılmasıyla daha da hareketli geçiyor. İşte şehrin en yeni mekanları ve pek yakında aramıza katılacaklar...
En çok konuşulan: Klein
Haftanın en çok konuşulan mekanı Harbiye’deki Klein oldu, perşembe gecesi gerçekleşen Electric Night partisiyle. İstanbul gece hayatının farklı semtlere dağılan kalabalığını bir araya getiriyor Klein. Çok gezenlerin bile hiç tanımadığı kişilere rastladığı bir mekan oldu. Sonrasında hızını alamayanlar önce Kloster’a, sonra da Depo’ya koşuyor. Sabah 11.00’e kadar burada eğlenmeye devam etmek mümkün. Peki ama Depo nerede? İstiklal’de Atıf Yılmaz Caddesi’nde.
Corridor’un geri dönüşü
Teşvikiye Reasürans Pasajı’ndaki Corridor’un kapanışına üzülen müdavimleri Kuruçeşme’ye taşınmasıyla sevindi. Kuruçeşme’de Planet’in üstünde, eski La Fumee’nin yerinde. Aşşk Cafe ve Mia Mensa’ya komşu lokasyon ne kadar iyi gözükse de aslında gece güzergahında zor. Yine de salıları gerçekleşen Türkçe geceleri şimdilik aynı hızla devam ediyor. Corridor’un Kuruçeşme macerası umalım kısa sürmesin.
Gizli giriş modasına devam:Le Baron
Zorlu Center’a Fauchon ve Zanzibar gibi
İngiliz Kraliyet Filarmoni Orkestrası Sezen Aksu şarkıları konserinden çıkanların yüzündeki ifade aynıydı.
Oysa Instagram’da paylaşılanlara bakınca herkes konserden büyülenmiş gibi bir izlenim oluşuyordu.
Ama ne yazık ki bu gerçekleri tam olarak yansıtmıyordu.
Mustafa Oğuz’un fikri hiç tartışmasız çok iyiydi ama sonuç beklendiği kadar iyi değildi.
İtiraf etmeliyim, İngiliz Kraliyet Filarmoni Orkestrası ve şef Marcello Rota ne kadar harika olsalar da Sezen Aksu şarkılarında yetersiz kaldılar.
Müzikalite konusunda bir şey söylemek bana düşmez, zaten burada sorun müzikalite değil.
Sezen Aksu şarkısı demek, duygu demek.
İyi bir Sezen Aksu hayranı olarak açıklıkla söyleyebilirim, filarmoni konseri eksik kaldı.
Bunu ben söylemiyorum, yabancı turistler söylüyor.
Her soruya bu cevapla başlıyor, ezberlemiş gibi sık sık tekrarlıyorlar.
Peki ama hangi şartlar altında?
Anlatacaklarım bir fıkradan alıntı değil, gazete haberi.
Bir Suriyeli turist, Atatürk Havalimanı’nda Stockholm uçağına binmeden tarihi altın sikkelerle yakalanıyor.
“Bana ‘Türkiye özgür bir ülke’ dedikleri için altın ve paraların gümrüğe beyan edilmesi gerektiğini düşünmedim” diyor.
‘Özgür bir ülke’ ve ‘gümrüğe beyan’ aynı cümle içinde kullanılamaz gibi.
Sonuç, 12 yıla kadar hapsi isteniyor.
Bu yıl izlemeyi en çok istediğim ve kaçırdığıma en çok üzüldüğüm şey Hüseyin Çağlayan’ın Londra Saddler’s Wells tiyatrosunda sahneye koyduğu dans gösterisi Gravity Fatigue’di (Yerçekimi Yorgunluğu).
İki gece üst üste izleyen bir arkadaşıma sordum, nasıldı diye.
“Kendimi çok yetersiz hissettim, asıl işi dışında yaptığı ek işte bile böyle harikalar yaratmayı başarabiliyor” diye özetledi durumu.
Steve Jobs, Slumdog Millionaire, Trainspotting, The Beach gibi fimlerin yönetmeni Danny Boyle’dan müziğiyle olduğu kadar çılgın kostümleriyle de kendinden söz ettiren Björk’e birçok isim de izledi ‘Gravity Fatigue’i. Şimdi ise Hüseyin Çağlayan’ın kreatif yönetmenliğini üstlendiği bu dans performansı Paris’ten Los Angeles’a dünyayı dolaşacak.
İKSV’nin ‘Gravity Fatigue’i İstanbul’a getirme projesi de var.
Bunun için sponsor arayışı henüz devam ediyor. Bu kadar önemli bir projeye şimdiye kadar çok sponsor çıkmalıydı diye düşünüyorum, Hüseyin Çağlayan kadar yaratıcı kaç kişi var ki izlemek istediğimiz?
Rihanna’dan Lady Gaga’ya birçok yıldızı giydirdi.
2000 yılında sonbahar-kış defilesinde sehpayı eteğe çevirdiği koleksiyonuyla moda tarihinde kendine yer edindi.
Soho House’un heyecanla beklenen yeni şehir dışı oteli ve kulübü Farmhouse’dan bildiriyorum. İşte Soho House’un yaratıcısı Nick Jones ile birlikte gezdiğim Farmhouse’dan ilk izlenimler...
Üye olmalı mı, olmamalı mı konuşmalarıyla hayatımıza girdi Soho House. İstanbul eğlence hayatına telefonda konuşma ve fotoğraf çekme gibi alışılmadık yasaklar getirdi. Geçen ay Tepebaşı’na yeni bir alternatif daha kazandırdı, Downstairs adlı caz kulübüyle. Dünyada da hızla büyümeye devam ediyor Soho House.
Şimdi en çok merak edilen ise ilk şehir dışı yatırımları, Londra’dan 1.5 saat uzaklıktaki Farmhouse. Farmhouse, Oxfordshire’da David Cameron’dan Elizabeth Murdoch’a İngilizlerin artık Londra dışında yaşamayı tercih ettikleri Chipping Norton’da. Açılışına Eddie Redmayne’den Liv Tyler’a, Jemima Khan’dan Prenses Eugenie’e Soho House müdavimleri katıldı.
Jones’un en çok önemsediği proje
Farmhouse tabelasını gördüğünüz anda arabanızı bırakıyorsunuz. Artık onlara emanetsiniz. İster ciple, ister at arabasıyla, ister bisikletle gezebiliyorsunuz içeride. Yürümeye kalkarsanız yağmur çizmelerini de önceden hazırlıyorlar. Rezervasyonunuzu yaparken ayakkabı numaranızı ve boyunuzu sormalarının
Son zamanlarda izlediğim en iyi şov O2 Arena’da Madonna.
Konser demek haksızlık, çünkü kostümüyle koreografisiyle acaip bir performans var ortada.
Bazı şarkılarda playback de yapıyor Madonna ama bunu hiç garipsemiyorsunuz çünkü 57 yaşında olmasına rağmen en genç dansçılarından bile daha fit ve daha iyi bir kondüsyona sahip.
Ne kadar fit olduğunu biliyoruz tabii ama sahne önündeki yerimiz sayesinde daha yakından inceleme fırsatımız oluyor.
Konser biletleri aylar öncesinden tükenmiş ama şanslıyız Be Travel’ın her derde deva olan ve imkânsızı başaran concierge servisi sayesinde Madonna’yla neredeyse aynı sahneyi paylaşıyor gibiyiz.
Madonna konser boyunca bütün marifetlerini sergiliyor, rahibe kıyafeti giymiş dansçılarıyla boru dansı da yapıyor, gitar da çalıyor, Fransızca şarkı da (La Vie en Rose) söylüyor, Material Girl, Vogue, La isla bonita gibi eski şarkılarıyla geçmişe gönderme de yapıyor, eski kliplerini de arka planda izlettiriyor.
En yakın çalışma arkadaşı, doğum yaptıktan sonra işten saat 17.30’da çıkmaya başladığını açıkladığında kendisini manşetlerde bulduğunu anlattı.
“Baltayla adam öldürsem bu kadar büyük haber olamazdım” dedi Facebook’un CEO’su (İcra Kurulu Başkanı) Sheryl Sandberg.
Tüm gelirinin ‘Lean In Vakfı’na aktarılacağı ‘Lean In’ kitabını anlatırken.
Sosyal devrim başlattı diyenler de oldu, basit bir PR (halkla ilişkiler) çalışması diyenler de...
İnternetin zararlarının farkında
Kız kardeşi Randi Zuckerberg, internette çok fazla zaman geçirmenin zararlarıyla ilgili çocuk kitapları yazdı. Sosyal medyadan servet kazanan bir aile nasıl bu konuda ders vermeye kalkışır konuşmaları yapıldı. Sosyal devrim başlattı diyenler de oldu, basit bir PR çalışması diyenler de...
2 aylık babalık izni
Eşinin hamileliği sırasında açıklama yaptı, 2 aylık babalık izni kullanacağına dair. Kaç erkek 2 ay iş hayatına ara verebilir ki dendi. Sosyal devrim başlattı diyenler de oldu, basit bir PR çalışması diyenler de...